• 10
    birkaç gündür buraya yazmaya fırsatım olmadı ancak dün kadınlarda ve erkeklerde yarı finaller tamamıyla belli oldu. açıkçası erkekler tarafına baktığımızda çeyrek final eşleşmelerinden belki denis shapovalov - pablo carreno busta eşleşmesi kısmen süpriz oldu diyebiliriz. bunu süpriz olarak değerlendirmemi de shapovalov'un turnuvadaki genel performansına, epik maçlar oynamasına ve carreno busta maçında setlerde 2-1 geriye düştükten sonra 4. sette bagel atmasına bağlayabiliriz. o maçın son setini izleyebildim. sanıyorum carreno busta 2. ve 3. seti tie-break ile kazandıktan sonra 4. sette erken break verince aktif dinlenmeye geçti ve 5. sete hazırlandı. 5. sette en kritik yerde kırıp duruma 4-2 yaptıktan sonra da bir daha arkasına bakmadı. shapovalov toplamda benim daha çok beğendiğim bir oyuncu olsa da carreno busta buraları oynamayı tartışmasız shapovalov'dan daha iyi bilen bir oyuncu. 2017 yılında hem roland garros'da hem de amerika açık'ta 2. haftayı görmüş bir oyuncu. hatta amerika'da bu sene olduğu gibi yarı final yapıp kevin anderson'a 4 sette kaybetmişti. hatta bu sefer borna coric'i 4 sette yenerek yarı finale gelen alexander zverev karşısında 2017'dekine nazaran çok daha fazla şansı olduğunu düşünüyorum. hele de zverev turnuva genelindeki 2. servis performansını devam ettirirse.

    erkeklerdeki diğer çeyrek final maçlarında süpriz çıkmadı. dominic thiem sağlam bir oyunla alex de mineur'ü 3 sette geçti ve amerika açık'taki ilk yarı finaline ulaştı (2018'de çeyrek finalde rafael nadal'a epik maçta kaybetmişti). de mineur için buralar çok önemli tecrübeler. kendisi de maçtan sonra bunu söyledi. bir anda parmak şıklatarak grand slam kazanamayacağını, bunun bir süreç olduğundan bahsetti. diğer çeyrek finalde ise daniil medvedev benim beklediğimden çok daha tek taraflı bir maç andrey rublev'i set vermeden geçti ve böylelikle turnuvada set kaybetmemeye devam etti. medvedev (novak djokovic hariç) burada en derli toplu tenis oynayan oyuncu. geçen sene finali kaybetmişti. burada en büyük aday olarak gözüküyor. ayrıca şöyle de bir grafiğine denk geldim:

    https://pbs.twimg.com/...t=jpg&name=large
    https://pbs.twimg.com/...t=jpg&name=large

    bu grafikleri şöyle açıklayabiliriz. medvedev 2018 yılında winston salem turnuvasında servis atarken top ile raketin buluştuğu noktalar berabere tarafında 3 feet, 1 inch (94 cm)'lik bir düzleme yayılırken (avantaj kortunda da 73,5 santim) bu mesafe 2020 amerika açık tenis turnuvası'nda berabere kortunda 35,5 santime, avantaj kortunda 43 santime kadar inmiş durumda. bunun anlamı şu olabilir: oyuncu servisi t'ye veya dışa kaçan kullanırken rakibine belli edecek biçimde topu yukarıya atıyor ise rakibi tarafından servisinin önceden okunma olasılığı artar. ancak medvedev'in 2020 yılında olduğu gibi top ile raketin buluştuğu noktalar yaklaşık olarak tutarlılık gösteriyorsa (yani varyansı azsa) tahmin edilmesi çok daha zor olacaktır. medvedev de 2 yıllık süreç içinde bu konuda epey yol katetmiş gibi gözüküyor.

    kadınlar tarafı turnuva başından beridir daha ilgi çekici bir durumda. benim favorim olan petra kvitova 4. turda istatistiklerde ağırlıkla önde bitirdiği maçta shelby rogers'a 3 sette kaybetmişti. 4. turda oyuncuların gösterdiği formun çeyrek finallerde de devam ettiğine şahit olduk. örneğin; şu ana kadar müthiş bir tenis ortaya koyan jennifer brady (bkz: #2966262) çeyrek finalde yulia putintseva karşısında zorlanmadı. benzer şekilde 2018 şampiyonu naomi osaka da 2 sette shelby rogers'ı mağlup etti. annelerin karşılaşmasında eski günlerini hatırlatan tsetlana pironkova, serena williams karşısında ilk seti almasına rağmen kaybetti. ayrıca serena'yı bu turnuvada ilk kez 4. turda maria sakkari maçında izleme fırsatını bulmuştum. mükemmel bir maçtı. iki oyuncu da geri adım atmadı ama sonunda tecrübe kazanmıştı. şunu belirtmeliyim ki serena williams benim beklediğimin çok üzerinde bir kalitede kortta hareket ediyor. geçtiğimiz senelerde kağnı kadar yavaşlamışken bir nebze de olsa tekrardan hızını kazanmış gözüküyor. son çeyrek final eşleşmesinde buraya kadar gelmesini beklediğim elise mertens, victoria azarenka'ya hiç direnemedi. azarenka'nın kazanacağı tahmin edilebilirdi tabiki fakat mertens'in yalnızca 1 oyun alabilmesi beni şaşırttı açıkçası. yarı finalde erken bir final izleyeceğiz: serena williams - victoria azarenka. şu ana kadar bu ikili 2'si finalde olmak üzere 3 kere amerika açık'ta karşılaştılar ve serena bu 3 maçı da kazandı. ancak 2012 ve 2013'te finalde karşılaşırlarken victoria azarenka 1 set almayı başarmıştı. toplamda da serena williams h2h'lerde 18-4 ile üstün. umarım kaliteli bir maç izleriz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın