1
https://twitter.com/...682115919877?lang=tr
her şampiyonlar ligi grup kuraları çekimi sonrasında ortaya çıkan müthiş sloganımız.
son 30 maçta 2 galibiyet alan kulup nasıl oluyor da ait olduğu yerde oluyor, bu sorunun cevabını biri bana çıkıp anlatsın.
kendimizi dev aynasında görmekten ne zaman vazgeçeceğiz. son 30 maçta iki galibiyet, aklım hayalim almıyor. bu nasıl bir performanstır. seneler geçiyor, oyuncular değişiyor, teknik heyet geliyor, yönetim gidiyor ama değişmeyen tek bir şey var o da avrupa'da başarısızlık.
nereden tutarsan tut, elimizde kalıyor. bu ligin takımı değiliz artık bunda hem fikir olalım.ama bizim uefa kupamız var geyikleri gerçekten sıktı. rakip takım taraftarları bu moddo üzerinden ne kadar dalga geçerlerse geçsinler haklıdır. her sene 6 kasım'ı kutlayan ezikler gibi her sene 17 mayısları kutluyor, orgazm oluyoruz.
son 20 senelik periyotta ne zaman başarı elde etmişiz. son 20 senede bir sezon dışında hangi maçımızdan sonra anlımız ak gezmişiz. son 20 senede bir karlı istanbul günününde sneijder'i hatırlarım, bir de eboue'nin çivisini. zaten youtube'a girdiğimizde bunlardan başka bizi mutlu edecek video yirmi senedir izleyemedim.
ama bir dakika biz avrupa fatihi'yiz? nerenin avrupa'sı bu arkadaşlar, fatihi olduğumuz avrupa tam olarak haritada nereye tekabül ediyor?
yine pardon, avrupa takımları arasındaki ekonomik uçurumlar dimi? adamlar 1 milyar euro değil mi? bu bahanelere mi sığınacağız, financal fair play'den mi dem vuracağız?
tıpkı türkiye gibiyiz. üretim yok, yıllık ücretlerimiz, bonservislerimiz ve yaşımız çok. neden üretemiyoruz cevabımız yok? genç oyunculara neden yer vermiyoruz bahane çok. ama elin 1 milyar euro'luk takımı 18 yaşındaki adamı sahaya sürüp çok rahatlık ile oynatabiliyor ve bu adam maçın yıldızı oluyor. biz ise 24 yaşındaki oyuncumuza tecrübesiz diyip nasıl bu kurtlar sofrasına atar ona zarar veririz diye korkuyoruz. gülmemiz gerek bu ağlanacak halimize.
bizim ait olduğumuz yer malesef türkiye süper ligi. yıkılma sürecindeki osmanlı gibi , kulaklarımızı gözümüzü kapamış vaziyetteyiz. avrupa'da ne yenilikler var, nasıl reformlar yapılmış kulaklarımı kapamışız. kendi küçük dünyamızda ama bizim geçmişimizde şöyle başarılarımız var diyerek kendimizi tatmin ediyoruz.
o osmanlı yıkıldı beyler artık uyanıp yeni cumhuriyeti kurmak için neyi bekliyoruz. illa kulubü arapların mı alması gerekiyor. biz ne zaman arkamıza yaslanıp avrupa maçlarımızı izleyeceğiz.
3. dakikada gol yiyip o moral bozukluğu ile en az kaç farkla maçı nasıl kapatırız diye matematik yapmaktan yoruldum artık ben.
allah kahretsin!
(bkz: 6 kasım 2019 real madrid galatasaray maçı)
her şampiyonlar ligi grup kuraları çekimi sonrasında ortaya çıkan müthiş sloganımız.
son 30 maçta 2 galibiyet alan kulup nasıl oluyor da ait olduğu yerde oluyor, bu sorunun cevabını biri bana çıkıp anlatsın.
kendimizi dev aynasında görmekten ne zaman vazgeçeceğiz. son 30 maçta iki galibiyet, aklım hayalim almıyor. bu nasıl bir performanstır. seneler geçiyor, oyuncular değişiyor, teknik heyet geliyor, yönetim gidiyor ama değişmeyen tek bir şey var o da avrupa'da başarısızlık.
nereden tutarsan tut, elimizde kalıyor. bu ligin takımı değiliz artık bunda hem fikir olalım.ama bizim uefa kupamız var geyikleri gerçekten sıktı. rakip takım taraftarları bu moddo üzerinden ne kadar dalga geçerlerse geçsinler haklıdır. her sene 6 kasım'ı kutlayan ezikler gibi her sene 17 mayısları kutluyor, orgazm oluyoruz.
son 20 senelik periyotta ne zaman başarı elde etmişiz. son 20 senede bir sezon dışında hangi maçımızdan sonra anlımız ak gezmişiz. son 20 senede bir karlı istanbul günününde sneijder'i hatırlarım, bir de eboue'nin çivisini. zaten youtube'a girdiğimizde bunlardan başka bizi mutlu edecek video yirmi senedir izleyemedim.
ama bir dakika biz avrupa fatihi'yiz? nerenin avrupa'sı bu arkadaşlar, fatihi olduğumuz avrupa tam olarak haritada nereye tekabül ediyor?
yine pardon, avrupa takımları arasındaki ekonomik uçurumlar dimi? adamlar 1 milyar euro değil mi? bu bahanelere mi sığınacağız, financal fair play'den mi dem vuracağız?
tıpkı türkiye gibiyiz. üretim yok, yıllık ücretlerimiz, bonservislerimiz ve yaşımız çok. neden üretemiyoruz cevabımız yok? genç oyunculara neden yer vermiyoruz bahane çok. ama elin 1 milyar euro'luk takımı 18 yaşındaki adamı sahaya sürüp çok rahatlık ile oynatabiliyor ve bu adam maçın yıldızı oluyor. biz ise 24 yaşındaki oyuncumuza tecrübesiz diyip nasıl bu kurtlar sofrasına atar ona zarar veririz diye korkuyoruz. gülmemiz gerek bu ağlanacak halimize.
bizim ait olduğumuz yer malesef türkiye süper ligi. yıkılma sürecindeki osmanlı gibi , kulaklarımızı gözümüzü kapamış vaziyetteyiz. avrupa'da ne yenilikler var, nasıl reformlar yapılmış kulaklarımı kapamışız. kendi küçük dünyamızda ama bizim geçmişimizde şöyle başarılarımız var diyerek kendimizi tatmin ediyoruz.
o osmanlı yıkıldı beyler artık uyanıp yeni cumhuriyeti kurmak için neyi bekliyoruz. illa kulubü arapların mı alması gerekiyor. biz ne zaman arkamıza yaslanıp avrupa maçlarımızı izleyeceğiz.
3. dakikada gol yiyip o moral bozukluğu ile en az kaç farkla maçı nasıl kapatırız diye matematik yapmaktan yoruldum artık ben.
allah kahretsin!
(bkz: 6 kasım 2019 real madrid galatasaray maçı)