• 1
    bu yıllarda tutkulu bir taraftar olan başbakan eşi semra özal, tribünde sık sık takımını desteklerdi. beşiktaş bu sezonlarda 4 5 tane şampiyonluk kazandı. fanatik bjk'li semra hanımefendi inönü'de bjk maçlarını izlerken hakemler fanatiklik derecesinden ürktüğü için beşiktaş aleyhine kolay kolay karar veremez, bu takıma karşı çok nazik davranırdı.

    hakkında çeşitli iddaalar da vardır. mesela bir tanesi şudur: semra özal o meşhur malatyaspor'a, ''beşiktaş'a yenilin'' demiş. bu benim öne sürdüğüm bir şey değil. kaynak verelim: http://gss.gs/vpj ( aynı haberi bjk'nin onursal başkanı yani tff başkanı demirören'in gazetesinden de verelim. bence bu arşivden haberi yok, yoksa tüpçü bu haberi sildirirdi. ayrıca tek seferlik tıklıyoruz, tüpçü boykot. http://gss.gs/kgh ) söz konusu takım galatasaray olsaydı şakşakçı medya ve bazı güruh bu olayları temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp sürekli önümüze getirirdi.

    mesela bu sezonlardan en önemlisi olan 1985-86 sezonuna bakalım...

    bu sezon da galatasaray, 19 takımlı ligi nağmalup tamamlamasına rağmen gol averajıyla şampiyonluğu kaçırdı. semra özal'ın desteklediği beşiktaş, lehine verilen skandal hakem kararları ile geriden gelerek gol averajıyla şampiyon olmuştur. ve bana göre büyük şaibeli sezondur. gs tribünleri semra özal'a sinkaflı sözler yağdırdığı için polis ile birçok kez kavga etmiştir. özellikle izmit'te büyük olay çıkmıştır. bir gazete başlığı verelim. ayrıntıya dikkat; http://gss.gs/btk

    söz konusu sezonda beşiktaş kritik gençlerbirliği deplasmanında ve 1-0 geridedir. semra özal nihayet maça yetişir ve tribünde yerini alır. daha sonra bjk lehine 2 tane skandal penaltı verilir ve bjk maçı kazanır. gençlerbirliği oyuncuları hakemi neredeyse tartaklar ama sonuç değişmez. izleyiniz efenim: http://gss.gs/WfD

    aynı sezon bjk-sarıyer maçı oynanıyor. bjk 1-0 öndeyken 84. dakikalarda bjkli ali gole giden topu eliyle kesiyor. hakem haşim gökalp bjk aleyhine penaltı ve kırmızı kart vermek yerine devam kararı veriyor. hakem maçtan sonra da dalga geçer gibi ''ali'yi kaleci sandım diyor.''

    yine aynı sezonun son maçında beşiktaş, zorlu trabzonspor deplasmanındadır. maçtan önce semra özal'ın, trabzonspor başkanı ile anlaştığı iddaa edilir. bjk berabere dahi kalsa çok büyük ihtimalle galatasaray şampiyon olacaktır. bjk kazanırsa da cimbom'a farklı galibiyet gerekecektir. beşiktaş, ts kalecisinin yaptığı skandal hata sayesinde bir gol atarak maçı tek golle kazanır. sneijder'in, kaleci ferhat'a attığı buz gibi golü çemçük ağzına dolayanlar bilhassa izlesin. ( işte o skandal gol; http://gss.gs/4G3 ) 13 yıldır şampiyon olamayan galatasaray, rakibi sarıyer karşısında farklı galibiyete ulaşamaz ve bjk gol averajıyla şampiyon olur. ''hani yıllar sonra ankaragücü'nü 1-0 yense dahi şampiyon olacak galatasaray varya bir sürü iftiraya uğrayan, işte o galatasaray'' zaten galatasaray farklı yenip şampiyon olsaydı, bu sezon dillere pelesenk olurdu. eee, en büyük olmak kolay değil.

    şimdi de kısa bir alıntı yapalım. işte o skandal trabzonspor maçını gazeteport şöyle aktarıyor: ''semra özal'ın o zamanın trabzonspor başkanı mehmet ali yılmaz'la anlaştığı iddiaları ortaya atılır. maçı kazanan beşiktaş şampiyon olur. galatasaray ve taraftarının artık özallar'a tavır aldığı dönem başlar.''

    semra hanım beşiktaş gecelerine katılacak kadar bjk'ye bağlıydı. hatta emin olmamakla beraber bir şey daha söyleyelim, sanki bunu birisi anlatmıştı bana: bir maçta veya bir yerde semra hanıma sarı kırmızı çiçek verilir ama çiceği renkleri sarı kırmızı olduğu için kabul etmez. bu yıllarda ''özal başkan, beşiktaş şampiyon'' sloganını birçok takımın taraftarı kullanırdı. hakkıyla şampiyon olan galatasaray'ımıza şike yaptı iftiraları atanlar, bu sezonlardan asla bahsetmez. bu tineria kuşgiller familyası galaksisinde yaşamını sürdüren canlılara göre kendileri temiz, diğer herkes kirlidir. çamur at belki izi kalır amacındalar işte, yemezler.

    son olarak günümüzde yaşadığımız olayları geçmişte de yaşadık. dönemin galatasaray'lıları bu mücadeleyi başarıyla verdi. şimdi bizler bu mücadeleyi veremezsek bize de yazıklar olsun! o yılın arşivine yeterince ulaşamıyorum şu an. galatasaray'ı nasıl doğradıklarını ve rezillikleri daha da detaylıca anlatmak isterdim. sabırla okuyan renktaşlarıma çok teşekkürler.

    düzenleme: bu konuyla ilgili prekazi'nin kitabından bir kesit; https://gss.gs/K37.jpg
    ek: galatasaray başkanı ali tanrıyar'ın semra özal'a cevabı; https://gss.gs/EYO.jpeg
  • 3
    bjk'nin kollanmadığı yıllardır. bilhassa 80'li yıllarda turgut özal iktidar iken kimin türk futboluna getiri olacaksa o desteklenmiştir. farz-ı misal, şenes erzik gibi bir fenerbahçeli neuchatel skandalındaki lobi faaliyetinden adidas türkiye şefi olarak ilk defa jupp derwall'in isteğiyle türkiye'ye çim saha getirilmesine kadar dönemin başbakanı tarafından görevlendirilmiştir.

    unutmayınız jupp derwall'i türkiye'ye getiren adam rahmetli başkanlarımız spor ali tanrıyar ve ali uras'tır. üstelik milli takımımızda da az bilinse de kulübede direktörlük görevi üstlenmiştir candan tarhan zamanında. dahası turgut özal hasta bir fenerbahçeliydi... semra özal meselesi ise o dönemi hatırlayanlar bilir bugünkü kadir topbaş'ın büyüklerindne erenköy grubunun o dönemki lideri ve sonrasında albaraka'nın kurucularından eymen topbaş ile semra özal arasındaki anap istanbul il başkanlığı yarışında karşılıklı atılan mesnetsiz ithamlardır...

    yani ne tayyip erdoğan'ın feneri; ne ismet inönü'nün beşiktaşı; ne mustafa kemal atatürk'ün güneşspor'u; ne de kenan evren'in ankaragücü'nü kollaması gibi bir durum olmamıştır 80'lerde... hatta emine erdoğan'ın başakşehir'i kollaması gibi bir durum da sözkonusu değildir... kaynak mı??? reklam yapmayı sevmem ama kaynak benim :) bundan 10 sene önce yazdığım 800 küsür sayfalık kitap ve orada geçen nehir söyleşiler;

    https://www.kitapyurdu.com/...zalcilik/112925.html

    not: son lincimden dolayı böyle bir kaynak paylaştım ama dediklerimin teyidini tranfermakt, tff siteleri gibi açık kaynaklardan da sağlayabilirsiniz... hürmetler...
  • 4
    meşhur 92-93 sezonu son maç. bizim ankaragücü ile oynadığımız, beşiktaş'ın gençlerbirliği ile oynadığı ve bizi teşvikle suçladıkları malum olay. 29 maçta 40 gol atan gençlerbirliği' nin en skorer oyuncusu, 14 golle hayrettin aksoy. en fazla gol atan ikinci oyuncu kemalettin şentürk. gençlerbirliği'nin bir sezonda attığı golün yarısını bu iki adam atmış. ne hikmetse maç günü ilhan cavcav tarafından kadro dışı bırakılan bu iki arkadaş. neden?

    yıllar sonra kemalettin sezon sonu beşiktaş'la anlaşmıştı sezon ortası diye yaygara çıkardılar. kemalettin sezon sonu fenerbahçe'nin yolunu tuttu. 14 gol atan hayrettin sezon sonu gençlerbirliği'nden gönderildi. ve ne hikmetse hiç bir 1.lig takımı bu adamı transfer etmedi. siyasetin oyuncağı olmuş türk futbolu yıllardır.

    maç sonunda ilhan cavcav'a federasyon tarafından soruşturma açıldı. tabi ki üstü bir şekilde kapatıldı. kemalettin efendi açıklamalar yaptı galatasaray'dan teşvik primi aldık diye. ve biz süleyman seba türk futbol efsanesidir diye her sene bu adamı andık. şimdi düşünün galatasaray'ın şampiyonluğuna şerefsiz diyen bir adamın, üstelik sezon boyunca beşiktaş'lı karakterini gösterip, her şeyi yaptından sonra rakibine bok atma erdemini gösteren bir adama galatasaray'lı; efsane diyemez.
    şimdi üstüne alınma şerefli ikincilikler sözünü diyenler illa ki olacaktır. ama ben burda birine küfür etmeden, kişiliğine, karakterine, ailesine her türlü hakareti edebilirim. zaten beşiktaş'lılık tam da burada başlıyor. lafı dolandırarak erkek gibi söylemek yerine hep kaçarlar. sonra da biz galatasaray'a şerefsiz demedik ki diye ahlak bekçisi kesilirler.
  • 5
    fevzi öz'ün resmen itiraf ettiği yıllar. "semra özal'dan bize beşiktaş'a yenilin haberi geldi" diyor. başka hangi takımlara gitmiştir acaba bu haber diye de düşünüyor insan.

    ilk enrty zaten detaylıca anlatıyor olayı. beşiktaş bu yılların şampiyonluğunu galatasaray'a iade etmeli.

    düzenleme: ayrıca prekazi kitabında semra özal'dan açıkca bahsetmişti. bu konuyla ilgili prekazi'nin kitabından bir kesit; https://gss.gs/K37.jpg
  • 12
    ne hikmetse, sonraları memleketin camisi, kilisesi, okulu derken ve tabii ki sporuna da olabildiğine siyaset bulaştıran bir zat tarafından rahmetle anılan, suikaste kurban gittiğine inandırılmaya çalışılan, memleketi kapitalizmin kollarına bırakan ve tabii ki spora da siyaset bulaştırmaktan imtina etmeyen bir darbe başbakanının eşinin beşiktaş'ı ölümüne desteklediği yıllardır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın