galatasaray futbol takımı

öncelikle takımdan gidecek yabancı isimlerin culio, ne kadar üzülsek de ulu yohan ve big chef olacağı kanaatindeyim. fatih hocanın ikinci yarıda oynadığımız ve gayet güzel verim aldığımız 4-3-1-2 formatından vazgeçmeyeceğini düşünürsek ki burak ve sneijder olduğu sürece bu formatla oynamak zorundayız. çünkü 4-3-3 oynamak istesek ne sneijder'e ne de burak'a yer bulamayacağımız ortada. 4-4-2 yi ise schalke ve diğer birkaç maçta oynayamayacağımızı gördük çünkü sneijder'i sol çizgide oynatmaya çalıştık mecburiyetten dolayı ve sneijder'in veriminin ne kadar azaldığını gördük. ayrıca 4-2-3-1 oynamak istesek bu sefer de sneijder için sorun yok ancak burağın etkinliğini çok azlatacağımızı düşünüyorum 3lünün sağ tarafında. çünkü burak belirli bir alanda sınırlandırılmaması gereken oyuncu, en önemli özelliği araya attğı koşular ve kaleciyle karşı karşıya kaldığında rahatlıkla gol yapabilmesidir. eğer o pozisyonda oynatırsak bu özelliklerini minimize ederiz ve burağı burak yapan özelliklerini bir kenara atarız. buraya kadar yazdıklarımla anlatmak istediğim şey eğer sneijder ve burak seneye takımımızda olacaksa ki sneijder kesin olacak, bu oyuncularla en mantıklı sistem 4-3-1-2'dir. şimdi yazacaklarım ise kendimce uygulanması gereken transfer ve dolayısıyla yabancı sınırı mevzusuyla ilgili olacak. öncelikle mevzuya hamitten başlayarak girmek istiyorum. hamit'e ayrı bir hayranlığım vardır ve yaklaşık 6-7 senedir hamit'i gs forması içinde görmek için birçok gslı gibi ben de sabırsızlanıyordum ve sonunda geçen sene formamızı sırtına geçirdi. yeminle söylüyorum bu adam gs forması giymeden ölsem gözüm açık giderdi. herneyse konuyu dağıtmayayım, evet hamit bize geldi ancak o beklediğimiz hamit'ten eser yoktu ve birçoğumuz hayal kırıklığına uğradı. fatih terim de bunu düşündü ki orta sahaya alper potuk'u istedi ve muhtemelen alperi hamit'in yerinde oynatıp daha dinamik ve hızlı bir orta saha yaratmak istedi selçuk ve melo ile birlikte. ancak şikeciler alperin bizim için ne kadar önemli olduğunu gördü ve kendi orta sahalarında yığınla adam olmasına rağmen yüklü bir bonservisle aldı ve kendileri oynatmasa bile en azından bize yaretmedi. fatih hocanın alperi bu kadar istemesinden dolayı anlaşılacağı üzere seneye de üçlü bir orta sahayla oynayacağız. işte bu noktada bizim için iki tane futbolcu ismi ön plana çıkıyor; birisi eski kaptanımız arda turan bir diğeri ise gökhan inler. öncelikle arda transferi şuan bizim için olmazsa olmazdır, neden böyle düşünüyorum hemen açıklayayım.. öncelikle takıma yerleştireceğimiz yabancıların banko olanlarını yazalım; drogba, sneijder, chedjou ve muslera. geriye 2 tane hakkımız kaldı ve iş burada başlıyor ztn. melo'yu fatih hoca takımda tutmak istiyor anladığım kadarıyla ve melo'nun da takımda kaldığını varsayarsak 5 yabancımızı tahtaya yazmış oluyoruz yani geriye 1 tane hakkımız kalıyor ve bunu da sağ ya da sol bekte kullanacağımız aşikar. bu noktaya geri dönmek üzere şimdilik başka bir paragraf açıyorum ve sahaya çıkacak olan ve yerleri garanti olan türk oyuncularımızı yazalım. bu isimler de selçuk, semih ve burak. yani sahaya çıkacak olan ilk 11'den 8 kişinin yeri garanti ve bizim 3 kişi daha yazmamız gerekiyor tahtaya 1'i yabancı olmak üzere. bu bir yabancının da sol ya da sağ bek olması şart oğlu şarttır çünkü piyasada alıp oynatabileceğimiz doğru dürüst sağ ya da sol bek oyuncusu mevcut değil. ben bu yabancı hakkın sol bekte kullanılacağını düşünüyorum ve oraya riera ya da yeni alıncak sol beki yazıyorum. eveet şimdi 2 tane türk oyuncu yerleştirmemiz gerekiyor ilk 11'e ve geriye kalan pozisyonlar da; 1.selçuk ve melo'yu tamamlayacak sol iç oynayabilecek ve gerektiğinde de çizgi oynayabilecek bir türk oyuncu. 2. sırada ise sağ bek oynayabilecek bir türk oyuncu. ilk pozisyonda anlattığım oyuncu profiline arda tarandan başka uyabilecek bir türk oyuncu ben göremiyorum, hatta ardanın iki senedir fizik gücünü ve defansif yönünü çok geliştirdiğini düşünürsek bu mevkide oynayabilecek ve bizim alabileceğimiz yabancı oyuncu sayısı da bir elin parmaklarını geçmez ki yabancı kontenjanını doldurduk yukarıda yazdığım üzere. yani arda bizim için nokta atışı olur ki ben ardanın bu sene takımımıza katılacağını düşünüyorum. gelelim ikinci pozisyona yani sağ beke, burada da aklıma gelen ilk isim hamit altıntop. önceden de milli takımda sağ bek pozisyonunda oynadığını ve iyi işler de çıkardığını hatırlarız heralde. ayrıca bu sene eboue'nin biraz vurdumduymaz oyunundan dolayı çok goller yediğimizi de hepimiz gördük bence. hamit en azından savunmaya çok yardımcı olacaktır ki fizik kondisyonunu kazanırsa eboue kadar olmasa da hücuma çıkışlarını izleyebiliriz. buraya kadar yazdıklarımla muslera-hamit-semih-chedjou-riera(veya başka bir yabancı)-selçuk-melo-arda-sneijder-drogba-burak gibi bir onbir ortaya çıktı ki bu onbir daşşaklarını yaya yaya bu ligi süpürür:) şimdi gelelim gökhan inler meselesine, eğer melo yerine gökhan gelirse oradan açılacak bir yabancı kontenjanını da sağ bekte kullanıp eboue'yi oynatırız ve yadeklerimizde de hamit gibi kaliteli ve joker oyuncuya yer vermiş oluruz..şimdi son senaryoya geliyorum; fatih hoca geçen gün çıktığı bir programda muslera'yı kesinlikle bırakmam derken, burak konusunda o kadar net ifadelerle konuşmadı. yani burak hoca için vazgeçilmez değil gibime geliyor. yani burak iyi bir bonservisle giderse o zaman melo'nun yerine gökhanı alıp, buradan doğan yabancı hakkını sağ bekte kullanmayıp yani orada hamitle devam edip, ileri uca yani sağ uç tarafa da yabancı bir oyuncu takviyesi yapılabilir, ki burada bahsettiğim oyuncu da nam-ı diğer nani:) en son senaryoma göre de ilk on bir şu şekilde oluşuyor: muslera-hamit-semih-chedjou-riera(ya da yabancı bir sol bek)-selçuk-gökhan inler-arda-sneijder-nani-drogba.. bu onbir ise süper ligden bahsetmiyorum bile, bence şampiyonlar liginde çılgın atabilir:)

not: tıp fakültesi 6.dönem öğrencisiyim yani intörnlük yapıorum ve tus'a giricem şurda 3 ay sonra. ama tusa bu kadar kafa yormuyorum şerefsizim..:)