1988-89 UEFA Şampiyon Kulüpler Kupası 2. Eleme Turu Rövanş Maçı
13:30 Ali Sami Yen Stadyumu
5 - 0
  • 185
    ilk maçta 3-0 kaybetmemize rağmen olmaz denileni yapıp bu maçta sahamızda 5-0 kazanarak tur atlamıştık. 4 atmamız gerekiyordu ama +1 attık.

    şimdi yıl 2021. 15 mayıs 2021 galatasaray yeni malatyaspor maçı var önümüzde. bu maçta da şampiyon olmak için en az 4 gol atmamız gerekiyor. zor. malatyaspor bu kadar golü birden kalesinde uzun süredir görmedi. en son sanırım bir türkiye kupası maçında sahasındaki 25 nisan 2019 yeni malatyaspor galatasaray maçı'nda bizden 5 gol yemişti. 2 gol de bize attılar.

    bu maç her zaman inanmanın gücünü bize hatırlatmıştır. şimdi yine zorlu bir maç var önümüzde ve bu skorla o maçı kazanırsak şampiyon olacağız büyük ihtimalle.

    zor olmasına rağmen biz inanalım. olmazsa önceki maçlarda atmadığımız gollere yanarız.

    bizim genlerimizde bunu başarmak var.

    edit: o maç da yine kendi sahamızda. yeni bir destan yazma vakti geldi.
  • 31
    "her hangi bir maçta rastlanacak sakin, sağlıklı bir atmosfer yoktu. tam aksine avrupa’nın bir çok stadyumlarında maça çıktım; barcelona, madrid, münchen, hamburg gibi. o gün karşılaştığım hava çok sağlıksızdı.

    çok iyi hatırlıyorum, hava alanında daha uçak pistteyken, ki orada kimsenin bulunmaması gerekir, karşımızda koskoca bir pankart vardı; üzerinde de “galatasaray cehennemine hoş geldiniz” yazıyordu. düşünün bu insanların piste çıkıp pankart açmalarına izin verilmişti. ikincisi cehenneme gelindiğinin anonsu yapılıyordu. ve doğrusu, 36 saat süreyle kaldığımız istanbul’da gerçekten cehennemde yaşadık."

    gilbert giresse
    dönemin neuchatel xamax teknik direktörü
  • 209
    atılan bozuk para ve çakmaklar sebebiyle neuchatel xamax uefa'ya başvurup maçın iptalini veya tekrarını filan istemişti utanmadan.
    sağolsun şenes erzik bu talebi red ettirmişti.
    o zamanlar ali sami yen'e yakın oturduğum için camı açmış, stadı dinlerken haberlere bakan bir junior taraftar olarak her golde tüm mecidiyeköy, ortaklar, gayrettepe, balmumcu'nun inlemesine şahit olmuştum.
    normalde e5 stadın sesini bastırırken tersi olmuştu.
    güzel ve çetin yılların nirengi noktasıdır.

    yarı finalde roma'ya elendiğimiz(hakem faktörüyle) maç ve bu o dönemin unutulmazlarındandı...
  • 212
    her anlamda türk futbol tarihinin en önemli maçıdır. sadece sahada alınan sonucuyla değil günler süren uefa süreciyle de türk futbolunda yoğun bir biçimde işlenen 'haçlılar ve biz' propagandasıyla da bilinir. bu konsolidasyon sonucu fenerli turgut özal, ali şen ve şenes erzik gibi isimler konuya dahil olurken, komisyonda savunmamızı alman avukat reinhard rauball yapmıştır. sonuç olarak uefa komisyonu ilk kez bir dosyayı reddetmiş ve bu haber maçtan sonra tüm türk halkı tarafından ikinci kez kutlanmıştır. kuralar daha önce çekildiği için monaco takımı ile eşleşmiştik ve neuchatel maçının cezası olarak bu maçı köln'de oynamıştık.
  • 62
    --- alıntı ---
    tarih, 9 kasım 1988 çarşamba…

    yer, ali sami yen stadı…

    galatasaray, türk futbol tarihinin en unutulmaz günlerinden birini daha yaşıyor, yaşatıyor….

    deplasmanda 3-0 kaybedilen olaylı maçın rövanşında nechautel xamax ile kozlar bu kez ali sami yen cehenneminde paylaşılıyor. muhteşem bir mücadele sonucu skor 5-0.

    ancak maçın 68. dakikasında tribünlerden atılan ve yan hakemin başına isabet eden madeni para sebebi ile uefa’dan şok bir hükmen mağlubiyet cezası geliyor.

    ceza kararından sonraki süreci dönemin türkiye futbol federasyonu yönetim kurulu üyesi ve cezadan sonra yaşanan sürecin baş rol oyuncularından sayın türker arslan’dan tüm detaylarıyla öğreniyoruz:

    “maçı takip eden haftanın perşembe veya cuma günü uefa disiplin kurulundan maçın cezası elimize ulaştı. takip eden cumartesi akşamı zamanın milli eğitim gençlik ve spor bakanı hasan celal güzel ile spordan sorumlu müsteşar yardımcısı ve aynı zamanda eski tff başkanı erdoğan ünver bizi arayıp yurtdışına gidecek bir lobi heyeti listesi hazırlamamızı istediler.

    ertesi gün alp yalman ile buluştuk ve sekiz kişilik lobi heyeti listesini tespit ettik;
    sinan erdem (tmok başkanı)
    necdet çobanlı (fifa başkan yardımcısı)
    şenes erzik (uefa gençler komisyonu üyesi)
    halim çorbalı (tff başkanı)
    türker arslan (tff yönetim kurulu üyesi)
    togay bayatlı (tsyd başkanı)
    aldo elagöz (galatasaray spor kulübü yönetim kurulu üyesi)
    ali şen (tff dış ilişkiler komisyonu üyesi)

    pazar günü faruk süren ile görüştük, kendisi “ben çok iyi bir alman avukat tanıyorum, görüşelim gelsin” dedi, hakikaten de alman avukat reinhard rauball hemen pazartesi günü atladı geldi. maçın kasetini izleyerek savunmamızı hazırladı.

    uefa nezdinde yapmamız gereken tahkim kuruluna disiplin kurulunun verdiği karar hakkında itiraz etmekti. tahkim kurulunun toplam on iki üyesi vardı, itirazlar bu on iki kişi arasından oluşturulan beş kişilik heyet tarafından değerlendiriliyordu. beş kişilik heyetin ikisi daimi üyelerden, geriye kalan üçü de toplam on kişinin içinden seçilerek davadan davaya belirleniyordu. biz bu durumda işimizi sağlama almak için ihtimal dahilindeki on iki üyenin hepsiyle görüşmeye, haklı olduğumuzu düşündüğümüz konuları iletmeye karar verdik.

    pazartesi günü erdoğan ünver tekrar aradı ve sayın bakanın lobi listesini acilen beklediklerini söyledi. hazırladığımız listeyi hemen faksladık, bakan da gerçekten on dakika içinde onaylayıp geri faksladı.

    gün içinde ali şen’i aradık ve saat 16.00’da onun harbiye’deki green air turizm şirketinde buluşmak ve konuyu görüşmek üzere sözleştik. kendisinden bu toplantı hakkında bir ricamız vardı; konunun hassasiyetinden ve sürecin ciddiyetinden dolayı kimseye henüz haber vermemesini istedik. fakat ofisine vardığımızda binanın önündeki basın mensubu ve foto muhabiri kalabalığından binanın merdivenlerinden zor çıktık. “burada ne yapıyorsunuz?” diye sorduğumuzda aldığımız cevap “bizi ali bey çağırdı…” oldu.

    ali şen ile konuyu görüştük, kendisi “ben potansiyel üyelerden iskoç’u tanıyorum, onunla görüşürüm” dedi. sekiz kişilik lobi ekibi ile alp yalman, faruk süren ve jupp derwall hep beraber ikisi daimi, onu potansiyel toplam on iki delege ile görüşmelere başladık.

    bizim savunmamız zaten çok haklı bir savunmaydı; tribünden gelen bir bozuk para hakemin başına isabet etmiş, hakemin maça devam etmesine engel bir yaralanma olmamış, ayrıca maçın yarıda kamasını gerektirecek seviyede bir olay yaşanmadığı için maç aynen devam edip tamamlanmıştı. dolayısı ile bizim sadece haklılığımızı herkese iyi şekilde sunmamız yeterli olacaktı. bu doğrultuda herkes iletişime geçmesine karar verildiği kişiler ile görüşmeye başladı ve takip eden cumartesi günü zürih’te atlantis hotel’de buluşuldu.

    ertesi gün, pazar günü uefa tahkim kurulu toplantısı yapılacaktı. uefa tarafından belirlenen üç ek delege ile maltalı, alman, fransız, romen ve iskoç delegeler ile beş kişilik tahkim kurulu belirlenmiş oldu. o toplantıya derwall de dinleyici olarak geldi ancak önce onun toplantıya girmesine engel olmak istediler, derwall engel olmak isteyen kişiyi eliyle itip “bu benim takımım, kimse mani olamaz” dedi ve toplantı salonuna girdi. toplantıya kulüp temsilcilerinden üç kişi ve derwall girdi. duruşma yapıldı ve biz dışarı çıktık, ardımızdan karar görüşüldü ve karar lehimize 5-0 çıktı. sadece maltalı delege bir maç daha ceza verilmesi gerekir diye ek itirazda bulundu ve bu sebeple bir ek maç 300 km uzakta oynama cezası aldık. buradaki diğer önemli hususlar maçın italyan temsilcisinin bizim lehimize rapor yazmış olması ve maçın hakemi fransız joel quiniou’nun dinlenen ifadesinde maçın yarıda kalmasını gerektirecek herhangi bir olayın olmadığını beyan etmesiydi.”

    100 yıllık sevda belgeselinde sürecin baş rol oyuncularından o günlerin özetini izlemek için tiklayin

    bugün bu detayları yeniden gündeme gelmesinin sebebi maalesef bazı çevrelerce kasıtlı olarak ali şen’in adeta tek başına veya çok çok büyük bir katkı ile neredeyse “galatasaray’ı kurtardığı” konusunun uydurularak gündeme getirilmesidir. hatta birçok yerde kasıtlı olarak beş kişilik delege heyetinin 5-0 değil de sanki 3-2 oranla lehimize oy verdiği, dolayısı ile ali şen’in görüştüğü iskoç delege sayesinde adeta tek başına galatasaray’ın davayı kazanmasını sağladığı gibi lanse edilmesidir. amaç adeta sürmekte olan şike skandalında galatasaray spor kulübü’nün haklı duruşunu sekteye uğratabilmek için kamu oyu oluşturmaya çalışmaktır.

    dikkat edilmesi gereken iki olayın içerik olarak zerre kadar birbiri ile alakası olmadığı gibi, süreçlerin de alakasız olmasıdır. biri ahlaki değerlerin defalarca çiğnendiği organize bir olayın mahkeme süreci ve yurtiçindeki bazı çevrelerin bu süreci uzatarak, sulandırıp ört bas etmeye çalışması, diğeri ise bir maç sırasında yaşanan bir disiplin suçuna verilen fazlasıyla ağır cezanın itiraz sürecidir. dolayısı ile sonuna kadar haklı olduğumuz bir konuda hakkımızı savunmamız ile bugün yaşanılan ve ülkemizi uluslararası kamuoyu önünde ortaya çıkmış rezaletleri örtbas etmeye çalışan ülke durumuna sokan süreci birbirine benzetmeye çalışmak kabul edilemez bir tavırdır. olayı ali şen üzerinden fenerbahçe’ye bağlamak isteyenlerin düz duvara tosladığı bir başka nokta ise ali şen’in o dönem fenerbahçe spor kulübü ile hiç alakası olmadığı ve tff dış ilişkiler komisyonu üyesi olduğu gerçeğidir. dolayısı ile uefa nezdindeki ceza itirazı sürecinde üstlendiği görev gereği lobi heyetinde bulunması gayet doğal bir durumdur ve olayın yakından uzaktan fenerbahçe spor kulübü veya ali şen’in fenerbahçeli kimliği ile hiçbir alakası yoktur.
    --- alıntı ---

    http://1905.gs/blog/?p=1475
  • 150
    ilkokuldaydim. sert gorunumlu, oldukca disiplinli ve sululuktan hic hoslanmayan okul mudurumuz, 5. golden sonra radyo yayinini kapali devre ses sistemi ve hoparlorler uzerinden tum siniflara baglamisti, hem de dersin ortasinda. cocukken yasadigim en mutlu gun olabilir. ve kesinlikle hem galatasaray tarihini hem turk futbolunu hem de turk insaninin bakis acisini degistiren efsanevi bir mactir.

    yasi bizden genc olan cogu arkadas bilmez ama bu mac sadece futbolda degil yasamin bir cok alaninda yillarca suren basarisizliklar, olanaksizliklarla iyiden iyiye bir kompleks olusturmus turk milletinin avrupa'yla yarismaci olabilecegini anladigi ilk andir. denizli'nin 3-0'in rovansinda biz bunlara bes atariz diyip bunu gerceklestirmesi, o zamanlar her konuda 8-0'lik maglubiyetler yasayan bir toplum icin cok buyuk bir dusunce degisimidir.
  • 147
    stat dolmaz korkusuyla televizyondan canlı yayını yapılmayan ama stadın zaten hıncahınç dolduğu, binlerce insanın dışraıda kaldığı türk futbol tarihinin mihenk taşı hatta miladı olan maçtır.

    https://i.ytimg.com/vi/4NNX-H37u0I/hqdefault.jpg

    https://lh4.googleusercontent.com/...jJefPhuf2kBVCgwxjadg

    https://iaftm.tmgrup.com.tr/...ri/01.jpg&mw=573

    http://1905.gs/...loads/2011/09/b2.jpg

    uefa tarihinin de en büyük rövanş maçlarından biridir.

    bu maçın anlatımı efsane spiker replikleriyle doludur.
  • 101
    çocuktum daha 6 yaşında ufacık çocuktum. eniştem elimden tuttu hadi maça gidiyoruz dedi tabi yerimde duramadım kalktık geldik mabede hayatımda ilk kez bu kadar çok insanı bir arada görmüştüm açıkçası korktum sıkı sıkı tuttum eniştemin elinden kaybolmamak için zor zanaat stada girdik girdik ki bir de ne göreyim insan insanın üzerinde. eniştem biraz zayıfçadır baktı ben izleyemiyorum omuzlarına aldı beni tabi yoruldu maşallahım vardı o zamanlar tosun bir çocuktum. yorulunca yanımızda ki iri kıyım bir ağabey aldı beni omuzlarına sonra galatasaray fırtınası başladı tabi sahada uğur tanju mirsad derken 5-0 oldu skor ağlayanlar sarılanlar en son hatırladığım o iri kıyım ağabeyin bana sıkı sıkı sarılıp aslanım benim be sen her maça gel böyle maskotumuz ol dediğiydi. o gün başardık bunu o gün sadece neuchatel i değil uefayı hakemlerini bilimum avrupalı zerzevatı yendik. bende o güzel ağabeyimin sözünü tuttum maskot değilim ama her maça gidiyorum. inşallah real madrid te aynı tarifeye maruz kalacaktır. allah o gün yaşanan birlik beraberliği yeniden göstersin.
  • 187
    galatasaray tarihindeki dönüm noktası maçlarından belki de en önemlisi. henüz doğmamıştım bile ama bu maça ilgim çocukluğumdan beri çok fazla. küçüklük zamanlarımda ilk olarak babamın anlatması, sonra "unutulmaz maçlar belgeselinde" mehmet ali birand'ın eşsiz sunumu ve tanıkların anlatımı, sonra da tabii internet üzerinden her türlü ayrıntısını olabildiğince öğrenmeye çalıştım.

    geçen sene de bu maçla ilgili şöyle bir flood yapmıştım:

    https://twitter.com/...YXN1dUl4FOA&s=19
App Store'dan indirin Google Play'den alın