1531
onyekuru?
https://anketinho.com/2454/
---edit----
bence galatasaray'ın şu durumunda çok büyük hatadır zorunlu satın alma şartının olmaması.
1. onyekuru ne olduğu ne çıkacağı bilinmez bi' oyuncu değildir. her geldiği dönemde ne vereceğini net olarak kanıtlamıştır.
2. bu en korktuğum durum. hepimizin malumu bu sezon bitmeden ya da bittikten biraz sonra seçime gidilecek galatasaray'da. mustafa cengiz aday olacak mı olsa bile seçilebilecek mi belli değil? diyelim ki aday olmadı ve başka birisi seçildi bu durumda yeni yönetim pandemi koşullarında bi' anda birçok sorunla baş başa kalacak. şimdiki yönetim de birçok sorunla baş başa ancak onlar galatasaray'ın girdisini çıktısını, cari mali yapısını, sponsorlarla ilişkileri vs.. filan net olarak bildiklerinden koltuğa yeni oturmuş bi' yönetime göre kısa vadeli sorunları çözme kabiliyetine daha çok sahipler. üstelik bence bi' potansiyel sorun da yeni seçilmesi muhtemel yönetim fatih hoca ile önceden bağlatı kurması. bu bağlantı inşallah kurulur da bir de fatih hoca'nın ''yeni yönetimin önünü açmak adına istifa ettim.'' gibi şeyleri ile uğraşmayız. bilirsiniz ki fatih terim böyle ''havalı'' hareketlerin hastasıdır. belki yeni yönetim acayip hazırlıklı gelip hiç bi' soruna mahal de vermeyebilir orasını bilemiyorum ama ortadaki bu belirsizliğin onyekuru'nun bonservisi konusunda saçma sapan durumlara dönme ihtimali kesinlikle yoktur diyemiyorum galatasara'da geçmişte yaşanan birçok garip ötesi durumları düşünerek. galatasaray kayyuma devredilsin diye dava açan adamlar dolu genel kurulda. bizim birçok avrupa kulübü gibi oturmuş bi' kurumsal mekanizmamız olmadığından yönetimden bağımsız futbol takımın orta ve uzun vadeli planları da tıkır tıkır işleme gibi bi' durumu yok maalesef. bu bakımdan ortada zorunlu satın alma şartı olsaydı yeni yönetimin planlarını buna göre yapmasına neden olabilirdi. şimdi 11 haziaran'a kadar monaco'ya ödenmesi gereken 4.350.0000 milyon euro yeni seçilecek yönetimin -biraz da seçimin zamanına bağlı olarak- elini kolunu bağlayabilir. bu muğlaklık açıkçası beni tedirgin ediyor.
https://anketinho.com/2454/
---edit----
bence galatasaray'ın şu durumunda çok büyük hatadır zorunlu satın alma şartının olmaması.
1. onyekuru ne olduğu ne çıkacağı bilinmez bi' oyuncu değildir. her geldiği dönemde ne vereceğini net olarak kanıtlamıştır.
2. bu en korktuğum durum. hepimizin malumu bu sezon bitmeden ya da bittikten biraz sonra seçime gidilecek galatasaray'da. mustafa cengiz aday olacak mı olsa bile seçilebilecek mi belli değil? diyelim ki aday olmadı ve başka birisi seçildi bu durumda yeni yönetim pandemi koşullarında bi' anda birçok sorunla baş başa kalacak. şimdiki yönetim de birçok sorunla baş başa ancak onlar galatasaray'ın girdisini çıktısını, cari mali yapısını, sponsorlarla ilişkileri vs.. filan net olarak bildiklerinden koltuğa yeni oturmuş bi' yönetime göre kısa vadeli sorunları çözme kabiliyetine daha çok sahipler. üstelik bence bi' potansiyel sorun da yeni seçilmesi muhtemel yönetim fatih hoca ile önceden bağlatı kurması. bu bağlantı inşallah kurulur da bir de fatih hoca'nın ''yeni yönetimin önünü açmak adına istifa ettim.'' gibi şeyleri ile uğraşmayız. bilirsiniz ki fatih terim böyle ''havalı'' hareketlerin hastasıdır. belki yeni yönetim acayip hazırlıklı gelip hiç bi' soruna mahal de vermeyebilir orasını bilemiyorum ama ortadaki bu belirsizliğin onyekuru'nun bonservisi konusunda saçma sapan durumlara dönme ihtimali kesinlikle yoktur diyemiyorum galatasara'da geçmişte yaşanan birçok garip ötesi durumları düşünerek. galatasaray kayyuma devredilsin diye dava açan adamlar dolu genel kurulda. bizim birçok avrupa kulübü gibi oturmuş bi' kurumsal mekanizmamız olmadığından yönetimden bağımsız futbol takımın orta ve uzun vadeli planları da tıkır tıkır işleme gibi bi' durumu yok maalesef. bu bakımdan ortada zorunlu satın alma şartı olsaydı yeni yönetimin planlarını buna göre yapmasına neden olabilirdi. şimdi 11 haziaran'a kadar monaco'ya ödenmesi gereken 4.350.0000 milyon euro yeni seçilecek yönetimin -biraz da seçimin zamanına bağlı olarak- elini kolunu bağlayabilir. bu muğlaklık açıkçası beni tedirgin ediyor.
