• 543
    --- alıntı ---

    bülent timurlenk: "galatasaray yönetimine önerim var; sene sonunda doğu ve batı tribünlerindeki kombine sahiplerinin kombine yenileme hakkını kaldırın! beyaz yakalıların züppeliklerini futbol kaldırmaz!
    siz kerem aktürkoğlu'nu yuhalıyorsanız, gittiğiniz restorantlarda garsona da bağırırsınız! bu şımarıklık ve züppelik, satın alma gücüyle doğru orantılı. bu ne züppeliktir ya! siz bunu takım kaptanına yapıyorsunuz üstelik."

    https://twitter.com/.../1752296671545795041
    --- alıntı ---
  • 480
    doksanlı yıllarda galatasaray kapalısında ve bilimum deplasmanda takımın peşinde olmuş abimiz. hatta kopenhag'da bir yandan ağlarken bir yandan da yumruk sıkıp tezahürat yapan görüntüleri de vardır. televizyon maymunluğu yapmadan galatasaraylılık reflekslerini koruyabilen, açtığı blogla ve yazdığı yazılarla hepimize yazma ilhamı veren bir değişik eski kapalı insanıdır.
  • 329
    --- alıntı ---

    üç yıl önce aidatını yatırmadığı için yönetime giremeyen, "mario gomez 9 milyonmuş, elimde burak-umut var" diyen hocasına inanan, melo'yu son gün yollayan, dzemaili'nin genoa'daki maaşını ödeyen, jem karacan'ın bonservisi elindeyken imza parası veren, grosskreutz'u faksa kaptıran, "ibrahimovic'e bakarız" deyip, "messi'yi bile alırız" diye röportaj veren, avrupa şampiyonu olmuş koçunu sezon başında görevden almaya kalkan, yönetici olmayan kardeşinden futbol şubesi sorumlusu yapan, puan farkı 20'ye çıktığı günlerde "sportif olarak başarılıyız" diyen, mustafa denizli kariyerini feda ederken (!) 1.5 milyon euro'yu kendisine ödeyen, ortalığı karıştıran yöneticileri kaçacak delik ararken 77'sine gelmiş cengiz özyalçın'ı medyanın ve taraftarın önüne atan, kongrede ibra için akşam olmasını bekleyip boş salonda kalkan 200 elden medet uman, kalamış tesisleri'nin sözleşmesi kaybolduğunda sorumluyu bulmak yerine, kulübe çelik kasa alan, yılda 5 milyon euro kazanacağız dediği otel betondan ibaret olan, kongreye maketini getirdiği riva projesinin ruhsatının bile olmadığından bahsetmeyen, takımın tek golcüsü burak yılmaz'ı satan, satarken de bir milyon komisyon ödeyen galatasaray'ı küçültmeye gelmiş dursun özbek ile vodafone arena'yı bu sezona yetiştiren, mario gomez'i bin euro'ya kiralayan, beşiktaş'ı büyütmeye çalışan fikret orman derbiyi yan yana seyretti.
    gomez attı, beşiktaş kazandı. farklı bir skor mu bekliyordunuz. hayat o kadar da adaletsiz değil! futbol da...

    --- alıntı ---

    http://www.sabah.com.tr/...adar-adaletsiz-degil
  • 559
    https://twitter.com/.../1766363891674632595

    "galatasaray-rizespor
    kritik
    ***
    “iki stoperi yok, berkan çok mu riskli tercih”endişesiyle başladığında, pozisyon hazırlamada en büyük silahı kerem aktürkoğlu yine unutulması gereken bir 45 dakika oynamış, ıcardi’ye pozisyon hazırlanmamışsa galatasaray nasıl devre arasına 4-1 önde gider?

    büyük kadrolarınhücum hattı bazen ufak oynarken sahaya ekstra hareketleriyle mentol etkisi getiren adamları olur. dün de öyle oldu. köhn’nün ceza sahası dışında zımbası ve yaz transfer dönemde ortalık parades diye inlerken, “memlekette ondan daha iyi yerli orta saha yok” diye altını çizdiğim kerem demirbay’ın “portakalı soymadan içinden ne çıkacak bilemem” diyerek çıkardığı iki “dayı” şut ve torriera’nın siftahı…

    ilhan palut, gözünden sakındığı kaleci gökhan ile orta sahada özel maske yaptırdığı varesanovic ile bu maça iyi hazırlanmışmış(!) ligde 39 puanın sadece 9’unu deplasmanda alan palut’un ön hattıyla bağlantısını koparan galatasaray’ın ikinci yarıda 3 farklı öndeyken de son düdüğe kadar ön alan baskısını sürdürmesini, berkan’ın jokerliğini ve icardi’nin penaltı jestini sezonun hikayeleri arasına not düşmek lazım.

    derbi kazanmış galatasaray için yine hafta içinde frekansı bozmaya yönelik haberler, iddialar vardı…
    ***
    1994 yapımı luc besson yapımı leon’da stansfield (gary oldman) der ki:

    “fırtınadan öncesindeki şu sessizliği seviyorum. bana beethoven’ı hatırlatıyor. duyabiliyor musun ? sanki kulağını çimenlere dayamışsın da, onların büyüdüğünü duyabiliyormuşsun gibi. böcekleri duyabilirsin. beethoven’ı sever misin ?

    ekibinden malky: pek sevmem.
    stansfield: sana biraz çalayım.
    ***
    dün rams park’ta çimlerinde çalanı duydunuz mu?"

    8 mart 2024 galatasaray çaykur rizespor maçından çıkan enerjiyi yorumlamış yazar.
  • 432
    https://t.co/OgIashMZXd

    "kazanınca instagram’a kaybedince twitter’a" başlığı ile galatasaray taraftarının röntgenini çekmiş kişi. gerçekten çok güzel bir yazı olmuş. umarım şu yazıyı okuyan genç kuşak aklını başına alır ve takımına sahip çıkmaya başlar. dün fener konya maçından sonra da yazdım. galatasaray'a oynayan oyununun parçası oluyorsunuz. siz takımı ne kadar eleştirdikçe adamların işine geliyor ve hakem kararları olsun, takım karşılaştırmaları olsun daha rahat hareket ediyorlar. ayrıca ben de genç nesilim amk ben neden bu algılara gelmiyorum. beni en çok sinir eden de bu.

    (bkz: #2793676)
  • 507
    --- alıntı ---
    galatasaray, başkalarının başarısızlığı üstüne az başarı hikayesi üreten bir kulüp değil

    galatasaray, kendi başarısızlığının üstüne ders alıp kendi başarısını yazan kulüp.

    gerisini bakmayan, önünü gören, yolunu arayan bu kulübü yenmenin de yolu var ama
    o da güzel hikaye kardeş
    --- alıntı ---
    https://twitter.com/...733530154766336?s=20

    iyiden iyiye hayran ettirdi kendine.
  • 495
    bizi yalan haberler konusunda uyaran arabistan muhabbetinin sakız gibi uzamasını engelleyen gazeteci, spor yorumcusu abimiz. piyasaya müthiş bir hakimiyeti var ve boş konuşmuyor kesinlikle. şimdi de psg'ye yüksek bonservis vermememiz için bizi uyarıyor. ayrica erden timur da aynı kafada sanırım. bu yüzden hem icardi hem parades işi ağır ilerliyor olabilir.
  • 540
    https://twitter.com/...2yHav4pkIYA&s=19

    --- alıntı ---

    spor medyasında dijital devrimi 4-5 yıl sonra z kuşağı gerçekleştirecek..

    bugün izledikleriniz, geleneksel medyanın kustuğu, çapsız, karaktersiz, kullanışlı yüzlerdir..

    itibarları olmadıklarından ve şereflerini yitirdiklerinden bu kadar yüzsüzler..

    hakaret etmeyin, tazminat ödemeyin…

    --- alıntı ---

    aceto balsamico yine söylenmesi gerekeni söylemiş. eğip bükmeden, kitabın ortasından konuşmuş anlaması gerekenlere gerekli mesajları vermiş.

    (bkz: mehmet demirkol)
    (bkz: serdar ali çelikler)
  • 563
    https://twitter.com/.../1783032473489731850

    --- alıntı ---

    pozisyon penaltı. eski hakemlerin %90'ı da türkiye'de kaybeden takımın taraftarının üzüntüsünü ve mağduriyetini giderebilmek için bence tersine, kontra, inanmadıkları yorumları yapıyorlar. artık tribünlere oynadıkları yıllardır ortaya çıkmıştır. reytingleri ile baş başa bırakıyorum onları.

    --- alıntı ---

    yayıncı kuruluşun hakemlerine yayıncı kuruluşta diss atmış.
  • 439
    --- alıntı ---

    ömer bayram, büyük şehirde her türlü imkanı varken tembel öğrencilerin yanında, yoksulluk ve imkansızlıklar içinde çok çalışarak anadolu'dan gelip galatasaray lisesi'ne giren öğrenci gibi. dün gözlerinden 3 puan fışkırıyordu. tembeller ise kulübede onun golüyle ayağa kalktılar.

    --- alıntı ---

    ömer bayram ile ilgili çok doğru bir tespitte bulunmuş. açıkçası yetenek olarak pozsiyonunda yer alan bütün futbolculardan daha geride olabilir. yalnız şu an orta sahaya ilk kendisini yazar diğerlerini formasyona göre belirlerdim.
  • 532
    okan buruk'un orta sahayı boşaltıp tamamen hücumcu almasını ağır şekilde eleştirmiş, maçı kapattığını ve direkt olarak maç sonucunu beklemeden gazetedeki köşe yazısını yazmaya gittiğini söylemiş yorumcu.

    emre özcan linç ediliyorken belirtmek istedim. belki bülent beyi de linç etmek istersiniz.

    (bkz: 12 aralık 2023 kopenhag galatasaray maçı)
  • 489
    kazandığımız 22-23 şampiyonluğunda zevkten 4 köşe olduğuna eminim. iflah olmaz bir latin amerika ve italya sevdalısı olduğundan medyatik bir arjantinli santrafor önderliğinde latin çetesinin başını çektiği, finalini de problemli ama özel bir italyan çocuğun yaptığı şiir gibi bir şampiyonluk bence onun tam hayalindeki galatasaray şampiyonluğu idi. mutluluğu daim olsun.
  • 556
    --- alıntı ---
    ankaragücü-galatasaray
    kritik
    ***

    tarih 12 ocak 2024… galatasaray, sivas deplasmanından bir puan ve cezalı aktürkoğlu ile dönmüş. o gün rejenerasyon idmanının ardından takıma akşam galatasaray adası’nda yemek olduğu tebliği ediliyor. okan buruk ve yardımcılarının olmadığı yemeği düzenleyen o günlerde “ortalıkta görünmüyor” dezenformasyonun öznesi erden timur...

    karınlar doyduğunda garsonlar dışarı çıkartılıyor ve kim ne derdi varsa ortaya konuşsun deniliyor. o toplantının sebebi takvimde ilk yarıda puan kaybedilen kayseri ve deplasmanda trabzonspor maçlarının olması. herkes mutlu ayrılıyor o gece adadan…. prag maçı sonrası ankara’da dağıtılan kişiye özel mektuplar da bir devam filmi..

    “florya’nın havası başkadır” denilen elle tutulmayan şeyin tarifi bazen basit. galatasaray kendini izole etmeyi öğrenmiş bir takım. bu parayla değil zamanla yapılır. “kim ne demiş”e kulaklarını kapatmayı, “kim ne yapmış”ın derdine düşmeden kendi işini görmeyi öğrendiği günlerin üzerine çok takvim asılmış duvarlara…

    dolayısıyla “eryaman’a bekliyoruz” “altay geliyor”, “barış’a 10 teklif var” diyenlerin ne dediklerini duymadan geldikleri zeminde ilk 45 dakikada sezonun hücum rekorunu (19) kırdılar. “herkes işine bakmalı”nın yeşili az zeminindeki futbol gerçekleri bunlar….

    ankaragücü hiç giremedi oyuna. arası bir dakika iki golle fişi çeken devreye 3 farkla giden okan buruk’un takımında –özelikle- sanchez ve berkan mükemmel futbol oynadılar ve ikinci yarıda kendilerini prag’a saklayıp “stadyum eryaman.. el mi yaman, bey mi yaman” ile döndüler istanbul’a. sadece kendi seçtiği müziği dinleyenlerin, sosyal medya şarlatanlarının “comanchero”sına -evet eski ve berbat bir şarkıdır- kulak tıkaması kadar normal ne var hayatta…

    https://twitter.com/...vU-QWbk0TsQ&s=19

    --- alıntı ---

    roman tadında harika bir yazı yazmış kişi.
  • 434
    https://twitter.com/...372298023215104?s=20

    eleştireceğim.
    yazısında yeni nesile gömen eski nesil insan profilini görmekteyim. o ilk bahsettiği ''vefalı'' kitle zamanında sahadakiler ile tribünlerde oturanlar arasında kazanılan maaş, gelir gider konusunda aralarında uçurum yoktu. onlar pek tabi ki anlaşılabilir.

    ben şahsen bahsettiği ikinci kategorideyim. zaten bir hafta boyunca yönetici,müdür, müşteri,trafik, hayat pahalılığı gibi saçma sapan işlerle kendimizi strese sokuyoruz bir de benden kat kat üstün olan ve benim varlığımdan haberdar olmayan adamlar sahada kaybetti diye destek vermem beklenmesin. maç biter eğer yendiysek yorumları açar keyfimi çatarım ancak kaybettiysek hiç modumu düşüremem açar netflix'imi dizimi izlerim.

    yeni nesil konusunda ise insanların bu futbolu sevmesi için bir sebebe ihtiyacı var. eskiden bizler mahallede top oynardık tutkuyla maç yayınları şifresizdi (ligler hariç) şimdiki çocuklara ne top oynayabilecekleri alan bırakıldı ne de maç izleyebileceği televizyon kanalı. ulan basket maçları bile şifreli artık ayıp değil mi? her şey para para para sonra bu çocuklar niye bu kadar çabuk vazgeçiyor. `yok ya?`
  • 424
    benim için her zaman özel bir yeri olan gazeteci. blog okumayı bana ilk olarak o sevdirdi. başlıkta en başlarda yazılmış ama hatırlatma amaçlı buraya tekrar bırakıyım.
    http://acetobalsamico.blogspot.com/

    yazım dilini, anlatımını ve içerdiği bilgileri çok doyurucu buluyorum. özellikle falcao transferi bu kadar çıkmaza girmişken sonlara doğru yazdığı xavi simons ile ilgili yazısında menajerlerin futbol piyasasındaki yerini çok çarpıcı şekilde anlıyorsunuz. yazadursun.
  • 502
    "birkaç yıldır transfer döneminin genç taraftarlara futbol sezonundan çok daha fazla heyecan yaşattığı ortada. menajerlik oyunlarıyla büyüyen, her futbolcuyu tanıyan, nice şampiyonluklar kazanmış z kuşağının forse ettiği sosyal medyada, 'onu çekelim, bunu satalım' mesajları, oyunun kendisinden daha zevkli... lakin futbol böyle bir oyun değil ve sanal şampiyonların hiçbiri, hayatlarında bırakın bir sezon başı kampını; bir idman bile izlemediler. sonuç odaklılar, kazandın, büyüksün, kaybedersen yerin dibine bat. ağızdaki bir çikletin aromasının geçmesi kadar zamanı var futbolcuların: iki yanlış pasla çöpler, bir golle ise kral… g.saray'ın dün zalgiris deplasmanında iyi futbol oynamak için çok fazla sebebi yoktu. ağır bir kamp, hazırlık maçları, başarılı bir transfer kampanyası ama orta sahası berkan-sergio-yunus ile kurulmuş bir okan buruk takımı. temmuz ayında kimse sizden iyi futbol beklemez, hedef şampiyonlar ligi grupları. bunun için yapmanız gereken, bu turda rövanşı formaliteye çevirecek skoru alıp bir sonraki tura bakmak. dün sallanan galatasaray savunmasının kalesinde gördüğü iki golden fazlasını görebileceği gerçeği bir tarafa, kapanan bir rakibe karşı geçiş oynuyormuşçasına telaşlı futbol, asıl problem.
    g.saray turu geçer ama okan buruk'un şampiyon olurken de akan oyunu okumak konusundaki problemleri sürüyor. kendisi dünya iyisi bir insan, altın kalpli, her youtube yayınına katılacak kadar da gereksiz alçakgönüllü ve iletişime açık. yalnız skordan bağımsız hatırlatırım: g.saray teknik direktörlüğünün tanımı ve karşılığı bu değil… takım elbise bu sıcak havada giyilmez belki ama okan buruk 'takım elbise'sini giymeli… öyle terlemezse başka türlü terler yoksa…"
    en ufak olumsuzlukta her şeyi baştan aşağı yakan ve ardını düşünmeyen "ateşli gençlere" sakın olun derken okan hocaya da yılların verdiği tecrübeyle uyarıda bulunan galatasaray'lı gazeteci.
    25 temmuz 2023 zalgiris galatasaray maçı galatasaray için çok güzel bir uyarı niteliğinde oldu. çok yanlışlar barındırıyordu ama bunlardan bazıları da kolayca düzeltilebilecek hususlardı.
    şampiyonluk sezonunun ertesi zor, umarım erden timur ve hoca kafa kafaya verip, birbirlerini de uyararak/destekleyerek, eleştirilerden de pay çıkararak aşarlar bu zorluğu.
    dün* moral bozdu ama enseyi de karartmayalım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın