necati ateş'le aynı kaderi yaşamıştır kendisi. belki tamamen aynı değil ama benzer kaderi yaşamıştır.
necati, kendisinden deplasmana gitmek için haraç isteyen ultraslan yöneticileriyle tartışıp hedef haline gelmiş, taraftar gözünde antipatik bir konuma düşürülüp postalanmıştı. yıllarca galatasaray'ı sayıkladı durdu, kiralık gitti laf etmedi, sonra yine döndü, baştacı oldu, laf etmiyor topunu oynuyor. belki olgun değildi yeterince ama taş gibi geri döndü.
arda turan neden benziyor necati'ye?
şu yönden benziyor;
taraftarımız içerisinde her takımda olduğu gibi "kendini bilmez" bir kesim olduğu aşikar. bu kendini bilmez kesimin de tribün lideri konumunda olanları da mevcut. bazı maçlarda bulundukları tribünü galeyana getirip arda'ya yaptıkları kötü tezahüratı hatırladıkça ben utanıyorum.
23 yaşında bir adamdan bahsediyoruz, o yaşta mühendislik okuyan elemanlar kız tavlamak için işletme fakültesinde derse giriyorlar abazanlıktan. arda gibi milyon dolarlarla oynayıp türkiye'nin en güzel ve beğenilen hatunlarından birisiyle birlikte olacaksın, o kıza cep sinamasını kapatıp romantik bir gün yaşattığın için tribünlerden ıslıklanacaksın, bindiğin arabadan kaldığın otele haber yapılacak, çıktığın programda yaptığın espri durup durup temcit pilavı olacak. ezeli rakibinin başkanı şikeci fısfıs spekülasyon yapıp seni isteyecek, adama sert cevap vermeyip saygılı davrandığın için "bu da gider fener'e" denilecek. kaptan olduğun sezon takım
bam ortasahasıyla berbat bir sezon geçirecek, bütün başarısızlık sana yüklenecek.
arkadaşlar biraz oturup düşünün.
sami yen'de top toplayıcı olarak büyüyüp hagi'nin gollerinde reklam panolarının üstünden atlayan bayrampaşa'lı bir gençten söz ediyoruz. 4 senede hayatının akışı değişmiş, galatasaray'ın kaptanlığına kadar yükselip avrupa'ya kendinden söz ettirmiş, bu süreçte milli takımla avrupa 3.lüğü falan yaşamış.
sonra sen gelip bunca ağırlığı kaldırmaya çalışan adama tribünde kız arkadaşından başlayıp sövmeye, yermeye çalışıyorsun. eleştirinin dozunu kaçırdığında da adam "avrupa'ya gideyim" diyor, sonra ana avrat sövüyorsun.
insan ve millet, cidden insaf.
bu adamı tutup da
emre belözoğlu'yla,
fatih tekke'yle aynı kefeye koymak reva mıdır?
cidden vicdan var mıdır bunun içinde?
tutup da
atletico madrid'in maçlarını izliyorsam ve hala ayağına top geldiğinde heyecanlanıp attığı golde, yaptığı asistte gururlanıyorsam galatasaraylılığımdandır, arda turan'ın da benim kadar galatasaraylı olduğunu bilmemdendir.
sizin için de öyle olsun, kaybetmek kolaydır, kazanmak çok zordur.