ben fener'in avrupa kupası maçlarında çok heyecanlanmam, hatta çoğu zaman izlemem ama futbola hasret olunca young boys'un futbolunu görünce çok heyecenlandım.arada bir bağırdım ve bu bağırmalar nadiren maç izleyen ama galatasaraylı, uefa penaltılarını yüzü kıpkırmızı halde ayakta izleyemeyen babamı biraz kızdırmış. ''fener yabancı takımla sen de yabancı takımı tutuyorsun, ne fanatiksin'' dedi. 5 dakika sonra geldi kinayeli '' ben galatasaray'ı bırakıyorum, galatasaraylılar çok fanatik oluyor'' dedi. bundan 6-7 sene önce de fener'e karşı avrupa takımını desteklemem nedeni ile beni '' vatan haini'' ilan etmişti.
* ( allah'tan babam padişah değil yoksa kelle giderdi.)
maça gelince; fener'in zayıf futbolunu hazırlık dönemi olduğu için anlayabilirsin ama takımda belirli bir düzensizlik var. geriden topu oyuna sokamıyorlar, defansta pozisyon hatası veriyorlar hatta her yerde pozisyon hatası veriyorlar çünkü kim nerde duracağını daha bilmiyor. hakikaten bloklar arası bağlantı kopuk hatta bloklar kendi içinde bile kopuk. sanırım aykut kocaman''ın en iyi bildiği iş türk tarzı gaz vererek hırslandırmak. ancak bunu abartılı kullanmış. bu yüzden futbolcular geçen seneden daha agresif ve daha sert. aşırı hırs bir zaman sonra konsantrasyon eksikliğine yol açıyor. bu sene daha hırslı, daha çok koşan, daha çirkef ama taktiksel bakımdan zayıf bir fener izlenecek gibi.
