• 1351
    son transferler ile birlikte, özellikle şampiyonlar ligi kadro kayıtları sırası ve sonrasında takım içinde kızılca kıyametin kopabileceği bir kadro yapısına sahip kulüp. uefa'ya 25 yerine 23 kişilik liste verebiliyorlar bu yıl. bir de buna 4 altyapı (sadece atınç ve necip bildirilebilecek, kalan 2 kişilik kontenjanı as takımdan kullanamayacaklar) + 4 türkiye altyapısı (bu noktada sıkıntıları kalmadı) uygulaması sebebi ile liste dışı kalması muhtemel oyuncuların -ki bunların bir kısmı yeni transferler bile olabilir- takım içi reaksiyonlarını da eklersek, epeyce eğlenebilecek malzemenin çıkacağını düşünüyorum. şenol hocanın başı çok ağrıyacak, orası ayrı..
  • 1354
    eğer avrupa olmasa benim en büyük şampiyonluk adayım olurlardı ama avrupa maçları cidden her takımı zorluyor. üstelik sanki fizikten ziyade mental olarak zorluyor. bu yüzden büyük takımlar dahi rotasyona gidiyor. beşiktaş' ın bu rotasyonu ne kadar yapabileceği ve ne kadar verim alabileceği muamma ama çok iyi kadro kurdular. ben tolga' nın ligi verecek kadar kötü kaleci olduğunu da düşünmüyorum. zaafları var evet ama ligin en iyi kalecilerinden biri. son stoper transferinin de hızlı bir adam olduğu söyleniyor. semih dany ikilisiyle şampiyon olunan bir ligde çok da skıntı yaşayacaklarını düşünmüyorum savunmada çünkü zaten bir hücum takımı beşiktaş.

    yani bu sözlükte şöyle bir şey görüyorum ben; sürekli bir rakiplere sallama hevesi. o kötü bu kötü vs. abubakar mı sikdursun mu deseler herkes abubakar der. eren ile kıyaslarsan da çoğunluk abubakar der ama futbol isimler üzerinden oynanmaz, takımın ortaya ne koyduğu önemli. onda da beşiktaş şimdilik önde görünüyor. bizden daha iyi takım oyunu oynuyorlar ki sezon başındaki süper kupa maçında da bizden iyiydiler. ama diğer yandan bu hep böyle olacak diye bir şey yok. transferle şampiyon olunsaydı maçlara gerek kalmazdı.

    iyi kadrosu var beşiktaş' ın, aksini iddia etmek bence komik oluyor. mesele bir takım içerisinde bu oyunculardan iyi verim alınıp alınamaycağı yoksa isim isim bakarsak bence ligin en iyi kadrosu onlarda. ama(lan ne çok ama yazdım) isimler kazansaydı elano, arda, keita, kewell vs. ile de bizim 15 puan fark yapmamız gerekiyordu tabii o ayrı.
  • 1355
    beşiktaş'ta geçen sezonun en kilit 3 ismi gomez, sosa ve atiba idi.

    gomez belki çok fazla meziyeti olmayan bir isim ama bazı konularda da çok çok iyi. topla arası çok iyi değil, çok hızlı değil ama pozisyon almada ve bitiricilikte çok iyi. adam akıllı stoperin olmadığı ligde de müthiş iş yaptı, şampiyonluğu getirdi. takıma ve lige alışmış takımın en önemli oyuncusunu ellerinden kaçırdılar. yerini dolduramadılar.
    sosa, kapanan rakiplere karşı etkiliydi, kilit açıyordu. talisca'yı sosa yerine düşünüyorlarsa yanlış yapıyorlar, farklı oyuncular.
    atiba'yı da az kalsın satacaklardı, onu ellerinde tutabildiler en azından.
    gökhan töre'yi büyük bir kayıp olarak saymıyorum, geçen sezon aman aman bir katkı da yapmamıştı. sürekliliği olan bir oyuncu da değil.
    ismail'i gönderseler de caner'i aldılar, iyi hamle.

    gelelim gelen oyunculara;
    gökhan gönül'den çok umutlular. öyle ki gökhan için maaş düzenlerini de alt üst ettiler, yüksek meblağlı uzun süren bir sözleşme verdiler. kronik sakatlık sorunu olan, prime time'ını geride bırakmış, yaşlanmış bir sağ beke bu denli yatırım yapmanın ne denli yanlış olduğunu zamanla iyi anlayacaklar.
    gökhan inler: bize çakacaklar diye çok korktuğum bir oyuncuydu. düz, şu konuda çok iyidir diyebileceğin bir özelliği olmayan, yaşı ilerlemiş bir oyuncu. orta saha dediğin ya pirlo gibi, seedorf gibi ekstra özellikleriyle yaşını kompanze edebilecek ya da genç olacak, tempolu olacak. de jong da pek iyi bir transfer değil bu açıdan mesela ama yine de sertliği, top çalma becerisi, defansif meziyetleri yaşını kompanze edecek bir nebze. gökhan'a bonservis vermeseler de yıllık ücret, vs. derken maddi yük. yine yaşlı ve maliyetli bir oyuncu.
    adriano: bizim ligimizde iyi iş yapabilecek bir oyuncu. ama 31 yaşında, 32 olacak. açık oynayacaksa neyse yaşı bir bek için fazla. bonservisi az ancak yıllık ücreti yine beşiktaş'ın standartlarından yüksek.
    fabricio: acaba oynayacak mı? sözlükte şenol güneş fanları çok fazla ama bence kaleci konusunda takıntılı, hatalı işler yapan bu konuda ciddi derecede kötü bir teknik direktör. boyko'nun ne umutlarla geldiği ortada, hadi beşiktaşlı abartması diyelim ama adamı oynatmadan gönderecekler nerdeyse. fabricio da seneye böyle olabilir.
    caner: iyi transfer. çok da iyi iş yapar.
    talisca: yine iyi transfer. ama dediğim gibi sosa'nın kattığı ofansif gücü beklemek yanlış olur.
    eboubakar: gomez'le farklı tipte oyuncular. takıma, lige uyum sağlar mı bilemem ama iyi transfer yine de. illa aynı tarz oyuncu almak zorunda değiller, belki farklı bir oyun anşayışı benimserler.

    eboubakar ve talisca transferlerinin kötü yanı ise kiralık oyuncular olmaları. takımı ne kadar sahiplenirler, ne kadar benimserler soru işareti.

    beşiktaş'ın hep çok iyi ve alternatifli bir kadro kurduğu söyleniyor. bence şampiyonlar ligi için zaten oldukça zayıf ve yetersiz, lig için de bizim gerimizde bir kadroları var.
    beşiktaş'ı planlı ve uygun maliyetli transferler yaptıkları için, genç oyunculara yöneldikleri için takdir ediyordum. bu yaz yaptıkları transferler kendi politikaları ile taban tabana zıt oldu.
    samir nasri transferini de ellerine yüzlerine bulaştırdılar.
    kalecileri güven vermiyor, forvetleri nasıl olacak belli değil.
    biz toparlandık, planlı sayılabilecek bir transfer politikası izledik, iyi bir kamp dönemi geçirdik. eksiklerimiz hala var ama eksiklerimizin çoğunu da tamamladık. fenerbahçe'nin toparlanması zor ama toparlarlar, bir şekilde yarışa ortak olurlar.
    cl ile ligi beraber götürmek de her babayiğidin harcı değil.

    bu sene işleri çok daha zor, çünkü şampiyonluk yarışında biz varız. fenerbahçe'yi geçip 2. olabilirler belki ama bence yine 3. olurlar. :( cl'de de 3. olup uefa'ya giderler.
  • 1356
    tek çaresi şenol güneş olan takım. şenol güneş yerine herhangi bir hoca ile olsalar işleri cok zor. kadroları iyi gibi gözükse de bana kalırsa fenerbahce ayarında. bir coğu anadolu topcusu.

    *kalecileri vasat.
    *stoperlerde rhodolfo dahil kimse üst düzey değil.
    *beklerde gökhan ve adriano yaşlı düşüşte. caner ise ne oynayacagı hiç belli değil.
    *orta sahada atiba ve gökhan inler yaşlanıyor 1 yıl sonra aynı performansı gösterecekleri belli değil. oğuzhan hem sakatlık hem de istikrarlı performans konusunda sıkıntılı bir oyuncu. tolgay arslan sakatlanmazsa cok iyi bir oyuncu. keza talisca'da tutarsa güzel transfer.
    *kanatlarda kerim frei hiç bir zaman 11 oyuncusu olamıyor, olcay sahan'a bir şey demek istemiyorum malumunuz müthiş bir sol ayağı var adamın. q7 istikrarlı performans konusunda oguzhan ile yarışır. aras özbiliz ise kapalı kutu tamamen.
    *forvet hakkında pek bir şey demeyeceğim.
  • 1357
    'takım' olgusu oluşmuş takım. ama bunu samet aybaba döneminden başlayarak işleye işleye, sabrede sabrede oluşturdular. bu sene ise stoper hariç bol alternatifli bir takım beşiktaş. eğer bozmazlarsa en geç 2-3 seneye avrupada bir final oynayacaklarını ya da kupa alacaklarını düşünüyorum.

    fakat beşiktaş'la bizim takımı karşılaştırmak pek doğru gelmiyor bana. en azından şu an için. çünkü bir kere hocamız yeni sayılır. geçen sezonki defoları kapatmak için yaptığımız transferlerin hemen hemen hepsi sakat. bruma, tolga ve eren hariç geçen sezonki leş takımla devam ediyoruz. direk on bir oynayacak cavanda, de jong, serdar hatta geçen sezonun en iyisi podolski yok. izlandalı oyuncuyu da buna dahil edebiliriz. kendisinin yedek olarak alındığını düşünmüyorum açıkcası. sadece iyi bir cavanda bile çok şey farkettirir. enseyi karartmamak lazım bana göre.

    bu ligin şampiyonluğu bizim ne kadar şampiyonluğu istediğimize bağlı. diğer takımların ne yaptığı o kadar da önemli değil. illaki puan kayıpları olacak.
  • 1359
    sampiyonlar liginde 3. olup da uefa da son 16 ya da son 8 yapmaları önümüzdeki 3 sene icin en rasyonel avrupa hayali olmalı kendileri için. sonrasinda üzerine koya koya giderlerse uefa şampiyonluğu hedefinden bahsedebilirler 5 sene sonrası için. ama türkiye de hiçbir takım o kadar uzun vadeli planlar yapmaz. en fazla 3 yıl içinde dağılıp siradanlasacaklarini dusunuyorum. zaten bir planlari olmus olsa sosa' yi sattıkları an yerine alacakları adam çoktan belli olurdu. ama tıpkı bizim gibi planlı değil ne gelirse transferleri yaptılar. aldıkları oyuncuların kötü ya da iyi olması başka planlı olup olmaması başka. sıradan bu takımken avrupa' nin en iyi 10 takımından birine evrilen a. madrid hep planlı ve sistemli ilerledi. satılan her adamın yerine alınacak adam önceden belliydi. tuttu tutmadı o ayrı ama bir planlama vardı, bizde yok

    şampiyonlar ligine gelince de; ben bizim omrumuzun herhangi bir türk takımının şampiyonlar ligi yarı finali oynamasını görmeye yetmeyeceğini düşünüyorum.
  • 1360
    bu sene beşiktaş´ın şampiyon olmasına ihtimal vermiyorum. he olabilir mi? futbol bu olabilir ama benim için büyük sürpriz olur. orta saha seçenekleri kısıtlı. şampiyonlar ligi ve türkiye ligini 33 yaşındaki en önemli oyuncusu atiba´nın kaldırması çok zor. ya sakatlıklar artacaktır ya da verim, konsantrasyon düşecektir.

