basketbol maçına gitmek *

• 1

  spor denince akla futbolun geldiği günümüzde, pek çok insanın aklına bile gelmeyen boş zaman aktivitesi.
  
  aslında kıyaslandığında futbol maçına gitmekten çok daha kolay ve ucuzdur. şöyle ki;
  
  - bir kere kapalı alanlarda oynandığı için kış aylarında çok kolay yapılabilecek bir aktivitedir. galatasarayımızın maçlarını oynadığı abdi ipekçi arena'yı ele alırsak; 12 bin kişilik bir salon, fenerbahçe maçları dışında mümkün değil dolmaz. eşinizi, sevgilinizi, çoluğunuzu, çocuğunuzu alıp rahat rahat gidip maç seyredebilirsiniz. (bkz: 7 mart 2010 galatasaray efes pilsen basketbol maçı/@thisisthebesttillwedobetter)
  
  - ucuzdur; galatasarayımın maç biletleri 5 tl. avrupa kupası maçı da 5 tl, lig maçı da 5 tl, efes pilsen maçı da 5 tl. ha çok elitim diyenler 2,5 fazla verir saha içinden alır, o da 7,5 tl. salon dolmadığı için kapıdaki gişede her daim bilet var. işimi garantiye alayım diyenler biletix'ten 2'şer lira hizmet bedeli ödeyip alabilir.
  
  - evden çıkmaya karar verdiniz ve salona geldiniz, (nasıl gelinir kısmı aşağıda) biletleri alıp içeri girdiniz. salon zaten dolmuyor demiştik, maçı istediğiniz yerden seyredin. sessiz sakin oyunu seyredeyim derseniz de, ben kalabalığa karışıp bağırıp çağırıp maçı desteklerim derseniz de iyisiniz. her iki durum için de salon müsait.
  
  - 4 çeyrek oynanıyor bu meret, sigara içenler vardır mutlaka. kapalı alanda yasaklandı, içmezsem ölürüm derseniz, aralarda dışarı çıkıp zehirinizi alıp geri dönebilirsiniz. karnınız acıktı, büfeden sosisli, hamburger vs ile karnınızı doyurabilirsiniz. o da kesmezse, salonun dışındaki tükürük köftecileri de müdavimlerini bekliyor.
  
  - buraya kadar kolay yanlarından bahsettik olayın ama ulaşım biraz problem olabilir, zira zeytinburnu, anadolu yakasındakiler için çok uzak bir yer. ama eminönü ve taksim'den otobüsler var. ya da metrobüs veya raylı sistem ile zeytinburnu'nda inip taksiyle salona geçilebilir. ya da hiç olmadı, nostalji yapayım diyenler için, sirkeci'den trenle kazlıçeşme'ye gidip, yürüyerek salona ulaşılabilir.*arabası olanlar için otopark problemi yok. otopark hem büyük hem de ücretsiz.
  
  not: işbu entry captano'nun isteği üzerine, basketbol maçına gitmek isteyip de nedir ne değildir tereddütü yaşayan insanları bir nebze olsun aydınlatabilmek amacıyla yazılmıştır.
• 2

  çok farklı bir zevktir. oturarak seyredebilirsiniz. ayrıca temponun düşme gibi bir olasılığı olmadığı için, alacağınız haz futbol müsabakasından daha fazladır. ister inanın ister inanmayın; bu sene oynanan galatasaray - türk telekom maçı izlediğim galatasaray maçları içinde* en çok haz duyduğum maçtı. ben 3-2 kazandığımız glasgow rangers maçını numaralıda seyretmiştim. maç bitince galiba hayatımda tribünden izlediğim en iyi maç bu olacak, daha iyisini izleyeceğimi sanmıyorum demiştim ama telekom maçı onun kat kat üstünde. düşünün ki; bir basket maçı bir insanın izlediği en zevkli maç olabiliyor. hem de basketten zerre çakmayan bir adamın. benim ve vay acondios'un bir sloganı vardı ya işte aynen öyle;
  
  haydi sözlük salona!!!
• 3

  tadı kesinlikle bambaşka olan bir aktivitedir. öncelikle aile olarak gelip gayet nezih bir şekilde maç izleyebileceğiniz gibi, takımınıza çılgınlar gibi bağırarak da destek verebileceğiniz opsiyonlar içerir. bunun yanında bir seyirci olarak oyuna çok daha fazla etki ettiğinizi hissedebilirsiniz ki bu haz bambaşkadır.
  maçlara gelebilme şansı olan tüm galatasaraylılara şiddetle öneririm. çünkü sayımız arttıkça bedava bilet dağıtımı azalacaktır. kulübümüze böylece daha çok katkı sağlarken zaman içinde oluşacak bilinçle takımımıza da çok daha fazla destek verebiliriz.
  bu sezon kısıtlı imkanlarla çok iyi bir takım kurduk, benchte tezahurat yapan alicanından tutun her maç sonrası taraftara 3lü çektiren rancik'e kadar hepsi teker teker ilgiyi, desteği sonuna kadar hakediyor. ve şundan emin olunuz ki eğer yeteri kadar kalabalık bir kitleyle orda olabilirsek takım daha da canını dişine takarak oynuyor. bu sayede bu sezon ligin en iyi takımlarını, bizden kat be kat büyük bütçeli takımlarını devirdik. telekom'u, fener'i, efes'i sıraya dizdik.
  hepimiz bu takıma destek olmalıyız, imkanı olan herkes salona koşmalı her maç. alacağınız tatminin garantisi naçizane benden.
• 4

  basketbol macina gitmek ve bu aktivite icerisinde olmak, emin olun * futbol maci izlemekten cok daha kolay ve komforludur. bir kere dusunun ki, her yer kapali tribundur. * kafeterya, otopark, tuvalet vs. gibi gerekli bolumlere ulasma cok daha kolaydir. kufur, fitbol tribunlerine oranla yok denecek kadar azdir. her taraftara gore bolumler mevcuttur.
  
  * ben bogazim patlayana kadar takimimi desteklerim diyorsaniz, bunun icin tribunlerin neredeyse yarisi emrinize amadedir.
  * yok ben daha sakin maci seyredecegim diyorsaniz, bunun icin de bolumler mevcuttur. o hengame ve action'un arasina girmek ve ailemi oraya goturmeyi tercih etmiyorum diyorsaniz da, rahatlikla kendisinize uygun bir yer bulursunuz.
  * ben olayin teknik yonuyle daha cok ilgileniyorum derseniz, cok az bir miktar daha odeyerek maci saha ici diye tabir edilen, bench'in hemen arkadasindan takip edebilirisiniz. kendinizi gercekten yardimci antrenor gibi falan hissetmeye basliyorsunuz bir sure sonra.
  
  ayrica basketbol mac biletleri, futbol maclarina gore cok daha uygun fiyatlidir. ha tabi, bunu sallamayan arkadaslar yok mudur, vardir ve is bu baslikta kendilerinin kulaklari bolca cinlamistir:
  
  (bkz: basketbol macina 5 lira vermekten kacinan taraftar)
  
  maci hangi acindan takip ederseniz edin, futbol maclarina gore kendinizi cok daha macin icinde hissedersiniz. hele bi de sahaya daha yakinsaniz, tadindan yenmez.
  
  bu spordan hoslanmayanalar icin tabi ki de yapilabilecek bir sey yoktur. ancak azicik bile ilgisi olup da, salonda basketbol maci tadina varmayan yazarlarimizi salonlara davet ediyorum. maclardan once yaptigimiz zirveler de, bu keyifli musabakalarin cabasi olarak akillarda kalmaktadir. onlara da herkes davetlidir pek tabi ki.
  
  hamis: thisisthebesttillwedobetter agabeyimin abdi ipekci yol tariflerine nacizane bir tane de ben eklemek isterim. kabatas'a ulasimi kolay olan yazarlarimiz, kabatas'dan tramvaya binip, topkapi duraginda inecekler. topkapi'da indikleri yolun karsisina gectiklerinde, oradan kalkmakta olan zeytinburnu dolmuslarini * gorecekler. bu dolmuslar sizi salonun onune kadar goturmektedir.
• 5

  basketboldan çakmadığım halde arada bir yaptığım şeydir. aslında konu basketboldan anlamak ya da anlamamak değildir. sonuçta gişede maça girecek olanlara turnike, üçlük gibi şeyler kullandırılıp başarılı olanları alıp gerisine "siktirin gidin" denmiyor. amaç galatasarayımızın seyirciye en çok ihtiyaç duyduğu amatör şubelere destek olmaktır. zaten bileti 5 lira olan bir spor aktivitesi adama çok koymaz. demem o dur ki "gidin lan neyi bekliyorsunuz".