son basın toplantısı ile birlikte gözümde 1 gram değeri kalmamış galatasaray spor kulübü başkanıdır.
maçtan ayrılırken yaptığı açıklamaları bir noktaya kadar anlayabilirim. sonuçta kendisi bizim gibi sade bir galatasaray taraftarından çok öte, galatasarayı temsil eden en üst mertebedir. bu açıdan devleti, hele hele recep tayyip erdoğanı galatasaray camiası olarak karşısına almak istememesi doğal karşılanabilir ve bu açıklamalar mevkisinin verdiği sorumluluk bilincinde değerlendirildiğinde bir noktaya kadar kabul edilebilir.
ancak sayın adnan polat,
siz hangi hakla, en temel insan haklarından birisi olan "düşünmek" ve belli olaylar karşısında "tepki göstermek" eylemlerini bir suç olarak tanımlayabilecek kadar ileriye gidebilir, hatta kameralardan insanları tespit edeceğinizi öne sürebilirsiniz. bu ülke recep tayyip erdoğanın olmadığı gibi, o kameralar emniyetin değil, siz de galatasaray kulübünün sahibi değilsiniz. isteyen istediği tepkiyi gösterir. o stadı dolduran insanlar recep tayyip erdoğana küfür mü etmiştir? fiziksel saldırıda mı bulunmuşlardır (ki bunun hem manevi hem maddi olarak mümkün olmadığını hepimiz biliyoruz)? tepki, ıslıktır yuhalamadır ve siz insanların bu hakkını elinden alamayacağınız gibi bunu bir suç olarak gösteremezsiniz, stada girmesini yasaklayamazsınız. oturduğunuz koltuğun, bulunduğunuz mevkiinin ne anlama geldiğini, galatasaray taraftarı olmazsa sizin bir
hiç, o stadın bir
hiç, o takımın bir
hiç olacağını unutmayınız.
galatasaray taraftarının ultraslan olmadığını da ayrıca altını çizerek hatırlatmak isterim.
galatasaray taraftarı yönetilemez ve bağımsızdır.