beşiktaşlılarla futbol konuşmak

• 8

  fantastik bir deneyim. şenol güneş döneminde 2 sene üst üste şampiyon oldukları zaman oturdugum kafenin yan masasında bir tanesinin "beşiktaş bu ligin juventus'udur, real madrid'idir, basel'idir kardeşim" lafını duymuşlugum var. karşısındaki de saçmalama dememişti. ınanmayan yarin gidip ciddi ciddi bir beşiktaş taraftarına bunu söylesin. hayır demeyecektir.
  
  edit: aklıma yeni geldi bir tanesi morata için topçu değil demişti. muhteşem kafalar ya...
• 1

  yeryüzündeki en büyük sınavdır. buradan günaha girmeden çıkan galatasaraylıların dünyanın en sabırlı insanlar olduğu dillendirilir. bu sınav öyle bir sınavmış ki "avrupa bizi kıskanıyor" diyen insanlara laf anlatmak bu sınavın yanında devede kulak kalıyormuş.
• 2

  gerek bile yoktur zira iki sene ust uste koyunun olmadigi yerdekiabdurrahman celebi senol gunes ile sampiyon olup, sampiyonlar liginde de lipzik, monaco, porto gibi takimlari yenince kendilerini dunyanin en iyisi ve “avrupa fatihi” sanirlar hala da sanmaktar. ama ne hikmetse o sene oynadiklari pornografik bayern maclarindan hic bahsetmezler.
  
  sonra 3 senedir uefa avrupa liginde dahi gruptan cikamayip gecen sene 0 cekmekten son macta kurtulurlar ve bu sene adini bile hatirlamadigimiz bir koy takimina yenilirler, buna ragmen zidane’in calistirdigi real madrid ve neymar’li, mbappe’li, di maria’li psg ile oynayan galatasaray’a bok atmaya calisirlar.
  
  5 yil oncesine kadar naftalin ve serefli ucunculuk* espirilerinden billur konusu olan taraftar grubu ne hikmetse iki sene sampiyon oldu diye bir ozguven sahibi oldu. onlarla tek tartisacagim konu “sahi senol gunes neden fatih terim geldikten hemen sonra besiktas’i birakip milli takima gitti?” olur. bu sorunun cevabini da veremezler.
• 7

  şampiyonluğa yaklaştıkları bu süreçte anladım ki gerçekten de insanın beynini yoran ve kafasını patlatan bir eylemmiş. aslında bir beşiktaşlı ile futbol konuşmak imkansıza yakındır. zira bir beşiktaşlıya galatasaray'ın başarılarını sıralarsanız konuyu hemen fetö, şike gibi saha dışı olaylara çeker. saha dışı konusunda da ihsan kalkavan ve alaattin çakıcı gibi isimlerle ezdiğiniz zaman ana avrat sövmeye başlarlar. şu an fenerlilerle de futbol konuşulmuyor çünkü adamların psikolojisi bozuk senelerdir süregelen başarısızlıktan ötürü. ama onlar 1-2 kere şampiyon olsa düzelecekler. bu tinerciler her zaman aynı. bir kere şampiyon olunca lige ambargo koyduklarını zannediyorlar ve "şampiyonu alkışlayın" nidaları atıyorlar. son 26 senede hepi topu 4 kere şampiyon olabilmiş küçük bir kulüpsün ve alkış beklediğin topluluk* senin 3 katın kadar şampiyonluk, uefa kupası görmüş bu süre zarfında. senin neyini alkışlayalım ?
• 3

  jimnastik konuşulması gereken kitleyle futbol konuşmaktır.
• 5

  konu bir şekilde ankaragücü maçına gelir. sonra mala anlatır gibi son maç öncesi averaj farklarını anlatırsın. sekiz farka gerek olmadığını anlatırsın. kendilerinin de ankaragücü'ne 5-6 tane attığını anlatırsın. sonra southpark sessizliği olur. sonra yine bir şey bulma çabaları, istiklal marşı ve kapanış.
  
  yormayın kendinizi.
• 4

  %90 oranında futbol dan çok siyaset sever arkadaşlardır. o bakımdan politikacı gibi konuşmak genlerinde var. futbol kurallarından bihaberdir ve kanıtlı anlattığın şekle bile inanmaz kendi kalıpları üzerinde saatlerce haklılık çıkarmaya bakarlar.