200
seyirci muhteşemdi. sezonun başından beri böyle coşkulu seyirci görmedim ali sami yen'de. anladığım kadarı ile fenerbahçe'nin ibb karşısındaki mağlubiyeti ve avrupa kupalarından elenip lige kalmış olmamız taraftarımızı oldukça ajite etmiş. harikaydılar. helal olsun.
kasımpaşa bu sezonun başından beri ali sami yen'e futbol oynamak için gelmiş ilk yerli takımdı. bu cesareti ve özgüveni nasıl kazanmışlar bilemiyorum. sanıyorum önceden aldıkları bir kaç galibiyet ile jo ve dos santos bilinmeyenleri, onları katı defans yapıp beraberliğe yatmak yerine çıkıp top oynayarak gerekirse 3 puan almaya yönlendirmiş.
maç başladıktan on dakika sonra kasımpaşa'nın bu cesur tavrına karşı ileride oynayan arda-dos santos-jo-keita dörtlüsünün bu açık defans karşısında yapabileceklerini görünce herkes "maç bizim" demeye başladı.
benim salatalık sandığım dos santos, kasımpaşa'nın açık defansı önünde muhteşem sprintleri ve pasları ile beni mest etti. gerçi bir de kapalı defans karşısında yapacaklarını ileride görmemiz lazım. sprintleri mükemmel ama yakaladığı fırsatları kullanmak isterken ayaklarına tam hakim olamadı. eğer onu da becerebilirse başlığının altına okkalı bir özür yazısı döşeneceğim. onu geçtim, bu adamın bugün sahadaki oyununu görünce her ayağına top geldiğinde rijkaard'ı andım. bu adamın hali buysa iki gün evvelki atletico maçında 90+2 de oyuna alınması komik. komik olmasının yanı sıra galatasaray'ın avrupa vizyonuna resmen ihanet. rijkaard önceden verdiği beyanatta belirttiği üzere, galatasaray iki-üç kulvarda birden koşmasın, sadece milli lig de kalsın diye resmen satmış takımı. dos santos'un bugünkü performansı bize bunu gösterdi.
takıma gelince, ayhan haricinde muhteşemdiler. hangi birini anlatalım. her dakikası ayrı bir güzeldi. bu sezon ali sami yen de seyrettiğimiz tek güzel müsabakaydı. gerçi 2-1 den sonra kasımpaşa'lı bir çocuk onsekizin içinden yukarıya vurdu topu. o top gol olsaydı biraz tadımız kaçardı ama bu takım bugün üç yese beş atardı dört yese sekiz.
baros'u filan özlemem artık. ayhan'ı çıkar elano'yu koy, caner'i çıkar kewell'i koy barcelona'yı yensin.
bir de; 1 kasım 2009 galatasaray sivasspor maçı'ndan beri, uzun zaman sonra 2 den fazla farkla kazandığımız ilk lig maçıdır kendileri. on maç sonra yani.
umutlandım mı. evet... umarım boşa çıkmaz... lig şampiyonluğuna da razıyım. umarım rijkaard beni delirtmez..
edit: ters kale oynadığımız maçlardan biridir.
kasımpaşa bu sezonun başından beri ali sami yen'e futbol oynamak için gelmiş ilk yerli takımdı. bu cesareti ve özgüveni nasıl kazanmışlar bilemiyorum. sanıyorum önceden aldıkları bir kaç galibiyet ile jo ve dos santos bilinmeyenleri, onları katı defans yapıp beraberliğe yatmak yerine çıkıp top oynayarak gerekirse 3 puan almaya yönlendirmiş.
maç başladıktan on dakika sonra kasımpaşa'nın bu cesur tavrına karşı ileride oynayan arda-dos santos-jo-keita dörtlüsünün bu açık defans karşısında yapabileceklerini görünce herkes "maç bizim" demeye başladı.
benim salatalık sandığım dos santos, kasımpaşa'nın açık defansı önünde muhteşem sprintleri ve pasları ile beni mest etti. gerçi bir de kapalı defans karşısında yapacaklarını ileride görmemiz lazım. sprintleri mükemmel ama yakaladığı fırsatları kullanmak isterken ayaklarına tam hakim olamadı. eğer onu da becerebilirse başlığının altına okkalı bir özür yazısı döşeneceğim. onu geçtim, bu adamın bugün sahadaki oyununu görünce her ayağına top geldiğinde rijkaard'ı andım. bu adamın hali buysa iki gün evvelki atletico maçında 90+2 de oyuna alınması komik. komik olmasının yanı sıra galatasaray'ın avrupa vizyonuna resmen ihanet. rijkaard önceden verdiği beyanatta belirttiği üzere, galatasaray iki-üç kulvarda birden koşmasın, sadece milli lig de kalsın diye resmen satmış takımı. dos santos'un bugünkü performansı bize bunu gösterdi.
takıma gelince, ayhan haricinde muhteşemdiler. hangi birini anlatalım. her dakikası ayrı bir güzeldi. bu sezon ali sami yen de seyrettiğimiz tek güzel müsabakaydı. gerçi 2-1 den sonra kasımpaşa'lı bir çocuk onsekizin içinden yukarıya vurdu topu. o top gol olsaydı biraz tadımız kaçardı ama bu takım bugün üç yese beş atardı dört yese sekiz.
baros'u filan özlemem artık. ayhan'ı çıkar elano'yu koy, caner'i çıkar kewell'i koy barcelona'yı yensin.
bir de; 1 kasım 2009 galatasaray sivasspor maçı'ndan beri, uzun zaman sonra 2 den fazla farkla kazandığımız ilk lig maçıdır kendileri. on maç sonra yani.
umutlandım mı. evet... umarım boşa çıkmaz... lig şampiyonluğuna da razıyım. umarım rijkaard beni delirtmez..
edit: ters kale oynadığımız maçlardan biridir.