kotu durumdaki fiorentina'nın, kazanamadıgı icin uzen degil 1 puan aldıgı icin sevindiren macıdır.
---
alıntı ---
http://artemiofranchi.blogspot.com/...1-fiorentina_28.htmlizlediğim en durgun ve sıkıcı fiorentina maçlarından biri olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. son 5 dakikası şoka dönüşen milan maçından sonra savunmadaki sıkıntının üzerine bir de vargas ve gilardino yokken lazio deplasmanında iyi oyun ve 3 puan beklemek ütopik olurdu. beraberlik memnun edecekti beni, 90+2'de keirrison'un ayağından öyle veya böyle geldi o tek puan. sakatlar hakkında ufak açıklama yapalım unutmadan : santana mart ayı, gamberini ise nisan ayı sonuna kadar yok. gamberini muhtemelen ligin sonuna kadar ancak kendine gelecek fiziki anlamda. dünya kupası için hazır olur, fiorentina'ya faydası olmaz ağustos ayına kadar.
sezonun kalanında fiorentina için lig sadece avrupa mücadelesi şeklinde geçecek, şampiyonlar ligi değil de uefa avrupa ligi şansı için uğraşacağız. ya da ınter'i 1-0'ın rövanşında geçip italya kupası'nı alıp uefa avrupa ligi'ne öyle katılacağız. seneye avrupa kupaları olsun da fikstürde, şampiyonlar ligi-avrupa ligi farketmez artık. ligde durum bu denli kötüyken umutlar ve beklentiler böyle ilginç oluyor işte.
maça tekrar geçecek olursak futbol adına en talihsiz gecelerden biri olduğunu söylemeliyiz. mücadele yok, hırs yok, istek yok, kısacası iki takımın ismi var cismi yok. lazio taraftarı protesto derdinde, yönetimle teknik kadroyla sorun yaşıyorlar, fiorentina taraftarları da hocayla dertli, yani tribün de yok bugün statta. bütün bunlar bir araya gelince son yılların en sıkıcı ve kötü maçlarından birinin ortaya çıkışı çok çok kolay oluyor. fiorentina'da montolivo her zamanki gibi mücadele etmeye çalıştı, az çok jovetic'in gayreti vardı. son 2 haftanın parlamaya başlayan ismi ljajic ufak bir hayal kırıklığı yarattı. marchionni ise yine aydın yılmaz'ı aratmayarak benim sinir katsayımı arttırdı. bireysel olarak diğer isimler tamamen dolandı sahada.. iki takım da bitse de gitsek derdineydi..
maçın başında lazio attı, sonunda fiorentina attı. goller de maça paralel gibiydi zaten. 7. dakikadasiviglia'nın kornerde gelen topa altıpasın köşesinde topukla dokunması ve uzak direkten tam 90'a golü atması tamamen şapkadan çıkan bir tavşandı. anlatırken bile ilginçti değil mi ?.. fiorentina'nın golü de aynı şekilde garip geldi. 90+2'de artık son şanslar denenirken içeri orta geliyor, jovetic-marchionni arası top giderken marchionni indiriliyor, penaltı diye ayağa kalktığım anda boş kalan topu yerden köşeye yolluyor keirrison ve fiorentina kariyerindeki ilk golünü çok kritik bir anda ağlara yollayıp takımına puan kazandırıyor. bu maç hakkında daha fazla konuşacak bir şey yok, sahada ölü bir futbol vardı. sanırım iki takım da bundan daha kötü bir maç oynamayacak ne bu sezon ne de önümüzdeki bir kaç sezon..
iki golün ikisi de denk geldi ve kaleye gitti. futbol topunun canı olduğu konusunu tekrar akıllara getirdi bu maç. berabere biteceği bu kadar bariz olan maçın 0-0 değil de 1-1 bitmesini, en azından izleyen çaresiz izleyicinin 2 gol görmesini istedi top.
---
alıntı ---