• 6013
    geçen sezondan başlayacağım.

    kısa bir özetle: 2011 sonunda felaket kadroya doğru iskelet oyuncuları getirildi. kadro alternatifsiz de olsa, fatih terim'in 8-10 haftalık bir sürede kadroyu oturtması ve semih, emre, engin gibi oyuncuları sıfırdan ilk 11'e alıp müthiş verim elde etmesi, taraftarın müthiş desteği ve devre arasındaki doğru hamleler ile unutulmayacak bir şampiyonluk geldi.

    bu şampiyonluktan çok önce, sezon başında "galatasaray tarihinin en önemli sezonlarından biri" diye değerlendirmiştim kendimce. çünkü ciddi bir yatırım yapılmıştı. umutlar yüksekti, başkan ünal aysal coşkuyu artırmak amacıyla iddialı vaatlerde bulunmuştu, fatih terim'e dudak bükenler çoğunluktaydı. başarısızlık durumunda pek çok şey ters gidebilirdi. tüm bunların üstüne fenerbahçe her ne kadar şike skandalıyla sarsılsa da bence bundan güç de kazandı bir bakıma. hepsine ek olarak bir de playoff tüyü dikildi her şeyin üstüne...

    tüm bunlardan sıyrılıp şampiyonluğu kazanmak paha biçilemezdi.

    tıpkı 2002'deki kiralık oyuncularla kazanılan başarı gibi- ertesi sezon ise hayal kırıklığı bir şampiyonlar ligi, elden kayıp giden lig ve türkiye kupası... tıpkı 2006'da tüm tahminleri alt üst eden o müthiş özverili kadronun başardığı gibi- 2007 ise bir önceki senenin tamamen çöpe gitmesiydi. tıpkı 2008'de kalli'nin sıfırdan yarattığı genç yerli jenerasyonun başardığı gibi- 2009'da şampiyonlar ligi'ne katılamadık dahi, uefa'da hedefe yaklaşamadık, ligde ise tablo kötüydü.

    ortak nokta şu: şampiyonluktan sonra gelen sezonlar hep kötü geçti.
    önümüzdeki 2012-13 sezonunu bu kadar kritik yapan sebepelerden yalnızca biri bu.

    ***

    başka sebepler?

    - 2000'den beri yalnızca fenerbahçe 2004 ve 2005'le iki sene üstüste şampiyon olabildi. bu bile yurtiçindeki maçlara uzun süre ciddi bir psikolojik avantajla çıkmalarını sağladı. her sene değişen şampiyonlar zincirini kırmak için müthiş bir fırsat elimize geçti. kadromuz diğer takımlara göre daha oturmuş, teknik direktörümüz daha iyi, stadımız ve seyircimiz de en iyisi.

    - galatasaray'ın hala ciddi bir borcu var. her ne kadar stad, store gibi etmenler gelirleri artırdıysa da yeni kurulan bu kadronun finansmanı hisse senedi satışıyla sağlandı, ki şu an kulüp hisseleri %51'e kadar geldi. hisse satışlarına bozdurulan altınlar gibi bakmak mümkün- altınların yerine başarı koymayınca kayıp çok büyük oluyor.

    - fatih terim geçen seneki şampiyonlukla kendisine saygı duymayı unutmuş çevreleri susturmuşa benziyor olsa da galatasaray'ın "içinden" dahi pek çok kişinin pusuda beklediğini biliyoruz. her ne kadar ülke tarihinin en başarılı teknik direktörü de olsa kazanılacak 2. şampiyonluk terim'in koltuğunu sağlamlaştıracak, hocanın daha da uzun vadeli plan yapmasını sağlayacaktır.

    - uzun vadeli plan demişken- galatasaray altyapısı özellikle polat dönemindeki anlamsız hamlelerin de etkisiyle ciddi anlamda zayıfladı. öyle ki arda turan'dan beri uzun süre verim alınamayan altyapıdan yıllar önce çıkmış semih kaya ve emre çolak boğulmak üzereyken fatih terim tarafından kurtarıldı. aydın yılmaz da artık denizin dibinden çekildi desek yanlış olmaz. buna rağmen kısa vadede bu takıma girebilecek bir genç yok, 1-2 sene daha da olacak gibi gözükmüyor. altyapı tekrar şekillendirilirken ve meyve verene kadar a takımın başarı kazanarak yapılan yatırımları karşılıksız bırakmaması çok önemli.

    - galatasaray dna'sında avrupa mücadelesi bulunduran bir takım. son on yılda 2008-2009 uefa'sındaki 2-3 maç dışında camiayı tatmin edecek bir performans göremedik. diğer yandan tromsö, karpaty lviv, leverkusen, hamburg, atletico madrid gibi hayal kırıklıkları akıllara kazınmış durumda. benzer şekilde türkiye'nin "kupa beyi" olan galatasaray türkiye kupasını son 12 yılda yalnızca bir defa kazandı. hatta finale dahi yalnızca bir kere çıktı. diğer yandan bu süreçte trabzonspor ve beşiktaş 3 kupa, hatta fenerbahçe dahi 1 kupa kazandı. bu dallarda iddialı performanslar göstermek takımın, camianın ve taraftarın güvenini artıracaktır.

    - galatasaray bu sene şampiyonlar ligi'ne biraz da şans itelemesiyle 3. torbadan girdi- ancak bu gittikçe zorlaşacak. son iki sene avrupa'ya katılamamak 2 senelik dip puan olarak geri döndü ve bu iki senenin çilesi en az 4 sene daha galatasaray'ı sıralamalarda gerilerde bırakacak. üstelik diğer takımların ülke puanına vurdukları darbeler de gözönüne alınınca galatasaray yalnız kendinin değil türk futbolunun da kaderini elinde tutuyor.

    - geçen sene kurulan muslera-ujfalusi-semih-melo-selçuk-elmander iskeletindeki bir çok oyuncu kariyerlerinin tepe döneminde. 2 seneden ötesine bakıldığında ujfalusi ve elmander belki de bu takımda olmayacak, melo belki de satın alınmayacak veya artık son dönemlerine gelecek, semih, muslera ve selçuk belki de yurtdışında olacak. bu iki senedeki başarı veya başarısızlık oluşturulacak yeni iskeletin de kalitesinin en temel belirleyicisi olacak. 2003'te canaydın-terim ile ve 2009'da polat-sezgin-skibbe ile kötü futbol ve yanlış transfer politikası birleşerek kaliteli iskeletleri eritmişti. bir benzerini bu oyuncularla yaşamamak gerek.

    - son iki senede yapılan ciddi yatırımlar bir nevi inceldiği yerden kopuyordu neredeyse- ujfalusi'nin son andaki sakatlığı galatasaray kadrosunu beklenmeyen şekilde inceltti. bu da gösteriyor ki galatasaray'ın kadrosu her ne kadar son iki senede çok doğru takviye edilmiş olsa da büyüyen hedefler dolayısıyla hala kırılgan bir yapıda. üstelik kadro içinde halen atılamamış ceyhun, çağlar, gökhan zan, baros, riera gibi fiyat/performans ağırlıkları bulunuyor. 1-2 senelik başarısızlık inşa edilmek istenen yapının tamamlanmadan bozulması demek olabilir, zira iskeletin yaşı dolmadan yan parçaları tamamlamak gerekiyor.

    - galatasaray şampiyon olsa dahi türk futbolunun tahtında olmadığı bu 10 senede federasyondaki ve basındaki ağırlığını inanılmaz yitirdi. öyle ki fenerbahçe şike yaptığı kanıtlanmış ve kabul edilmiş olmasına rağmen utanmazca ceza almadan kurtulabildi. bu federasyonda bir nebze galatasaray ağırlığı olsa mümkün olmayacak bir sonuçtu. aynı şekilde tüm ciddi kanallara konuşlanmış bazı yorumcular ve yazarlar fenerbahçe'nin pislikleri ortadayken galatasaray'ı komik biçimde "oyuncu ayartmak"la, "transfer şikesi yapmak"la suçladılar. bu sene de aynı şekilde engin baytar 11 maçlık "rekor" ceza aldı- ki problem engin'in ceza alması değil başkalarının ceza almamasıydı-, burak yılmaz darbe aldığı bir pozisyonda düştüğü için şerefsiz, ahlaksız ilan edildi (ki emre belözoğlu göz göre göre ırkçılık yaparken aslında iyi çocuk nutukları atılıyordu!). bu düzenin kırılması için galatasaray'ın başarı kılıcını sallandırması gerekiyor.

    ***

    özetle:
    geçen sene bataklıktan çıkma senesiydi. çok da iyi geçti.
    bu sene ise eski galatasaray için en önemli sene.

    tahta geçmenin vakti geldi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın