sporda dersek o genel olarak, o kadar dopingli sporcu uluslararası şampiyonalarda yarıştılar ki isim isim saymayalım.hatta doping yapanlardan biri de basketbol federasyon başkanı. dopingle sporcu yetiştimek normarleşti, ülke olarak rezil olduk ama kimse rezil olmadı.
* futbolda en büyük icraat, 2010/2011 şike sezonunda hem fenerbahçe hem de trabzonspor’u mecliste aklamıştır. ayrıca eskişehirspor’u beşiktaş’ı da aklamıştır. o şikeye karışan oyuncular da ligde oynamaya devam etmiştir.
ikinci sırada 22. şampiyonluğumuzda başakşehir’i araplara satmak için arkasından itelemek, galatasaray’ı hakemler ve tff ile doğramak gelir. bu kulübü ben kurdum bile denmişti, hatırlarsınız. istanbul seçimleri kaybedilince yenilenen seçimde tepkileri azaltmak için bir süre bırakılmıştır, galatasaray şampiyon olmuştur.
3 numarada 1. ligden yandaş takımları superlig’e çıkartmak var geçen sene.alt ligde olduğu için çok az duyuldu ama direk müdahalelerle yapılan bir skandaldır o da.
bu sezon olan olaylar an itibari ile 1 ile 2 arasına denk gelir (daha sezon bitmedi belki 2010/2011’i geçerler), organize kötülüğün ustalık eseridir. kaç senedir başaramadıkları fatih terim’i size hakem hatası yapılmayacak diye kovdurmayı bile başarmışlardır. yıllardır şampiyon olamayan trabzonspor’u da şampiyon yapmışlardır. ligdeki hakemleri (ki hiç masum olmadıklarını çok iyi biliyoruz) gönderip, gönderme nedeni bulamamışlardır (kanıt üretememişlerdir). yardımcı dışında hiçbiri şuan yönetimde yok, kaçtılar. ali koç’un fenerbahçesi’de güzelce 2. oluverdi. normal bir ülkede bu sezon tescil edilmez, temiz eller operasyonu başlatılır. ama biz şuanda kanallarda trabzonspor’un nasıl hakkıyla şampiyon olduğuna ikna edilmeye çalışılıyoruz ve küme düşmenin kalkması tartışmalarını izliyoruz.