• 5298
    gece gündüz, uyumadan, yemeden içmeden profosyonnellik üstü bir çalışkanlıkla galatasaray için çalışan grup.
    bu kadar özveri yanında bir o kadar da becerikliler. 12 mayıs 2021 galatasaray denizlispor u19 maçında saha zemini öyle güzel adapte edilmiş ki ali sami yen stadının zeminine. yönetim bakmış stadyum zemini toprak ağırlıklı, hemen tesislerdeki zemini de oraya uyarlamış. yer yer yeşil görünen yerler var ama çok ağırlıklı sarı bir zemin. amatör branşlara zaten bakan yok da odak noktası futbolu da bu kadar yönetiyorlar işte.
    8 mayıs 2021 galatasaray beşiktaş maçında rakiplerimiz bizden fazlaydı, umarım 15 mayıs 2021 galatasaray yeni malatyaspor maçında da bir hata olmaz. gerçi o maçla bu maç arasındaki saikler farklı, artık hata olmaz.
  • 1476
    galatasaray'ın mevcut kongre yapısı ve teşkilat sistemiyle, istisnai durumlar dışında, yönetimler pek başarılı çalışmalar yapamazlar. buna cengiz yönetimi de dahil.
    bugün fatih terim'in bu kadar öne çıkmasında cengin yönetiminin aslında pratik olarak kulübü yönetmemesinde büyük payı var.
    galatasaray'da ne oluyorda "yönetim var" diyebiliyoruz? özbek o kadar kötü o kadar berbat bir yönetim sergiledi ki taraftar olarak cengiz yönetimine sessiz kaldık. ben de yakın zamana kadar destekledim. ancak destekleyecek pek bir tarafları da kalmadı.
    yaz döneminde berbat bir transfer dönemi geçirdik. özbek bunları yapsa ortalık yıkılırdı. muhtemelen bu transfer döneminde de pek bir şey beceremeyecekler çünkü bir şeyler becerebilmek için işleri yürütecek bir yönetim ve personel sistemi gerekir. o da bizde yok. bunu sağlayabilecek kongremiz de yok.
  • 3601
    oyuncu satabilme konusunda hakkında yapılan eleştirilerin tamamen kadük olduğu yönetimdir.

    fatih hocanın başlığında da benzer örneği verdim. "oyuncu satmak" diye bir şey yoktur arkadaşlar. "oyuncu almak" diye de bir şey yoktur. bunlar tamamen gündelik dilde kullanılan söylemlerdir. ancak insanlar gündelik dilde kullandıkları söylemlerin, eylem olarak da profesyonel hayatta gerçekleştiğini düşünüyor.

    oyuncular "transfer" olur. oyuncuların "bonservisi alınır" ya da "kiralanır". ancak oyuncular köle olmadıkları için kendi rızaları dışında alınıp satılmaları mümkün değildir. kaldı ki bir oyuncunun bir başka kulübe transfer olabilmesi için öncelikle başka bir kulüp tarafından transfer edilmek istenmesi gereklidir. sadece istenmesi de yetmez, bonservisi elinde bulunduran kulübün taleplerini de karşılayacak düzeyde bir teklif sunması gereklidir. dahası kulüple anlaşsa bile oyuncu ile anlaşamadıkça bu transferin gerçekleşmesi söz konusu değildir.

    bizim taraftar herhalde futbolcu satmayı, karpuz satmak zannediyor. galatasaray'ın mali durumu ortada. bunu öğrenmek için google'a galatasaray yazmanız bile yeterli. bu şartlar altında zaten yüksek maaşları nedeniyle başka kulüplerin transfer etme konusunda istekli olmadığı oyuncuları bonservis bedeliyle başka bir kulübe göndermek oldukça zor bir durum.

    belhanda üzerinden gidelim. belhanda bu yaz en az 3 kez arabistan'a gidebilirdi. istemedi. 7-8 milyon € arası teklifler de oldu, 5-6 milyon € arası tekliflerde. adam "gitmem" dedi. "ya bonservisimi verin, fransa'ya gideyim ya da kalırım" dedi. şimdi ne yapacaksın? kadro dışı bırakabilirsin bir tek. ne olacak peki o zaman da? taraftar daha baştan "hem satamıyorsunuz hem de kadro dışı bırakıp değerini düşürüyorsunuz" demeyecek mi? diyecek. peki ne yapılacak o zaman? bakın şimdi nice geldi ve bonservis filan teklif etmiyor. yalan o 7 milyon € teklif filan. belhanda bonservisini alırsa gider nice'e. alamazsa kalır.

    soso ve babel de benzer şekilde. diyolar ki "ya bonservisimizi verin ya da kalır oynarız". hatta babel doğrudan "tazminat ödenmeden şuradan şuraya gitmem" diyor.

    diagne'ye arabistan'dan 10 milyon € civarı teklif geldi. arabistan'a gitmek istemiyor adam. ne yapacaksın? hiçbir şey.

    yani "oyuncu satmak" öyle söylendiği gibi basit bir iş değil. hele hele bu kontratlar ve yaptırımlar ışığında iyice zor. yönetim ne yapabilir bu durumda? ebay'den açık artırma mı açsın? açsan bile ülkede paypal yok yahu, kime satacaksın?*
  • 380
    stada ulaşımla ilgili bir çivi dahi çakılmasına vesile olan her kim olursa takdir eder, teşekkür ederiz de, daha erken değil mi?
    daha koskoca 2 hafta var 2. haftada içeride oynanacak lig maçımıza. şöyle 2-3 gün kala giderilirdi eksikler.
    işin ironisi bir tarafa, koca yaz geçti haziran, temmuz, ağustos'un ortası gelecek, 2 gün sonra lig başlıyor, beyler stadın ulaşımını hatırlıyor. o bahsedilen iyileştirmelerin aheste aheste yapılacağından hiç şüphem yok, muhtemelen ligin ilk yarısı boyunca maçlara giderken sağda solda elinde çekiçle dolaşan birkaç usta görürüz sadece.
    yine de dursun özbek gibi bir beladan kurtulmamıza vesile olmaları kredilerini oldukça yüksek kılıyor bizde.
  • 551
    sonuna kadar arkasında olduğum yönetim. fakat bu 23 saatlik süre zarfında bir forvet transferi yapılmazsa, ciddi anlamda hayal kırıklığına uğrayacağım ve bundan sonrasına soru işaretiyle bakacağımı da belirtmek isterim.

    birkaç gün önce, iki forvet + bir stoper + bir yedek sol bek planıyla yola çıkıldı. şimdi stoperden falan da geçtik, acaba forvet transferi yapılır mı diye konuşuyoruz.

    koskoca galatasaray, türkiye'nin en iyi takımı, şampiyonlar ligi'nde ülkemizi temsil edecek olan kulübün elinde bir tek merkez forvet var o da vasat eren derdiyok.

    bu nasıl bir plansızlıktır? hoca, gomis varken bile forvet istediğini söylemiş, sen gomis'i yolladıktan sonra belki ocak ayında forvet alabiliriz diyorsun. umarım bunu taktik icabı söylüyorsundur başkanım.

    şu dakikadan sonra alınacak oyuncular eğer cornelius, okaka gibi eren'den daha vasat isimler olacaksa hiç yapmayın bu panik transferlerini daha iyi. sinan'ı, muğdat'ı falan merkez forvete alıştıralım daha iyi.
  • 2991
    baskan'in en buyuk hatasi kotu bir yonetim kurulu olusturmak oldu. ne yazik ki kendisinin rahatsizligi doneminde yoneticiler hicbir isi idare edemediler, vasifsizliklari, ise yaramazliklari ortaya cikti. hoca da zaten ayri bir alemde olunca galatasaray mevcut duruma dustu.

    oyuncularin, hocanin ve yoneticilerin bu basarisizliklari ve umursamazliklari da en basta mustafa cengiz'e ayiptir. yarin gecmis olsun diye ziyarete gidecek yuzunuz var mi?
  • 1645
    taraftarlara mevcut durumumuzu anlatabilecek, insanları sakinleştirebilecek bir kişi bile barındırmayan yönetim. toplulukları idare etmenin, yönlendirmenin bu kadar kolay olduğu bir çağda taraftarları ile bu kadar iletişim kuramayan bir yönetim olamaz, olmamalı.

    defalarca yazıldı, söylendi ne yapalım ayağınıza mı kapanalım? allah aşkın bir tane iletişim uzamanı ile anlaşın ve kulüp açıklamalarında, yöneticilerin ve başkanın konuşmanlarında bu uzmandan yararlanın. kendinize yandaş bildiğiniz ve sürekli haber uçurduğunuz gazeteciler ile olmuyor bu iş. daha ne kadar taraftarın üzerinize gelmesi, sosyal medyada infial yaşanması gerekiyor bunu anlamanız için.
  • 5138
    yaptıkları onca olumlu ve iyi işe rağmen ali koç ve tff'nin galatasara'yı ezmesine açıkça göz yummuş, 1959 öncesi şampiyonluk yalanı'na burdaki yazarlardan daha az tepki gösterebilmiş mevcut galatasaray yönetimi. türkiye'nin futbol ikliminde bunlara sessiz kalamazsınız. bizim söylemekten dilimizde tüy bitti ama bir 10 saniyelik bir twitter videosuyla tepkinizi gösterirsiniz artık.

    ha yerine aday olanlar daha da hayırsız orası çok ayrı mevzu.
  • 4671
    orta saha boşluğunu da kapatırlarsa 2020 - 2021 sezonu ara transfer dönemini başarılıyla geçirdi diyebileceğim yönetim.

    kendilerini çok eleştirdim. çıkıp hala eleştiririm çünkü diagne’yi göndermişken mohammed ile ilgili saçma haberler diyelim doğru çıktı, koca transfer dönemi de arkasından gereksiz yere koştuğumuz irfan’ı da kaptırdık. kim buna şaşırır? kendi adıma konuşayım inanın hayal kırıklığına uğramam. absürtlüğe o kadar alıştık ki böyle durumlar sıradan geliyor. işte bu absürtlüğe alıştırdıkları için benim kendilerine zerre güvenim yok maalesef. yine de bu dönem yaptıkları hamleleri tebrik ediyorum.
  • 4205
    fatih terim'in 9 ocak 2021 galatasaray gençlerbirliği maçından sonra hakemle ilgili yaptığı açıklamaları zaman zaman kendilerinin de yapması gereken yönetimdir. çıkıp beyaz sayfa açtık falan gibi düşük zeka belirtisi sözler söylememeleri lazım. bunu kendileri için de yapmaları gerekiyor. transfer süreçlerinde zaten büyük bir beceriksizlik var bari bu tarz durumlarda kulübün hakkını yedirmesinler. yüzde yüz eminim ki bunu yaptıkları taktirde taraftardan çok daha fazla destek görecekler.
  • 4989
    ben bu belhanda'nin sözleşmesini feshetme olayına şuradan bakmak istiyorum. belhanda'nin maç sonu yaptığı %100 hakli açıklamayı, belhanda değil de muslera yapsa onun da sözleşmesini feshedebilirler miydi? cevabı hepimiz biliyoruz tabii ki. o yüzden kimse çıkıp da yönetim haklı falan demesin.

    bir kez daha belhanda'nin haklı olduğunu kanitladilar açıklama şekliyle. noter çevirisi falan yayınlamak falan çok komik olmuş. boş işlerle ugrasacaklarina şu stadın zeminin düzeltin. bak yine adam haklı.
  • 1099
    hatalı yönleri bir hayli fazla olan ancak haksız yere yerden yere vurulan yönetimdir.

    öncelikle ilk kazandıkları seçim galatasaray başkanlığı seçim tarihinin en efsanesidir. resmen what a come back yaparak yıllardır nefret edilen gitmesi halinde kurbanlar kesilecek bir başkanı geriden gelerek yıktı ve seçimi kazandı hemen ardından yellow friday gibi akılcı bir iş yaparak yönetim futbolcu taraftar üçlemesini iyice kenetledi fatih hocanın yanına abdurrahim albayrak’ı getirdi, şuan ne kadar eleştirilsede abdurrahim albayrak’ta o dönem aranan yönetici profiliydi ve bir nerede kalmıştıkda ondan geldi adete herkes mest olmuş galatasaray taraftarının özlemini duyduğu kim varsa teker teker geliyordu.

    bu yönetimle ilgili ilk çatlak, ndiaye’nin gönderilmesi olmuştu gelinen noktada o fiyata satılması bugün için çok doğru bir hamle gözükse de o dönem için öyle değildi ayrıca geçen yaz transfer döneminde olduğu gibi ndiaye gittikten sonra orta alınmadı. yeni seçildikleri ve dursun özbek gibi bir profilden sonra geldikleri için galatasaray taraftarı ağzını açmadı.

    fatih hoca aldırış etmedi, alt yapıda sürünen donk’tan inanılmaz bir performans aldı ve şampiyonluğun kazanılmasına büyük etti donk.

    sezon sonu gelmiş galatasaray şampiyon olmuş, mustafa cengiz tekrar seçilmiş, uefa ile yapılan görüşmeler olumlu geçmiş, grey weekend felan derken herkes zafer sarhoşuydu.

    yaz transfer dönemi gelmiş. takımın eksikleri çok açık belli savunmaya, orta sahaya ve forvete takviye lazım.

    ama günler geçti aylar geçti o bölgelere gelen giden olmadı bu sırada denayer’in kiralik sözleşmesi bitmiş, o.lyon ile anlaşmıştı. denayer varken bile bir lider stoper eksikliği göze batarken o gittiği halde bile oraya transfer yapılmamış tüm yaz boyunca trezeguet, emre akbaba ve ndiaye isimleri dönüp duruyordu.

    ndiaye’ye herkes okeydi gelince çok sevindik. ancak emre akbaba transferi bize çok maliyete patlamıştı hemde sattığı kadar al cezası yiyen bir takım için, ha çok eksik bölgen olur orası, katılırım ancak o bölgede belhanda ve feghouli gibi isimler varken eksik bölgeler hala takviye edilmemişken küçük aziz, ali koç’un çevirdiği oyun sayesinde gurur meselesi yapıp emre akbabayı aldık. transfer günlerinin son günleri geliyor son 1 hafta kala gomis arabistan’a sessiz sedasız gidiyordu.

    ilk başlarda bütün internet siteleri çok yüksek bir bonservis bedeli olduğundan bahsediyordu böyle ücretlere gitmesine hiçbir galatasaray taraftarının şikayeti yoktu. gomis gitmiş kap'a yapılan açıklamada 6 milyon € bonservis bedeli ile gittiği yazıyordu. bu 6 milyon euronun zaten 4 milyonu emre akbabaya 800 bin eurosu onyekuru kiralik ücretine tam hatırlamıyorum ama bir kısmıda ndiaye'nin kiralik ücretine gidiyordu.

    taraftar olarak herkes durumu anladı son 1 hafta kala kim gelebilirdi ki hemde elimizde verecek para olmazken, bu kargaşa sosyal medya da dolaşırken, modeste ismi geçmeye başladı hem bonservisi yoktu hemde çok kaliteli bir isimdi hepimiz heyecanlandık ha geldi ha gelecek derken sanki ismi basına ilk düştüğünde bile çin takımı ile arasında fifa'lık durumu olduğunu yönetim dahil herkes biliyordu.

    ama böyle olmadı abdurrahim albayrak galatasaray futbol takımını böyle bir riske sokamayacağını, modesteden vazgeçildiğini açıkladığında transferin bitmesine 3 gün kalmıştı. herkes dolmuştu homurdanmalar üst düzeye çıkmış herkes gereken forvet transferini bekliyordu.

    yine abdurrahim albayrak kazanılan maçtan sonra ekranlara çıkıp 1 değil 2 forvet alacağız deyip taraftarın içine umut serpiyordu. ama yine öyle olmadı transfer dönemi bitmiş galatasaray forvet ve stoper alamadan sezona başlayacaktı.bu durum herkesi deliye döndürmüştü. fatih hocanın yaz transfer dönemiyle ilgili yaptığı açıklama her şeyi özetliyordu. 'öyle bir transfer dönemi yaşadık ki allah düşmanımızın başına vermesin!

    sezon başlar başlamaz forvet eksikliği kendisini hayli fazla belli ederken eren derkiyok'un kaçırdığı her golden sonra ve kaybedilen her puandan sonra eleştiri okları hep mustafa cengiz yönetimine çevrildi. bu da yetmezmiş gibi galatasaray'ın tff ile olan husumetinde hocaya gereken destek olunmamış, gereken eleştiri yapılmamıştı. daha sonra hatalar devam ettikçe galatasaray taraftarı baskısıyla zorunlu bir açıklama yapılmıştı.

    ama daha bitmedi tüm bu olayların ardından abdurrahim albayrak kulüpler birliği'nin yaptığı skandal açıklaması ile ilgili barışmalıyız deyip galatasaray taraftarının ona olan saygısını hem bu yaptığı açıklamalar ve de her maç sonu yaptığı skandal açıklamalarla kaybediyordu.

    gelinen noktada ben bu yönetimin bütün hatalarını saymaya çalıştım bu hataları bende görüyorum yetersiz oldukları açık ama galatasaray'ın başına bizim istediğimiz bizim arzuladığımız başkan gelmeyecek, geleni zaten türlü oyunlarla pes ettiriyorlar.

    mustafa cengiz yönetimden önce dursun özbek gibi bir başkanı görmüşken ve başkanlık seçiminde diğer adayları görmüşken bu kadar eleştiri boş yere yapılıyor, hadi diyelim mustafa cengiz yönetimi istifa etti yeni bir seçim olacak siz kimin gelmesini bekliyorsunuz ? gelecek başkanın türkiye'nin bu koşullarında tff'yi istifa ettirebilecek gücü olacak mı ? ya da türlü sponsorluklarla takıma para yardımı yapabilecek bir maddi gücü var mı ? bu soruların bana göre cevabı hayır o yüzden tamam yanlışlarını söyleyelim ama bırakın tek amacı galatasaray'a hizmet etmek olan ve galatasaray'ın parasını zerre çar çur edeceğine dair şüphemiz olmayan şu yönetimi istifa diyecek kadar kaos yaratmayalım çünkü bu yönetimden çok ama çok daha kötülerini gördük.
  • 3328
    mustafa cengizi tek basina dusundugumuzde cok iyi bir baskan ancak ekibi gercekten cok ama cok kotu. geldikleri gunden beri ekonomik anlamda yaptiklari yadsinamaz (gerci transferler fiyaskolariyla yaptiklari iyi seyleri de goturuyorlar) ancak transferler ve klubun haklarinin savunulmasi anlaminda gercekten vasatin altindalar. mert hakan transferinden sonraki surecte futbolcuya gonderme yaptiklari kadar haklarimiz yenildiginde tff, mhk ya da bu kurumlarin ustundekilere ses cikaramamislardir. umarim mustafa cengiz bir an once sagligina kavusur ve devam edecekse de yeni, guclu bir ekiple devam eder. aksi halde birakmasi gerektigini dusunuyorum.
  • 2944
    galatasaray'ı galatasaray yapan şey kültürüdür, sadece bir kişiye bağlı kalmama ve sürekli eleştirilebilir olma mekanizmasıdır. o yüzden galatasaray başarısızlıklardan ders alarak çıkmaya çalışır. kendini güncellemeye çalışır. bu olgu bazen de başarılı giden tekere çomak da sokar fakat genlerinde yenilik ve yenilenme vardır.

    galatasaray'ı rakiplerinden ayıran en önemli şeyin bu yenilenme gücü olduğunu bilinirken, bir kişinin gittikten sonra yerine başkasının dolduramayacağını düşünmek, galatasaray'ı bilmemektir. bu düşünce aziz yıldırım ,fikret orman gibi kişilerin koltuğunu daha da sağlama almak için uyguladıkları manipülasyon şeklidir.

    mustafa cengiz bile kendisi gittikten sonra kulüp yöneticiliğinin ve takımın sahipsiz kalmayacağını bilir. o yüzden mustafa cengiz giderse kimse gelemez tarzı düşünce doğru değildir.

    ayrıca mustafa cengiz yönetimi yada x yönetimi fark etmeksizin, kulübün bu kadar haklarının yenilmesine göz yuman kim olursa eleştirilmelidir. şuan 2018-2019 sezonu ile alakalı geçmiş maçların özetlerini inceliyorum ve hakem hatalarına bakıyorum. bu kadar hakkı yenen takım nasıl medyada hala 2018-2019 sezonunu hakem yardımıyla kazandı algısı oluşturulmuş şaşıyorum. bunda da en büyük suçlu yönetimdir.

    tekrardan başkanıma sağlık ve afiyetler diliyorum. umarım en yakın sürede sağlığına kavuşur.
  • 915
    gerek kulüp üyelerimiz gerekse de taraftarlarımız arasından kulübün işleyişine ilgi gösterenlerin bileceği gibi çok branşlı kulüp yönetiminin gerektirdiği (futbol a takımı demiyorum) bir takım yıllar içinde oluşan meziyetlerden oldukça bir haber bir yönetim kadrosudur. öyle ki bu yönetim bu kriterde ocak-mayıs 2018 yönetiminin yanından geçemez. en tecrubelisi gözüken abdurrahim albayrak bile kulübün geri kalanından çok anlamaz. yani anliyorsa o zaman geceleri vahiy filan geliyor olmalıdır. bir murat ece vardı başta, o da zor kaçtı gözüküyor.

    ha yine de başkanımızdır, yönetimimizdir son nefesine kadar destek vermek gerekir diye düşünüyorum. her dakika yönetim değiştirmek de sağlıklı gelmiyor.
  • 2102
    fernando reges benim gözümde hadi itibarsız demeyeyim de zaten gitmesi gereken bir oyuncu olduğundan mustafa başkan ve ekibinin bana herhangi bir algı operasyonu yapmasına gerek yok. reges'e itibarsız demem, çünkü adam sahaya çıkabildiği kadar çıktı, elinden geleni yaptı, başarılı da oldu. ancak gerek yaşı, gerek sözleşmesinin son senesine girmesi, gerek maaşı ve gerek de sahada verdikleri ile gitmesini ben zaten istiyorum. yönetimin bu konuda beni ikna etmesi gerekmez, hatta ben onları ikna etmeye çalışabilirim.

    yönetim uyuma, reges'i gönder, yerine de en fazla 24 yaşında olan scout transferi yap. hadi bakayım. bu da benden itibarsızlaştırma.*
App Store'dan indirin Google Play'den alın