bu maçı rezalet, acziyet gibi betimlemelerle tanımlayan taraftar ile aynı armaya gönül vermekten dolayı sinirleniyorum. futbolun, son 20 senedeki devrimini gözlemleyen herkes bilir ki modern futbol; sisteme dayalı, atletik oyuncaların oynayabileceği bir anlayışa dönmüştür. büyük takım - küçük takım farkı ortadan kalkmıştır. eskisi gibi yıldız futbolcuya dayalı bir anlayış yok. kim oynarsa oynasın, oyun planına sadık kalıp, mücadele ederse o takım tehlike arz ediyor. bu maç özelinde, kurduğumuz kadronun gole gitme arzusu, yakaladığımız pozisyonlar göz önüne alındığında, “büyük takımsın yeneceksin” argümanın, modern futbol anlayışı ile uyuşmadığı açıkca görülebilir. 90 dakika sonu, 9-3 bitebilecek bir maç vardı sahada. defansif olarak her ne kadar avrupada iyisek de geçiş oyunlarını beceremiyoruz. şok pres ile hücum presi yaparken, defansif anlamda tabiri caiz ise sıçıyoruz. her kontra ve geçiş hücumu kalemizde tehlike yaratıyor. ben takımımdan memnunum, maçı fanatik arsenal taraftarı bir yabancı ile izledik. ”siz her maç bu kadar pozisyona giriyorsanız, her takımı yenebilirsiniz” yorumunda bulundu ve “en son,
21 nisan 2009 liverpool arsenal maçında, bu kadar pozisyon ve tempo gördüm” diye de ekledi. takıma ve teknik heyete sabredin lütfen.