176
mac icinde ikinci yari baslarina dogru dogu bi tezahurat girip hemen arkasinda bi pankart acmaya calisti. o pankart neydi, bilen goren varsa merakimi gidersin istiyorum.
177
fatih hoca'nın maç sonu toplantısında söylediği gibi istenmeyen, beklenmeyen 2 puan kaybetmiş olduk. fakat bir taraftarın takımına sırtını dönmesi, maç sonunda tribünlere doğru gelen oyuncuları yuhalaması konularındaki eşik "2 puan" ise bana göre o kişiler taraftar değildir, olamaz. evet, takımın kötü olarak bile nitelendirilemeyecek oyun oynadığı, hiçbir şey üretmediği ve üretmek için de çaba sarfetmediği bazı maçları bir çırpıda sayabilirim: mesela ordu, mersin, karabük, gaziantep. fakat yine fatih hoca'nın dediği gibi galatasaray bu puan kayıplarını telafi edebilecek güçtedir, etmelidir, edecektir. oyun olarak kötüyüz, pozisyon üretemiyoruz, organize ataklar yapamıyoruz fakat "öldük bittik biz" moduna girmeye hiç mi hiç gerek yok. hele ki oyuncuları, takımı yuhalamanın hiç gereği yok.
ligin henüz 14. haftası geride kalmış durumda ve son 9 haftada 3 galibiyet almış olmamıza rağmen halen lideriz. lider olmak veya olmamak o kadar da önemli değil aslında, şu anda lider antalyaspor, fenerbahçe veya başka bir takım olmuş olsa aramızdaki puan farkına göre yorum yapmak lazımdı. havlu atmak deyimi vardır futbolda, aslında bokstan gelir. yenilgiyi kabul eden oyuncunun antrenörü oyuncusuna havlu atar kenardan; bizim açımızdan takıma bu derece tepki göstermeyi, yuhalamayı gerektirecek bir durum yok. halen şampiyonluğun en büyük adayıyız ve 34. hafta sonuna kadar da gerek hocanın, gerek oyuncuların bunun için var gücüyle mücadele edeceğinden eminiz. o halde kaybedilen yalnızca 2 puan iken neden bu tahammülsüzlük? neden bu sınırları aşan tepki? o ana kadar elinden geleni yapan hamit yerini emre'ye bırakmak için kenara koşuyor ve tribünlerden "yuuhhh" sesleri geldiğini duyuyor; aynı şekilde maç sonunda tribünlerin çağrısına cevap veren takım onlara doğru geliyor ve yine aynı sesler.
gönül ister ki her maçı kazanalım, 34'te 34 yaparak şampiyon olalım ama öyle bir dünya yok maalesef. bu yolda önümüze çıkan engellerin bazılarında takılabiliriz fakat önemli olan tekrar ayağa kalkıp yolumuza emin adımlarla, daha güçlü şekilde devam edebilmektir. fatih hoca'nın söyledikleri de bundan ibaret; galatasaray ayağa kalkacaktır, bu kayıpları telafi edecektir. bundan şüphesi olan varsa en hafif tabirle söylüyorum, siktirsin gelmesin bir daha stada. ve asıl ilginç olan da şu ki bugün yenilgi veya puan kaybı sonrasında takıma sırtını dönenler, fenerbahçe karşısında alınacak galibiyet sonrası bunu kutlayanlar içinde en önde yer alacaklar.
178
5 sene önce beklenmedik şekilde 1-1 berabere kalarak, morallerin bozulduğu maç. sene sonunda ise şampiyon olmuştuk.