• 41
    genelde yanlış kişiler için kullanılmaktadır. etrafımda gördüğüm çoğu taraftar bile bile kades hataların yapılmasından şikayetçi. şu yönetimin, teknik kadronun ve futbolcu kadrosunun başarılı olma ihtimali var mı? sen doğruları yapmaya başlarsın rakibin de iyidir şampiyon olamazsın. ama klübü bakkal dükkanı gibi yönetirsen, bazı futbolcuları kayırıp bazılarına şans vermezsen, 10 yaşında çocuğun bile oynatmayacağı adamı ısrarla oynatırsan destek mestek alamazsın. ben galatasaray aşığıyım oyuncuların yönetimin teknik direktörün değil. zaten olmasam bu kadar sinirlendiremez bu rezillikler. bana ne ya derim giderim. asıl şu anlarda reaksiyon göstermeyen adamdan şüphe ederim.
  • 61
    dünyada bu tanıma en çok uyan taraftar, malesef bizim taraftarımızdır. özellikle son 5 6 yılda. iddiasız bir sezonda, sol frame boş kalır, stad asla dolmaz. fenerbahçe geçen sezon küme düşme potasındayken stad doluyordu, biz üst üste 2 maç berabere kalırsak kombine sahiplerinin ya nişanı oluyor ya hastalanıyor, gişe fiyatının az altına satmak için. birazcık tokezlemede son 2 sezonun şampiyon hocasına edilmeyen itham kalmıyor. biraz romantik bir laf gibi duruyor ama harbiden 14 senelik çile bu dönem olsa bir avuç kalırmışız.
  • 51
    başariya endeksli taraftar, ne olursa olsun yenince "bana ne abi oyundan ben sonuca bakarim, yendik mi yendik" , "iyi oynasan ne yazar maçı kazanamadiktan sonra ne önemi var" replikleri ile ortaya cikan türün adıdır. şimdi birilerini "başariya endeksli taraftar" diye yaftaliyorsaniz bu ifadeleri kullandiğıni, görmeniz lazim, yok öyle mağlup olduktan sonra eleştirenleri direkt etiketlemek. emin olun bugün elestirenlerin bir çoğu geçen seneki 2. yarı galibiyetlerinden sonra da takım oyunundan memnuniyetsizlik duyan ama bunları dile getirdiğinde "sözlük linç timi"nin hışmına uğrayacağından dolayi ya dile getirmeyen ya da hafif yolla ifade edenlerin taa kendisidir. öyle de bir yaklaşimimiz yok mu, söyleyin? "abi kazadık iste neden sirke satiyor yorumlarin" rahatsizligi hissetmiyor muyuz galibiyet sonrasi elestiri geldiğinde, hakli olsa bile? galibiyet sonrasi eleştiriye yaşama şansı vermiyorsan mağlubiyet sonrası isyana sırtını dönmeyeceksin, çünkü orda bir birikmislik var artik.şimdi basarıya endeksli taraftar diye kişileri gruplamadan önce bu gerçekleri once bir önümüze koyacağız, sonra da bu ifadenin anlamsızlığı ile yüzleşeceğiz, nokta.
  • 32
    o 14 senelik çile taraftari kalmadı kalamazda! çünkü o zamanlar kulüplerin maddi olarak taraftardan bi beklentisi yoktu. şenol güneşin de dediği gibi: "ben oynarken futbolu zenginler izler, fakirler oynardi."

    şimdi ise kulüpler taraftarları musteri olarak görüyor. kombine al, bileklik al, forma al, sponsorlardan alışveriş et.. e kusura bakma da biz de enayi değiliz yani.. hep ver hep ver olmaz biraz da alayım. mesela 12 yıl boyunca sabriye maruz kalmayayim. umut bulut denilen yeteneksiz yılda 4 milyon lira kazanırken ben 24 milyar kazanmayayim.

    tabi ki başarıya endeksli olucam aq başka ne olacagidi?
  • 134
    ya neye endeksi olacaklardı ki? hayatın temel paradigması başarı. ama başarının paradigması taraftarı memnun etmek değil. taraftar istedi, çocuklar galatasaraylı oldu diye icardi'yi alalım. taraftar istedi diye şunu alalım bunu alalım, çıkalım gaz alıcı açıklama yapalım.

    futbol takımını, futbolcuları yönetmek çok zordur. taraftarı yönetmek sandığınız kadar zor değil. taraftar tepkilerine çok takılmayın.

    ekleme: bizim yöneticilerimiz futbol takımını yönetmenin zorluğunu bildikleri için işin bu kısmını taraftara yüklüyorlar. taraftar sevgi göstersin, konsantrasyon, motivasyon vs. tam tersi taraftar sadece başarılıyken sevgi gösterir bu normaldir.
  • 82
    insanların şunu anlaması gerekiyor artik: hocayı, takımı veya yönetimi kötü oynadıkları, başarısız oldukları için değil ne yaptıkları ya da ne yapmaya çalıştıkları belli olmadığı için eleştiriyoruz.

    hocanin geldiği ve o yoklukta şampiyon yaptığı 2017-2018 ve 2018-2019 sezonlarında dahi elstirildigini hatırlıyorum. hatta o dönemlerde yazar olmasamda sohbette ve başka sosyal platformlarda bende eleştirdim. hadi 2017-2018 sezonu için arada geldi ve başarısız olsa dahi elestirilmemeliydi diyelim. peki ya kalan 3 sezon?

    4 senedir oyun planın yok.
    gelen giden oyuncunun haddi hesabı yok.
    ozan kabak dışında altyapıdan çıkardığın bir isim yok.
    forma adaletin yok.
    transfer planın yok.

    bu takım bu oyunla bu yıl şampiyon olsa dahi bir işe yaramayacak. çünkü esas amacımız olan avrupa kupalarında paspas olup geleceğiz. eskiden başarı standardimizi avrupa kupaları belirlerdi. artık süper lig belirliyor.

    şunu da ekleyeyim: bu seneki transfer politikamızı başarılı buluyorum. yıllarca aynı şeyleri denedik ve mali anlamda başarısız olduk. bu sefer farklı bir yol seçtik. lakin biz hala sahada emre akbaba, babel, arda, feghouli gibi bitik isimleri ve aynı saçma oyunu oynuyoruz. bu da ister istemez hayal kırıklığı yaratıyor takımda. fenerbahce'ye vitir'a bakıyorsun, ister mecburiyet, ister kendi rızası ile muhammed gumuskaya, fatih sanliturk, arda güler'i takıma adapte etti. üstelik mesut ozil, mert hakan yandaş, ozan tufan, sinan gümüş, caner erkin, gökhan gönül gibi isimlerin üstünü çizerek yaptı bunu. volkan demirel, selçuk şahin gibi isimleri ekarte etti. şimdi birileri çıkıp rakip takım güzellemesi diyecek belki. ama güzelleme yapmıyorum. adam çıktı, taraftarı ve oyuncuları bu değişime inandırdı. bizim en büyük handikapimiz bu değişime hala inanamıyor oluşumuz.

    buradaki yazar arkadaşların çoğu, ben dahil, fatih terim başarıları lari ile büyüdük. onun hocalık kariyerini gördük. ve şu andaki halini kabullenemiyoruz. takımın ısrarla benzer hataları yapmasini kabullenemiyoruz.
  • 38
    bu taraftar grubuna ait olmaktan hiç gocunmuyorum. sen 4 sene şampiyonlar ligi'ne git, üstüne fenerbahçe'nin de payını al yıllarca sonra 5 miyona tarık çamdal'ı 3 küsür milyona salih dursun'u al batak döneminde sevimli hayalet casper donk'a 2.5 milyon ver, forvetinde umut bulut kanadında sabri oynasın yıllık kaç trilyon paraya sonra taraftara dil uzat. kimse kusura bakmasın ama ben bu takımı izşemeye daha falza tahammül edemem. bu sezon bir daha galatasaray maçı izlememeyi planlıyorum.

    ha bu arada umut bulut ve sabri'nin trilyonluk maaşının ödenmesinde zorluk çekilmesin diye bileklik falan da almayacağım. bizi bu hale düşüren basiretsiz yönetimler şimdi bir tarafına kına yakabilir.
  • 20
    başarılı ve büyük bir takimsan iki maçta astana'yi yenemiyorsan, mersin gibi daha lig başlamadan küme düşen takimi içerde yenemiyorsan, osmanlı gibi bir takıma içeride dışarıda mağlup oluyorsan ben sonuna kadar elestiririm. bursa ya da trabzon hatta beşiktaş taraftarı değilim ben tabi ki başarıya endeksli olacağım her sene. büyük takım olduğunu iddia et, her sene şampiyonluk hedefiyle lige başla sonra art arsa gelen mağlubiyetlerden sonra başarıya endeksli taraftar suçlu olsun.
    (bkz: 2015-2016 sezonu)

    benim için başarılar gelip geçmez asaletin bana yetmez. asalet başarı ile paraleldir bence.
    ama siz dk 80 de bu şekilde bağırmaya devam edin takım yenilirken.
  • 123
    normal değil mi ?

    taraftar dediğin yani bir tarafı tutan kişi o taraftan başarı beklemez mi ?

    ha başarı dediğin şey nedir onu konuşmak gerekir. benim şu an istediğim takımın ileriye dönük umut vermesi.

    yapılanma yapılacak denildiğinde ve özelikle bjk ve ts nin kurduğu kadroya bakınca bu sene lig şampiyonluğu beklentisi yoktu bende zaten ama lig yarışından kopmamak ve şl kovalamak, uefa'ya kalmak olmalı ki bu hedefleri oyunculardan bağımsız bu takımın forması zaten yapar.

    acilen ilk 11 belirlenip istikrar sağlanmalı. hangi maça kiminle çıkacağı belli olmayan takım ileriye dönük de birşey yapamaz. belirsizlikler ortadan kalkmalı.

    durağan oyuna sebep olan herkes kim olursa olsun kaç para kazanırsa kazansın kadro dışı bırakılmalı.

    neşter gerekli bariz. bunu yapmış olan yapabilecek olan kişi de takımın başında zaten.

    devre arasına kadar bir umut ışığı görmek tüm taraftarların hakkı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın