• 76
    çocukluğumdan beri avrupa maçlarında türk takımlarını her kim olursa olsun desteklerim. bu benim içimden gelen duygu. ancak desteklemeyene de saygı duyarım. o da o şekilde hissediyordur. buna karışamam.

    ancak bu hislerime bir şerh düşmek isterim. eğer fenerbahçe bir avrupa maçında 3 farklı mağlup duruma düştüyse bende dalga geçme durumu otomatikman başlar ve artık farkın daha da artmasını bekler ve talep ederim. bunun dışında hep destek tam destek.
  • 78
    sene 1996. henüz çocuğum. babam, ibrahim erkal'ın canısı albümünü dinliyor. derken bir anda müzik sesi kesildi. yerini maç sesi aldı.

    - baba kimle oynuyoruz?
    + fenerbahçe.
    - galatasaray - fenerbahçe maçı mı var?
    + hayır. macabi tel aviv - fenerbahçe maçı var.

    o an fark ettim ki babam fener'in rakibini tutuyor. aklımın ererek desteklediğim ilk türk takımının rakibi, israil takımı macabi'ydi. sonra bu yolda kimleri desteklemedik ki... mtklar, panathinaikoslar, lyonlar, valerengalar, liverpoollar. he bir ara denizlispor'u, gençlerbirliği'ni avrupa'da desteklemişliğim var ama fb, bjk falan çok zor.
  • 81
    kusura bakmayın ama galatasaray'ın avrupa başarılarının ekmeğini uzun yıllar yiyip de üzerine saçma sapan laflar edilirse ben kendi takımım hariç kimseyi desteklemem. avrupa'da 2 büyük kupa kaldırdık. benim çocukluk dönemim fbjk tayfanın bu kupaları boklamaları ile geçti. büyüğünden yaşıtlarıma herkese laf yetiştirip durdum. son dönemde her lig şampiyonluğumuza avrupa örnek gösterilip algılar yapılınca haliyle nefretle bakıyorsun. bu arada algıları yapanların takımları örnek gösterdiği avrupa'da şamarı yiyip dönüyor. ama algıları bile gösteriyor ki bizim başarısızlığımız kendilerine fazlası ile keyif veriyor. nefretlerini kusmak için bir sebep veriyor. o zaman ben niye tv karşısına geçip bu adamların başarılı olması için evrene enerji göndereyim kardeşim? o milli bilincin yüksek olduğu dönemler zaten malum sebeplerden geride kalmış. ki o dönemde bile avrupa'da başarılı olmamız istenmemiş. bugün gelinen noktada daha yazın milli takımda futbolcularımız oynuyor, kendi kıytırık topçuları yedek oturuyor diye adamlar ortalığı birbirine katıp bir turnuvayı burnumuzdan getirmedi mi? hani içimde en ufak kalan kırıntı varsa bile o da bitti benim için. milli maçlara bile, bir an evvel bitsin, bizimkiler sakatlanmasın kafasıyla bakıyorum artık. ben bundan sonra avrupa'da sadece kendi takımımı desteklerim. diğerlerine de başarılar falan dilemiyorum. bu durumu bu noktaya kesinlikle biz getirmedik. en azından böylesi bana daha samimi ve dürüstçe geliyor. kendimi de zorlayarak miş gibi davranamam.
  • 82
    biraz da türklüğüne bağlı olarak değerlendirilmesi gereken bir tutum.

    hiç kimse bana ya eşimiz dostumuz fenerli falan demesin. atatürk'e suikast girişiminden tut, birinci dünya savaşındaki işgal güçlerini eğlendirmeye, ırkçılıktan tut şikeciliğe memleketi rezil etmeye ant içmiş bir camiaya karşı yabancı rakibi desteklemek çok doğal bir eylem.
  • 85
    3-1’lik benfica maçında cardozo’nun golüne sevinirken vazo kırıp, maç sonu tura çıkmıştım.

    fener nefretimin seviyesi, gs sevgime oldukça yakındır. rakibin ülkesi, dini, dili hiç farketmez. bi gün biri şöyle bir tweet atmıştı hislerimi özetleyen:
    “fener uzaylılarla dünyanın kurtarılması için maç yapsa uzaylıların son dakika golünde hahahahahah diye tepki verecekler fav”
  • 87
    tavşan yarışı olsa, rakip takımın adına yarışsa ben o tavşanın dahi yenilmesini isterim. ucuz milliyetçiliğe gerek yok. 25 yıl öncesinde kaldı bu türk takım başarısı faso fiso. devlet kurumlarında dahi kutuplaşma var. bu millet artık buradan dönmez. kin, öfke ve düşmanlık iliklerimize işledi. ben etrafımda rakip takımlı insan tutmuyorum, desteklemek ne kelime. her koyun kendi bacağından asılır.
    rangers uefa alsa celtic sevinir mi? milan alsa şampiyonlar ligi inter bayraklarla tura mı çıkar? boca libertadores alsa river arjantin bayrağı mı sallar?
    sadece bizde bu polyannacılık. bu yüzden tabi ki ligimizdeki rakiplerimize karşı avrupa'da yabancı takımları destekliyorum. bunu da hiçbir zaman saklamadım.
  • 89
    çocukluğumda, rahmetli babam tarafından içime işlenmiş konulardan sadece bir tanesi. kalpten bir şekilde fener'i ve beşiktaş'ı hiç zaman desteklemedim ki o zamanlar böyle bir ortam da yoktu. günümüz koşullarında zaten böyle bir durum imkansız. ben spor yorumcularının da samimi olduklarını düşünmüyorum.

    ancak, yine rekabetin bu kadar yakın olduğu bir ortamda mantığım da avrupa'da biraz yıpransınlar diye düşünmeden edemiyor, gönül ile mantık hep bir çatışma halinde oluyor.

    bu başlık 6 mart 2025 fenerbahçe rangers maçı sonrası tekrardan canlandı. söz konusu maç özelinde ise hem gönül hem de kalp olarak tabi ki rangers'ı destekledim. en dibi görmesi gereken bir camia fenerbahçe an itibariyle, başkanıyla, survivorcısıyla, ağlayan hocasıyla.
  • 90
    bende olmayan şey. hayatımda bir kere bjk’yi avrupa’da destekledim o da bjk’li arkadaşım bizim avrupa maçlarında bizi destekliyor diye. o maç da 8-0’lık liverpool maçına denk gelmişti. o günden sonra totem olsun diye bile desteklemedim başkasını. içimden gelmiyor. https://www.tff.org/...Id=29&macId=9863 şu maçta bile diyarbakırspor taraftarları arasında galatasaray’ı gizli gizli desteklemiştim ne feneri ne bjk si??

    spikerlerin, spor yorumcularının de ikiyüzlü olduğunu düşünüyorum. gerçi işleri gereği rakibi destekliyorlar mecburen ama ben olsam dayanamazdım valla. düşünsene -allah korusun- ümit özat veya ahmet ercanlar ile yorumculuk yapıyorsun ve fener yeniliyor. e ben şimdi bunları kızdırmayıp ne yapacam.
  • 91
    dün 8 yaşındaki oğluma fb nefreti aşıladığımı göstermeden anlatmaya çalıştığım durum. *

    "baba fener yenilirse sevinir misin?" -hayır oğlum niye sevineyim? ( içeride nasıl fırtınalar yaşadığımı bir bilsen amk )

    "baba peki fener gol atsa sevinir misin?" -hayır oğlum biz fenerli miyiz ki gol atınca sevinelim?

    çocuktan "o zaman fener yenilsin bize ne amk" diye bir bakış gelir ve gururlu bir şekilde çayımı yudumlarım.

    sıkıntı fenerli anasının olaya dahil olmak isteyişi ve "sen futbol konuşma kadın" diye onu cinsiyetçilik ve zorbalamayla bastırmam. o da anladı aslında her şeyi afsassasad

    kamu spotu: galatasaray'lı babaların evlatları galatasaray'lı olmalıdır. bu durum fenerli babalar için geçerli değildir.

    daha önceki entrylerimde de bahsetmiştim babamın ve ailede örnek alabileceğim tük eril bireylerin rambo okan seviyesinde fbli olduklarından.
  • 92
    ya desteklesek ne olur? desteklemesek ne olur? dünyanın hiçbir yerinde bu bomboş konu bizimki kadar konuşulmuyordur. ya psg pandemi zamanı bayern'e cl finali kaybedince marsilya'da 3 gün 3 gece kutlama yaptılar. az biraz ingiliz futbolunu takip eden herkes birbirleriyle avrupa kupası maçlarında nasıl dalga geçtiklerini bilir. haydi her şeyi geçtim twitter'da bile bir avrupa karşılaşmasında x takımının ezeli rakiplerinin y takımının arkasında ona destek olduklarını hasbulla capsleriyle görür. velhasılıkelam boş konudur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın