iç sahada oynadığımız maçlarda ya da kolay deplasmanlarda, oyunu rakip yarı sahada oynadığımız için topu pas yaparak kolayca ileriye taşıyoruz. kanat oyuncularımız, forvet gibi oynuyor. böylece, gomis'in etrafında süratli beş oyuncu olduğu için rakip savunma onlara da önlem almak zorunda kalıyor. gomis, hem onu marke eden yalnızca iki defans oyuncusuyla kalınca hem de topla tehlikeli bölgede buluşunca rahatlıkla gol atıyor.
....rodrigues....
gomis....feghouli....
linnes.......belhanda.........mariano
............fernando....ndiaye...........
.......serdar.................maicon......
....................muslera..................
ancak, zor maçlarda kontra ataklarla hücüm yapmaya çalıştığımızda, bir kanat oyuncusu topu ileriye taşıyor, gomis de topu daha geride almak zorunda kalıyor. eğer diğer kanattaki oyuncu da gelmemişse, gomis'in etrafında hiç kimse olmadığı için rakip defansın arasında tek başına kalıp kayboluyor.
.................
gomis................
....rodrigues..........feghouli....
........belhanda...ndiaye.........
linnes......fernando.....mariano
........serdar......maicon..........
..............muslera.................
eğer gomis, bu maçlarda hareketli bir forvet ya da kaleye yakın duran bir on numara ile birlikte oynasaydı çok daha etkili olabilirdi. belhanda ise, bazılarının düşündüğün aksine, on numara değil sekiz numara mevkisinde oynuyor.
örneğin, başakşehir maçında igor tudor'un çift forvet denemesinin sebebi buydu ancak eren bu soruna çözüm olabilecek özellikleri olan bir futbolcu değil. üstelik, o maçta igor tudor kanatları yok ettiği için ileriye uzun topla çıkmak zorunda kalmıştık. gomis'in o maçta attığı gol ise, hücumda kalabalık olduğumuz bir pozisyonda gelmişti.
..........
gomis.....eren.........
...........................................
.....tolga...belhanda...ndiaye....
lato.......fernando........mariano
........maicon......denayer........
................muslera................