1
ekmek parası kazanmanın en kolay yollarından biri olarak görülen, teknik direktörlüğün ülkemizde literatüre girmiş halidir.
bu kirlilikten nemalanan o kadar çok isim var ki, isimleri araştırmaya kalktığınızda adamlar sanki teknik direktör değil de gezginmiş gibiler.
hepimiz az çok tanıyoruz bu isimleri. örnek vermek gerekirse;
hikmet karaman
yılmaz vural
nurullah sağlam
mesut bakkal
bülent uygun
reha kapsal
samet aybaba
hüseyin kalpar
güvenç kurtar
giray bulak
ümit kayıhan
hakan kutlu
ilk akla gelen isimler. artık kimin iyi kimin kötü olduğuna dahi karar veremeyecek hale geldik. kim başarılı olmuş, kim takıma zarar vermiş, kim düşürmüş kim çıkarmış tahmin edemiyoruz. bir bakıyorsunuz adam 20 kulüp çalıştırmış, hepsi de alt sınıf ve orta sınıf takımlar hala diyor ki "büyük takımları herkes şampiyon yapar". bu mantıkla ilerlediğiniz zaman zaten başarısızlık kaçınılmaz oluyor.
dünyanın en başarılı teknik direktörlerinden kimileri hakkında uzun uzun araştırmalar yaptım. karşıma çıkan sonuç genelde şu şekilde.
1. iyi bir teknik adamın yanında yardımcılık yapıp, ondan bir şeyler kapıp daha sonra başarılı olanlar.
2. alt sınıf takımlarda yüksek hedeflere ilerleyip, istikrarlı bir şekilde başarı yakalayıp üstlere tırmananlar.
3. alt sınıf veya orta sınıf takımlarda başarıyı istikrar haline getirmiş, gelir-gider tablosuna uygun olarak devamlılık sağlayanlar.
4. eski mensubu olduğu büyük takımın başına gelip, başarılı olabilenler.
yukarıda saydığım isimlerden hemen hemen hiçbiri bu başarıyı sağlayamamış. şimdi bir kaç isim üzerinden kelime oyunu yapmaya gerek yok. ben gördüğümü yazdım, bildiğimi söyledim. yazılan isimlere de çok takılmayın ki hepimizin aklında bir kaç isim daha var listeye eklenebilecek. peki bunlar başarısız evet, kirliliğe sebep olanlar. ya diğerleri?
fatih terim
mustafa denizli
şenol güneş
3 isminde ortak özelliği küçük büyük farketmeksizin bulundukları her yere bir şeyler katmış insanlar. gerek milli takım bazında gerekse kulüp bazında. iyi, kötü tartışılır ama iyi örnek sayısı bu.
pasaportunda t.c. yazanlar yetmezmiş gibi bir de ecnebiler var ki tam bir baş belası niteliğindeler. hemen aklımıza gelenler;
skibbe
daum
ölsek de kalsak da "iyidir iyidir" denilip başa geçen isimler. bu listeye şota'yı dahil etmedim, çünkü o'nun hala bir şansı var.
bu kadar olumsuzluktan bahsetmişken takımına direk olarak katkı verilip de katkısı anlaşılmayan, değeri bilinmeyen isimler de var ki onların hali daha kötü. buna en büyük ve en yakın örnek metin diyadin olmuştur. önce orduspor, sonra kasımpaşa. gördük neler yapabildiğini. aynı yükselişi beklediğim bir isim de osman özköylü. bülent korkmaz da aynı şekilde hala belirsizlikte, abdullah avcı da aynı... hepsinden sıyrılan bir örnek de ersun yanal ki bu adama ben de anlam veremiyorum.
yerinde sekenlere, olduğu takımın ederine saygı duyanlara saygımız ve inancımız sonsuz.
derdim, bulunduğu kulübün ekmeğini yiyip, doya doya anadolu turu yapanlara...
sonra türk futbolu neden gelişmiyor? sizce neden?
bu kirlilikten nemalanan o kadar çok isim var ki, isimleri araştırmaya kalktığınızda adamlar sanki teknik direktör değil de gezginmiş gibiler.
hepimiz az çok tanıyoruz bu isimleri. örnek vermek gerekirse;
hikmet karaman
yılmaz vural
nurullah sağlam
mesut bakkal
bülent uygun
reha kapsal
samet aybaba
hüseyin kalpar
güvenç kurtar
giray bulak
ümit kayıhan
hakan kutlu
ilk akla gelen isimler. artık kimin iyi kimin kötü olduğuna dahi karar veremeyecek hale geldik. kim başarılı olmuş, kim takıma zarar vermiş, kim düşürmüş kim çıkarmış tahmin edemiyoruz. bir bakıyorsunuz adam 20 kulüp çalıştırmış, hepsi de alt sınıf ve orta sınıf takımlar hala diyor ki "büyük takımları herkes şampiyon yapar". bu mantıkla ilerlediğiniz zaman zaten başarısızlık kaçınılmaz oluyor.
dünyanın en başarılı teknik direktörlerinden kimileri hakkında uzun uzun araştırmalar yaptım. karşıma çıkan sonuç genelde şu şekilde.
1. iyi bir teknik adamın yanında yardımcılık yapıp, ondan bir şeyler kapıp daha sonra başarılı olanlar.
2. alt sınıf takımlarda yüksek hedeflere ilerleyip, istikrarlı bir şekilde başarı yakalayıp üstlere tırmananlar.
3. alt sınıf veya orta sınıf takımlarda başarıyı istikrar haline getirmiş, gelir-gider tablosuna uygun olarak devamlılık sağlayanlar.
4. eski mensubu olduğu büyük takımın başına gelip, başarılı olabilenler.
yukarıda saydığım isimlerden hemen hemen hiçbiri bu başarıyı sağlayamamış. şimdi bir kaç isim üzerinden kelime oyunu yapmaya gerek yok. ben gördüğümü yazdım, bildiğimi söyledim. yazılan isimlere de çok takılmayın ki hepimizin aklında bir kaç isim daha var listeye eklenebilecek. peki bunlar başarısız evet, kirliliğe sebep olanlar. ya diğerleri?
fatih terim
mustafa denizli
şenol güneş
3 isminde ortak özelliği küçük büyük farketmeksizin bulundukları her yere bir şeyler katmış insanlar. gerek milli takım bazında gerekse kulüp bazında. iyi, kötü tartışılır ama iyi örnek sayısı bu.
pasaportunda t.c. yazanlar yetmezmiş gibi bir de ecnebiler var ki tam bir baş belası niteliğindeler. hemen aklımıza gelenler;
skibbe
daum
ölsek de kalsak da "iyidir iyidir" denilip başa geçen isimler. bu listeye şota'yı dahil etmedim, çünkü o'nun hala bir şansı var.
bu kadar olumsuzluktan bahsetmişken takımına direk olarak katkı verilip de katkısı anlaşılmayan, değeri bilinmeyen isimler de var ki onların hali daha kötü. buna en büyük ve en yakın örnek metin diyadin olmuştur. önce orduspor, sonra kasımpaşa. gördük neler yapabildiğini. aynı yükselişi beklediğim bir isim de osman özköylü. bülent korkmaz da aynı şekilde hala belirsizlikte, abdullah avcı da aynı... hepsinden sıyrılan bir örnek de ersun yanal ki bu adama ben de anlam veremiyorum.
yerinde sekenlere, olduğu takımın ederine saygı duyanlara saygımız ve inancımız sonsuz.
derdim, bulunduğu kulübün ekmeğini yiyip, doya doya anadolu turu yapanlara...
sonra türk futbolu neden gelişmiyor? sizce neden?