1065
kendisi üzerinde hoşuma gitmeyen bir durum oluşuyor. biriken bir enerji oluşmaya başladı. spor kulüplerinde kontrollü bir karmaşa kimilerinin kullanmayı bazen veya sürekli tercih ettiği ve verimli olduğu bir yöntem. merak eden olur mu bilmiyorum ancak soran olursa özelden babamın yaptığı (voleybol) ilginç bir hikaye ile örnek veririm. ancak şuan gözlemlediğim biriken enerji hiç kontrollü gözükmüyor. basında benim gördüğüm bir kısım kendi görüşleri olan adamın yanında çok fazla genel görüş neyse onu söyleyen adamlar var. bu kesimin de iteklemesiyle bahsettiğim birikme iyice arttı. peki bu enerji birikmesinin sonucunda ne olmasından korkuyorum ben?
taraftarımız jor bey veya takım eleştirmemeye başlayabilir.
insanlar düşüncelerini söylemekten çekineceğinden ötürü göze batacak bir tökezlemede, olduğundan daha kötü bir izlenim oluşabilir taraftarın gözünde.
varsayalım jor beyin takımı başarısız oldu, öpüştük koklaştık yollarımızı ayırdık. ortaya koyacağınız yeni planın uygulanması bu birikmiş enerjiyle çok zor. son senelere baktığınız da ne kadar çok hoca değiştirdiğimiz ortada.
takımda ve taraftarda olması gerekenden çok daha fazla, belki de aşırı bir gerginlik olabilir.
bu enerji çok birikirse bir yerde boşalma ihtiyacı duyacağından bir oyuncuya haksı yere patlayabilir. ne bileyim örneğin sinan'a.
bu tarz korkular oluştu bende. bana göre yönetim ne yapıp edip bu birikmiş enerjiyi kademeli olarak yok etmesi gerekiyor.
---------------------------------
her neyse madem jor beyin başlığına geldim, bir iki tane de saha ile ilgili bir şeyler yazmak isterim.
benim futbol görüşüme göre her mevkinin iki tane yedeği olmaz. biri yazmıştı şuan takımımızın kullanabileceği 19-20 tane oyuncu var. bana göre bu sayı çok. benim görüşüme göre bir takım 15 civarı oyuncu ile sevk ve idaresini yapmalı. ekstrem durumlarda ise sadece temel şeyleri bekleyeceği oyuncular olmalı. misal alt yapısından bulabileceği oyuncular. ancak dediğim gibi birincil planını yürütmek için daha küçük bir kitleyi kullanması gerekir bana göre. bu benim bakış açım ve iddiam ancak bir kural değil. bu yüzden bu söylem üzerinden bu entry'i devam ettirmeye lüzum yok.
jor hocamızın elinde farklı ana oyun planları oluşturabilecek bir kadro var. bana göre nüanslarda yapacağı oynamalarla performans sıçraması yaratabileceği veya aynı oynamalarla farklılık katabileceğini bir oyun planının oluşturması veya seçmesi gerekiyor. tabi bir önemli durumda seçeceği oyuna alınacak önlemlerin (alınmaya yönlendireceği önlemlerin) sonucunda oluşacak reaksiyonun yani ikincil planın değeri. merakla bekliyorum bakalım nasıl bir plan kuracak, nasıl bir sistemle bunu icra edecek, nasıl bir parselasyon ve formasyon seçecek. daha ip uçlarını gördük, gerçek yemeği de merakla ve özlemle bekliyorum.
tek şunu da söylemem lazım. takımın bir yükseliş trendine gireceğini bir maçta yaralayıcı bir düşüş yaşayacağını tahmin ediyorum. (hayır derbi maçı vs değil.) bu noktada takımın nasıl reaksiyon vereceği, hocamızın nasıl bu durumu göğüsleyeceği, teknik ve idari ekibin taraftarı nasıl sakinleştireceği aslında sene sonu oluşacak ortalama performans değerinin portresini çizecek. böyle bir darbe olacak mı çok merak ediyorum. daha da merak ettiğim hocanın böyle bir duruma nasıl tepki vereceği. ben idare edebileceğine inanıyorum.
taraftarımız jor bey veya takım eleştirmemeye başlayabilir.
insanlar düşüncelerini söylemekten çekineceğinden ötürü göze batacak bir tökezlemede, olduğundan daha kötü bir izlenim oluşabilir taraftarın gözünde.
varsayalım jor beyin takımı başarısız oldu, öpüştük koklaştık yollarımızı ayırdık. ortaya koyacağınız yeni planın uygulanması bu birikmiş enerjiyle çok zor. son senelere baktığınız da ne kadar çok hoca değiştirdiğimiz ortada.
takımda ve taraftarda olması gerekenden çok daha fazla, belki de aşırı bir gerginlik olabilir.
bu enerji çok birikirse bir yerde boşalma ihtiyacı duyacağından bir oyuncuya haksı yere patlayabilir. ne bileyim örneğin sinan'a.
bu tarz korkular oluştu bende. bana göre yönetim ne yapıp edip bu birikmiş enerjiyi kademeli olarak yok etmesi gerekiyor.
---------------------------------
her neyse madem jor beyin başlığına geldim, bir iki tane de saha ile ilgili bir şeyler yazmak isterim.
benim futbol görüşüme göre her mevkinin iki tane yedeği olmaz. biri yazmıştı şuan takımımızın kullanabileceği 19-20 tane oyuncu var. bana göre bu sayı çok. benim görüşüme göre bir takım 15 civarı oyuncu ile sevk ve idaresini yapmalı. ekstrem durumlarda ise sadece temel şeyleri bekleyeceği oyuncular olmalı. misal alt yapısından bulabileceği oyuncular. ancak dediğim gibi birincil planını yürütmek için daha küçük bir kitleyi kullanması gerekir bana göre. bu benim bakış açım ve iddiam ancak bir kural değil. bu yüzden bu söylem üzerinden bu entry'i devam ettirmeye lüzum yok.
jor hocamızın elinde farklı ana oyun planları oluşturabilecek bir kadro var. bana göre nüanslarda yapacağı oynamalarla performans sıçraması yaratabileceği veya aynı oynamalarla farklılık katabileceğini bir oyun planının oluşturması veya seçmesi gerekiyor. tabi bir önemli durumda seçeceği oyuna alınacak önlemlerin (alınmaya yönlendireceği önlemlerin) sonucunda oluşacak reaksiyonun yani ikincil planın değeri. merakla bekliyorum bakalım nasıl bir plan kuracak, nasıl bir sistemle bunu icra edecek, nasıl bir parselasyon ve formasyon seçecek. daha ip uçlarını gördük, gerçek yemeği de merakla ve özlemle bekliyorum.
tek şunu da söylemem lazım. takımın bir yükseliş trendine gireceğini bir maçta yaralayıcı bir düşüş yaşayacağını tahmin ediyorum. (hayır derbi maçı vs değil.) bu noktada takımın nasıl reaksiyon vereceği, hocamızın nasıl bu durumu göğüsleyeceği, teknik ve idari ekibin taraftarı nasıl sakinleştireceği aslında sene sonu oluşacak ortalama performans değerinin portresini çizecek. böyle bir darbe olacak mı çok merak ediyorum. daha da merak ettiğim hocanın böyle bir duruma nasıl tepki vereceği. ben idare edebileceğine inanıyorum.