hakan şükür,
ümit karan,
shabani nonda ve
serkan çalık'tan oluşan bir forvet kadrosuna sahiptik. teknik direktörümüz
karl heinz feldkamp, bu maça tek forvet serkan'la başlamıştı.
sakatlığı geçmeyen nonda'nın oynayamayacağı kesindi ama hakan şükür iyileşmiş, hatta son idmanlara da katılmıştı. herkes trabzon karşısında hakan'ın forma bulacağını düşünürken, trabzon kafilesinde hakan yoktu. asıl şoku maçtan önce ilk on birleri görünce yaşadık, nonda ve hakan yokken takımın en büyük gol ümidi konumunda olan ümit karan da yedekler arasındaydı. o an anladık ki, sakatlık vs hikaye. feldkamp maça kalabalık orta sahayla çıkmak istiyor. (zaten bu maçtan bir hafta sonra oynanan, başakşehir ya da o zamanki adıyla büyükşehir maçında oyun içerisinde hakan, nonda ve ümit üçlüsüne forma şansı vermişti.)
neyse efendim, feldkamp'ın savunma ağırlıklı kadrosunu gören
ersun yanal da maç öncesi klasik boş muhabbetlerinden birini çevirdi ve "herkesin korktuğu ve sahaya beraberlik için çıktığı bir trabzonspor yarattık." dedi. :) dakikalar 89'u gösterirken serkan çalık'ın golü geldi ve her zamanki gibi ersun yanal'ın söylemleri boş slogan olarak havada kaldı.