resim
Arda Turan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Eyüpspor
Yaş:37
Uyruk:Türkiye
  • 15301
    13 eylül 2018 tarihinde instagram'da metin oktay'ı anmıştır.

    twitter'ına baktım az önce. 35 tane favorisi var ve çoğu eski, barcelona ve milli takım paylaşımları vs var. en yeni olanı bir taraftarın ocak 2018'de başakşehir'e imza attıktan sonra attığı bir tweet.

    ''seni seviyorum kaptan biz galatasaray’lıyız senin kalbini biliyoruz allah yolunu açık etsin''

    ondan birkaç favori öncesi lukas podolski ile japonya'da birlikte çektirdikleri bir fotoğraf. podolski, ''japonya'da iki aslan, tek aşk! #cimbom'' yazmış. büyük ihtimalle de arda'ya yazdırdı.*
    https://twitter.com/...s/885439280876625921

    insan üzülüyor. insanımız yere düşene tekme atmayı sever. en kısa sürede hem mental hem de fiziksel olarak toparlamış bir şekilde futbol oynamaya devam eder inşallah. keşke tekrar avrupa'ya gitse. bizim dışımızda bir türk takımında izlemek tuhaf olduğu kadar üzücü. fener ya da beşiktaş'a da gidebilirdi ama bu renklere sevgisinden gitmedi. kuzey kore ile güney kore bile buzları eritirken neden olmasın? bu kadar zor olmamalı.

    yine de iyi ol. ne olursa olsun iyi ol. senin başarısızlığından zevk alan insanların sevincini gördükçe bunu daha çok istiyorum.
  • 15302
    galatasaray'a büyük nankörlükler etmiş, teklifi komikti diye küçük düşürücü açıklamalar yapmış futbolcu. haliyle galatasaray taraftarının desteğini kaybetmiştir. onu var eden kulübe yaptığı türlü terbiyesizliklerden ötürü taraftar baskısı sayesinde tüm kapılar da suratına kapanmıştır.

    prim tartışmasıyla milli takımı sabote edecek, siyasileri arkasına alıp fatih terim'in ayağını kaydıracak süreci başlatacak tıynettedir

    kendisine galatasaray taraftarınca yapılan muamele düşene vurmak değil, hakedene hakettiği gibi davranmaktır. o muamele olmasa arda bu gün galatasaray futbolcusuydu ve 2017-18 sezonu şampiyonu muhtemelen başakşehir'di. tam bir mikserdir. nitekim neredeyse yarım sezona denk gelen bir ceza almıştır geçen sezonun sonunda. sahada hakeme, diğer takım futbolcularına falan saldırır.

    galatasaray'a yanlışlar yapmasaydı bu gün belki de kaptanlık pazu bandıyla top koşturuyordu ali sami yen'de. belki düştüğü gün kapı kapı dolaşıp siyasi telkinlerin de yardımıyla kapağı başakşehir'e atmayacak, galatasaray'ca ve galatasaray taraftarınca kucaklanacak; o sevgiyle kariyerine yeni ve güzel bir sayfa açacaktı. travmalar yaşamayacak, emre belözoğlu abisini taklit edip oynayamadığı futbolun agresifliğini büyük hataya dönüştürmeyecekti.

    galatasaray taraftarına bu yüzden laf söylemek benim nazarımda vicdansızlıktır. iyi bir tayyip erdoğan destekçisidir ve bu konuda turnusol kağıdı işlevi görür.
  • 15307
    merkez bankasının faiz artırımı konusunda ne düşünüyor merak ediyorum. birkaç sene önce sırf reyisine yaranmak için taaa ispanyalar'dan faizler artmamalı diye açıklama yapmıştı. dolar'ı, euro'yu düşürme, türk parasının değerini arttırmada ne tarz düşüncelere sahip merak içindeyiz. haa gerçi kendisi hep euro kazanıyor doğru. pek umrunda olmaz heralde. en azından çıksın ekonomik bir savaş veriyoruz ve fırsatçı işletmeler hemen zam yapıyor falan desin, yüreğimize su serpsin. bir de ekonomik reformlar, ne bu ekonomik reformlar? çıkıp biraz şeyyapsa da aydınlansak.
  • 15310
    yerli ve milli bir oyuncu olarak, sözleşmesini örnek bir hareketle türk lirası'na çevirmesini beklediğim başakşehir futbolcusu.

    --- alıntı ---

    kim ki döviz talep ediyor, bunlar ilgili merciye şikayet edilmeli. ihracat ve ithalatla uğraşmayan hiç kimsenin dövizle işi olmamalı. tüm tasarrufların dövizden tl'ye yönlendirilmesi gerekli.

    r.t. erdoğan

    --- alıntı ---
  • 15311
    galatasaraylı bir abisinden* kazık yedikten sonra tepetaklak oldu. bence onun için işlerin kötü gitmeye başladığı yer, yol ayrımı bu. adam zaten duygusal, ondan sonra sanırım ayağa kalkamadı bir daha. mesela sürekli kendini övüşlerini falan yitirdiği güven duygusuna bağlıyorum ben. zaten başarılıydı, herkes övüyordu onu ama yetmiyor işte. depresyon hali. -aslında tam ezel'in hikayesi-
    bir de içindeki varoşluğu hiç kaybetmedi, kaybetmek istemedi. kaybedersem değerlerime ihanet ederim zannetti, o yüzden her konuşmasında semtinden bahsetti. sonra siyaset falan da derken iyice yokuş aşağı devam etti.
    yaşlarımız arda ile yakın, 20li yaşlarımın ortasında bende benzer travmalar yaşadım. insanın kendisini toparlaması epey zaman alıyor. futbol ya da iş, bunlar öyle önemli şeyler değil hayatta. insan uçurumun kenarına gelip, dönünce anlıyor. yeni bir hayata başladı, sesi de çıkmıyor uzun zamandır. belki kendini bulur tekrardan.
    galatasaray ve kendisine gelince;
    bir takıma bir efsane yeter, onun da heykeli zaten florya'da.
  • 15312
    kendisinin yerinde olsam ben ne yapardim diye cok merak ettigim futbolcu.

    ben ne yapabilirdim? neyi daha dogru yapardim? neyi daha yanlis yapardim? insan kendisini olaylarin icine koyunca aslinda bu adamin ne kadar sanssiz oldugunu goruyor.

    arda'nin futbol yetenegi haric hayatindaki tasinmazlari * o kadar kotu ki, adami asagi cekmekten baska hic bir ise yaramadilar. yazik.
  • 15313
    bence kariyerinin bu denli düşüş göstermesi, çok fazla tepkiye maruz kalması, tuttuğu takıma gelemeyişinin en büyük sebebi özür dilemeyi bilmemesinden kaynaklı. özür dilemeyi acizlik ve zayıflık olarak görmesi, egosuna ve gururuna yedirememesi.

    bordeaux maçında rakibe kafa attı. özür dilemedi, arkasında durdu.

    galatasaray formasına renginden dolayı küfür etti. özür dilemedi, arkasında durdu.

    galatasaray tarihinin en kötü sezonlarından birini geçirirken takımın kaptanıydı, yenildiği bir maçta sakattı, oynamamıştı ama bir mekan açılışındaydı. özür dilemedi, arkasında durdu.

    2011-2012 sezonu öncesinde "fatih terim gelmese, gitmeyi düşünüyordum" dedi, 1 hafta sonra gitti. takımı zor durumda bıraktı. özür dilemedi, arkasında durdu.

    "galatasaray'ın teklifi komikti" dedi, taraftar tepki verdi. özür dilemedi, arkasında durdu.

    milli takımda son gittiğimiz şampiyonada prim veya başka sebeplerden dolayı fatih terim ile sorun yaşadı, tepki gördü, ıslıklandı. fatih hoca'nın tek beklediği türk halkından özür dilemesiydi. o, savaşa girmeyi tercih etti. özür dilemedi, arkasında durdu.

    gazeteciye saldırdı, adamlığının bunu gerektirdiğini söyledi. özür dilemedi, arkasında durdu.

    galatasaray taraftarı, gelmesin diye tepki verdi. özür dilemedi, arkasında durdu "merak etmesinler gelmiyorum" dedi, duygularını, yaşadığı üzüntüyü kendi değil rıdvan dilmen dile getirdi.

    transfer olduğu başakşehir'de hakeme saldırdı, ceza aldı, başkaları savundu. kendi özür dilemedi, arkasında durdu. vs...

    arda turan, yetenekli ve büyük bir oyuncuydu. her galatasaraylı için ne yaşanırsa yaşansın, avrupa'da başardıklarından dolayı gurur kaynağıydı. kendi söylediği gibi arda turan gibi kariyere sahip bir oyuncu, bu ülkeye belki yüz yılda bir gelir ancak, ne yazık ki ülkenin en büyük gururlarından biri olan arda, neredeyse emre belözoğlu ve volkan demirel kadar, belki de daha fazla tepki gören bir figür haline geldi.

    halbuki, bir insanın hata yaptığını farkedip, özür dilemesi ne acizlik ne de zayıflıktır. yukarıda yazdığım birçok sorunu sadece iki kelime ile çözebilirdi. özür dileyerek de hatalarının arkasında durabilirdi, sadece o hataları o şartlar dahilinde yaptığını, tekrarlamayacağını belirtse bile yeterliydi.

    hala bir şeyleri düzeltmek için geç değil aslında, hala dönmek istediği yuvaya dönebilir, imkansız gibi görünse bile. yapması gereken sadece özür dilemek, hem de zamanında babası gibi gördüğü adamdan * başlayarak.
  • 15314
    arda turan karakter gelişimini tamamlamamış, egosu tavan yapmış, güçlünün yanında yer aldığında kendisini dağ gibi gören, askerde gördüğümüz tipik devreci, cahil uzun dönem askerlerine benziyor. özür dilemeyi bilmemesi sorunun kendisi değil, sonucu. çıkıp özür dilediğinde hiç bir şey değişmeyecek. dilini tutup neyi yanlış yaptığını görüp bakış açısını değiştirirse belki bir şeyler olur.

