• 78
    mahkemeden koy tedbiri, ondan sora da galatasaray uyelik tuzugunu tadil edecem, sartsiz surtsuz her galatasarayli bundan sora cuzi bir miktae karsiligi genel kurul uyesi olabilecek de. liselilerin yaptigi seref miktari dusuk harekete karsilik onlarin kucagina birak bombayi. harp olur, darp olur ama 20 sene sonra galatasarayin gelecegi, karanlik bi genel kurulunda cikmayan kararla kurtulmustur deriz. yok olmazsa da, bundan sora liselilere karsi buyuyecek kartopu olacak bi bomba birak. kendisinden sonra gelecek baskan liseli olursa seyreyle gumburtuyu.
    rahmetli ali sami yen mezarindan gelse bile boyle bi degisikligi genel kurula yaptiramaz da. bilelim bakalim lise klubu icin baskan secmekten baska ne boka yariyo.
  • 81
    yönetimin adnan polat davasının yargıtay kararını emsal alarak hemen yarın asliye hukuk mahkemesinden malum genel kurul için tedbir kararı çıkartması gerekiyor.
    tedbir kararı sonrası mahkeme zaten anca 2021’de falan sonuçlanacağından hiç seçime falan gitmeyip 2021’e kadar işine bakmalı yönetim. öyle başa böyle tarak işte liseli statükocular.
  • 84
    aslında 2011 yılında gerçekleşmiş olaydır. kısacası gençler sarı öküzü vermeyecektik. ne kadar kötü yönetim olursa olsun darbe çağrıştıran herhangi bir hareketi desteklememeliydik. 2011'e kadar liseciler çok başkan seçtirdi bu kulübe. ancak o sene ilk defa başkan düşürdüler. bu gücü bir kere alan adam yine dener. velhasıl 2011 senesinde adnan polat'a ne yapıldıysa dün itibariyle mustafa cengiz'e o yapılmıştır. ikisinin de ortak özelliği liseli olmamalarıdır. bu iki dönemin bir başka ortak özelliği de kulübün tam nefes aldığı dönemler olmasıdır. 2011 yılına baktığımız zaman stad açılmış, güzel sponsorluk anlaşmaları yapılmış ve kulüp gerçekten iyi gelirlere kavuşmuşken düşürdüler adnan polat'ı. mehmet karlı çıktı j'accuse dedi ve bitti. mehmet karlı bir daha kimseye j'accuse demedi, diyemez de zaten. neyse sonra inan kıraç hedefi gösterdi ünal aysal başkan oldu. kulüp başarılı bir dönem geçirdi ve liseliler yine kaymağını yemiş oldu. iddia ediyorum o dönem adnan polat da başkan olarak kalsa takım o kadar başarılı olurdu. ama liselile hiçbir zaman dışarıdan bir yönetimin galatasaray'da başarılı olmasına müsade etmezler, etmediler de. bugüne dönersek, uefa ile anlaşma yapılmış, yine güzel bir gelir-gider dengesi kurulmuş ve ezeli rakiplerin en az 5 sene mali açıdan toparlanamayacakları garantilenmişken yine liseli olmayan bir başkan lise darbesiyle indirildi. bu iki olay birbirinin tıpatıp aynısı. o gün adnan polat'ı verdik, bugün mustafa cengiz'i istiyorlar. bu arada daha önce de defalarca yazdığım üzere mustafa cengiz yönetimini başarısız buluyorum ve mayıs ayında görevi bırakmaları gerektiğini düşünüyorum ancak bu yöntem tehlikeli. adnan polat'ı verdik, mustafa cengiz'i de bu liseci zihniyede verirse artık istedikleri gibi at koştururlar kulüpte. iş mustafa cengiz meselesini çoktan aştı.
  • 86
    mustafa cengiz'in ibra edilmeme konusuna ve konunun getireceği sonuçlara farklı bir açıdan bakmak istiyorum. ben de kızgınım
    hepimiz gibi ama biraz sağ duyulu olmak gereken kısımlar var.
    ilk olarak sağ duyulu olunması gereken konuları yazmakla başlayayım.

    1-) galatasaray lisesi türkiye'nin en önemli eğitim kurumlarından başı çekenlerdendir. bu olaya kızarak böyle bir kurum kapansın tarzı trajikomik zırvalarda bulunmamak lazım. eğitim-öğretim dünyadaki karanlık düşüncelere karşı verdiğimiz savaşta en büyük destekçimizdir. 1481'den beri vatanına milletine ve dünyaya hayırlı gençler yetiştirmek için bulunan bir kurumu bu liseden mezun belli çapsızlar yüzünden kötülemek akılcı değildir. bir öğretim kurumunu bu yaşanan olaylardan dolayı tehlikelere karşı kırılgan kılmak gericilerin ekmeğine yağ sürmektir.

    2-) şu an şu çocukların fotoğrafları ve isimleri tüm sosyal medyada geziyor. çocukluklarıyla böyle hassas bir zamanda büyük hata yapmışlardır. ama ne olursa olsun hatalı da olsalar bu çocuklar için dikkatli olmamız lazım. pek çok ruh hastası var bu ülkede, bir ruh hastası bu çocuklardan birine bile zarar verirse şu an yazdıklarımızın vebali altından nasıl kalkarız bunu düşünmenizi istiyorum. bu gerçekten çok tehlikeli.

    3-) adnan polat dönemi ile karşılaştırmakta yapılabilecek en büyük hatalardandır. adnan polat yaptıklarıyla idari açıdan ibra edilmemeyi gayet hak etmiştir. hatta mali açıdan bile ibra edilmesi doğru muydu tartışmaya açıktır. mustafa cengiz'in haklı davasıyla adnan polat olayını karıştırıp haklı davayı kirletmeyelim.

    mustafa cengiz'in yönetimi beğenen bir insanım önceki entry'lerime bakabilirsiniz. bana göre burada iki sıkıntı var.
    a) birincisi d.a.ö. gibi galatasaray tarihinin en kötü yönetimi ibra edilirken mustafa cengiz yönetiminin ibra edilmemesi çifte standarttır.,skandaldır.
    b) mustafa cengiz 2500 küsur oyla 26 mayıs 2018 seçiminde seçilmiştir. mustafa cengiz'in genel kurulun durumunu erkenden tahmin edip üyeleri oy kullanmaya çağırması gerekmekteydi. 358 kişinin oyuyla 1 yıl önce 2500 oy alan bir başkanın devrilmesi meşru değildir.

    sonuç: şu an herkes kızgın ama yine de yukarıda belirttiğim konular dolayısıyla sağ duyunun da elden bırakılmaması gerektiğini düşünüyorum. tüzük konusunda da bir yazı yazacağım ama şu an zamanı değil. şu an mustafa cengiz'in haklı davasıdır esas konumuz. umuyorum ki bir şekilde hak yerini bulur.
  • 89
    şımarıklıktan başka bir şey değildir.

    liseli mi? rizeli mi? söz konusu galatasaraylılık ise hiçbiri rizeli abdurrahim albayrak'ın eline su dökemez.

    139 tane galatasaray liselinin kulübe üye yapılmaması aslında kimin umurunda. amaç bağcıyı dövmek için bahane bulmak. baktılar köfte lafından, basketbol maçı sonrası verilen 20 yıllık tarihimiz gaflarından ekmek çıkmıyor bu bahaneye sarıldılar. aslında üye yapılmamaları bu liseci zihniyeti sevindirdi. ellerine koz geçti. üye olsalardı inanın üzülürlerdi. o çocuklar bu sene olmadıysa seneye üye olacaklar. bu sene olmaları ya da olmamaları neyi değiştirecekti? çok iyi çalışıp galatasaray'a çağ mı atlatacaklardı? tamamen işin kılıfı oldular.

    galatasaray izmirli metin oktay'la liseyi aştı, ülke geneline yayıldı. adanalı fatih terimle de ülkeyi aşıp dünya takımı oldu. lisecilerin bunu anlaması ve kabullenmesi gerek artık.

    ama lise hala kongrelere hakim. tüzük değişmedikçe de hakim olmaya devam edecekler ne yazık ki.

    yalnız bu ibrasızlık ile taraftarı karşılarına aldılar. artık kılıçlar çekildi. taraftarla yapacakları maçı kaybedecekler.

    taraftar gelecek yıl yarım sezon tribünleri ve store 'ları boykot etsin teslim bayağını çekerler.
  • 90
    aslında bu entry'i galatasaray başlığına girecektim ama buraya girmenin daha doğru olduğunu düşündüm. inanın bana fb'ye yenilmek, bjk'ye yenilmek, başakşehir'e şampiyonluğu kaptırmak falan hiçbiri beni yaralamıyor ama tuttuğum takımın bana ait olmadığı hissi dışında yönetildiğini görünce içim parçalanıyor. işte dün mustafa cengiz'in ibra edilmeme anlarını izlerken* ilk defa bu kulübün bana ait olmadığını hissettim, boğazım düğümlendi, içim parçalandı. ve tabii ki isyan ettim...

    bu adam geldiği ilk günden beri galatasaray'ın tek kuruşunu heba etmedi. bu kulübü avrupa'dan 3 yıl men cezası almaktan kurtardı. her ne kadar büyük pay fatih hocada olsa da başkan olduktan 5 ay sonra şampiyonluk gördü. ve şu anda ikinci şampiyonluğuna doğru gidiyor. yanlış yaptığı şeyler de yok mu, tabii ki var lakin mustafa cengiz hiçbir zaman bu yanlışları bile isteye yapmadı. hiçbir zaman galatasaray'ın menfaatlerine ters düşen bir çaba içerisine girmedi. her zaman doğru kaldı ve "doğru adam" ibra edilmedi. bunun adı tek kelimeyle ihanettir...
  • 91
    skandal bir karardır. en başta mali yönden ibra edilen bir yönetimin 2000 üstü oyla seçilmesine rağmen sadece 358 tane kendini bilmez yüzünden seçime gitmek zorunda olması, bir de üstüne bu seçimlerde aday olamaması daha da büyük skandaldır ve tüzüğün gözden geçirilmesi gerektiğinin de en büyük göstergesidir. yönetimin geldiği gündem bu yana yaptıklarına baktığımda yaptıkları herhangi bir hatanın bu şekilde değerlendirilmesine gerek görülecek büyüklükte bir hata olduğunu düşünmüyorum. üstüne aynı oturumda dursun aydın özbek adlı şahsım ibra edilmesi gibi ironik bir karar da var. inşallah galatasaray bu kaos günlerinden de alabileceği en az hasarla çıkar ve o noktadan sonra böyle şeylerin yaşanmaması için en kısa zamanda gerekli düzenlemeler yapılır. son olarak, içerisinde bu kadar hain ve artniyetli insanlara rağmen nasıl bu kadar başarılı bir takım olabiliyoruz, vallahi helal olsun.
  • 92
    galatasaray mali olarak azıcık kafayı kaldırsa; leş yiyiciler hemen üzerine çullanıyor. bu ibrasızlığın tam karşılığı budur. zor zamanda elini taşın altına koyamayanlar, rantı, reklamı, parayı görünce öne çıkıyorlar. nasıl ki üniversite malum şahsa ödül veriyorsa bunun arkasında da birebir aynı zihniyet var. klübe 1 kuruş yararı dokunmayanlar, bazı hataları olsa da klubü düzlüğü doğru taşıyanları hançerlemekte geç kalmadılar. küçük olsun onların olsun. nasıl olsa yarın işler kötüye gidince kenara çekilip; 30 milyon enayinin gücüyle bir enayinin başa geçip işleri düzelteceğinden eminler, bir kaç sene mamaları kesilir hepsi o. sonra yine aynı oyunlar, senaryolar...
  • 95
    bu olay öyle bir şekilde yorumlanmaya başladı ki yakında muhalif olmak suç olarak görünmeye başlayacak. her ne sebepten olursa olsun 9bin aktif üyeden 378i mevcut başkanın idare şeklini beğenmemiş ve ibra etmemiş. bu genel kurulun en normal davranislarindan biridir. bu da olmayacaksa genel kurul neden yapılıyor ki? bu aynı türkiye'de seçimlerde mevcut iktidara oy atmayan yüzde 49 mu artık ne kadarsa o kadar kişinin yaptığı gibidir. burada ilginç olan mustafa bey'i ibra etmeye 379 kişi bulunamamasıdır.
  • 96
    benim üzüldüğüm, 2500 oyla secilen baskana 378 kisilik bir oyun yapilmasi ve buna karsi duracak daha fazla insanin o gün o seçimde olmamasidir. neye göre, hangi kritere göre mevcut baskan begenilmemistir? adamdan ne yapmasi istenmektedir? yerine dursun özbek gelirse yer yerinden oynayacaktir bunu kimse mi dusunmez? anlayamadigim kadar sacma bir ibra edilememe durumudur.
  • 97
    çıkan video kayıtları ve sonrasında yaşanan, duyulan, konuşulan şeylerden sonra yapılanın çok organize olduğu ortaya çıktığı gibi işin içinde sahtecilik olduğu da ortada.

    liseci grup şu hareketiyle kendi ipini çekmiştir.

    belki de tarihte ilk kez 30 milyon taraftar tek yürek olarak bu gruba karşı cephe almış durumda.

    mustafa cengiz alacağı doğru kararlarla bu mağduriyetten çok ciddi bir sinerjiyle birlikte bu gruba karşı tüzük değişikliğini yapabilmek için fırsat yakalamıştır.

    dilerim sevgili başkan 25 mart 2019 mustafa cengiz basın toplantısında bu tepkiyi doğru şekilde kullanır ve doğru yerlere karşı kullanır.

    öyle yoğun hislerle doluyuz ki şu an başkan ne dese onu yapacak kıvamdayız. ve yaklaşık 30 milyon kişiyiz.
  • 98
    ihanettir. bunu yapana da hain denir. galatasaray’ın içindeki iğrenç insanları, zihniyeti açıkça göstermektedir. umarım bir an önce bu virüslerden kurtuluruz. halka açılmak vs. adaletin gerçek anlamda sağlanabileceği herhangi bir yolla. mustafa cengiz yönetimi bunu kesinlikle hak etmemiştir. adaletsizlik karşısında susan dilsiz şeytandır.
  • 100
    yine olayları çarpıtmaayı marifet bilen tipler türemiş.
    olayı muhalif görüşlerin bastırılması gibi pazarlamak sosyal medyada ibra etmeyen tiplerin ortak davranış şekliydi. mağduriyet edebiyatını nereden öğrendiler tahmin etmek güç değil.

    ha birde konuyu sürekli 'mustafa bey'i ibra edecek 379 kişi yok muydu' ya geliyor. teorik olarak haklı olup ahlaki olarak en rezil görüş budur.

    yıllardır bu mali kurulları izleriz, neyin onaylandığını dahi bilmeyen tipler ellerini kaldırır indirir. hisselerin aig'ye satılmasına bile onay vermiş, riva ve florya'nın üç kuruşa satılmasına onay vermiş bir genel kuruldan bahsediyoruz. mustafa cengiz yönetiminin hatası böyle bir organizasyonun yapıldığının bilgisini önceden alamamaktır ya da ciddiye almamaktır yoksa oraya yeterli kişi kolaylıkla getirilirdi ama bu olmasa başka bir şey bulunacaktı.

    diğer taraftan o 358 kişi içerisinde kaç kişi dursun özbek'i ibra etmiştir ? asıl sorulması gereken 14 aylık mustafa cengiz yönetimi 2 dönemlik dursun özbek yönetiminin rezillikleri kadar rezillik mi yapmıştır ? o genel kurulda dursun özbek'i ibra etmeyecek sayıya niye ulaşılamamıştır ? o eşsiz fikri vicdanı hür genel kurul üyeleri o zaman neredeydiler ?

    sorun genel kurul yapısındadır içi boş dışı süslü kelimeler savuran tipler sabahtan akşama kadar konuşup kulübü 2 milyar tl borca sokmuştur. tekrar ediyorum genel kurul eleman havuzu kulübü yönetecek ileriye taşıyacak potansiyele sahip değildir. kulüp yıllardır kurumsallıktan bir ışık yılı ötede mezunlar derneği gibi yönetilmektedir. en ufak değişiklik ihtimalinde sürekli aynı senaryolarla insanlar yıldırılıp ayakları kaydırılmaktadır.

    aklımızla alay etmeyin. bu yönetimi niye istemediğinizi gayet iyi biliyoruz. propagandanız burada yemez. mail gruplarında devam edin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın