resim
Adnan Polat
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 601
    basiretsiz bir futbol klubu yonetimi sergilemektedir. gecen sezonki sivas macindan sonra kasti tekme sallayan adami hala takimda tutmasi, gene gecen sezonki bir mactan sonra bu formayi hak etmeyenler gidicek dedikten sonra bizim hala aykutu, barisi, ayhani izlememiz, haldun ustunel gibi bir adami gorevden alip capsiz adnan sezgini getirmesi, her basarisizlik sonrasi kendisini aklayip sucu baskalarina atmasi, aziz yildirim yalakasi olmasi vs vs.
  • 602
    diğer iki kulübün * başkanları dolayısıyla arkadaşlarımızla yaptığımız makara muhabbetleri gırtlağımıza dizen galatasaray spor kulübünün görmüş olduğu * en basiretsiz başkanlarından biridir hatta bu alanda benim hatırladığım tektir.

    geçen sezon sonu yaptığı açıklamalar ile taraftara umut dağıtan, hatta daha bir ay önce "5 yabancı alacağız bunlardan üçü direkt oynayacak, diğer ikisi de yatırım amaçlı" diyen ama gönderdiği oyunculara bakarsak bütün suçu mehmet topal, uğur uçar, emre güngör ve keita'ya yükleyen başkanımız rijkaard'ı göreve getirerek yaptığı muhteşem işi, ona sarp, barış, v.s gibi orta saha elemanlarını ve aykut çetin gibi yan top özürlü kaleciyi vererek resmen bok etmiştir.

    evet bu entry (bkz: 29 temmuz 2010 galatasaray ofk belgrad maci) maçı sonrası alınan kötü sonuç itibari ile yazılmıştır. fakat bu eleştrilerin bu maçla değil geçen sezon son maçtan sonra yapılan açıklama ile başladığını önemle belirtmek isterim. yoksa galatasaray yenmiş yenilmiş elenmiş bunlarla çok ilgili değilim. ama dün maçta olan herkes * rijkaard'ın kulübede ne kadar sıkıntılı olduğunu görebiliyordu.

    oysa senin adnan sezgin'in halen bilmem neresinin keyfine fransa senin, ingiltere benim gezmektedir.

    ya rijkaard'ın futbol felsefesine uyan adamları al getir takıma ya da gönder bu adamı da onun kariyerine bari gölge düşürme.

    nasılsa adnan sezgin yönetir bu kulübüde bu takımıda....

    sen otur ve izle onu sadece.

    zaten bundan farklı ne yapıyorsun ki.

    haa aziz'in yanında izlersen ekstra bonusunda benden.

    edit: imla
  • 604
    --- alıntı ---

    galatasarayımız'a her taraftan saldırı olduğunu anlatan polat, ''eylül ayında riva projesi'nde ilana çıkıyoruz. nereden baksan 700, 800 milyon dolarlık bir proje. 4 sene önceki mali tabloları düşünün, bir de şimdikileri. sermaye piyasası kurulu, şirketlerimizin birleşmesi konusundaki kararını verdi. bu yeri geldiğinde 5 tane, 10 tane şampiyonluğa bedel. bunun dışında stat projesi çok iyi devam ediyor. bütün bunlara rağmen hep perdenin arkasında kalıyorum. hiç öne çıkartmıyorum kendimi. ama top çizgiyi geçmediği vakit hiç kimse görmüyor'' diye konuştu.

    --- alıntı ---

    (bkz: aa)
  • 605
    galatasaray'ın aziz yıldırımı'ı olmaya ahd etmiş başkanımızdır. suçu ve suçluyu sürekli kendi dışında arıyor. şampiyonlar liginin gediklisi takım artık kapıya bile yaklaşamıyor, sürekli değişen hocalar, oyuncular, avrupa'nın 3 sınıf takımlarına elenmeler. kendi yönetiminde ve camiada çatlak sesler. türkiye kupası dahi alamayan galatasaray, sezonlara 3 kulvarda şampiyonluk hedefiyle başlayıp, teker teker hepsinden erkenden elenmeler. 5 hafta kala lige havlu atmak. 5. likler 3. lükler, fenerbahçe'ye her alanda her sartta her ortamda mağlubiyetler, taraftar artık fb mağlubiyetleri için kendiyle dalga geçiyor, öğrenilmiş çaresizlikler, kanıksanmış başarısızlıklar v.s.
  • 607
    "elano satılabilir" demeci ile niyetini iyice belli etmiştir. ama açık açık söylememektedir.

    ulan sorumsuz, söylesene açık açık, bu sene gençler var. takımın lideri arda. baros - kewell dışında, onlar da sakat olmaz ise, başka esaslı futbolcumuz olmayacak. ne kadar genç varsa onları oynatacağız desene.

    desen de biz de sana saygı duysak. hala daha transfer yapılacak, elano gidebilir, 2 yabancı alacağız. arkadaşım dalga mı geçiyosun sen? babamın çifliği mi orası. söylesene bize planın ne? adam gibi anlatsana. aylar oldu herkes birşeyler bekliyor. sen hala rivaydı bilmemneydi.

    bana ne lan rivadan? bana ne amınakoyayim. riva ne? frikik mi atıyor riva?

    bana de ki, bu sezon elano yok. başka adam da yok, frikikleri aslan arda atacak. ben razıyım. sen onu da demiyorsun. lafı geveliyorsun. ulan de ki, kriterler götümüze koydu, paramız yok. durum bu, ne kadar genç adam varsa oynatacağız.

    yok hala top çizgiyi geçince şöyleymiş de, geçmeyince yönetim böyleymiş. ulan densiz, biz taraftarız. o kulübü sen taraftar için yönetiyorsun. herhalde topun çizgiyi geçmesi için gereken şeyleri yapacaksın. stadı yapacaksın. yapamazsan başarısızsın. bu takımda rijkaard senden önce giderse hiçbirinize hakkımı helal etmem. hakkım var buna. ben taraftarım çünkü. o top benim için oynanıyor. senin için değil.
  • 610
    son seçimlerde kendisine büyük bir destek vererek "oturmaya devam et o koltukta büyük başkan" demiştik , açık konuşalım bunun en temel üç sebebi vardı; birincisi hiç şüphesiz haldun üstünel'in kendisinin listesinde olmasıydı, ikincisi kulübün ekonomik açıdan çok ciddi bir gelişme sağlamasıydı ve üçüncüsü ise rakibi olan adnan öztürk'ün liseli zihniyetini tekrar ortaya çıkarma pontasiyeli taşıyan bir liseli olmasıydı. adnan öztürk'e ise acaba mı diye bakmayı sağlayan faktör başlı başına peter kenyon faktörüydü. yani adnan öztürk futbolu profesyonel bir yapıya emanet etmek istiyordu ama en büyük eleştrilerden birisi galatasaraylı olmayan üstelik yabancı birisi nasıl yürütebilir ki bu görevi, şimdi haldun üstünel var bizden biri kutsal at kuyruk dendi hatta bizde bu görüşü şiddetle destekledik. adnan polat başkan çıkınca da çok derin bir oh çektik ya adnan öztürk gelseydi ve biz haldun üstünelden, vizyon adı altında ben dahil hepimizin yediği transfer şampiyonluklarından mahrum kalsaydık diye. rahatlamıştık...

    şimdi bugüne bakınca aklımda kocaman bir acaba sorusu var. bugün haldun üstünel, yani bizim adnan polatı desteklememizin 1. sebebi yok -hakkında sonradan okuduklarımda kendisi hakkındaki düşüncelerim değişti ama o dönemde bende fanatiğiydim-, bunun yanında ekonomik açıdan gerçekleşen büyüme su götürmez bir gerçek mamafih bu süreç bence biraz kulübünüze destek olun kisvesi altında taraftarı sömürmeye de dayanıyor, şöyleki; hadi tamam ben gs tv'yi canlı canlı izlemek için para veriyim digitürk abonesi oliyim ama galatasaray.com'dan 4-5 saat önceki idman videosunu da bana parayla izlettirmeyin, yada sırf daha fazla alternatif forma satışı olsun diye benim parçalı formamı değiştirmeden 2 sezon üst üste aynı şekilde sunmayın. ben kendimi sömürülmüş hissederim bu durumda. tabiiki bundan 5 sene evvel çıkıp resmen lösev vb. organizasyonların yapması normal olan tv'de para toplama olayına emre belözoğlunun bile katıldığı bir girişime mecbur kalır halden bugünlere gelmek çok çok önemli ancak bunlar olurken taraftara sömürüldüğü hissettirilmemeli. gelelim liseli lisesiz ayrımına. bugün nispeten bastırılmış gibi görünmekte bu polat yönetiminin bir başarısı zira adnan öztürk gelseydi şüphesiz ki bu ayrım tekrar çıkacak, pek çok kelle uçacak , pek çok kişi kapı önüne koyulacaktı. ama şu da var ki kapı önüne konulacaklardan birisi de adnan sezgin olacak idi. peter kenyon ne yapardı ne ederdi bilemem ancak kendisinin bir profesyonel olduğu ve adnan sezginden çok daha az eleştiri alacak şekilde görevini yüreteceğinden hiç kuşkum yok. biz kendisini haldun üstünele tercih etmemiştik ama şahsım adına konuşayım adnan sezgine rahatlıkla tercih ederim.

    gelgelelim dün hakkında bugün atıp tutmak kolaydır, mühim olan yarın hakkında fikir yürütüp bunda başarı sağlamaktır. bu çerçeveden bakınca bugün itibariyle adnan öztürk yönetiminin adnan polat yönetiminden daha iyi olabileceğine dair tek şüphem futbol takımı sorumlularına gösterecekleri sabır istikrarı destekleyen politika benimsemeleridir. eğer adnan öztürk bunu da sağlayabilirse yani vakti zamanında hepimizin çok sevindiği sonradan lanet ettiği lucescu'nun asılıp fatih terim'in seçim kazanma hamlesi olarak getirilmesi gibi bir durum söz konusu olmazsa, adnan öztürk yönetimi bugünkü şartlara göre adnan polat yönetiminden üstündür, eğer adnan polat yönetimi yapılan yanlışlardan ders almayıp hep bakınız biz ekonomik kondisyonları ne kadar üst seviyelere taşıdık bunla yetinin bahanesinin altına sığınırsa, gerek taraftar gerekse de oy hakkı sahipleri takdirlerini adnan öztürk lehine kullanacaktır.

    kısacası amacım adnan öztürk lehine provokasyon yapmak değil ama adnan polat'ın yaptığı ve yapmakta olduğu hatalar gün yüzüne çıktıkça benim gibi fanatiklerini bile acabaya yöneltmeye başlamışlar ise burada ünlü düşünür sergen yalçın'ın dediği gibi bir sıkıntı var. dilerim herşey düzelir ve galatasaray için en hayırlısı neyse o olur. zira ben çocukluğumu kubilaylarla hagilerle geçirdim, bir oteldeyken bilbao maçı izlenirken lobide herkes bitti artık bu maç derken nispeten çocuk halimle durun bir şeyler olabilir dediğimde kimse beni sallamazken yanılmadığım zaman aldığım haz ile büyüdüm, ama en çok haz duyacağım gençliğimi ise cihan haspolatlılarla ve şampiyonlar ligi müziğini unutarak geçirdim. artık güzel bir şeylerin olmasını istemek sanırım en doğal hakkım ve şu anki başkan adnan polat olduğuna göre artık bir şeyler yap başkan, ofk belgrad deplasmanına zor deme biz leeds deplasmanında o psikolojik baskılara rağmen azıcık zorlar bile demedik. biz inandık sen de inan başkan da haydi doğru bir şeyler yap.

    edit: bu entry'i yazan bunu (#440863 ) yazanla aynı kişidir, ortada bir şizofrenlik yoktur zira yeni öğrendiğimiz gerçeklik payı var mı yok mu belli olmayan dedikodular gerçekmiş gibi yazılmıştır. nedir bunlar; örneğin ercan saatçi yemeği, aziz yıldırım yakınlığı, haldun üstünel'e istifa et dediği vs.
  • 612
    --- alıntı ---
    sevgili galatasaraylılar,

    daha önceki sayıda yayınlanan makalemde, sizlere üzerinde çalıştığımız projeler hakkında bilgi vermiştim. daha rekabetçi hale gelen günümüzün spor endüstrisinde varolabilmek, daha güçlü olabilmek için yenilenmek ve değişmek zorundayız.

    değişim gereğini hiç fark etmeyip dışında kalamayız. yüzeysel olarak bakamayız. makyaj yaparak eksikliklerimizi kapatamayız. rüzgara göre yön değiştiremeyiz. biz rüzgara kapılmak ya da fırtınayı önceden sezip tedbir almak yerine bunu bizzat oluşturan ve yönlendiren olmak istiyoruz. bunu için gerekli olan bilgi, esneklik ve motivasyon galatasaray’ın genlerinde vardır.

    yenilikçilik, türkiye’de her zaman ilklerin kulübü olmuş olan galatasaray için ayrılmaz bir özelliktir. galatasaray, 105 yıllık asırlık bir çınar olarak bu süreci, kendi geleneğine uygun bir dinamizm içerisinde tamamlayacaktır.

