• 5
    taraf gazetesi yazarı mehmet baransu, tff başkanı yıldırım demirören ile 2 fenerbahçeli yöneticinin 1.5 dakikalık ses kaydını dinlediğini açıkladı. baransu, "eğer o ses kaydı ortaya çıkarsa demirören bir dakika bile kalamaz o koltukta. ses kaydı yayınlanırsa hem kulüpte hem de federasyonda çok ciddi değişimler olur" iddiasında bulundu.

    pfdk'nın açıkladığı şike cezalarıın ardından türkiye'nin gündemini tekrar şike davası meşgul etmeye başladı.

    pfdk'nın açıkladığı ve hiçbir kulübe ceza içermeyen kararlar habertürk'te masaya yatırılırken, canlı yayın konuklarından taraf yazarı mehmet baransu'nun iddiası ortalığı karıştıracak cinsten.

    "demirören'i ses kaydı var"

    son günlerde ortalıkta dolaşan bir ses kaydı olduğunu söyleyen baransu, demirören ve fenerbahçeli 2 yöneticiye ait olduğu ileri sürülen 1.5 dakikalık bir kayıt dinlediğini ifade etti.

    işte baransu'nun o açıklamaları;

    "bir haftadır ortalıkta dolaşan bir ses kaydı iddiası var. yıldırım demirören'le iki tane fenerbahçe yöneticisi arasında geçen bir ses kaydı iddiası. ilk twitter'da dillendirildiğinde ciddiye almadım ama yazan kişilerle görüştüm ama ellerinde kayıt yoktu. ancak dün ısrarla spor basınındaki kişiler ve spor yazarları ses kaydının bir internet sitesinin elinden olduğunu ve yayınlayacağını söylediler. '

    "1.5 dakikalık kaydını dinledim"

    bende bir kaç arkadaşla konuştum ve o arkadaşlara 'benim bunlara inanasım yok ' dedim. 'senin elinde ses kaydı var mı ' dedim 'var' dedi. 'buna da inanmıyorum ' dedim 'o zaman bekle ' dedi. bana telefonda 1,5 dakika dinletti. ben telefonda 1,5 dakika telefonla bir ses kaydı dinledim. sonra bu işi yayınlayacak internet sitesini aradım ve 'yayınlayacak mısınız? ' dedim. bana 'bugün yayınlama kararı aldık onu konuşuyoruz. ' dedi. 'ses kaydı elinizde var mı? ' diye sordum 'dökümlerin tamamı var, dinledik yayınlayacağımıza karar verdiğimiz zaman da ses kaydı ile birlikte koyucağız ' dediler. "

    "o koltukta oturamaz"

    söz konusu internet sitesinin, üzerinde önemli davalar bulunduğu gerekçesi ile kaydı yayınlamayacağını söyleyen baransu "eğer o ses kaydı ortaya çıkarsa bir dakika bile kalamaz o koltukta. ses kaydı yayınlanırsa hem kulüpte hem de federasyonda çok ciddi değişimler olur. uefa o zaman 8 yıl değil, 15 yıl bile ceza verebilir" dedi.

    http://www.cnnturk.com/.../660224.0/index.html
  • 8
    dedikodu olduğunu sanmadığım ancak internet üzerinden herkesle uzun süre paylaşılabileceğine ihtimal vermediğim ses kaydı. bu tür illegal kasetler, ses kayıtları toplumun geneline servis edil(e)medi bugüne kadar. zaten bu tür paylaşımların da cezası hapis olduğu için genelde yurtdışı siteler üzerinden paylaşıldı hep. baykal'ın bile görüntüsünü izleyenlerin sayısı 10bin kişiyi geçmez türkiyede. sadece 5 dk. yayımlandı ve depolamaya kimsenin cesareti yetmedi. ancak işin aslı astarı varsa bir şekilde çok etkili olacaktır. kimilerini çok rahatsız edeceği de kesin.
  • 13
    twitter semalarında uefa'ya gönderildiği dedikodusu dolaşan kayıt.

    varsa bile, muhtemelen hukuki anlamda geçerliliği olmayan bir kayıt olacağı için tek başına yetersiz kalır ancak ortalıkta dönen bir sürü dolap hakkında kapı gibi belgelerin yanına eklendiğinde, belgelerin gücünü mutlaka artıracaktır.

    servis edilmesi için bugüne kadar beklenmesi bu açıdan manidar. zira pfdk kararları uefa'ya henüz bildirildi. daha önce ortaya çıkartılsaydı, belki de pfdk kararları bu şekilde çıkmayabilirdi. bu kayıt gerçekten varsa ve bahsedildiği kadar skandal bir içeriğe sahipse, şike davasından çok daha öte bir biçimde birileri birilerini bitirmek istiyor diye düşünebiliriz.

    en başından beri aziz yıldırım karşıtı bir örgütlenmenin varlığından şüphelenmekteydim. bu örgütlenme, ortaya atıldığı gibi cemaat vb. türü bir siyasi örgütlenme değil bana göre. fenerbahçe içinde bir taht kavgası. aziz yıldırımı bitirmek isteyenler var olabilir ve bunu olabilecek en sert biçimde yapmaya çalışıyorlar ki, ne aziz, ne de işaret edebileceği herhangi bir veliahtı bir daha camiadan içeri adım atamasın. bu açıdan bakınca böyle bir konuşma varsa nasıl kaydedilir, bu adamlar salak mı türü sorular cevap buluyor. herkes işin federasyon ayağına bakıyor ama, ali koç'un veya nihat özdemir'in ya da her ikisinin birden yakınında olan, hatta fenerbahçe yönetiminde olan bir truva atı görüşmeyi kaydetmiş olabilir.

    fenerbahçe tarafının soruşturmanın en başından beri sergilediği geri vitesler, bilhassa cas davası muamması bu komplo teorisini, komploluktan çıkartmaya yarayacak ipuçları içerebilir. cas geri vitesini, özdemir-koç ikilisinin aziz'den kurtulma hamlesi olarak düşünemeyiz. bunların alayını birden tasfiye etmeye çalışan birileri var ve etki alanları ilk defa şu an için zirve yapmış durumda demek mümkün.

    gerçekten cemaat olarak işaret edilen kesim fenerbahçe'ye kafayı takmış olsaydı, olaylar bu noktaya kadar gelmezdi. 3-5 bin kişi sokakta yürüdü diye, fenerium'da satışlar ikiye katlandı diye cemaatin bu tür operasyona kalkışıp da sonradan vazgeçeceğini zannetmek, en kibar ifadeyle, salaklıktır. en kibarı bu kadar üzgünüm. antucu kafasına göre cemaat, galatasaray'ı arkasına alıp fenerbahçe'yi ve/veya aziz yıldırım'ı bitirmek isteseydi; fenerbahçe bu haftasonu bizimle değil bandırmaspor ile yapacağı maça, bambaşka bir yönetim kurulu ve başkan ile hazırlanıyor olurdu. hem de 10 temmuz'da 2 küme düşürülmüş haliyle. varlığı muamma, etki alanı muamma, eğer varsa siyasi ve toplumsal anlamda gücünün boyutları kestirilemeyecek olan "cemaat" olarak tabir edilen gücün yanına, galatasaray gibi büyük bir camia ve sportif lobi gücü eklenecek de, bu fenerbahçe denen hazretler "yıkılmayacak". tarihten silinirdiniz, haberiniz olmazdı gençler. görürdünüz papazın çayırını tersten.

    zorunuza gitmesin ama, galatasaray ve fenerbahçe birbirini bir noktada besler. yok edilmiş bir fenerbahçe, galatasaray için fayda değil zarar sebebidir. tersi de geçerli, ziyaretçi genç kanaryalar marşlara başlamasın hemen. bilhassa aziz yıldırım'ın "galatasaray nefreti" aşılayarak zinde ve kindar tuttuğu taraftar profilinden ne kadar beslendiğini unutmasınlar. cemaat veya başka bir siyasi/toplumsal güç odağı, galatasaray'a, gel fenerbahçe'yi bitirelim deseydi, derin galatasaray'ın cevabı; ne kadar bitirelim? komple vermem fenerbahçe'yi olurdu. bu yüzden fenerbahçelilerin "cemaate ve işbirlikçi galatasaray'a karşı cumhuriyetin bekçisiyiz" argümanını hamasi ve çocukça bulurum.

    neyse, çok uzattık. böyle bir kaydın var olabileceğine inanabilme sebebim, mehmet baransu falan değil. sebebimin özeti, fenerbahçe'nin içinde, siyasi olmayan bir truva atı var olabilme ihtimalinin 3 temmuz'dan beri yaşananları düşününce ciddiye alınacak kadar yüksek olması. benim yazdıklarımı okuyanlar hakkımda değişik düşüncelere sahip olabilirler. ortalama taraftardan farkım varsa, bu da büyük camialarda bu tür işlerin ancak bu şekilde döneceğini biliyor ve düşünüyor olmam.

    serdar bilgili'nin beşiktaş'tan uzaklaştırılmasını tribün küfürlerine bağlayanlar; cemal nalga skandalını aptallık boyutunda bir uyanıklık ya da ihanet zannedenler, adnan polat'ı taraftar yolladı sananlar anlamayabilir ve hatta dalga geçebilir. canları sağolsun. seviyorum hepinizi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın