• 5597
    gücünün yetebileceğini sonuna kadar yapmalıdır. dursun'u göndermeye gücümüz yetmeyecek. bunun nedeni lise ya da dedeler değil çünkü. kendisini burada tutan göklerden gelen bir karar var.

    bu yüzden yapılması gereken dursun'a istediklerimizi yaptırmak. çapsız teknik direktörü kovdurup yerine iyisini almasını, iş ahlakı olmayan futbolcuları gönderip yerlerine düzgün adamlar almalarını sağlamak lazım. sosyal medyanın gücünü bu şekilde kullanmalıyız.
  • 5611
    akıllanmayan taraftardır. başına gelenler hep bu yüzden gelmiştir. ülkenin profiliyle oldukça özdeştir. hala daha "terim gelsin, arda'yı da yanına alsın" diyenler var yahu. balıkların bile hafızası daha sağlam muhtemelen.

    sorun hafıza değil aslında. galatasaray filan değil derdi bu kişilerin. maksat goygoy olsun. "büyük kaptan arda turan" goygoyu yapsın. "imparator fatih terim" diye bağırsın. "kral burak yılmaz" sloganları atsın. arada sokakta ya da statta şansı olursa bunlarla fotoğraf çektirsin, imza alsın. tek derdi bu. yoksa galatasaray'ı düşünen kişi bu adamların kulübün kapısının etrafında dolaşmasını istememesi lazım.

    böyle taraftara özbek biraderler filan iyi bile. daha beterleri gelmese bari.
  • 6117
    tek maçla değil 2 tane üst üste, en basit deplasmandan sırf teknik direktörü "ben yaparım" egosuna hakim olamadığı için 6 puan bırakılması nedeniyle şampiyonluğun gittiğini söyleyen taraftardır. bu takımın önünde ciddi maçlar var. biz kolay maçları bile kazanamıyoruz. illa başakşehir'den bi 5 daha mı yemek lazım, anlamıyorum ki? kötüyse kötüdür arkadaş bir şey. neden süsleyip püsleyip iyiymiş gibi davranalım? böyle yaparsak hatalı olanlar inadına daha da çok hata yaparlar. kötü olan eleştirilir. bu kadar basit.
  • 6370
    çok enteresan bir taraftardır. etrafa yorumlara filan bakıyorum, allah korusun bjk ya da fener 1 tane adam akıllı transfer yaparsa herhalde "bu sezon küme düşeriz" diye ağlayacak.

    tamam kadromuz yetersiz. ciddi eksiklikleri var. ancak 2-3 tane genç yerli aldı diye, ali koç yüzünden tabii, "bambaşka bir yaklaşımla müthiş bir hava yakaladılar" diyerek feneri öven mi ararsınız; "müthiş satış yaptılar, çok para kazandılar" diyerek fikret orman'ın bile %30 küçüleceğini açıklayacğaı bjk'yi göklere çıkartan mı ararsınız; "kadrosunu korudu" diyerek yaş ortalaması 30'un üstünü zorlayan başakşehir'i favori gören mi ararsınız? ne ararsanız bizde maşallah. bereket trabzon batık. yoksa "ilk 5'e bile giremeyiz" diyecek bizim taraftar.

    evet bu kadronun ciddi takviyelere ihtiyacı var. ancak "bu takım seneye ilk 3'e giremez" demek için biraz erken diye düşünüyorum.
  • 6784
    şımarıklıkta bir dünya markası olan taraftardır. yok onun orası öyle, bunun burası böyle, genç olsun, kaliteli olsun, çok yetenekli olsun, hata yapmasın, hep doğru karar versin, ama ucuz olsun, maaşı düşük olsun, tecrübeli olsun, golcü olsun ama sist de yapsın, çok disiplinli olsun ama sahada şov yapsın...

    barcelona, real madrid taraftarının bu kadar beklentisi yok arkadaş.
  • 6788
    eskiden futboldan biraz olsun anlayan bir taraftardı. şimdi iyice 30 yaş ortalamasında, geç ergenlik yaşayan bir taraftar grubuna evrildi. şımarıklık, çok bilmişlik, sabırsızlık, anlayışsızlık ne ararsanız var.

    genç futbolcu ister, alınır, o futbolcu hata yapar. hurraaa gömer.
    kariyerli futbolcu ister, alınır. o futbolcu hata yapar. hurraa ne anasını kalır ne bacısı.
    altyapı oyuncusu ister, sahaya çıkartılır. o futbolcu hata yapar hemen sanki futbol uleması gibi "bundan bişey olmaz" diye kötüler.

    daha neler neler var da saymayalım şimdi. ama iş takımı ateşlemeye, rakibi sindirmeye geldi mi eline telefonunu alır, şovunu yapar. o kadar. iş store'den alışveriş yapmaya geldi mi "kalitesiz, bedenime uymuyor, rengi bilmem ne" diye mazeret uydurur.

    yeni türkiye'nin yeni galatasaray taraftarıdır işte. ne eksik ne fazla.
  • 6872
    yine abuk subuk ıslıklara başlamış olan taraftar*. artık kabak tadı bile bunun yanında leziz kalıyor.

    ıslıkladıkları adamların bir tanesi* sezon başında, diğeri* ise sezon ortasında gelmiş. bir tanesinin 11 golü var, diğeri yarım sezonda 20 gol attığı için alınmış.

    sabret kardeşim. sen ki saçma sapan adamlara senelerce sabretmişsin, gık dememişsin. şu adamlara da 1 sezon sabret. yok.

    mustafa cengiz yönetimini ibra etmeyen liseci zihniyete bu kadar tepki gösterilmedi yahu. insaf.
  • 7104
    gerçek hayatta kulüp yönetme, transfer görüşmeleri, sponsor bulma çalışmaları, bütçe düzenlemeleri gibi idari konuları footbal manager'da olduğu gibi iki tık tıkla halledildiğini düşünen taraftardır. öyle talepleri var ki insanı çığırından çıkarır. cebinde parası olmayan ve eve ekmek almak için süpermarkete giren babasından her reyonda bir şey isteyen çocuk gibidir. şımarıktır. bunu çok sık söylüyorum. çünkü öyle. şımarık bir taraftar galatasaray taraftarı. aslında yeni nesilde var bu şımarıklık. her bilgiye*, hemen her ürüne bir tıkla ulaşabildiği için her şeyin hemen ve kendi kafasındaki gibi olması gerektiğini düşünüyor.

    galatasaray son dönemlerin en başarılı yönetimi tarafından yönetiliyor. hataları var. özellikle medya iletişimi ve albayrak'ın durumu konularında. ama bunun dışında hocasıyla uyumlu çalışan, mali disipline önem veren ancak buna rağmen kulüp içindeki liseci ve sözde muhalefet tayfa tarafından istenmeyen bir yönetimden bahsediyoruz. sırf bunlar bile bu yönetimin desteklenmesi için yeterli aslında. ama şımarık galatasaray taraftarı "forvet yeaaa, b planı yeaaa, başarısızlık yönetimin başarı hocanın yeaaa" diye saçma saçma ağlıyor. sanki ffp yok, sanki türkiye'de yaşamıyoruz, sanki türk lirası hızla değer kaybetmiyor, sanki hükümet düşük faiz - yüksek kur politikası izlemiyor, sanki, sanki, sanki sanki....
  • 7151
    fatih hoca çıkar" tek yürek olmalıyız, birlik olmalıyız" der, taraftar ise "mustafa cengiz hayalkırıklığı, fatih hoca da biraz susmalıydı, sol bek ve stoper de alınmadı" der. yani çok büyük küfür etmemek için kendimi zor tutuyorum. bu kadar boş, bu kadar atıl bir taraftar grubu daha görmedim ben. boykot yapalım dersin, katılmaz. transfer yapılır, stokların tükenmesini beklersin "yea bu forma da pijama gibi yeaaa" der, türkiye futbol federasyonu, bakın tekrarlıyorum türkiye futbol federasyonu, tutup 19.05'te hocasına anlamsız bir şekilde 4 maçlık ceza açıklar "hoca da çok konuşuyor" der. lisecilerin savaş açtığı, kafasında giyotin gibi bir dava bulunan yönetim tff'yi tff'ye şikayet etmeye çalışır "bizim için hayalkırıklığı, artık desteklemiyorum bu yönetimi" der.

    siz hangi ülkede yaşıyorsunuz kuzum? hangi ülkeyse oranın takımlarından birini tutun da rahat edin. bu ülkede işler sizin koltuklarınızda atıp tuttuğunuz gibi işlemiyor.

    ekleme:

    tabii fırsatını bulduğu gibi taraftarı, yönetim ve hocaya karşı doldurmaya çalışan liseci trolleri de görmüyor değiliz.
  • 7177
    https://twitter.com/.../1175858337239437313
    https://twitter.com/.../1175851010042081282

    hadsizliğin sınırlarını her geçen gün zorlayan taraftardır. kimse bunlar için "ya bunlar instagram bebesi" filan demesin. burada da dolu var bunlardan. yani lemina için "bu adamı gönderin hemen" diyenle instagram profiline gidip" go home" diyen adamın ne farkı var?

    hele hele marcao'nun karısına, kızına filan hakaret etmek nedir yahu? burada da yok mu adama ana avrat küfür eden? açın bakın kardeşim başlıkları.

    futbol sınırları içinde eleştiri sonuna kadar normaldir. yapılmalıdır. ama bizim toplumumuz öyle bir hal aldı ki, artık her şeyi kendisine hak görür oldu.
  • 7227
    yine şımarıklıkta bir dünya markası olma yolunda ilerlemektedir. bu ülke insanı yerini bilmiyor arkadaş. yerini bilmek ayıp değildir. hatta iyidir. kendinin ve içinde bulunduğunu çevrenin koşullarını doğru değerlendirir ve hedeflerini buna göre koyar, planlarını buna göre yaparsan hem süreklilik sağlarsın hem de büyüyebilirsin.

    peki bizim taraftar ne yapıyor? "biz avrupa fatihiyiz kardeşim, ne demek oyuna sevinmek, vasat seviciler" diye kendi kendini gaza getiriyor. bizim avrupa fatihi olduğumu zamanların üzerinden neredeyse 20 sene geçti. 20 koca sene! bugün "biz avrupa fatihiyiz kardeşim" diyenlerin önemli bir kısmı daha doğmamıştı belki.

    mevcut durumda galatasaray için "avrupa fatihi" demek, "almanlar üçüncü havalimanımızı kıskanıyorlar" demekle neredeyse aynı. bunun literatürdeki adı "post-truth".

    galatasaray tarihinde sadece 1-2 yıl avrupa'nın en iyi takımlarından birisi olarak sayıldı. bilmem kaç maçtır avrupa maçlarında galibiyetimiz yok. neyin fatihi yahu? önce bir nerede olduğumuzu bilelim. ondan sonra nereye gideceğimizi doğru planlayabiliriz. yoksa "biz avrupa fatihiyiz kardeşim" mavrasıyla bir adım öteye gitme imkanımız yok.

    1 ekim 2019 galatasaray psg maçında insanlar, sezon başından beridir oynanan kötü ve çaresiz oyunun değişebilme ihtimali üzerine sevindiler. kimse "yenildik ama ezilmedik" edebiyatı yapmıyor. çok şükür maç sonucuna bakmayı akıl edebilen herkes yenildiğimizin, maçla ilgili verilere bakabilen herkes de psg'nin oyunu domine ettiğinin farkında. ama sezon başından beri, beklentilerin çok altına kalan takımda bir farklılık, bir kıpırdanma görmek insanları mutlu etti. etmesin mi? ne yani "20 sene önce uefa kupası aldık biz, şampiyonlar ligini almadıkça uyku haram" mı deselerdi?
  • 7258
    yanlış sorular sorup, yanlış cevaplar veren taraftardır.

    örnek vermek gerekirse:

    "kardeşim biz seri'yi yana ve geriye pas atsın diye mi aldık? hayalırıklığı yaşıyorum."

    doğru soru sorulmadığı için burada doğru cevap da alınamıyor. seri özelinde gidiyorum çünkü "bla bla bla serinin menajeri bu bla bla bla" geyiği yapıldığı için buradan yürümek bana daha doğru geliyor.

    burada doğru soru "bizim ileride ya da orta sahada dikine pas yapılabilecek bir oyun planı ve oyuncular var mı?" olmalıdır. seri'nin ileriye değil de geriye ve yana pas atmasının nedeni ileride hareketli oyuncularımız olmaması, orta sahadaki diğer oyuncularımızın da rakiplerinin arkasına saklanması ya da yaptıkları tek işin topu almaya gelmeleri.

    benzer şekilde "babel'in daha hareketli olması gerekmiyor mu? böyle oynarsa el freni olur sadece".

    yine hatalı bir soru. babel zaten böyle oynayan bir oyuncu. artıları ve eksileri var. bu oyuncudan ileri geri oynamasını, sürekli tempo yapmasını, defans arkasına koşular yapmasını bekleyemezsiniz. bu beklentiler oyuncunun formunu düşüreceği gibi taraftarın da oyuncuya sabrını azaltır..

    buna pek çok örnek verilebilir. ancak temelde söylemek istediğimi anlatabildiğimi düşünüyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın