• 2781
    geçen sene de bu zamanlar 29 nisan 2018 galatasaray beşiktaş maçı için sizi şöyle yeneceğiz, böyle yeneceğiz, şampiyon olacağız diyorlardı ancak malumunuz fernando ve garry bu inekleri tatlı rüyalarından dürterek uyandırmışlardı.

    görüyoruz ki şu an yine aynı düşünceye sahipler. e ne diyelim, belhanda, cagne, feghouli ve henry'e başarılar.

    (bkz: 5 mayıs 2019 galatasaray beşiktaş maçı)(u: muhtemelen 11-12 mayıs günlerinin birinde oynanacak, malum alanyaspor üzücü bir kaza yaşadı)
  • 2790
    son yıllarda bu arkadaşlar sürekli galatasaray'ın başarıları ile ilgili algı yaratma peşindeler. bakalım ileri sürdükleri argümanlar ne kadar doğru:

    1992-93 sezonu ve malum 8-0'lık ankaragücü maçı: bu arkadaşlar sürekli ligin son haftası şike yaptığımızı ve haketmediğimiz bir şampiyonluk aldığımızı öne sürüyorlar. oysa o sezon taş gibi top oynayan bir galatasaray vardı. genç ve yeniden yapılanan bir kadromuz vardı. başlarında da usta teknik direktör karl heinz feldkamp. sezona tsyd kupasını alarak başladık. uefa kupasında polonya temsilcisi gks katowice (0-0, 2-1) ve alman devi eintracht frankfurt'u (0-0, 1-0) eledik. italyan as roma'ya elenmemize rağmen kök söktürdük. (1-3, 3-2) beşiktaş'ın 48 maçlık yenilmezlik serisini inönü stadında 3-1 yenerek sonlandırdık.

    aynı yıl türkiye kupası finalinde beşiktaşla karşılaşmıştık. ilk maçı ali samiyen'de üstün bir oyunla 1-0 kazanmıştık. rövanşta ilk 20 dakikada 2-0 öne geçtik. ama karşımıza ahmet çakar çıktı. 30. dakika suat kaya kırmızı kart gördü ve 10 kişi kaldık. devre sonuna doğru feyyaz'ın golüyle beşiktaş farkı bire indirdi. 2. yarı 60. dakikada falco'da kırmızı kart gördü ve 9 kişi kaldık. evet, evet 9 kişi. inanılmaz bir mücadele gösterdik ve beşiktaş'a 1 golden fazla şans vermeyerek kupaya uzandık. maç 2-2 bitti. eğer beşiktaş 1 gol daha bulsa maç uzatmaya gidecekti çünkü o dönem aynı şehir takımları arasında deplasman golü kuralı yoktu. 9 kişilik rakibine kupayı kaptırmanın şoku ile siyah beyazlı yöneticiler uzun süre şeref tribününü terk edemediler. beşiktaşlı futbolcular ise ikincilik şiltlerini almak için tribüne geç geldiler. aynı galatasaray 3 gün sonra 43. dakikada 10 kişi kaldığı maçta kadıköyde fenerbahçe'yi 4-1 yenmişti. evet yanlış duymadınız 9 kişi kaldığımız bir kupa finalinden sadece 3 gün sonra fenerbahçe'yi 10 kişi ile 4-1 yendik.

    ligin bitmesine bir hafta kala beşiktaş ile ali samiyende kozlarımızı paylaştık. maçta 6. dakikada hakan şükür'ün golüyle öne geçtik. 18. dakikada penaltıdan feyyaz uçar skoru 1-1'e getirdi. 2.yarı hakan'ın, gütschow'un kaçırdığı çok net pozisyonlar vardı. daha önemlisi 63. dakikada falco bir penaltı kaçırdı ve maç 1-1 bitti. son haftaya girilirken puanlar eşitti ve 2 gol averajla biz öndeydik. biz ankaragücü'nü 8-0 yendik, beşiktaş'ta gençlerbirliğini 3-1 yendi ve beşiktaş'tan +8 averaj üstünlüğü ile şampiyon olduk. suçladıkları zalad ilk yarıda bizden 5 gol yemişti. ama yerine giren kaleci arif'te 2. yarı 3 gol yedi. bir diğer notta birkaç hafta önce de aynı ankaragücü'nü beşiktaş'ın 6-0 yenmesiydi.

    görüldüğü üzere o sezonu şikeyle kazandığımız iddiası deli saçması. 9 kişiyle beşiktaş'tan kupa kazanan, 10 kişi ile fenerbahçe'yi 4'leyen bir ekiptik. köküne kadar da şampiyonluğu hakettik.

    son not: birkaç ay sonra oynanan cumhurbaşkanlığı kupası maçında beşiktaş'ı 2-0 yendik ve bu kupayı da müzemize götürdük.

    vahap beyaz-ahmet çakar bestesi ve 1996-97 sezonu: yine bu beşiktaşlı arkadaşlar vahap beyaz ve ahmet çakar'ın şampiyonluklarını çaldıklarını iddia ederler. vahap beyaz ünlü istanbulspor - galatasaray maçının hakemidir. galatasaray ile beşiktaş arasında 5 puan vardır ve bu maçın ardından iki takım inönü stadında karşılaşacaklardır. galatasaray maçta 2-0 öne geçer ama üstünlüğünü koruyamaz ve maç 2-2'ye gelir. vahap beyaz uzatmalarda çok tartışmalı bir penaltı kararı verir ve maçı galatasaray 3-2 kazanır. beşiktaşlılara göre vahap beyaz maçı normal süresinden fazla oynatmış ve olmayan bir penaltı vermiştir. yani vahap beyaz beşiktaşlılara göre maçı satmıştır. oysa istanbulspor'u umutlandıran ilk golü penaltıdan gelmiştir ve o penaltıyı aynı vahap beyaz vermiştir. yine aynı vahap beyaz skor 2-1 iken cezasahasında hagi'ye yapılan açık penaltıyı verememiştir ve beşiktaşlılar bundan hiç bahsetmezler. oysa penaltıyı verse skor 3-1'e gelecek ve belki son dakikalarda o kadar stres yaşanmayacaktı. vahap beyaz'ın maçı fazla uzattığı iddia edilmiş oysa son saniye penaltısından önce istanbulspor mithat ile yüzde yüzlük bir gol pozisyonundan yararlanamamıştır. dönen top temdit penaltısı ile sonuçlanmıştır.

    gelelim ahmet çakar ve beşiktaş-galatasaray maçına. beşiktaş ilk yarıda amokachi ile 1-0 öne geçer. 2. yarı hagi'nin penaltı golü ile maç 1-1 biter. penaltıyı alpay hakan şükür'e yapmıştır. o dönem maraton programında yorum yapan erman toroğlu pozisyonda alpay'ın bir müdahalesi olduğunu söyler ve penaltı kararını haklı bulur. aynı programa telefonla katılan alpay pozisyonda hafif bir müdahale olduğunu ve penaltı olmadığını savunur. aynı programa telefonla bu sefer hakan şükür katılır ve kendisinin çekildiğini ve net penaltı olduğunu söyler. ayrıca 2. yarı cezasahasında ümit davala'ya yapılan bir müdahale vardır ve beşiktaş düşmanı ahmet çakar penaltı vermek yerine ümit'e sarı kart vermiştir. beşiktaşla arasında ki 5 puan farkı korumuş olan galatasaray sezon bittiğinde 8 puan farkla şampiyon olacaktır. beşiktaş taraftarı diline vahap beyaz ve ahmet çakar'ı dolarken ilk yarıda oynanan galatasaray beşiktaş maçının hakemi metin tokattan hiç bahsetmezler. ilk yarıda oynanan ve 2-2 biten maçta metin tokat tartışmalı kararlar vermişti. beşiktaş'ın ilk gölünde ertuğrul bekir'i itmiş metin tokat faulü vermemişti. 2. yarıda 2-1 önde iken galatasaray aleyhine tartışmalı bir penaltı kararı vermiş ve skor 2-2'ye gelmişti. yine skor 2-2 iken kaleci mrmic'in cezasahasında okan'a açık müdahalesine penaltı verememişti. ama hep hakkı yenen beşiktaş. tabi canııım...
  • 2791
    çocuklugumda karde$ takim olarak lanse ederdik. 80lerin sonu, 90larin ba$indan bahsediyorum. sanirim bu biraz da rahmetli seba'nin karakterinden kaynaklaniyordu. ne bileyim, o yillarda fener hariç takimlar birbirileri ile iyi geçiniyordu.

    ne oldu ise zaten galatasaray'in 4 sen üst üste $ampiyon olup, uefa kupasini almasi ile oldu. 2000li yillardan sonra bir daha hiç bir $ey eskisi gibi olmadi. insanlar egoistle$ti, ülkelerin zenginle$me hirslari ile dolayli yoldan gelen ekonomik krizler insanlari paranin esiri haline getirdi ve insanlik yava$ yava$ kaybolmaya ba$ladi.

    insanlikla birlikte taraftar profili de degi$ti. bu degi$imde fenerli hep ayni kaldi. çirkef, kendini dev aynasinda görme, loser tip. biz karakter olarak daha da güçlendik 90lardan bu yana. ba$ari üstüne ba$ari eklendi. hele bir de tüm zorluklara, imkansizliklara, adaletsizliklere ragmen elde edilen $ampiyonluklar var ki (mesela 2006, 2008, süper finalli sezon) bunlar bizi daha da kenetlendirdi.

    fener ayni kaldi dedik. biz güçlendik. ee, kim var daha?

    dogru bildin. at $ikecisisi müzmin 3.ler. gerek fene'in, gerek ise bunlarin 100. yillarindaki $ampiyonluklari $aibelidir. $aibe denince, akla direk bu ikisi gelir. küçük $ikeci ile büyük $ikeci.

    gelelim taraftar profillerine.

    1. öncelikle $erefli 2.likleri ile övünürler, ki $aibeli $ampiyonluklari sebebi ile $erefsizligin dibine vurmu$turlar.
    2. kötü yönetildikleri için daima parasizdirlar.
    3. ba$ariya giden her yol mübahtir deyip, tü ka ka ilan ettikleri burak'i, 1 hafta içinde ba$ taci ederler.

    saymakla bitmez.

    bir fenerli ile bile futbol tarti$abilirsin ama bunlarla asla. çünkü bir birikimleri, tutunacak bir dallari yoktur. fenerli siki$inca konuyu 6-0'a getirir, ortami gerer, ziktir lan sahasinda kupa kaldirdigimin çocugu dersin, konu kapanir ama bir bjk'li ile en son ne zaman futbol hakkinda konu$tugumu hatirlamiyorum. gerçi ben prensip geregi insanlarla futbol ve siyaset hakkinda konu$mam ama yine de. olmaz, olamaz, konu$amazsin.

    tiner'in de etkisi ile iyice zivanadan çikiyorlar. findik kadar olan beyinleri 2 çekimden sonra buharla$ip havaya kari$inda öyle zombi tadinda bir $ey oluyorlar.

    ancak ilaçlari belli. havaya girdiklerinde çakiyosun, bir kaç yil kendilerine gelemiyorlar.

    (bkz: 5 mayıs 2019 galatasaray beşiktaş maçı)

    anladin sen onu..
  • 2792
    türk futbolundaki boşluk ile şenol güneş ve fikret orman’ın doğrularıyla kazandıkları başarıları kendilerine mal eden oluşum.

    bir şahıs tarafından organize edilen oluşum sosyal medya ve sözlüklerde çok hızlı şekilde konsolide olup rakiplere saldırabiliyor. çoğu ergen ve bilinçsiz gençlerden oluşuyor. herhangi bir ahlaki meseleleri yok. siyasi troller gibi çalışıyorlar. toplumsal sonuçları olabilecek meselelerde bile yangına körükle gidebiliyorlar. her türlü hakareti, aşağılamayı, iftirayı meşru görüyorlar.

    şöyle örnek vereyim. yakın zamanda suriyelilerle galatasaray’ı özdeşleştiren saçma sapan bir başlık ekşi sözlükte açıldı. komik desen değil, yaratıcı desen değil. üstüne ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve nefret söylemi barından bir başlık. bunun hemen ardından her yerde, twitter’da, ekşi sözlükte galatasaray yazılarının altı bu suriyeli saçmalığıyla doldu. o kadar hızlı organize edildi ki bu troller haricinde çoğu kişi bu saçmalığın ne olduğunu bile bilmiyor. bunun yanı sıra nicklerin arkasına sığınarak fetö iftiraları her yerde devam ediyor.

    bu saçma söylemler, iftiralar, hakaretler her takım taraftarında var. lakin diğerleri münferit durumlar. lakin bu arkadaşların durumu sıkıntılı. örgütlü nefret söylemleri yarın öbür gün toplumsal sonuçlar doğuracaktır.
  • 2794
    5 mayıs 2019 galatasaray beşiktaş maçından önce inanılmaz bir havaya girmiş ve heyecanlı gördüğüm topluluk.

    dün akşam besiktasli kayinbiraderim ve besiktasli kuzeniyle birlikteydim, ne kadar totemleri varsa başlamışlar. %100 konsantreler ve inanıyorlar.

    adamlar deplasman tribununden bilet bulmuşlar ama dayanamayız bu maça/heyecana diye gitmedi.

    ben ise çok rahatım anlamsız şekilde :(
  • 2799
    kalelerine 80 metre uzaktan verilen tartışmalı bir taç kararı sonucu gol yemişler. varın taç kararını değiştirtmesi yasak olduğunu bilmeyip geri koşmayan oyuncularını değil, caner'in bacaklarının arasından geçen topun değmediğini var sayıp taç beşiktaşa vermedi diye hakeme kızıyorlar. türk futbolu adına utanç gecesi diyenler bile var. (bkz: 5 mayıs 2019 galatasaray beşiktaş maçı)

    ulan biz inönüye 5-6 eksikle, hocasız geldik. oyuncunuz ayakla oynama mesafesindeki topa kafa soktu serbest vuruş aldınız. o top penaltı oldu öne geçtiniz. akabinde 2 penaltımız verilmedi. onyekuru düşerken top eline değdi diye penaltımız skandal şekilde elle oynamaya çevrildi. zevkten 4 köşeydiniz. kimse hakemle yendik demiyordu. şimdi bir tane tartışmalı taç verildi diye ortalık yangın yeri. ulan 80 metre kaleye. şaka mısınız?
App Store'dan indirin Google Play'den alın