    galatasaray yönetimi olarak tercihimiz, konulara kısa vadeli yaklaşmak veya sorunlara yan etkisi olabilecek çabuk çözümler üretmek yerine, kök nedenlerine inerek olayları yönlendirebilecek, kaldıraç gücü yüksek aksiyonlar üretmek olmuştur.

    bu tercih, kısa vadede bazı sancılar ortaya çıkarabilir ancak galatasaray’ın geleceği açısından çok yararlı sonuçlar yaratacaktır. kötüden iyiye doğru bile olsa, uyumsuzluk olmadan değişim yapılamaz. çünkü kulübümüzün her sorununa tek tek dokunuyoruz ve tümüyle tek tek uğraşıyoruz.

    bir yandan yeni stadımızı ligin 2. yarısında hazır hale getirmek için gece gündüz uğraşırken, diğer yandan şirketlerin birleşmesi sürecini tamamlıyoruz. bir yandan modern bir holding yapılanmasına tüm kurallarıyla birlikte geçmek için gerekli altyapıyı kurarken, diğer yandan uzun vadeli planlamalarla, gelir getirici yeni yatırımların peşine düşüyoruz. bir yandan milyonlarca galatasaraylıyı kulübe daha fazla katkı yapmasını sağlayacak yeni mecralar yaratırken, diğer yandan galatasaray’ımıza yeni tesisler kazandırmak üzere projelerimizi tamamlıyoruz.

    sportif olarak başarı için de yeni yatırımlara gidiyoruz. bu sezon amatör branşlarda yepyeni ve güçlü kadrolar oluşturduk. galatasaray’ın zaten çok değerli olan futbol takımını, mücadele gücü yüksek yeni oyuncularla takviye ettik, ediyoruz. yeni sezonda mücadele edecek tüm takımlarımız, mücadele ettikleri tüm kategorilerde şampiyonluk için yarışacaklardır. teknik direktörümüz frank rijkaard’ın liderliğindeki futbol takımımız yeni stadımızda ilk şampiyonluğumuzu elde etmek için ter dökecektir.

    sevgili galatasaraylılar,

    ekim ayında redaksiyonu tamamlanacak olan yeni tüzüğümüz…
    bitmek üzere olan türk telekom arena..
    birleşmesi yakında tamamlanacak olan galatasaray a.ş.
    eylül ayında ön yeterlilik ihalesine çıkacağımız ve yeni değerini daha net olarak görebileceğimiz ruhsatı alınmış riva arazimiz..
    tüm hazırlıkları tamamlanmış olan ve önümüzdeki aylarda temeli atılacak olan florya’daki yeni voleybol salonumuz, mecidiyeköy’deki yeni iş merkezimiz, kalamış’taki yeni havuzu da içeren hizmet binalarımız… küçükçekmecedeki kürek tesislerimiz…

    sizlere anlattığım bu resmin bütününü göremeyenler veya görmek istemeyenler, çarpıtılmış bir galatasaray imajı sunmaya çalışmaktadırlar. bu gayretlerin başarıya ulaşması imkansızdır.
    galatasaray, bir bütün olarak, birlik ve beraberlik ruhu içerisinde yoluna eskisinden daha güçlü olarak devam etmektedir.

    528 yıllık bir mazinin büyüklüğünü ve milyonlarca taraftarın enerjisini yanımıza aldığımızda, biliyor ve inanıyoruz ki, üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir zorluk yoktur. camiamızın büyüklüğü ve gücü bize tüm sorunları aşma gücünü vermektedir.

    sizlerin desteğiyle başaracağımıza inanıyoruz.

    2010-2011 sezonunun galatasaray’ımıza üstün başarılar ve şampiyonluklar getirmesini diliyorum.

    adnan polat
    galatasaray spor kulübü başkanı

    --- alıntı ---

    her galatasaraylı okusun ...
  • 615
    eleştirilmek için tek malzemesi futboldaki sportif başarısızlık(u: :() olan başarılı başkan.

    mehmet cansun'un, özhan canaydın'ın başaknlık dönemlerine şahitlik etmiş birisinin kriz yönetimi konusunda adnan polat'ı başarısız bulması da cidden komik oluyor. zira adnan polat canaydın zamanında bile sadece bu özellliği ile ön plana çıkan isimdi.
  • 617
    sportif başarısızlık felan tartışılır ama kendisi her geçen gün yaptıklarıyla kendisine toz kondurmayanların dahi kendisine olan güveninin ciddi şekilde sarsılmasına yol açmaktadır.yadsınamaz bir gerçektir an itibariyle bu.misal orta sahada adama ihtiyacımız var diyip orta sahanın en iyisi elano'yu satmaya çalışması küçülme politikası izliyor gibi gözüküp bu politikayı güden bir takımın başına rııjkard'ı tutması.gerçekten inanılmaz yanlışlıklar yapıyosun başkan bu aralar...
  • 618
    mali yapılanma, kurumsallaşma anlamında iyi işler gibi çıkarıyor görünürken futbol takımına balta üstüne balta vurmaktadır...

    gördüğüm en büyük yanlış, takımın hedefsiz yönetiliyor oluşu. yönetim çıkıp "arkadaşlar 5 sene boyunca altyapıya önem vereceğiz, o yüzden ligi ve avrupa'yı ikinci plana alıyoruz" deseler saygı duyar, kararlarını olumlu bulursam desteklerim. sonuç olarak bu da bir hedeftir ve yöneticilikte hedefler doğrultusunda hareket etmek gemiyi batırmadan limana getirmenin en önemli yoludur...

    ama kimse çıkıp bir kelam etmiyor. "hedefimiz x" diyen bir allahın kulu yok. her sene aynı gazla yola çıkıyoruz. "bu sene üç kupaya da talibiz" lafı diye bir laf icad etmiş birisi, her önüne gelen bu lafı söylüyor. yönetim "bu sene şampiyonluk için mücadele etmeye çalışacağız, avrupa liginde hedefimiz son 16'ya kalmak, türkiye kupasında da yarı finale çıkarsak kendimizi başarılı sayarız" dese çok daha samimi, çok daha reel bulur ve desteklerim. en tepeye ulaşmak için kilometre taşları koymak gereklidir ve bu taşları nereye koyacağımızı iyi bilmezsek en başından çuvallarız. son 3 yılda tam gaz giderken bu "kupalara talibiz" gazıyla elde avuçta ne varsa yitirmedik mi arkadaşlar?...

    adnan polat çıkıp bir açıklama yapıyor "elano giderse 2, gitmezse 1 orta saha alacağız...vs vs." kimse kusura bakmasın ama eğer ligi rakiplerinden önce açıyorsan, önünde bir avrupa maçı varsa kadronu en kısa zamanda oluşturur, eksiklerini kapatır ve hedeflerin için yola koyulursun. futbolcuların hiçbiri robot değil. memory card'la takımın özeliklerini, "kim nasıl oynuyor"u yeni gelen oyuncunun beyninin içine yükleyemezsin. yeni futbolcuları takıma alışması için takıma olabildiğince erken katmak gerekli ve onun için hızlı bir şekilde gereken transferleri gerçekleştirmek gereklidir...

    takımımız avrupa maçı yapıyor, kadroda hala çok büyük eksikler var ama hala dönem ödevini son güne bırakan lise öğrencisi gibi daha hiçbir şey hazır değil, sürekli spekülasyonlar ve bir takım belirsizlikler içinde hareket ediyoruz. elimizde adam akıllı bir transfer listesi olduğundan bile şüphe duymaya başladım. her gün farklı bir ülkeden farklı bir futbolcunun transfer haberi yayınlanıyor. bu kadar süre zarfında nasıl tek bir isimle dahi ilgili somut tek bir gelişme olmadı, anlamak mümkün değil. tamam, transfer süreci uzun ve zahmetli bir süreç. ama sen gerekli ihtiyaçlarını, gerekli sürede karşılayamıyorsan kusura bakmayın iyi bir yönetici değilsindir...

    artık sayın adnan polat'ın bir yönetici olarak insiyatifi eline alıp gerçekleştirlebilir bazı hedefler koyup ona göre transfer süreçlerini hızlandırması lazımdır. sizleri bilmem ama önümüzdeki belirsizlikler beni oldukça rahatsız etmekte. adnan polat, insiyatifi almayıp adnan sezgin'in eline bırakarak takımın bu seneki hedeflerinin önünü birinci dereceden tıkamaktadır. umarım bu yanlışından döner ve gerekenleri yapar. yoksa başarısızlığın temelinde kendisi de yer alacaktır...
  • 619
    öncelikle;

    (bkz: #342064)

    başkanlık seçiminden önce yazmıştım bu yazıyı. bu yazı benim fikrim değil, başkan adaylarının o dönemde yaptığı açıklamalardan sonra yaptığım çıkarımlardı. bu yazıda adnan öztürk kısmı önemli. bugün adnan polat kulübü küçülterek yönettiği için eleştiriliyor. ancak yukarıdaki yazıda da görüyoruz ki adnan öztürk de gelseydi kulüp küçülerek yöntilecekti. iki başkan da bunu yapıyorsa demek ki kulübün içinde bulunduğu koşullar bunu gerektiriyor. tabi ki adnan polat'ın ve yönetiminin bu tablonun oluşmasında ne kadar payı olduğu eleştirilebilir/tartışılabilir. ancak adnan öztürk'ün veya başka bir adayın da başkan olması durumunda da kulübün bu şekilde yönetileceği realitesi de unutulmamalı.
  • 622
    futbol ekonomisinden bi haber olan bünyelerin eleştirmekten geri durmadığı isim.

    mesela neymiş onca elaman satılmış onca sponsorluk geliri elde edilmiş, ama nerdeymiş yepisyeni transferler? bi insanın bu şekilde eleştiri getirmesi için ciddi sakata gelmesi gerekir. öyle böyle değil. ve çıkıp ulan birleşme ayağına uyutuyorlar insanı. transfer nerde diyorlar. bu sadece cimbom taraftarı için değil diğer kulüplerin taraftarlarında da olan bir durum. beşiktaş taraftarlarını transfer öncesi ve sonrası diye değerlendirmek bu yüzden değerlidir. ve aslında taraftarların kendilerinde bu hakkı görmelerinin nedeni de başkanların bu denli futbol üzerinde etkileri olmasındandır, yanisi profesyonel idaresizliktir. ama cimbom bu yola da girecektir pek yakında.

    mesela birleşme sağlandı, ve her sene kaybolan 25 milyon dolar civarındaki para eksi hanesine yazılmayacak kulübün. başkanın birçok şampiyonluktan değerlidir derken vurgulamak istediği kulübün kamburdan kurtulduğu gerçeğiydi şüphesiz. ama sokaktaki adam anlamaz, anlaması da gerekmez. ve fakat boş & saçma yorumlar yapmasını da desteklemez bu. 70 milyonluk kredi almıştı kulüp birleşme için. ve bunun 30 milyonuyla birleşme sağlandı, 40 milyon duruyor.

    halen daha cimbom'un aziz yıldırımı diyen kalemler var burda. yazıktır. cimbom'un en demokratik başkanlarından birisi olur kendisi. demokrasi ne demek onu öğrenelim önce. ve sonrasında "maddi yönden iyi de sportif yönden pek iyi değil"e varıyor yorumlar. aslında bunlar gayet de bağımlı birbirleriyle. cimbom'un geride bırakılan dönemlerde yahut bizim şahit olduğumuz dönemlerin hiçbirinde ekonomisi iyi değildi? bunun elbetteki başarıya ulaşamamızda etkisi vardır, olmuştur. dur demezsen yine olacaktır. ve başarı kelimesini lig şampiyonluğu olarak tanımlayan taraftarlara sözüm bile olamaz. bu sene olamasa dahi seneye şampiyon olur takım. ve fakat başarı yine yakalanmaz. bu biraz da hedefle alakalıdır. benim kafamı kurcalayan nokta da budur. taraftarların bu sabırsızlığı, hazımsızlığı her şeyi engeller. farkına bile varamayız.

    neyse aslında söylenecek çok şey var. bugün bi saçma haber okudum onun üzerine yazmak istedim. türkiye'de bir şeyleri yıkmak çok basittir. çünkü kulüp dediğin liseye bağımlı, lise dediğin birkaç bin kişinin oyuna. bunlar adam akıllı değişmeden futbol konuşmak bile saçma geliyor. adnan polat için cimbom'un parasını iç etti diyenler bile var. yine yazıktır. benim trübünde olduğum kadar yönetimlerde yer almıştır polat. katkısı benden fazlacadır. kendimden şüphe etmiyorsam polat'tan da etmemeliyim. akıl bunu gerektirir. ve ülke futbolu sadece gelen bir yabancı adamla, veya yönetimle değişmez. daha fazlası lazımdır. akıllı seyirci mesela. taraftar değil; zira ülke, otamatik doğumlu taraftarlar ülkesi. hangi takımlısın'a galatasaray cevabı vermekten daha büyük görevleri var özde cimbom sevdalılarının, izleyicilerinin, seyircilerinin...
App Store'dan indirin Google Play'den alın