    geçen sezon stadsız beşiktaş´ın şampiyon olma ihtimali, görece güçlü fenerbahçe kadrosu karşısında zayıf bulunmuşsa da beşiktaş´ın şampiyon olacağını tahmin etmiştim. bu sezon da saha içi veya saha dışı olaylarla fenerbahçe´nin şampiyon olacağını tahmin ediyorum.

    bize gelince, riekerink´in galatasaray´a bir sistem oturtacağını, futbol oynamayı öğreteceğini, genç futbolcular kazandıracağını ama şampiyon yapamayacağını düşünüyorum. riekerink´ten sonra gelecek hocanın bunun ekmeğini yiyeceğini ve beş sene içerisinde, riva´dan gelecek parayı da hesaba katarak galatasaray´ın şampiyonlar ligini kazanacağını umut etmekle birlikte tahmin ediyorum.
  • 1362
    kadrosunda bulunan 25-26 kisiden q7 disinda kalan herkesin asker oldugu takim. abi herkes kosuyor, calisiyor, didiniyor. ustelik hepsinin alternatifi var. dolayisiyla biraz tokezleyen 11 disinda kalacagini biliyor. boyle bir takimin, sampiyon olmanin getirdigi ozguvenle de rakiplerini forse etmesi cok da sasilacak bir durum degil. zaten stadlarini da yeni actilar.

    velhasil 24 eylul 2016 gunu bizi cok zor bir mac bekliyor...
  • 1363
    abartıldığını düşünüyorum. karabükspor maçının ilk yarısında, taraftarı önünde iyi oynadığı tartışmasız bir gerçek ama 10 kişi kalıp penaltı ile cezalandırılmaları gerekirken hakemin bunu görmemiş olması da enteresan.

    ikinci devre ise skoru koruyabilmeleri tamamen karabükspor'un yeteneğinin sınırlı olmasından ileri geldi. dediğim gibi; abartılmış bir balon olduklarını düşünüyorum ve bu yüzden, yarıştıkları diğer kulvarlar da dikkate alındığında şampiyon olma ihtimalimizin, kendilerinin şampiyon olma ihtimalinden daha fazla olduğuna inanıyorum.
  • 1364
    sampiyon olmazlarsa cok sasiracagim. basariya ac olmalari, uzun zamandir bir arada oynayn futbolcularin coklugu ve ustune gelen iyi transferler ve cok iyi bir hocalarinin olmasi gibi sampiyon olmak icin gereken herseyleri var. adamlarin elinde caner erkin - adriano, gokhan gonul - beck gibi sag ve sol bek rotasyonu var. biz bir tarafta carole'e birsey olsa ne yapariz derken, diger tarafta da donup dolasip sabri'de kaliyoruz!
  • 1365
    kaleci ve defans gobegi olmayan takim. atibaya birsey olsa orta sahalarida yok. abartmayaa gerek yok turkiye sampiyonu olan bjk uefa da iskenderbeyli gruptan cikamadi. turkiye liginde oynayabilir takim olarak oda hizli oynuyorlar baska esprisi.

    sonuc olarak ilk 11leri turkiye icin oynar ama 90 dakika zor oynar yedek defans ve kaleci yok. orta saha tirt zaten yedekli degil. sampiyonluga oynarlar ama gs veya fener biraz dis gosterirse devre arasi birakir yarisi.
  • 1366
    karabük maçlarını izledim. şampiyonlar ligi olduğu için büyük oranda rotasyon yaptı şenol güneş. gökhan inler-tolgay-talisca orta sahası ve olcay-cenk-ömer ileri üçlüsüyle başladılar. 2-0'ı yakalayana kadar da gayet iyi oynadılar.

    sonrasında maç bitti havasına girince 3. golü bulana kadar ciddi anlamda zorlandılar. hatta caner maçı karabük'e hediye etti ama hakem bunu engelledi maalesef. penaltıyı verse sarısı olan caner de atılacaktı.

    maç içinde bocalamalarına ve atiba-oğuzhan gibi as oyunculardan yoksun olmalarına rağmen yüksek tempoda pas yapabiliyorlar ki bizim lig için çok ciddi bir avantaj. ancak ortada kesin şampiyon olacaklar diyeceğimiz dominant bir oyun yok. yukarıda da belirttiğim gibi hakem görevini yapsa kendi evlerinde puan kaybedeceklerdi. ayrıca önlerinde 6 tane şampiyonlar ligi maçı var. bizim başarılı olduğumuz dönemlerde şampiyonlar ligi maçları öncesi ve sonrasında fatih terim gibi bir motivasyon uzmanına rağmen lig maçlarına konsantre olmada ne kadar zorlandığımızı unutmadık. böyle bir durumda yeni kurulmuş kadromuza rağmen rahatlıkla şampiyonluk için yarışırız. riekerink bey'e destek olalım yeter.
  • 1367
    reel verim açısından baktığımızda geçen yılın 1 ve 2 numaraları diyebileceğimiz gomez ve sosa'yı kaybetmiş olmalarına rağmen kesinlikle şampiyonluğu sonuna kadar kovalabileyecek kadroları halen mevcut. evet, kadro derinlikleri pek yok ama kimin var ki? kendimizi ele alalım, safkan kaç forvetimiz var, gözümüz kapalı güvenebileceğimiz kaç stoperimiz var?

    takım ahengi ve moral seviye olarak da diğer ezeli rakibimizin tam aksine çok üst seviyedeler. şenol güneş gibi çeşitli sebeplerden yıllar yılı underrated kalmış ama yavaş yavaş tüm futbol kamuoyunca hakkı teslim edilen bir hocaları, işbilir bir yöneticileri mevcut. ki ben bu fiko'dan yine de pek çekinmezdim, sadece dürüst ve çalışkan ama sıradan biri sanıyordum, ta ki "siyin cimhirbişkinim x34" vakasında kurnaz bir makyevelist olduğunu anlayana kadar.

    bu şartlarda bence bu yıl ilk 3 dışında kalmaları büyük sürpriz olur. ama bana sorarsanız geleneklerine dönüp üçüncü olacaklar. evet en zayıf bulduğum yanlarını açıklıyorum: taraftarları.

    ayı yavrusunu severken boğarmış diye bir söz var. bjk-taraftar ilişkisini böyle görüyorum. son dakikalarda "kartal gol gol gol" şovu yapacağız diye futbolcuların elini ayağına dolayıp önde götürdükleri maçı berabere bitirdiklerini bilirim. bu sene de takımı gözlerinde öyle büyütüyorlar ki (biraz önce ben de oldukça övdüm ama unutmayın ki onlara göre her siyah beyazlı dünyanın en iyi futbolcusu) şampiyonlar liginde gruptan çıkamama durumunda ya da ligde biraz afalladıkları anda önce moral üstünlüğü gereksiz yere kaybedecek, takımın ahengini bozacak ve sonunda kendi iplerini çekeceklerdir.

    kısaca bu sene favori üçüncülük adayımdır yine kendileri. ikinci olurlarsa zirve kopmuş demektir.

    son olarak cl'de üçüncü olup uefa'da devam etmelerini hem fazla para kazanmamaları, hem çok maç yapıp yıpranmaları, hem de takım puanlarını yükseltmeleri açısından bekliyor ve diliyorum.
  • 1375
    geçen seneki atiba-oğuzhan ikilisi bozulursa, örneğin benfica maçındaki gökhan-atiba ikilisi devam ederse kendi sahasında belki sıkıntı yaşamaz ama deplasmanda ve şampiyonlar liginde gol atmakta baya zorlanır. üstüne sosa gibi bir oyuncuyu kaybettiler zaten. bu şekilde queresma'nın bireysel çabasına ya da caner'in mesafe tanımaksızın açtığı etkili ortalara bakar.

    edit: gördüğüm birşey daha var. rakip 3 bölgeye topla geldiğinde stoperlerinden biri ön libero gibi öne çıkıp rakibi karşılıyor. son benfica maçında tosic bu görevdeydi ve baya top kesti.
App Store'dan indirin Google Play'den alın