1
milano teatro principale'de oynanmış olan avrupa birliği sinek sıklet (flyweight) unvan maçı. yerel saatle 19:30'da başlayan etkinlikte sırayla 6 maç oynandı ve gecenin asıl müsabakası olan bu mücadele 23:00'de başlayıp televizyondan canlı yayınlandı.
italya welter sıklet unvan maçında da alessandro caccia ve giacomo mazzoni karşılaştılar ve aynı etkinlik kapsamında sondan bir önce de bu maç oyandı. diğer dört müsabaka dostluk maçı şeklinde olup sırayla davide cali'-marco iuculano, catalin paraschiveanu-norbert szekeres, maxim prodan-valentin bokros ve renato de donato-gergo vari şeklindeydi.
http://www.fpi.it/...e/posterSarritzu.jpg
http://boxrec.com/show/715042
şimdi öncelikle tamamen arkadaş tavsiyesi ile bu etkinliğe gittim ve de hayatımın ilk boks maçı oldu. şaka maka vip'den yayıla yayıla izledik, çok güzelmiş anasını satayım, kendimi bir bok zannettim. öncelikle boks salonu atmosferi gerçekten de televizyondan görüldüğü gibi değil yani kesinlikle evden algılanmıyor hatta, ortamda tam bir pavyon havası var. barda içkiler, çerezler, kokteyller... aralarda kaçıncı raundun başlayacağını belirten tabelaları sallayan aşırı seksi giyinmiş böyle at gibi kadınlar... hakikaten de panayır gibi yani aksiyon hiç bitmiyor, dönüp bakacak bir şey illa ki var. vip ortamındaki başlıca gruplar da böyle kıraathane ahalisi kılıklı sanki at yarışı izler gibi takılan yaşlı müdavimler, daha düzgün giyimli meraklılar, spor giyimli eski boksörler/günümüzün antrenörleri, maç yapan tiplerin aile ve yakın dostları, bir de menajer kılıklı puştlar şeklindeydi. özellikle de aileler maçın sert anlarında ciyak ciyak idi, normal tabi... şişko bir herif geldi, mike tyson üzerine italyanca bir kitap yazmış böyle bütün entrikaları açığa çıkarmış gibi bir havalar, bir havalar... neymiş efendim mike tyson için bir fun club kurulmuş, ama bu fun club'un başında ezeli rakibinin kız kardeşi varmış!!! :o hahaha sanki dünyanın sırrını çözmüş pezevenk, gladyo'yu deşifre eder gibi anlatıyor. amına kodumun şişkosu.
ayakta izlenen üst kısımdaki 2. kategoride ise lise çağındaki gençler vardı ve pankart falan sallayıp tezahürat yaptılar. herhalde mahalleden arkadaşları falan ne bileyim.
ilk maçın ortasında yerimi aldığım için çok bir şey göremedim, zaten amatörden yeni çıkmış genç tiplerdi ve de önemsiz olduğu için ilk baştaydı. çok ortada bir maçtı yani iki taraf da birbirine fazlasıyla eşitti ve de ilk maçları olduğu için fazlasıyla temkinliydiler. bokstan çok anlamıyorum ama hakem maçın sonunda birini galip ilan etse de sanki berabere bitti gibiydi. sıkıcı bir maçtı. hatta işin rengi belli olunca artık yoruldukları için sarılıp zamana falan oynadılar.
ikinci maç da ilk maça benzer şekildeydi ama catalin paraschiveanu sanki biraz daha üstün gibiydi. galiba puanla kazandı çünkü yine çok aman aman bir aksiyon olmadı ve denk güçlerin mücadelesiydi. en baştaki bu iki maç da dörder raunt şeklinde oynandı ve de dört raunt ta kazasız belasız tamamlandı. taktik nakavt ya da hakiki nakavt falan olmadı. sadece bu ikinci maçta karşılıklı birkaç sağlam yumruk oldu ama aklımda net bir pozisyon kalmadı.
üçüncü maçta maxim prodan denen ivan drago kılıklı herif valentin bokros'u acayip dövdü yani maç ortada gibi başladı ama prodan açıldıkça böyle nasıl vuruyor gerile gerile... rakibi kaç kilo artık bilemiyorum ama her yumruktan sonra adam böyle savruluyor resmen topla birlikte kalecinin de içeri girmesi gibi. ayakta duramıyor o yumrukların gücü karşısında. 22 yaşındaymış güya ama ya bir oynama var, ya da hakikaten ayıboğan gibi bir adam bu. rakibini sanıyorum ki 3. rauntta nakavt etti. yakın bir dövüş olmadı, aralarında hep mesafe vardı. bokros'un gardı bir iki yumrukta düştü ve defansa çekildi, o ara da prodan antrenman yapar gibi yığdı bunu.
https://www.facebook.com/.../?type=3&theater
renato de donato-gergo vari maçı çok çok acayip bir maçtı. 6 raunt şeklinde oynandı ve de 6 raunt boyunca de donato vari'yi dövdü. yani yemedi içmedi dövdü. ilginç olan ise vari artık nasıl bir herifse bir türlü düşmedi yere, yıkılmadı yani. herhalde maç başına para aldığı ve de maçın daha hemen başında kazanamayacağını anladığı için tamamen itibar meselesi yapıp kaybetse bile nakavtla kaybetmiş olmak istemedi ve kah yumruklardan kaçtı, kah kabuğuna çekilmiş kaplumbağa gibi savunma yaptı ama kafası kıpkırmızı oldu yani zaten mazlum bir tipi var, maşallah de donato da aşırı konsantre ve cool idi ama işlerin tıkırında gittiğini görünce son iki rauntta çok sıkmadı kendisini. o ara vari açılır gibi olup birkaç tane sağlam yapıştırdı ama sonra işler yine başa döndü. bu kadar uzun dayak yiyip de burnu bile kanamayan adam ya efsunludur ya da şanslıdır.
http://team-dedonato.com/...de-donato-boxe_4.jpg
http://britishboxers.wpengine.netdna-cdn.com/...i-gergo_-405x257.jpg :)
alessandro caccia-giacomo mazzoni unvan maçı bombaydı. caccia ferraralı, mazzoni ise floransalıymış. şimdi maçların genelde ilk raundu rakiplerin birbirini tartması şeklinde başlar ve ilerleyen rauntlar da düşünülerek boşuna yorulmamak için temkinli geçer, mazzoni de bu modda idi fakat caccia o kadar agresif başladı ki, 3 dakika olan ilk raundun 1 dakika 40. saniyesinde mazzoni'yi çuval gibi yere yığdı. allah var çok karizmatik bir adam yani çok gaz bir şekilde başladı ve arka arkaya yumruklarla rakibini köşeye sıkıştırıp dengesini iyice bozdu. tüm enerjisiyle en baştan direkt nakavta oynadı yani. mazzoni bir pozisyonda ters dönüp ensesine sert bir yumruk yedi ve nakavt oldu. bu kadar kısa sürede hem de bir unvan maçında kaybedince ağladı zırladı menajerler bunu yatıştırdı falan. bu kısımlar komikti yani 1.5 dakika önceki karizma ve havalar ile sonra böyle zırıl zırıl ağlamak hakikaten de boksun bir cilvesi olsa gerek. kalıbının adamı değilmiş. eğer ilk rauntta bitmeseydi mu maç 10 raunt üzerinden oynanacaktı.
http://cdn.c.photoshelter.com/...-CACCIA-AFA-1529.jpg
http://i.imgur.com/wkkm8PZ.jpg
gecenin son ve en önemli unvan maçında 39 yaşındaki sardinyalı italyan andrea sarritzu ile 24 yaşındaki fransız vincent legrand karşılaştılar. önemli maç olduğu için marşlar okundu, ringde iki ülkenin de bayrakları hazır bulundu falan. fransa bayrağını taşıyan taş ablanın kazık gibi dikilmesi ile italya bayrağını taşıyan ablanın kırıtması ve tribünlere gülümseyerek işveli bakışlar atması falan harika detaylardı. atmosfer çok iyiydi yani şimdi sarritzu'ya yönelik haliyle tribünlerden acayip bir destek vardı ve her yumruğundan sonra "oley" falan çekildi ama tığ gibi legrand yaman delikanlıymış. tığ gibi dedim ama boyu uzundu yani kiloları aynı olmak durumunda ama sarritzu'nun tipi böyle aynen davutoğlu gibiydi, kısa boylu, hafif tıfıl, bıcır bıcır bir boksör. üçüncü raunt civarı legrand üstünlüğü ele aldı ve sarritzu baş edememeye başladı. bu esnada tribünlerde ölüm sessizliği hakim tabi... sarritzu boy dezavantajından ötürü savunmaya çekildi ve çok yumruk yedi. 12 raunt üzerinden oynanması planlanan maç sanırım 6. rauntta artık üst üste çok yumruk yiyen sarritzu'nun nakavt oluşuyla bitti. zaten öncesinde de yere düşüp kalkmıştı ama 15-20 saniye sonra tekrardan düştü ve bu sefer kalkamadı. legrand'ın en sinir bozucu taktiği ise kısa boylu rakibini sürekli, ama sürekli kafasına böyle çok zayıf ama rahatsız edici yumruklarla taciz etmesiydi. tecrübeli bir oyun ortaya koymak isteyen sarritzu savunma yapayım derken siniri bozuldu ve de aklındaki düzen bozulunca da legrand bu sefer daha sert yumruk atma şansı buldu. tribünlerde sanıyorum ki kafileyle beraber gelmiş bir iki fransız falan vardı ve onlar da deli gibi sarhoştu. maçın özeti züğürt ağa filminin şu meşhur güreş sahnesinden farksızdı;
https://www.youtube.com/watch?v=RzjUQxlVv4Y
kazanan fransız olunca tabi yuhalanmadı belki ama bir iki uzakdoğulu turist dışında seyirciden pek ilgi gelmedi. sarritzu ise artık son maçı mıydı bilemiyorum ama böyle tribünlere çağrıldı, oley falan çektirdi, çok güzel görüntülerdi... kaybetmesine rağmen şampiyon gibi muamele gördü, gerçekte kazanan ise yalnız bir şekilde sevindi.
tüm bu maçlarda kural dışı bir durum ya da kavga falan olmadı. rakipler birbirleriyle başlarda, aralarda ve maç sonunda bol bol tokalaştı, şans diledi vs. fair-play kazandı. ben de bu vesileyle bir seyirci olarak ilk boks deneyimimi yaşamış oldum. imkanı olan herkese tavsiye ederim.
edit: aha videosu da düşmüş, https://www.youtube.com/watch?v=9A8vroaPBAY
italya welter sıklet unvan maçında da alessandro caccia ve giacomo mazzoni karşılaştılar ve aynı etkinlik kapsamında sondan bir önce de bu maç oyandı. diğer dört müsabaka dostluk maçı şeklinde olup sırayla davide cali'-marco iuculano, catalin paraschiveanu-norbert szekeres, maxim prodan-valentin bokros ve renato de donato-gergo vari şeklindeydi.
http://www.fpi.it/...e/posterSarritzu.jpg
http://boxrec.com/show/715042
şimdi öncelikle tamamen arkadaş tavsiyesi ile bu etkinliğe gittim ve de hayatımın ilk boks maçı oldu. şaka maka vip'den yayıla yayıla izledik, çok güzelmiş anasını satayım, kendimi bir bok zannettim. öncelikle boks salonu atmosferi gerçekten de televizyondan görüldüğü gibi değil yani kesinlikle evden algılanmıyor hatta, ortamda tam bir pavyon havası var. barda içkiler, çerezler, kokteyller... aralarda kaçıncı raundun başlayacağını belirten tabelaları sallayan aşırı seksi giyinmiş böyle at gibi kadınlar... hakikaten de panayır gibi yani aksiyon hiç bitmiyor, dönüp bakacak bir şey illa ki var. vip ortamındaki başlıca gruplar da böyle kıraathane ahalisi kılıklı sanki at yarışı izler gibi takılan yaşlı müdavimler, daha düzgün giyimli meraklılar, spor giyimli eski boksörler/günümüzün antrenörleri, maç yapan tiplerin aile ve yakın dostları, bir de menajer kılıklı puştlar şeklindeydi. özellikle de aileler maçın sert anlarında ciyak ciyak idi, normal tabi... şişko bir herif geldi, mike tyson üzerine italyanca bir kitap yazmış böyle bütün entrikaları açığa çıkarmış gibi bir havalar, bir havalar... neymiş efendim mike tyson için bir fun club kurulmuş, ama bu fun club'un başında ezeli rakibinin kız kardeşi varmış!!! :o hahaha sanki dünyanın sırrını çözmüş pezevenk, gladyo'yu deşifre eder gibi anlatıyor. amına kodumun şişkosu.
ayakta izlenen üst kısımdaki 2. kategoride ise lise çağındaki gençler vardı ve pankart falan sallayıp tezahürat yaptılar. herhalde mahalleden arkadaşları falan ne bileyim.
ilk maçın ortasında yerimi aldığım için çok bir şey göremedim, zaten amatörden yeni çıkmış genç tiplerdi ve de önemsiz olduğu için ilk baştaydı. çok ortada bir maçtı yani iki taraf da birbirine fazlasıyla eşitti ve de ilk maçları olduğu için fazlasıyla temkinliydiler. bokstan çok anlamıyorum ama hakem maçın sonunda birini galip ilan etse de sanki berabere bitti gibiydi. sıkıcı bir maçtı. hatta işin rengi belli olunca artık yoruldukları için sarılıp zamana falan oynadılar.
ikinci maç da ilk maça benzer şekildeydi ama catalin paraschiveanu sanki biraz daha üstün gibiydi. galiba puanla kazandı çünkü yine çok aman aman bir aksiyon olmadı ve denk güçlerin mücadelesiydi. en baştaki bu iki maç da dörder raunt şeklinde oynandı ve de dört raunt ta kazasız belasız tamamlandı. taktik nakavt ya da hakiki nakavt falan olmadı. sadece bu ikinci maçta karşılıklı birkaç sağlam yumruk oldu ama aklımda net bir pozisyon kalmadı.
üçüncü maçta maxim prodan denen ivan drago kılıklı herif valentin bokros'u acayip dövdü yani maç ortada gibi başladı ama prodan açıldıkça böyle nasıl vuruyor gerile gerile... rakibi kaç kilo artık bilemiyorum ama her yumruktan sonra adam böyle savruluyor resmen topla birlikte kalecinin de içeri girmesi gibi. ayakta duramıyor o yumrukların gücü karşısında. 22 yaşındaymış güya ama ya bir oynama var, ya da hakikaten ayıboğan gibi bir adam bu. rakibini sanıyorum ki 3. rauntta nakavt etti. yakın bir dövüş olmadı, aralarında hep mesafe vardı. bokros'un gardı bir iki yumrukta düştü ve defansa çekildi, o ara da prodan antrenman yapar gibi yığdı bunu.
https://www.facebook.com/.../?type=3&theater
renato de donato-gergo vari maçı çok çok acayip bir maçtı. 6 raunt şeklinde oynandı ve de 6 raunt boyunca de donato vari'yi dövdü. yani yemedi içmedi dövdü. ilginç olan ise vari artık nasıl bir herifse bir türlü düşmedi yere, yıkılmadı yani. herhalde maç başına para aldığı ve de maçın daha hemen başında kazanamayacağını anladığı için tamamen itibar meselesi yapıp kaybetse bile nakavtla kaybetmiş olmak istemedi ve kah yumruklardan kaçtı, kah kabuğuna çekilmiş kaplumbağa gibi savunma yaptı ama kafası kıpkırmızı oldu yani zaten mazlum bir tipi var, maşallah de donato da aşırı konsantre ve cool idi ama işlerin tıkırında gittiğini görünce son iki rauntta çok sıkmadı kendisini. o ara vari açılır gibi olup birkaç tane sağlam yapıştırdı ama sonra işler yine başa döndü. bu kadar uzun dayak yiyip de burnu bile kanamayan adam ya efsunludur ya da şanslıdır.
http://team-dedonato.com/...de-donato-boxe_4.jpg
http://britishboxers.wpengine.netdna-cdn.com/...i-gergo_-405x257.jpg :)
alessandro caccia-giacomo mazzoni unvan maçı bombaydı. caccia ferraralı, mazzoni ise floransalıymış. şimdi maçların genelde ilk raundu rakiplerin birbirini tartması şeklinde başlar ve ilerleyen rauntlar da düşünülerek boşuna yorulmamak için temkinli geçer, mazzoni de bu modda idi fakat caccia o kadar agresif başladı ki, 3 dakika olan ilk raundun 1 dakika 40. saniyesinde mazzoni'yi çuval gibi yere yığdı. allah var çok karizmatik bir adam yani çok gaz bir şekilde başladı ve arka arkaya yumruklarla rakibini köşeye sıkıştırıp dengesini iyice bozdu. tüm enerjisiyle en baştan direkt nakavta oynadı yani. mazzoni bir pozisyonda ters dönüp ensesine sert bir yumruk yedi ve nakavt oldu. bu kadar kısa sürede hem de bir unvan maçında kaybedince ağladı zırladı menajerler bunu yatıştırdı falan. bu kısımlar komikti yani 1.5 dakika önceki karizma ve havalar ile sonra böyle zırıl zırıl ağlamak hakikaten de boksun bir cilvesi olsa gerek. kalıbının adamı değilmiş. eğer ilk rauntta bitmeseydi mu maç 10 raunt üzerinden oynanacaktı.
http://cdn.c.photoshelter.com/...-CACCIA-AFA-1529.jpg
http://i.imgur.com/wkkm8PZ.jpg
gecenin son ve en önemli unvan maçında 39 yaşındaki sardinyalı italyan andrea sarritzu ile 24 yaşındaki fransız vincent legrand karşılaştılar. önemli maç olduğu için marşlar okundu, ringde iki ülkenin de bayrakları hazır bulundu falan. fransa bayrağını taşıyan taş ablanın kazık gibi dikilmesi ile italya bayrağını taşıyan ablanın kırıtması ve tribünlere gülümseyerek işveli bakışlar atması falan harika detaylardı. atmosfer çok iyiydi yani şimdi sarritzu'ya yönelik haliyle tribünlerden acayip bir destek vardı ve her yumruğundan sonra "oley" falan çekildi ama tığ gibi legrand yaman delikanlıymış. tığ gibi dedim ama boyu uzundu yani kiloları aynı olmak durumunda ama sarritzu'nun tipi böyle aynen davutoğlu gibiydi, kısa boylu, hafif tıfıl, bıcır bıcır bir boksör. üçüncü raunt civarı legrand üstünlüğü ele aldı ve sarritzu baş edememeye başladı. bu esnada tribünlerde ölüm sessizliği hakim tabi... sarritzu boy dezavantajından ötürü savunmaya çekildi ve çok yumruk yedi. 12 raunt üzerinden oynanması planlanan maç sanırım 6. rauntta artık üst üste çok yumruk yiyen sarritzu'nun nakavt oluşuyla bitti. zaten öncesinde de yere düşüp kalkmıştı ama 15-20 saniye sonra tekrardan düştü ve bu sefer kalkamadı. legrand'ın en sinir bozucu taktiği ise kısa boylu rakibini sürekli, ama sürekli kafasına böyle çok zayıf ama rahatsız edici yumruklarla taciz etmesiydi. tecrübeli bir oyun ortaya koymak isteyen sarritzu savunma yapayım derken siniri bozuldu ve de aklındaki düzen bozulunca da legrand bu sefer daha sert yumruk atma şansı buldu. tribünlerde sanıyorum ki kafileyle beraber gelmiş bir iki fransız falan vardı ve onlar da deli gibi sarhoştu. maçın özeti züğürt ağa filminin şu meşhur güreş sahnesinden farksızdı;
https://www.youtube.com/watch?v=RzjUQxlVv4Y
kazanan fransız olunca tabi yuhalanmadı belki ama bir iki uzakdoğulu turist dışında seyirciden pek ilgi gelmedi. sarritzu ise artık son maçı mıydı bilemiyorum ama böyle tribünlere çağrıldı, oley falan çektirdi, çok güzel görüntülerdi... kaybetmesine rağmen şampiyon gibi muamele gördü, gerçekte kazanan ise yalnız bir şekilde sevindi.
tüm bu maçlarda kural dışı bir durum ya da kavga falan olmadı. rakipler birbirleriyle başlarda, aralarda ve maç sonunda bol bol tokalaştı, şans diledi vs. fair-play kazandı. ben de bu vesileyle bir seyirci olarak ilk boks deneyimimi yaşamış oldum. imkanı olan herkese tavsiye ederim.
edit: aha videosu da düşmüş, https://www.youtube.com/watch?v=9A8vroaPBAY