    ben bu durumda bir futbolcu olsam, barcelona ile sözleşmem bittiğinde gelir galatasaray’a, sadece oynadığım ve kazanılan maçlardan para almak koşuluyla ortalama bir sözleşme yapar, çenemi tutar, it gibi çalışır ve eski günlerime dönmeye çalışırdım. ama kendisi çokta emekli futbolcu olmuştur bile. çünkü tvde, sağda solda kendisi için işler mevcuttur. hiç kasmadan parasına rahat rahat bakabilir.
  • 15317
    ribery kaçtığında hıncal uluç bırakın onu alt yapıda arda diye bir çocuk var onu kaybetmemek gerek diye en az 3 4 yazı yazmıştır. çıktığı zaman özellikle takip ettim ve büyük hayranı oldum. formamda arda yazıyordu. formayı atmadım ama bir daha giyebilcegimi sanmıyorum. kendisine çok kizdim, benim için büyük bir hayal kırıklığı oldu. kendisi icin de üzülüyorum açıkçası ama tekrar galatasaray formasını giymesini istemem. çok büyük paralar kazandı, büyük şöhreti oldu ama mutsuz.arda hasta galatasaraylı olduğu için bu camiadan afaroz edilmeyi kabullenemiyor. fakat trenin kactiginin da farkında. birazcık mantıklı olabilseydi bu camia imparatoru nasıl sarıp sarmalayip koruduysa onu da korur ve tekrar ayağa kaldirirdi. ama kendisi taraftara ya terim ya ben demiş ve gerçeklerle yuzlesmistir. bu büyük çöküş ve camiasiz kalış altyapı oyuncularına bir ders olarak gösterilmeli diye düşünüyorum.
  • 15320
    yeteneğine büyük ihanet etmiş alt yapımızdan çıkmış top tepici. hani bu adamın kariyeri hayat dersi olarak ele alınabilir. kendisi tam bir "ne oldum" vakasıdır.
    işin sadece futbol kısmını ele alırsak benim için türk futbolunun çıkardığı en yetenekli oyuncudur.
    13 ağustos 2006 galatasaray kayserispor maçı kendisini ilk izleme şansını yakaladığım maçtı.
    hafızam beni yanıltmıyorsa 66 numaralı formasıyla carrusca yerine oyuna girmişti.
    o oyuna girdiği zaman ki oynadığı futbol beni mest etmişti. o yaşında bile inanılmaz olgun bir oyunu vardı. sonraki kariyerini tek tek yazmaya gerek duymuyorum. hepimiz zaten gayet iyi biliyoruz. sadece şunu belirtmem lazım arda'nın barcelona'ya transferini sponsor transferi olarak kesinlikle görmüyorum. bence o dönem gayet hak ediyordu.
    barcelona transferi sonrası her şey arda için kötü gitmeye başladı. arda'nın zaten bence başını yakan en kötü huyu sürekli öne çıkmak istemesi. alakalı olduğu olmadığı her olay hakkında konuştu ve konuştu. şeyi de belirteyim bir futbolcunun siyasi bir duruşu olmasını yanlış bulmuyorum. hayatta herkes kendi görüşünü belirtmekte desteklemede özgür ama şöyle bir şey var sana ne be adam faizden? adam faiz hakkında bile konuştu...
    bu arada bir barça sempatizanı olarak barcelona forumlarını falan da okuduğum oluyor. çok o konuya girmek istemesem de belirtmem lazım malumunuz arda'nın siyasi görüşü barça kültürüne aşırı ters bu barça taraftarının ona antipati beslemesine sebep oldu. özel hayatındaki çalkalanmalar demin belirttiğim durum vs barça taraftarı tarafından kıl kapılmasına zaten sebepti bi de üstüne sahada da beklenen performansı genel olarak gösteremeyince istenmeyen figüre dönüştü.

    hani tek tek skandallarını yazıp değerlendirebilirim de gerçekten gerekli görmüyorum. sadece diyebileceğim şey şu. keşke futbolundaki olgunluğunu özel hayatında da gösterseydi. olduğu yere gelince orada kalmak için ve daha iyiye gitmek için daha fazla uğraşsaydı. o 66 numaralı sempatik insan olarak kalıp her konuda yorumlar yapmasaydı. sürekli gündemde kalmak için yaptığı uğraşı futbolunda gösterseydi.

    arda'nın başına gelen durumu düşmanımın bile başına gelmesini istemem. bütün ülkede bildiğiniz nefret figürüne dönüştü. tabi şu da bir gerçek ne ekersen onu biçersin bu hayatta.
    ne zaman aklıma gelse üzüleceğim ama aynı zamanda büyük ibret aldığım bir kariyeri oldu. profesyonel hayatımda arda kadar yükselirsem kesinlikle çok dikkatli olacağım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın