1
öncelikle belirteyim; bu konudaki her fikre saygılıyım. her şeyde olduğu gibi bunda da mutlak bir doğru yok. ancak kimsenin kimseye "neden tutuyorsun" ya da "neden tutmuyorsun" demeye de hakkı yok.
sezon başına dönelim. ligi şampiyon bitiren galatasaray ve ikinci bitiren fenerbahçe. uefa ülke sıralamasına bakalım:
http://s1.directupload.net/.../130412/5l63lir7.png
yani bu ne demek? 1'i direkt 1'i ön elemeden olmak üzere 2 takım şampiyonlar ligi'nde seni temsil edebilir. geri kalanlar uefa avrupa ligi'nde. güncel halinde de durum farklı değil. bu durumu zaten hemen herkes biliyor.
yine herkesin hatırlayacağı gibi biz şampiyon olup direkt katılma hakkı kazanmış ve grup kuralarını beklerken fenerbahçe, spartak moskova ile ön elemede eşleşti. rus takımını eleyip gruplara kaldığı takdirde büyük bir gelirin de sahibi olacaktı.
neticesinde spartak moskova turu geçti ve fenerbahçe yoluna uefa avrupa ligi'nde devam etti. 13 milyon euro tek başına galatasaray'a kalmış oldu.
http://www2.sporx.com/...-dolduSXHBQ293391SXQ
soru: elendiği için dolaylı olarak (hatta direkt) benim takımıma ek gelir getirmiş bir takımı neden destekleyeyim?
o para neye vesile oldu? o parayla drogba, sneijder alındı belki de. bu adamlar da benim takımıma reklamın en âlâsını yaptı. bütün dünya bizi konuştu. hayal bile edemeyecekken real madrid galibiyetinin mimarları oldular. lig şampiyonluğunun garantisi oldular belki de...
işin bir diğer boyutu da gerçekten ülke temsilciliği yapılıp yapılmaması hakkında. çok basit bir mantıkla bugün uefa avrupa ligi'ne kalan takımlara bakalım: benfica, basel, chelsea, fenerbahçe. hadi chelsea ve benfica'nın tanınırlığı daha yüksek diyelim. basel denen takım var orada. basel denince "vay be isviçreliler de nerelere geldi" fikri mi oluşuyor aklında? basel geldiyse basel gelmiştir. bildiğin basel işte. benim aklıma hakan-murat yakın kardeşler geliyor mesela. chipperfield falan geliyor ne bileyim. bırakın işin milliyet boyutuna politikacılar, gazeteciler, dilenci blog yazarları falan baksın ne bileyim.
ülke puanı olayına geri dönersek; fenerbahçe'nin başarıları sana yaramıyor mu? yarıyor elbette. ama ben bu sene zaten başarılı olmuşum, 23 puan almışım. 1999-00'den sonra en başarılı sezonumu yaşamışım. neden destekleyeyim yani? fener o puanı alsa da almasa da ikinci olup ön elemeye gitmeyecek miydi ?
velhasılı kelam, tutan tutsun. muhakkak haklı sebepleri vardır kendince. belki kupa töreninde türk bayrağı görüp gururlanmak falan istiyordur ne bileyim. ama artık "nasıl elenmesini istiyorsun yaaaa" diyenler de bi siktirsin gitsin. 20 sene öncesinde değil (futbol açısından) bu ülke artık. türkiye'yi bilen biliyor zaten. ülke tanıtımı ayağına da gerek yok. 2013 yılında bizi hala arap kültürünün hakim olduğu bi ülke olarak bilen varsa da onu cahilliğiyle baş başa bırakın. zaman rekabet zamanı. endüstriyel futbolsa endüstriyel futbol. beğenmesen de gerçeklerden uzaklaşmamak lazım. şartlar ne gerektiriyorsa ona göre davranırsın.
sezon başına dönelim. ligi şampiyon bitiren galatasaray ve ikinci bitiren fenerbahçe. uefa ülke sıralamasına bakalım:
http://s1.directupload.net/.../130412/5l63lir7.png
yani bu ne demek? 1'i direkt 1'i ön elemeden olmak üzere 2 takım şampiyonlar ligi'nde seni temsil edebilir. geri kalanlar uefa avrupa ligi'nde. güncel halinde de durum farklı değil. bu durumu zaten hemen herkes biliyor.
yine herkesin hatırlayacağı gibi biz şampiyon olup direkt katılma hakkı kazanmış ve grup kuralarını beklerken fenerbahçe, spartak moskova ile ön elemede eşleşti. rus takımını eleyip gruplara kaldığı takdirde büyük bir gelirin de sahibi olacaktı.
neticesinde spartak moskova turu geçti ve fenerbahçe yoluna uefa avrupa ligi'nde devam etti. 13 milyon euro tek başına galatasaray'a kalmış oldu.
http://www2.sporx.com/...-dolduSXHBQ293391SXQ
soru: elendiği için dolaylı olarak (hatta direkt) benim takımıma ek gelir getirmiş bir takımı neden destekleyeyim?
o para neye vesile oldu? o parayla drogba, sneijder alındı belki de. bu adamlar da benim takımıma reklamın en âlâsını yaptı. bütün dünya bizi konuştu. hayal bile edemeyecekken real madrid galibiyetinin mimarları oldular. lig şampiyonluğunun garantisi oldular belki de...
işin bir diğer boyutu da gerçekten ülke temsilciliği yapılıp yapılmaması hakkında. çok basit bir mantıkla bugün uefa avrupa ligi'ne kalan takımlara bakalım: benfica, basel, chelsea, fenerbahçe. hadi chelsea ve benfica'nın tanınırlığı daha yüksek diyelim. basel denen takım var orada. basel denince "vay be isviçreliler de nerelere geldi" fikri mi oluşuyor aklında? basel geldiyse basel gelmiştir. bildiğin basel işte. benim aklıma hakan-murat yakın kardeşler geliyor mesela. chipperfield falan geliyor ne bileyim. bırakın işin milliyet boyutuna politikacılar, gazeteciler, dilenci blog yazarları falan baksın ne bileyim.
ülke puanı olayına geri dönersek; fenerbahçe'nin başarıları sana yaramıyor mu? yarıyor elbette. ama ben bu sene zaten başarılı olmuşum, 23 puan almışım. 1999-00'den sonra en başarılı sezonumu yaşamışım. neden destekleyeyim yani? fener o puanı alsa da almasa da ikinci olup ön elemeye gitmeyecek miydi ?
velhasılı kelam, tutan tutsun. muhakkak haklı sebepleri vardır kendince. belki kupa töreninde türk bayrağı görüp gururlanmak falan istiyordur ne bileyim. ama artık "nasıl elenmesini istiyorsun yaaaa" diyenler de bi siktirsin gitsin. 20 sene öncesinde değil (futbol açısından) bu ülke artık. türkiye'yi bilen biliyor zaten. ülke tanıtımı ayağına da gerek yok. 2013 yılında bizi hala arap kültürünün hakim olduğu bi ülke olarak bilen varsa da onu cahilliğiyle baş başa bırakın. zaman rekabet zamanı. endüstriyel futbolsa endüstriyel futbol. beğenmesen de gerçeklerden uzaklaşmamak lazım. şartlar ne gerektiriyorsa ona göre davranırsın.