1
high stake poker dâhilerine, dişlerini titrete titrete 'rest' demek gibidir.
yıl 2004, lions gençlik değişim programı ile brezilya'dayım. paulo çağırdı futbol oynayacağız diye. giydim galatasaray formamı, ayağıma futbol ayakkabılarımı, kendimi beton bir basket sahasında buluverdim. top, şu hentbol topu tarzındaki nike toplardan; kale de baya bir minyatür kale. millet bi' garip bakıyor bana. oyun başladı, ben pres yapıyorum, koşuyorum ediyorum falan millet dalga geçer gözlerle bakıyor. sonradan farkına vardım ki brezilya'daki futbol, bizim bildiğimiz futboldan çok farklı. adamlar cidden zevk için oynuyorlar. ben de geçtim köşeye, diğerlerine ayak uydurdum, her gelen topa elimden geldiğince artistlik hareketlerle vurdum. sonra sonra farkettim ki adamlar ne forma giymeye kasmışlar, ne futbol ayakkabısı. zevk için oynuyorlar, ama efsane oynuyorlar.
yıl 2004, lions gençlik değişim programı ile brezilya'dayım. paulo çağırdı futbol oynayacağız diye. giydim galatasaray formamı, ayağıma futbol ayakkabılarımı, kendimi beton bir basket sahasında buluverdim. top, şu hentbol topu tarzındaki nike toplardan; kale de baya bir minyatür kale. millet bi' garip bakıyor bana. oyun başladı, ben pres yapıyorum, koşuyorum ediyorum falan millet dalga geçer gözlerle bakıyor. sonradan farkına vardım ki brezilya'daki futbol, bizim bildiğimiz futboldan çok farklı. adamlar cidden zevk için oynuyorlar. ben de geçtim köşeye, diğerlerine ayak uydurdum, her gelen topa elimden geldiğince artistlik hareketlerle vurdum. sonra sonra farkettim ki adamlar ne forma giymeye kasmışlar, ne futbol ayakkabısı. zevk için oynuyorlar, ama efsane oynuyorlar.