resim
Arda Turan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Eyüpspor
Yaş:37
Uyruk:Türkiye
  • 3176
    messi ile kıyaslanması baya ses getiren bir olay, bir de ben kıyaslayayım ozaman. messinin 2 hafta önce bilegine aldıgı darbe, ardanın fellaini den aldıgının rahat bi 10 misli daha sert. messi bu hafta arası şampiyonlar liginde geri döndü, kaptan 1 aydır meydanda yok. hadi futbol olarak o seviyeye asla gelemeyecegiz kabul de, tıpta da mı bu kadar olamıyoruz arkadaş?
  • 3182
    çok açık ki kendisi takımda olmadığı zamanlarda bırakın pozisyona girmeyi rakip sahada pas yapamaz olduk. sahadaki sorumluluk almaktan kaçanları görünce bir kez daha anladım ki sen bu takımın olmazsa olmazısın inşallah almanya maçını kaza bela olmadan tamamlarsın tekrar pazubantını takıp sahadaki yerini alırsın umarım azılı arda düşmanları anlamıştır artık bu takımın en büyük kozu arda olduğunu *. metin kurt eğer bunu okuyorsan sana da selam ederim dostum
  • 3183
    ilk iki hafta sahada cana, misi, baros, pino yoktu arda bütün yükün kendine binmesinden dolayı yaptı o saçma hareketleri. şimdi saydığım oyuncularla aynı sahayı paylaşabilseydi tek bir hafta bile eminim ne kornerden gol atmaya çalışacak ne de dökülecekti. ne kadar çabuk unutuyorsunuz bunları anlayamıyorum.

    not: milli takımda sakat oynadığı saçmalıktan ibarettir. arda milli takımda sakat sakat oynayıp bu durumu ağırlaşsa filan neyse diyeceğim. arda tamamen darbeye bağlı yeni bir sakatlık geçirdi milli maçta. ne kadar çabuk unutuyorsunuz bunları anlayamıyorum.
  • 3185
    daha önce de sordum kimse cevap vermedi. yine soruyorum hatta rica ediyorum "beni galatasaraydan soğutmasınlar" sözünü nerede, kime, ne zaman söylemiş arda turan. internette ikna edici kaynak bulamadım, bu konuda link verebilecek olanların ister özelden, ister sözlükten bildirmelerini rica ederim.

    kornerden gol atmaya çalıştığı fikri yeni bir fikir değil, ben bu topa girmek istemiyorum. yoksa çok tatsızlık çıkacak.
  • 3186
    --- alıntı ---

    "a.madrid, messi, ağabeylik!" galatasaray futbol takımı kaptanı arda turan, yaşına rağmen çok önemli işlere ve saygı duyulacak başarılara imza attığını söyledi. arda turan, galatasaray kulübü'nün resmi yayın organı galatasaray dergisi'nin ekim ayı sayısına verdiği röportajda, kendisini tecrübeli oyuncu sınıfında gördüğünü dile getirdi. işini severek yaptığını belirten arda turan, ''dönüp geriye baktığımda bir çok maç geçirdiğimi, çok önemli tecrübeler yaşadığımı görüyorum. 23 yaşındayım ama çok önemli işlere ve saygı duyulacak başarılara imza attım. performansımı bir kenara koyalım, yaşadığım tecrübe ile saygı duyulacak başarılara ulaştım. bu açıdan bakarsak, artık benim gibi bir futbolcuya genç diyemezsiniz'' ifadelerini kullandı.

    -''şampiyon olacağız''-

    arda turan, sezona kötü başladıklarını ancak şampiyon olacaklarına inandığını belirterek, ''eskişehir maçından sonra 'bu galibiyet şampiyonluk için atılan bir adımdı' demiştim. ben inanıyorum, sonuna kadar gidip şampiyon olacağız'' görüşünü dile getirdi.

    galatasaray'da çok hızlı bir çıkış yakaladığını, kendisiyle ilgili beklentileri yukarılara taşıdığını kaydeden turan, sözlerini şöyle sürdürdü:

    ''bir asistle maç tamamlıyorum, 'hani gol nerede?' diyorlar. gol atıyorum, 'ikincisini nasıl kaçırdın?' diyorlar. çok iyi bir maç çıkarıyorum, 'skora etki etmedi' diyorlar. arda'yı kötü oynuyor göstermek insanların işlerine geliyor. muhakkak futboldan anlayan insanlar böyle düşünmüyor ama taraftarların önemli bir kısmı da basın da beni böyle gösterenlere inanıyor ve onların istediği gibi hareket ediyor. hep taraftara yönelik olarak şunu söylüyorum; benim hakkımda söylenenlere değil, benim söylediklerime inanın. maalesef önemli bir kesim hakkımda çıkan yalan yanlış ifadelere inanıyor.''

    - ''avrupa zamanı'' -

    takım kaptanı olarak sarı-kırmızılı formayı giymekle büyük bir hayalini gerçekleştirdiğini dile getiren arda turan, ''gerçekleşen bu hayalin kıymetini biliyorum. 'peki yarın hayaliniz nedir?' dersen, galatasaray formasını giymek, kaptanlık pazubandını takmak' derim. amacım yarın da bu hayalimi gerçekleştirmek ve gerçekleşirse de şükretmek'' dedi.

    ''bugünden 2015'i düşünüyor musun?'' şeklindeki soruyu ''o tarihte 28 yaşında olacağım. ancak şimdi o tarihe bakarsam şunu söylemeliyim; artık benim için avrupa zamanı geliyor'' şeklinde yanıtlayan arda turan, ''ne zaman yurt dışına transfer olacaksın? transferin son gününde atletico madrid'in senin için yaptığı teklif çok konuşuldu?'' şeklindeki soruyu ise ''kulübüm izin verdiği zaman yurt dışına gitmek istiyorum. ama buradayken kulübüm için elimden geleni yapacağım. atletico madrid ile ben bireysel olarak görüşmedim. ama menajerime ve kulübüme teklif geldi'' şeklinde yanıtladı.

    -''kimseyi hayal kırıklığına uğratmayacağım''-

    ''bir gün yurt dışına gideceksin. bunu galatasaraylılar da çok istiyor ama bir gün dönecek olursan vereceğin karar şimdiden tartışılıyor'' şeklindeki ifade üzerine arda turan, ''herkes neyin ne olduğunu biliyor aslında. hayal kırıklığına uğradım bazı durumlarda. ama ben kimseyi hayal kırıklığına uğratmayacağım'' dedi.

    her fırsatta galatasaraylı olduğunu dile getirmesinin hatırlatılması üzerine ise arda turan, şunları kaydetti:

    ''ne yapayım bu kulübü seviyorum. ben duygularıyla yaşayan bir insanım. ben buradan gittikten sonra da burayı seveceğim. içimde olanı saklayamam. şunu da söylemem lazım, performansı bir kenara koyun, benim arda gibi bir futbolcum olsaydı, ben onu gerçekten çok severdim. aynı şekilde okan'ı arif'i, tugay'ı, hasan'ı, bülent'i, hakan şükür'ü, ayhan'ı çok severdim. çünkü onlar bu kulübü çok sevdiler, hala da seviyorlar.''

    - ''başka ülkenin vatandaşı olsaydım'' -

    ingiltere'nin kendisine daha uygun olabileceğini ancak hemen her ülkede futbol oynayabileceğini ifade eden arda, ''tabi bir de türk pasaportu meselesi var. eğer başka bir ülkenin vatandaşı olsaydım şu anda avrupa'nın büyük bir takımında oynardım. bu çok konuşulan bir durum. zaman zaman türk futbolcuları bunu dile getirir. bunu tuncay, hamit ve nihat'la konuşmak daha doğru olur. türk futbolcusuna bakış biraz farklı, daha olumsuz bakıyorlar. avrupa'da da oynarsak daha çok çalışmalıyız'' değerlendirmesini yaptı.

    - ''başarısızlıkta en büyük pay futbolcuların'' -

    galatasaray'ın geçen yılın başında çok iyi bir futbol ortaya koyduğunu ancak uzun süredir istikrarın yakalanamadığını belirten arda turan, ''bir sene beşincilik, ardından üçüncülük aldık. bu dereceler galatasaray için başarısızlıktır. fakat başarısızlık kişilerin ya da ekibin belirli bir parçasının değil. burada herkesin sorumluluğu var. futbolcular, teknik heyet ve yönetim zaten bu başarısızlığı üstleniyor. ama en büyük pay kimin derseniz, bence futbolcularındır'' ifadelerini kullandı.

    - ''kol kırılır yen içinde kalır, galatasaray'a çok uyuyor'' -

    galatasaray kulübü'nün son bir kaç yıldır kurumsal anlamda geçiş dönemi yaşadığını, bu dönemin sona ermek üzere olduğunu kaydeden turan, şunları kaydetti:

    ''galatasaray mali anlamda daha iyi duruma geliyor. kurumsal anlamda önemli bir aşama kaydedildi. galatasaray bu evreyi geçirdikten sonra, (yeni stadın tamamlanması da bu zamana denk geliyor) çok daha iyi yerlerde olacak. şunu belirtmek gerekir ki burada tüm futbolcular her konuda özverili davranıyor. 'kol kırılır yen içinde kalır' galatasaray'a gerçekten çok uyuyor. yaşanılan her sıkıntılı günümüzü aşmasını biliyoruz. ben takım arkadaşlarıma bir kez daha teşekkür ediyorum.''

    -ağabeylik sistemi-

    ''galatasaray'ın uefa kupası'nı kazanan takımında çokça dile getirildi, 'ağabeylik sistemi'. şu anda galatasaray'da böyle bir yapı gerekli mi?'' şeklindeki soru üzerine arda turan, şunları dile getirdi:

    ''ağabeylik sistemi çok önemli ama o takım her şeyden önce çok iyi futbolculardan oluşuyordu. bu her zaman unutuluyor. avrupa'nın güçlü kadrolarından biri kurulmuştu. yerlisi yabancısı ile iyi bir ekip kurulmuştu. galatasaray'da çok iyi futbolcular var ama daha kat etmemiz gereken mesafe var. bence zaman geçtikçe daha iyi olacağız. karakterli futbolculardan oluşan bir takımız...''

    milli takım ile galatasaray'daki performansı arasında fark göremediğini kaydeden arda turan, son milli maçlarda gol attığı için arada fark varmış şeklinde yorumlar yapıldığını belirterek, ''belçika maçındaki oyunun aynısını galatasaray'da da sergiliyorum. insanlar ezberden konuştuğu için bu tip yorumlar yapıyor'' ifadelerini kullandı.

    ''galatasaray'a dair şu an en önemli figür sensin. galatasaray reklamlarında oynuyorsun. bu kadar göz önünde olman seni yıpratıyor mu?'' şeklindeki soru üzerine ise arda turan, bunun kendisini yıpratmadığını, yaptıklarının sahada işini gölgelememesine dikkat ettiğini öne vurgulayarak, ''sanki ben işimi kötü yapıyor gibi gösteriliyorum. yanlış olan bu'' görüşünü dile getirdi.

    -messi ile karşılaştırma-

    kendisinin, leionel messi veya cristiano ronaldo olmadığını kaydeden arda turan, ''ben takım oyuncusuyum. bence şu an dünya üzerinde her hangi bir futbolcu messi ile kıyaslanamaz. çok farklı bir oyuncu. ama karşılaştırma biraz beni eleştirmek için yapılıyor. ortaya böyle bir şey atıyorlar. insanların da dikkatini çekiyor. bunun üzerine günlerce konuşuluyor ve bir şekilde bana eleştiri olarak dönüyor bu durum'' değerlendirmesinde bulundu.

    yabacı oyunculara pas atmadığı yönündeki eleştirilerin doğru olmadığını kaydeden arda turan, ''bunu söyleyenler neyi düşünerek ya da neyi görerek söylüyorlar bilmiyorum. ama onlar öncelikle yabancı hayranı. türk futbolcusunu her zaman ikinci plana atan insanlar. örneğin geçen sezon yazıldı, giovani dos santos'a pas atmamışım. bu kesinlikle doğru değil'' ifadelerini kullandı.

    arda turan, tüm yabancı futbolcuların galatasaray'a katkı sağlaması için uğraştığını, onların da elinden geleni yaptığını kaydetti.

    futbolu bıraktığında galatasaray yönetiminde yer almayı isteyip istemediğinin sorulması üzerine ise ''neden olmasın'' yanıtını veren arda turan, ''hangi pozisyonda?'' şeklindeki soruya ise ''ben bir işe giriyorsam hedefim zirvedir. gerçi şu an gencim, yani başkanımız için korkacak bir durum yok'' şeklinde esprili bir yanıt verdi.

    --- alıntı ---
  • 3190
    guus hiddink hakkında mükemmel yorumlar yapmış futbolcumuzdur. yemin ediyorum deminden beri gülüyorum.

    "... guus hiddink hakkında maç izlemiyor diyorlar. ulan hadi bizi eleştiriyorsunuz saçma sapan, hiddink'e yapmayın bari. koskoca hiddink hangi maçı izleyeceğini sizden mi öğrenecek? kaldı ki hangi devirde yaşıyoruz, bunun dvd'si var interneti var ..."
  • 3191
    iyileşip daha bizimle maça çıkmadığı halde neden milli takım kampına alınmış öfkeden kuduruyorum. olum biz milli takımın tedarikçisi miyiz lan? milli maçtan milli maça adam gidip geliyor yahu kafayı sıyıracam. aynı şey sabri'de de olmuştu. gidiyor, sakatlanıp geliyor sonra biz adamı iyileştiriyoruz, daha bizle maça çıkmadan yeniden milli takıma gidiyor. şayet yeniden sakatlanırsa oğuz çetin'in evine napalm bombası bırakırım*. kazım kazım, tuncay şanlı, gökhan gönül kurtarsın takımı...
  • 3192
    --- alıntı ---
    http://bandieras.blogspot.com/...urann-pasaportu.html
    --- alıntı ---

    ülke futbolunun en önemli oyuncularından olan arda turan'ın 5 ekim 2010 tarihli sabah gazetesi'ne verdiği röportajın bir bölümü, özellikle dikkatimi çekti. arda turan, ulusal takım kampında oluduğu için, genel olarak ulusal takım ile ilgili sorulara yanıt vermiş. ancak söyleşinin bir bölümünde, milliyetinin, avrupa'daki kariyerini etkilediğinden bahsetmiş. çoğu ekibin, oyuncuların pasaportunda yazan ülkeye göre transfer edildiğinden bahsetmiş, mevzu da mesut özil özelinden ortaya çıkmış.

    arda'nın demek istediği, avrupa'ya türk pasaportu ile gitmenin zorluğu. bazı ülkelerin (almanya, ingiltere, brezilya, arjantin, ispanya gibi) vatandaşı olan oyuncuların bir avantajı olduğu doğru, ancak bu avantajın nasıl yaratıldığının ve bu ülkeler dışındaki ülkele vatandaşlarının arasında bir fark olmadığının da bir gerçek olduğunu düşünmekteyim. işte bu yazımda da bu hipotezimi kanıtlamaya çalışacağım.

    öncelikle, bu başarılı ve tercih edilir ulusların tamamının bir futbol tarzı var. bir ekip, bir oyuncuyu transfer ederken, milliyetine bakarak bir fikir sahibi olabiliyor, bu da tabi ki tercih sebebi oluyor. örneğin alman bir oyuncu transfer edilirken, o oyuncunun oyun disiplini ile ilgili kafalarda hiçbir soru işareti bulunmuyor. ya da ingiliz oyuncuların her daim fit ve güçlü bir fiziğe sahip olacaklarını biliyor ekip yöneticileri. brezilyalıların ve arjantinlilerin kişisel yeteneklerinin ne kadar üst düzey olacakları ile ilgili bir fikirleri var her zaman. bu özellikler de transferleri kolaylaştırıyor tabi ki.

    arda turan'ın türk pasaportuna sahip olmanın zorluğundan bahsetmesi, öncelikle beni avrupa'da oynamış türk oyuncuları gözden geçirmemi sağladı. örneğin, ülke futbolunun yetiştirdiği en başarılı kalecilerden olan rüştü reçber, dünyanın en başarılı ekiplerinden barcelona'da top koşturdu. üstelik, o kadar sansasyonel olarak transfer oldu ki, başkan adaylarından juan laporta'nın vaadlerinden biri olarak kayıtlara geçti. aynı dönemde, 2000 galatasaray'ının efsane kadrosundan hakan şükür, torino,ınter, blackburn rovers ve parma gibi kulüplerde oynadı. halen aktif olarak top koşturanlardan emre belözoğlu, ınter ve newcastle united formalarıyla ter döktü. lejyonerlerin en başarılılarından nihat kahveci ise real sociedad formasıyla kulübüne tarihinin en başarılı sezonunu yaşattı. daha sonra, büyük hedefleri kovalayan villereal formasını başarıyla taşıdı. bir diğer başarılı lejyoner tugay kerimoğlu ise iskoçya ve ingiltere'de toplam 9 sezon top koşturdu ve toplamda tam tamına 275 kez forma giydi. okan buruk da emre belözoğlu ile beraber ınter formasıyla italya liginde top koşturdu. şu aralar arda turan'ın konulmak istendiği koltukta oturan meyin oktay bile, o dönemde yurtdışına transfer hemen hemen imkansız olmasına rağmen, 1961 yılında italya'nın palermo takımına transfer oldu. can bartu da benzer bir kariyere sahip. aktif olarak yurtdışında oynayan tuncay şanlı, hamit altıntop, nuri şahin vs vs. gibi örnekler de verilebilir. (bu örneklerden arda'ya yetişme açısından en yakını şanlı'dır)

    yukardaki örneklere baktığımızda, birçok başarılı türk oyuncusunun, yurtdışına transfer olduğunu görebiliyoruz. kimileri başarılı olup ülkelerine döndü, kimileri vatan hasretine dayanamadığı için yurtdışında çok kısa kaldı. ancak görüldüğü üzere, üzerinde ay-yıldız olan pasaportlular da yurtdışında kariyer yapabiliyor.

    özellikle son 10 yılda yurtdışına açılan oyuncularımızın, gidiş ya da oralarda tutunma şekillerinde baktığımızda, 2 farklı metodu görüyoruz.

    1. daha önce türkiye'de beraber çalışılmış bir hocanın referansı:
    bu duruma örnek olarak, nihat kahveci (john benjamin toshack), tugay kerimoğlu (graeme souness)gibi isimler zikredilebilir. bu oyuncular referans olarak bazı teknik adamları almışlardır ancak oralarda tutunmaları tamamiyle kendi çabalarıyla olmuştur.

    2. takımıyla uzun süre uluslararası tanınır turnuvalarda bulunma: birçok örnek verilebilir, ancak ben tek bir isim üstünden, arda'nın bu aralar en iyi anlaştığı oyunculardan olan emre belözloğlu özelinden girmek istiyorum. emre, henüz 16 yaşında, 1996 yılında galatasaray'ın as takımında oynamaya başlamıştı. 2001 yılına kadar onlarca avrupa kupaları maçlarına çıktı. ekibi 2000 yılında zirveye çıkınca, tüm gözler de onun üstüne çevrildi. 2001 yılında da , henüz 21 yaşındayken italya'nın en büyük takımlarından ınter tarafından transfer edildi. emre, tabi ki yetenekli bir oyuncuydu, ancak oynadığı ekibinin uluslararası arenada sürekli göz önünde olmasından dolayı, avrupa'ya transferi o henüz 21 yaşındayken gerçekleşti. aynı ekipten hakan şükür, okan, arif erdem, hakan ünsal, ümit davala gibi oyuncular da avrupa'nın yolunu tuttu. o galatasaray, kendi kendini yükseltip, avrupa'da adını ezberletip, kendini pazarlamış oldu.

    bir diğer taraftan, rüştü reçber'in barcelona yolunu tutması da, ulusal takım ile çıkardığı başarılı maçlar sayesinde olmuştur. o dönemin fenerbahçe'sinde oynayan rüştü'nün ekibinin uluslararası arenada başarılı olduğunu söylemek imkansız tabi ki. ancak rüştü'nün 1996'dan 2008'e kadar türk milli takımı'nın katıldığı tüm büyük turnuvalarda yer alması, onun uluslararası arenada ne kadar tanınır olduğunu gösteriyor.

    şimdi arda turan'ın durumuna dönelim. arda turan, henüz sadece 1 uluslararası büyük turnuvada kendini gösterebilmiş durumda. 2008 avrupa şampiyonası'nda başarılı bir performans gösteren arda'nın bu turnuvanın sonrasında hiçbir büyük turnuvada takımıyla başarılı olamadığını düşünürsek, uluslararası repütasyonunun henüz yeterli olmaması gayet doğal. rivayete göre sezon başında real madrid'in başına geçen jose mourinho, mesut özil transferinin çıkmaza girdiği dönemde yönetime arda turan'ı önermiş, fakat real yönetimi arda turan'ı yeterli kadar tanımadığı için transfer etmek istememiş.

    arda turan, ülke futbol tarihinin gelmiş geçmiş en yetenekli oyuncularından biri. ancak yüzleşmesi gereken şey, eğer ki avrupa'nın büyük ekiplerinde oynamak istiyorsa, öncelikle takımını avrupa turnuvalarında tutmalı ve ulusal takım formasıyla çıktığı maçlarda önemli performanslar göstermelidir. ya da bugüne kadar çalıştığı hocaların büyük takımlara gitmesi için dua etmelidir..

    --- alıntı ---
    http://bandieras.blogspot.com/...urann-pasaportu.html
    --- alıntı ---
  • 3194
    http://www.milliyet.com.tr/.../1297704/default.htm

    --- alıntı ---
    karl-liebknecht stadı’nda basına ve taraftara açık yapılan antrenmanın toplu çalışma bölümünde yer alan arda turan, herhangi bir müdahaleye uğramamasına rağmen kasığında oluşan rahatsızlıktan dolayı antrenmanı tamamlayamadı.
    --- alıntı ---

    şakamısınız olm siz? yorum yapmıyorum sonra düşmanlıkla suçlanıcam.
App Store'dan indirin Google Play'den alın