2377
bizim oynatmak istediğimiz futbola zaten uymayan ama hem "sattığın kadar al" muhabbeti çerçevesinde bu yaz transfer döneminde satılarak paranın bu döneme aktarılmak istenmesi hem de takımdaki forvet yokluğu (ara transferin başında hocanın takımda kalan son santrafor eren'in de serdar ile birlikte ayrılacağını söylediği instagram tv videosunu hatırlayanlar vardır) nedeni ile, üzerine bir de diğer tüm alternatiflerin olmamasına rağmen abdurrahim albayrak'ın halen "1 değil 2 forvet alacağız" açıklaması ve aynı anlarda yapılan "profesyonel dünyanın umulmadık bariyerleri" açıklamasına karşılık süper lig'de "daha dünkü çocuk" diye anılabilecek başakşehir'in başkanı denilen zat'ın bile dalga geçilecek açıklamaları nedeni ile parçalıyı giyme şerefine nail olmuş futbolcumuzdur kendisi.
bu kadar uzun da tanım yapılmaz değil mi, ama hakikaten böyle.
ve devre arasında çaresiz kalmamız nedeni ile bize 10 milyon euro bedele mal oldu kendisi.
peki, futbola neden uymuyor?
bakın, galatasaray futbol takımının 2018 - 2019 sezonunda iki kanattaki oyuncularından birisi feghouli, diğeri onyekuru. bu adamlar zaten tabela yapmaya yatkın ki olmasalardı eğer şampiyon olamayacağımız 2 kere 2 4 kadar basit. yani bu adamlar forvet beslemez. merkezlerindeki belhanda evet oyun kurar ama forvet beslemez, kanatlar üzerinden oynamayı tercih ediyor. gerideki badou ve fernando - donk - selçuk artık kimi derseniz diyin forvet temelli bir oyun oynamaz. kim kaldı geriye, bekler. nagatomo - mariano - linnes - ömer bayram - emre taşdemir vardı elimizde bek olarak. bu adamlar da zaten forvetin ayağına - kafasına tık diye topu indirmiyor, boşta kim varsa ona oynuyor.
şimdi buraya kadarı bizim oynadığımız futbol ile alakalı olan kısmı. diğer kısmı da rakibin bize karşı oynadığı kısmı bu işin. sezonda 34 maç oynuyoruz, belki 1 belki 2 maçta karşımızdaki rakip en azından biraz daha kapalı olmayan bir futbol anlayışı ile sahaya çıkıyor. iyimser baksak desek ki 4 maç böyle (ki değil) yine de 30 maçtaki tüm rakiplerimiz iç saha veya deplasman fark etmeksizin "kalenin önüne otobüsü çekelim, ileriye koyalım bir tane pırpır futbolcu, fatih terim zaten gol gelmedikçe iyice yüklenecek bekler vs. çıkacak, aldığımız topu şişiririz pırpır pozsiyonu bulur atarsa alırız, atamazsak da en azından puanı almış oluruz" kafa yapısı ile sahada oluyor. e bu sistemde diagne kadar sabit bir forvet (kasımpaşa'da bile maç başı 1.2 dribbling denemesi olan - bize gelince bu istatistik 0.6'ya düştü kaynak: https://tr.whoscored.com/...2/Show/Mbaye-Diagne) doğal olarak bizim sistemimizle asla ama asla uyuşmayacak bir futbolcu.
hadi işin sistem kısmını da geçelim. bu adam net şımardı geçen sezon gösterdiği performans sonrasında. penaltı muhabbetini hatırlıyorsunuz değil mi rize maçındaki? bu açık ve net fatih terim gibi bir otoriteyi bile dinlemeden dümdüz şımarmanın göstergesidir.
durum bu. bu adam bizim sistemimize, bizim takımın "mindset"ine, mentalitesine ve en önemlisi rakiplerin bize karşı oynadıkları futbola asla uygun bir forvet değil, olmadı da. zaten yukarıda bahsettim, tamamen "sattığın kadar al çerçevesinde önümüzdeki sezon bir arap takımına satarız kadromuzdaki diğer eksikleri oradan gelecek para ile hallederiz" düşüncesi ile transfer edildiğini düşünüyorum ben. yoksa ne fatih hoca, ne diğer antrenörler, ne güzide yöneticilerimiz bu kadar bizimle "uyuşmayan" bir futbolcuya ne bu paraları verirlerdi ne de bu kadar uzun vadeli sözleşme yaparlardı.
uzun vadeli sözleşme de "tok satıcı" rolünü oynamak için bir çözümdü. doğal olarak.
e şimdi bu kadar plan bu adam üzerine yapılmış. bu belli. abi taraftar olarak bu planlamada sen var mısın? yoksun. ben var mıyım? yokum. senin diagne'nin instagram'ına girip de "s*ktir git" yazan kuzenin var mı? o da yok.
neden yok biliyor musun? çünkü taraftarın bu işe bir dahlinin olmasını kimse istemiyor.
bunu istememe nedeni de çok açık.
arkadaşlar, 2019'dayız. insanlar yeni tanıştığı birisini bile önce sosyal medyadan takip edip bakıyor "ne yapıyor, ne yazıyor, nasıl bir çevresi var" vs. ve sonrasında o insanla ilişkisine yön veriyor. bu "stalk" muhabbeti önceden gizli gizli yapılırken (facebook, twitter'ın ilk zamanları vs.) artık herkes bunu söylüyor ve çoğu da "ben iyi stalk'larım" diye bununla gurur bile duyuyor. dünya artık böyle bir yer olmuşken, siz kaldırıp da bu adamın instagram profiline yorum kısmına "s*ktir git bu takımdan" ya da "istemiyoruz seni" vb. yorumlar yaptığınızda bu adamla ilgilenen kulüpler de doğal olarak bu yorumları inceliyor. arkadaş kusura bakma da, kuzeninin profiline girip "naber la y*raaaam" diye yaptığın yorum gibi yorum yapmıyorsun ki. bu takımı seviyorsan evet diagne'nin gitmesini istemekte haklısın bak yukarıda yazdığım bütün yazıda sana hak verdim ama bunu yorum olarak sen dile getirdiğinde almak isteyen kulüp diyor ki "ya bu adam 30 gol atmış tamam, ama taraftar neden böyle davranıyor?" ve işi birazcık daha ağırdan alıp daha detaylı bir araştırma yapıyor. e diagne zaten çok aklı selim bir futbolcu değil ki bunu hepimiz biliyoruz şu transfer döneminde manyak etti hepimizi bir bayrak koyuyor bir kaldırıyor bir taraftarın sevgi dolu yorumlarını hikaye atıyor bir "gitmiyorum" falan yazıp atıyor. normal değil yani bu durum, hepimiz de farkındayız bunun. ama arkadaş sen bunu yaptığın zaman, karşıdaki kulübün alacağı varsa bile, illa alacaksa kırmışsa kafayı bile bu futbolcu ile bir frene basıyor. daha temkinli davranmaya başlıyor.
sonuç? transfer süreci uzadı.
neden? sen kuzeninin profiline yazdığın yorum gibi diagne'nin profiline yorum attığın için.
hiç taraftarın etkisi yoktur şöyledir böyledir demeyin. sene 2010 bile olsa haklı olursunuz. 2015'te bile haklı olabilirdiniz. ama bugün dünya o elinizdeki telefonun, bilgisayarınızın siyah aynasından baktığınız kadar. gerçekten o kadar ve siz birisiyle tanıştığınızda sizi bile ne kadar inceleyip sonra sizinle ilgili bir karara varıyorlar.
çok net anlatmaya çalıştım, "belirli bir kişiye anlatır gibi" anlattım hatta bak artık ne olur anlayın şu olayı.
bak belhanda geldiğinde o kadar yorum yaptınız insta'sına, ne oldu? sneijder mi kaldı belhanda transferi mi iptal oldu? yok, ikisi de ne istenildiyse o oldu. aynısı diagne'de de olacak. ama sen "s*ktir git" yazdığın için bugün olacaksa bugün değil ağustos'un ortasında olacak, belki daha düşük bedelle olacak. sonra biz yine kısa sürede transfer için her yerimizden terler akıtacağız, hatta belki sezona eksik başlayacağız.
ne olur artık daha temkinli olun lütfen. içinizden bir taraftar olarak sizden bu kadar mantık beklemek eminim ki çok şey istemek değil.
bu kadar uzun da tanım yapılmaz değil mi, ama hakikaten böyle.
ve devre arasında çaresiz kalmamız nedeni ile bize 10 milyon euro bedele mal oldu kendisi.
peki, futbola neden uymuyor?
bakın, galatasaray futbol takımının 2018 - 2019 sezonunda iki kanattaki oyuncularından birisi feghouli, diğeri onyekuru. bu adamlar zaten tabela yapmaya yatkın ki olmasalardı eğer şampiyon olamayacağımız 2 kere 2 4 kadar basit. yani bu adamlar forvet beslemez. merkezlerindeki belhanda evet oyun kurar ama forvet beslemez, kanatlar üzerinden oynamayı tercih ediyor. gerideki badou ve fernando - donk - selçuk artık kimi derseniz diyin forvet temelli bir oyun oynamaz. kim kaldı geriye, bekler. nagatomo - mariano - linnes - ömer bayram - emre taşdemir vardı elimizde bek olarak. bu adamlar da zaten forvetin ayağına - kafasına tık diye topu indirmiyor, boşta kim varsa ona oynuyor.
şimdi buraya kadarı bizim oynadığımız futbol ile alakalı olan kısmı. diğer kısmı da rakibin bize karşı oynadığı kısmı bu işin. sezonda 34 maç oynuyoruz, belki 1 belki 2 maçta karşımızdaki rakip en azından biraz daha kapalı olmayan bir futbol anlayışı ile sahaya çıkıyor. iyimser baksak desek ki 4 maç böyle (ki değil) yine de 30 maçtaki tüm rakiplerimiz iç saha veya deplasman fark etmeksizin "kalenin önüne otobüsü çekelim, ileriye koyalım bir tane pırpır futbolcu, fatih terim zaten gol gelmedikçe iyice yüklenecek bekler vs. çıkacak, aldığımız topu şişiririz pırpır pozsiyonu bulur atarsa alırız, atamazsak da en azından puanı almış oluruz" kafa yapısı ile sahada oluyor. e bu sistemde diagne kadar sabit bir forvet (kasımpaşa'da bile maç başı 1.2 dribbling denemesi olan - bize gelince bu istatistik 0.6'ya düştü kaynak: https://tr.whoscored.com/...2/Show/Mbaye-Diagne) doğal olarak bizim sistemimizle asla ama asla uyuşmayacak bir futbolcu.
hadi işin sistem kısmını da geçelim. bu adam net şımardı geçen sezon gösterdiği performans sonrasında. penaltı muhabbetini hatırlıyorsunuz değil mi rize maçındaki? bu açık ve net fatih terim gibi bir otoriteyi bile dinlemeden dümdüz şımarmanın göstergesidir.
durum bu. bu adam bizim sistemimize, bizim takımın "mindset"ine, mentalitesine ve en önemlisi rakiplerin bize karşı oynadıkları futbola asla uygun bir forvet değil, olmadı da. zaten yukarıda bahsettim, tamamen "sattığın kadar al çerçevesinde önümüzdeki sezon bir arap takımına satarız kadromuzdaki diğer eksikleri oradan gelecek para ile hallederiz" düşüncesi ile transfer edildiğini düşünüyorum ben. yoksa ne fatih hoca, ne diğer antrenörler, ne güzide yöneticilerimiz bu kadar bizimle "uyuşmayan" bir futbolcuya ne bu paraları verirlerdi ne de bu kadar uzun vadeli sözleşme yaparlardı.
uzun vadeli sözleşme de "tok satıcı" rolünü oynamak için bir çözümdü. doğal olarak.
e şimdi bu kadar plan bu adam üzerine yapılmış. bu belli. abi taraftar olarak bu planlamada sen var mısın? yoksun. ben var mıyım? yokum. senin diagne'nin instagram'ına girip de "s*ktir git" yazan kuzenin var mı? o da yok.
neden yok biliyor musun? çünkü taraftarın bu işe bir dahlinin olmasını kimse istemiyor.
bunu istememe nedeni de çok açık.
arkadaşlar, 2019'dayız. insanlar yeni tanıştığı birisini bile önce sosyal medyadan takip edip bakıyor "ne yapıyor, ne yazıyor, nasıl bir çevresi var" vs. ve sonrasında o insanla ilişkisine yön veriyor. bu "stalk" muhabbeti önceden gizli gizli yapılırken (facebook, twitter'ın ilk zamanları vs.) artık herkes bunu söylüyor ve çoğu da "ben iyi stalk'larım" diye bununla gurur bile duyuyor. dünya artık böyle bir yer olmuşken, siz kaldırıp da bu adamın instagram profiline yorum kısmına "s*ktir git bu takımdan" ya da "istemiyoruz seni" vb. yorumlar yaptığınızda bu adamla ilgilenen kulüpler de doğal olarak bu yorumları inceliyor. arkadaş kusura bakma da, kuzeninin profiline girip "naber la y*raaaam" diye yaptığın yorum gibi yorum yapmıyorsun ki. bu takımı seviyorsan evet diagne'nin gitmesini istemekte haklısın bak yukarıda yazdığım bütün yazıda sana hak verdim ama bunu yorum olarak sen dile getirdiğinde almak isteyen kulüp diyor ki "ya bu adam 30 gol atmış tamam, ama taraftar neden böyle davranıyor?" ve işi birazcık daha ağırdan alıp daha detaylı bir araştırma yapıyor. e diagne zaten çok aklı selim bir futbolcu değil ki bunu hepimiz biliyoruz şu transfer döneminde manyak etti hepimizi bir bayrak koyuyor bir kaldırıyor bir taraftarın sevgi dolu yorumlarını hikaye atıyor bir "gitmiyorum" falan yazıp atıyor. normal değil yani bu durum, hepimiz de farkındayız bunun. ama arkadaş sen bunu yaptığın zaman, karşıdaki kulübün alacağı varsa bile, illa alacaksa kırmışsa kafayı bile bu futbolcu ile bir frene basıyor. daha temkinli davranmaya başlıyor.
sonuç? transfer süreci uzadı.
neden? sen kuzeninin profiline yazdığın yorum gibi diagne'nin profiline yorum attığın için.
hiç taraftarın etkisi yoktur şöyledir böyledir demeyin. sene 2010 bile olsa haklı olursunuz. 2015'te bile haklı olabilirdiniz. ama bugün dünya o elinizdeki telefonun, bilgisayarınızın siyah aynasından baktığınız kadar. gerçekten o kadar ve siz birisiyle tanıştığınızda sizi bile ne kadar inceleyip sonra sizinle ilgili bir karara varıyorlar.
çok net anlatmaya çalıştım, "belirli bir kişiye anlatır gibi" anlattım hatta bak artık ne olur anlayın şu olayı.
bak belhanda geldiğinde o kadar yorum yaptınız insta'sına, ne oldu? sneijder mi kaldı belhanda transferi mi iptal oldu? yok, ikisi de ne istenildiyse o oldu. aynısı diagne'de de olacak. ama sen "s*ktir git" yazdığın için bugün olacaksa bugün değil ağustos'un ortasında olacak, belki daha düşük bedelle olacak. sonra biz yine kısa sürede transfer için her yerimizden terler akıtacağız, hatta belki sezona eksik başlayacağız.
ne olur artık daha temkinli olun lütfen. içinizden bir taraftar olarak sizden bu kadar mantık beklemek eminim ki çok şey istemek değil.
