23 ağustos 2023 molde galatasaray maçı

• 901

  oyle bir zeminde oynadik ki tarihimizin en iyi sag beki boey bile ayakta duramiyordu. toplar garip sekilde sekti ve pas oyununu hic yapamadik, sonrasinda da takim yoruldu. rakip bu zemini ezberlemis, muhtemelen ayakkabilarini bile ozel secmislerdir.
  
  zeminin etkisini deplasman macindaki molde performansindan anlayacaksiniz.
• 902

  kondisyon, rakibin hazır ve ritimli olması vs. bir yana, oyun planındaki en büyük sıkıntı sağ ve sol kanat oyuncularımızın rakip bekleri takip etmemesiydi. 5li oynayan bir takıma karşı sağ/sol bekleri takip etmezseniz kendi beklerinizin kucağına çok güzel 2v1, 3v2'ler bırakırsınız. azıcık çalışmış olan bir ekip de o 2v1/3v2'lerden atak organizasyonu çıkartır ki çıkarttılar zaten.
  tete girdikten sonra en azından kendi kanadını rahatlatmasının sebebi de bu oldu. son golde topu aldığı ve barış alper'e uzun gönderdiği yere bakarsanız neden rahatlatmış olduğunu anlayabilirsiniz.
  
  sıkıntı olan şey; üst seviye takımlar bu organizasyonları 4'lüde de yapabilir, bir anlık uyumanıza bakar. anlıyorum kondisyonumuz yerinde değil, torreira da yoktu vs. ancak oraya mutlaka gerekli desteği verebilecek bir orta saha daha ve defans kurgusundaki çalışmaları dahil etmezsek sene içinde benzer baş ağrılarını çekeriz gibi gözüküyor.
• 903

  benim yıllardır anlamadığım bir husus var neden sezon başında hiç bir zaman hazır olamıyoruz. neden takımın ritim tutması 10 haftayı buluyor lutfen bırı acıklasın bunu. ya dun (bkz: 22 ağustos 2023 rangers psv maçı)nı izledim adamlar çatır çatır oynadılar onlarda bizim sezonu erken açtılar neden rezil bir performans sergilemiyorlar. onlar da olup biz de olmayan ne var? valla çıldırmak üzereyim ileri gitmesi gereken takım daha da geri gidiyor. tipik türk hastalığı yemin ederim. bu şeye benziyor, okulda 1 dönem bütün ingilizce zamanları görüyorsun dersten geçiyorsun sonra hop sene başı yine simple present tense ile başlıyorsun. sonra kimse bana yeni transferler daha alışmadı saha suni hava yağmurlu diye gazel okumasın. kalbini kırarım
  
  takım'ın %90 gecen sezonun aynı kadrosu. yeni transfer alışması vs geçelim bunları ilk eleme maçında da saha suniydi bu maçın zemini de. boyle olacagı bılınıyordu hıc ona gore onlem alınmadı mı amk gıdın vezırspor'un sahasında 10-11'i kiralayın 2 antreman yapın. sonra hava durumuymuş alaskaya gitmedik alt tarafı yağmur yağdı hafiften dondurucun hava yok mis gibi serin hava daha ne olacak. maç burada olsa abi nem çok baksana adamlar koşamıyor diyeceğiz. sözün özü, maalesef önümüzde fersah fersah yol var. üzüntün takım iyi oynamaya basladıgı zaman muhtemelen cl son maçına denk gelecek gibi duruyor.
• 904

  dk 20'ye kadar takım olarak yaptığımız her baskı sorunluydu. zaman zaman bunu doğru yaptık ama sürekli olmadı bu. bu kadar kompakt bir üçlüye karşı ilk ciddi sınavı takımın. rakip sürekli alan kat ettiği için kim nereye baskı yapacak konusu maç boyunca bizde karışıktı. daha iyi hazırlanılmalıydı. ikinci maçta dikkat etmemiz gereken yerleri çok net görebileceğimiz bir maç yaşadık.
• 905

  torreira bu takımın her şeyi. emsali birisini bulamazsak bu takım avrupa'da nal toplar. eğer ki hedef avrupa ise muhakkak torreira 2 lazım.
  
  berkan'a laf edenler artık sıktı, bezdirdi, usandırdı. kaan girdi, kerem girdi. berkan kadar savunma katkısı verebildiler mi? bu maç savunma katkısı alma maçıydı ve berkan'dan bu katkıyı aldık yeterli. yeteneksiz deyip deyip çocuğa laf ediliyor. adamın kapasitesi bu kardeşim. yeter artık sizin bu şımarıklığınız. taraftarlık bu değil.
  
  angelino tam bir cl beki. çok iyi oyun kuruyor ve oyunu çok iyi okuyor. kendisi hakkında bazı şüphelerim vardı ama bu maçta bitirdi hepsini. önünde zaha ile neler izletecek düşünmeden edemiyorum.
  
  nelsson yerine ramos bizi bir tık daha ileriye taşır gibi. nelsson'un oyun kurmada ciddi sıkıntıları var.
  
  genel manada çok fazla savunma zaafiyeti verdiğimiz bir maç oldu. bu durumu normal karşılıyorum çünkü ilk defa bir cl takımı ile oynadık, torreira yoktu ve maç deplasmanda idi. molde bizden daha iyi gözüktü ama işte birisi var ki ...
  
  godfather ...
  baba sen bize bu akşam ne izlettin.
  o gol nedir?
  mertens'e yaptığın asist nedir?
  son dakikada göğsü ile vücut çalımı atmak nedir?
  kaleye vurmayıp yanındaki adamı görmek nedir?
  savunma katkısı veriyorsun.
  hücumda önde basıyorsun.
  her şeyi yapıyorsun, sen nesin baba ...
• 906

  yıllardır can hıraş, sağlı sollu yüklendiğimiz, ama bok gibi oynayıp, yıldızlarıyla tık tık bize 2 tane atıp, yenip giden büyük kulüpler vardıya hani... işte galiba biz onlardan olduk.
• 907

  özellikle ikinci yarı top kapma konusunda inanılmaz zorlandığımız maç oldu. kaptığımız topları da eveleyip geveleyince top sürekli rakipte kaldı.
  
  ayrıca özellikle kerem aktürkoğlu'nun aldığı her topu icardi'ye atma hastalığı yüzünden nadir kaptığımız topları da 2 saniye için de rakibe teslim ettik. kerem'in artık uyarılması gerek. topun kıymetinş bilmeyi öğrenmesi gerek.
• 908

  molde’nin 120 bizim ise 115 km koştuğumuz maç. koşu mesafesi olarak oldukça rekabetçi duruyoruz. bu maç özelinde de fiziklerin kapıştığı istatistikle daha da ortaya çıkıyor.
• 909

  galatasaray'ın 25 dakika oynayarak 3 gol, molde'nin 65 dakika oynayarak 2 gol attığı müsabaka. mertens biraz daha dikkatli olabilseydi bir gol atardı ve yunus'un güzel golü güme gitmezdi.
  molde'nin bu kadar iyi, diri, hazır ve oturmuş bir takım olduğunu tahmin etmiyordum, tek topu çok iyi oynadılar. çok fazla pas yaptılar ki ligde oynadıkları son vallerenga maçında da tam 669 pas yaptıklarına o maçla ilgili entryde dikkat çekmiştim. karakteristik olarak iskandinavyalı fizik güçleri muazzam ve yan topları gerçekten etkili. dan dun değil topun kıymetini bilerek oynuyorlar. rakibin stoperlerine değil de orta saha ikililerine adam adama markaj yapıyorlar. dönen topları hep topladılar. kaptıkları topla öndeki oyuncuları çok çabuk ve hızla kaleye gidiyor. bunlar oyunlarını iyi ve kuvvetli hale getiren faktörler.
  molde'nin oyun kurgusundaki eksikler ise defans oyuncularının hantallığı, teknik kapasitelerinin ve kalitelerinin azlığı, bireysel yeteneklerinin düşük seviyede kalması ve baskı karşısında oyunun kontrolünü kaybetmeleri. açıkçası bu zeminde böyle diri bir takımı deplasmanda yenebilmek büyük bir iş. kaldıki molde'nin de bu gece ekstra bir oyun oynadığını düşünüyorum. çünkü onlar da maç sonuna doğru oyundan düştü. galatasaray'ın henüz 90 dakikayı çıkaramayacağını zaten biliyorduk. maalesef rakip de pas trafiği ile bizi çok koşturdu. siz adına şans mı dersiniz icardi mi dersiniz bilemem ama kimseye bedavadan 3 puan vermezler avrupa'da. bizim için çok değerli bir maç olduğunu düşünüyorum. gerçek bir test maçı oldu.
  
  ekleme: eski futbolcumuz linnes de maçtan sonra molde'nin bu sezonki en iyi futbolunu oynadığını belirtti.
• 910

  20'-45' arası beğendim takımı, bu periyot dışında bize yakışmayan bir oyun sergiledik. ek olarak 2. yarının başında hakem olacak kel penaltımızı verse rakibin de alacağı riskler paralelinde 4-5 olabilecek bir maçtı.
• 911

  elestirenler lutfen torreira'siz oynadigimizi goz onunde bulundursun.
  burada elestirelecek sey torreiraya halen bir yedek bulunamamis olmasi,bu adam olmayinca savunma anlaminda sos veriyoruz cok acik sekilde.
• 912

  adamlara acıdım çünkü biz eskiden bizden iyi rakiplere karşı saha iyi oynardık, rakip takım genelde bir kaç defa gelip son dakikada attığı golle galip olurdu.*
• 913

  yıllarca bize uygulanan tarifeyi uyguladık, kötü oynayarak kazandık.
  
  yıllar içerisinde neler neler görmedik ki…
  
  10 dakikada elimizden kayan hamburg maçı.
  caner erkin yüzünden elimizden kaçan atletico madrid.
  rövanşta çeyrek finalde ezim ezim ezdiğimiz, saçma ofsayt gollerle elimizden kaçan real madrid.
  
  96-00 yıllarına gidersek, süper oynayıp, iç sahada 2 dakikada 2 gol yiyip geri dönemediğimiz 99 yılı hertha berlin maçı.
  yine o yıllarda leonardo’dan 2 dakikada 2 gol yiyerek elimizden kaçırdığımız milan.
  deplasmanda fatih akyel hatasıyla iyi oynarken puan alamadığımız bilbao maçı
  2001’de yine deplasmanda 2-0 öne geçip elimizden kaçırdığımız milan.
  10 kişi kalan juve’ye hakan şükür ve ümit davala’yla iki tane sallamışken duran toptan dandik bir gol yediğimiz maç.
  yine bir ön eleme olarak, iyi oynasak da aykut erçetin hatasıyla turu verdiğimiz steau bükreş.
  
  ulan ne listeymiş. yazarken gönlüm yoruldu resmen.
  
  biraz da molde elden kaçırdığına yansın.
• 914

  ligini yarilamis, evinde namağlup kuzey takimina karşı deplasmanda 3 tane sallayıp evimize +1 avantajla dondugumuz karşılaşma.
• 915

  turkish giants galatasaray'ın zorlansa da tatava yapmadan gerekli skoru alıp döndüğü maç.
  
  (bkz: pençe atma aslanım kükresen de yeter)
• 916

  fizksel olarak değil, taktiksel olarak ezildiğimiz maç. fiziksel olarak ezildiğimizi düşünen varsa futbolcularımızın ikili mücadele istatistiklerine bakabilir. tam tersi adamları her ikili mücadeleye girdiğimizde ezmişiz. tempo olarak karşı koymamamız gayet normal, hem suni çim hem de adamlar 19. haftayı oynuyor. ancak şu takıma bile taktiksel olarak ezilmenin bir açıklaması yok. bu 4-2-4 sevdasından ivedilikle vaz geçmeli ve birazcık oyunu sete döndürmeyi de denemeliyiz. evet bu şekilde ligde daha kolay sonuç alıyoruz belki ama avrupada büyük hüsran olur bu.
• 917

  özellikle aşırı baskı yediğimiz dakikalarda baskıyı kırıp oyuna yön vermekte baya zorlandığımız maçtır.
  çok iyi değildik ancak bireysel yetenekle fark yaratan oyuncular sonuca gitmeyi bildiğimiz bir sonuç aldık.
  oyun adına okan hocanın ve ekibinin tuttuğu notlar vardır. sezon başında bazı uyarı sinyallerini almak açısından önemliydi.
  çok iyi değildik kötüde değildik. böyleyken kazanmak önemliydi.
• 918

  savunma anlayışı langırttaki adamlar gibi blok halinde dizilmek, hücumdaki tek seçeneği taç çizgilerine diyagonal uzun top yollamak olan bir rakibe karşı çok daha iyi oynamamız gerekirdi. bununla beraber zeminin oyuna etkisini de somut olarak görmüş olduk. bireysel yeteneklerin ekstra oyunuyla galip gelmiş olmak çok önemli, umarım özellikle avrupa maçlarında rakibe daha iyi çalışırız.
• 919

  çok kötü oynadığımız ve üzerine çok ciddi düşünmemiz gereken bir maç yaşadık dün akşam. "nankörlük etmeyin. mertens atsa veya yunus'un golü sayılsa farka giderdik" diyenler peşin hükümlü ve konuyu tamamen galatasaray'ın lehine okuyup yorumlamaya ve maalesef galatasaraylılık dersi vermeye çalışıyorlar. bu mantıkla gidersek 1-0'dan sonra muslera'nın parmaklarının ucundan sıyrılıp giden top var, başka pozisyonlar var, 2-0 molde üstünlüğüne ramak kalmıştı oyunda. "ne zaman 2'yi yiyeceğiz" diye beklerken oliveira'nın şans golü geldi. "o atsa şu sayılsa" diyoruz ama oyunun serbest vuruş golümüze kadar olan döneminin hakkı 2-0, 3-0'dı. 2-2'den sonraki kısmı konuşmaya dahi gerek yok; 4/5-2 kaybetmemiz gereken bir maçtan 2-3 galip ayrıldık. "şu olsaydı bu olsaydı" gibi konulara yoğunlaşmak yerine dün akşam çok şanslı olduğumuzu kabul edip, şansın bizden yana olmayacağı onlarca maça yönelik çok daha ciddi ve doğru bir planlama yapmamız lazım. tabelada yazan 2-3'ün bir önemi yok, sahadakinin karşılığı 4-2 molde galibiyetiydi. tabelayı biz, oyunu rakip kazandı. önemli olan tabela ama bizim molde'ye karşı oyunu bu kadar kolay ve net kaybetmemiz geleceğe dair güzel bir sinyal değil. dikkatli olmamız ve önlem almamız gerekir.
• 920

  ilk yarı 3-0 geride de kapayabilirdik, 4-1 önde de girebilirdik.
  tanrı ve icardi bizim kazanmamızı istedi. "3-0 geride olabilirdik" kısmı rövanş maçına kadar güzelce irdelenmeli. o süre zarfında korkunç sinyaller verdik.
• 921

  u19 youth liginden esintiler sunduk adeta. adamlar fizik olarak ezdiler bizi. 5 km daha fazla kosmuslar. 2. golde oliveira, 3. golde ise boey geri dönemedi. böyle geri dönememeleri 90 dakika ve 11 futbolcuya vurdugunda o 5 km'lik fark ortaya çikiyor. boey'i zaten hayatindan bezdirdiler, dalagi çikti 90 dakikada. evet torreira yoktu ama sen galatasaray isen bir futbolcuya bu kadar bel baglamaman gerekir. çok yazildi burada. adamlarin bir tane adam gibi ayagi iyi bir forveti olsa 5lik olmustuk.
  
  rakip hazirmis ligi yarilamis bilmem ne. mazeret degil. sen de hazir olacaksin. ucunda 15 miyon var (katilim parasi) ve paradan daha da fazlasi. 4 yildir hasret kaldigin bir sampiyonlar ligi var. bir zahmet hazir olacaksin.
  
  tete'nin akil dolu pasi ile baris'in fizigi birlesince icardi de firsatçiligini konusturdu ve sonucunda norveç'den galibiyet ile döndük. kuzey takimlari ters geliyor. sebebi fizige dayali bir oyun yapilarinin olmasi ve ligi erken açmalari. isveç ve norveç liglerinde 19 ve 20. haftalar geride birakilmis. danimarka ve finlanda bile 5. haftayi oynamis. biz daha yeni 2 hafta maç yapmisiz ve oyun tecrübesi kazanmamiz gereken yerde maç erteliyoruz.
  
  bilemiyorum altan. sampiyonlar ligi kapisini araladik ama tur çantada keklik degil. rehavete kapilmamiz gerekiyor. takima ve okan hoca'ya güveniyorum. seyircinin de destegi ve torreira'nin geri dönüsü ile allah'in izni ile turu geçecegiz.
• 922

  maçın en iyisi icardi ve sergio oldu bana göre. sonrasında muslera ve boey gelir. ancak geleceğe dair çok net mesajlar aldığımız maç oldu. kalite ile maçı kopardık, turun kapısını açtık. sadece adım atmak kaldı geriye.
  ligimizde bu kadar tempo yapabilecek bir rakibimiz yok ancak dışarda on takımdan dokuzu bu tempoyu yapacak bize. defansif anlamda error verdik maç boyunca. her an gol yeme potansiyelimiz vardı. bunun da kendimce sebeplerini yazacağım.
  icardi
  kerem mertens yunus
  sergio berkan
  bu oyuncu grubunun bu oyun düzeninde gol yememe şansı yok bu mecralarda.
  
  icardi ve mertens'i saymazsak defansif anlamda meziyetleri en yüksek olan adam sergio geri kalan dörtlünün içinde. berkan safi pres yapabilecek güçte ve pozisyon alması çok sıkıntılı. berkan tamamen bir hamle oyuncusu bizim için. katiyen güvenilip yola çıkılamaz. kerem ve yunus zaten hayalet gibi takip ediyor rakiplerini. savunmaya koşu atmak iyi defans yapmak değildir. nitekim yediğimiz ikinci gol bunun net göstergesi.
  maçın ilk 20 dakikası adamların kurduğu baskının ana nedeni berkan ve nelsson'un uyumsuzluğundan oldu.
  adamlar defalarca topu kanada hızlı atıp orta saha hiç yokmuşçasına 4 e 5, 4 e 6 geldiler. her pozisyonda ilerde kaldı berkan. bu sefer ne oldu? nelsson ve abdül pozisyonlarını kaybettiler. ters kademeye giren boey arkasını boşalttı ve yunus'un hayalet savunması yetersiz kaldı.
  yunus hücum anlamında mükemmele yakın oynasa da takım savunması adına çok vasat. işte bu yüzden bu maçların seviye olarak altında kalıyor. kerem hala sezon öncesi yorgunluğunu atamadı. bu gidişle salı günü kesik yemesi yüksek ihtimal.
  bizim ne yapmamız lazımdı? bir kere ben olsam maç ilk yarı 1-2 bitiminde mertens-midtsjo değişikliği çakardım. tam da defans önüne çekerdim berkan'ı. o zaman hem hareket hem tempon getirip üstüne alan dolumu yapardım.
  tutar mıydı bilemem ancak bir önlemdi bana göre.
  bu tempoya ayak uyduracak torreira var bizde ve net bir torreira daha almamız şart. gördük ki her dinamik takım 2 ters top ile bizi şalamaya çevirecek. tabi burada tete'nin defansif olarak ne katkı vereceği de önemli. yani sadece geri geleyim, bekimi kovalamış gibi görüneyim derse avrupa ne yazık ki hüsrana döner.
  şu maçtan icardi'yi al eve mağlup dönüyorduk. büyük dersler çıkarması lazım galip ve lider hocamızın.
  güvenim tam.
• 923

  molde takımı savunmada 5-3-2, hücumda 3-5-2 oynamasına rağmen adamların beklerini bir kez bile ikiye bir yakalayamadık. bunun en büyük nedeni beklerin, hem orta sahadaki 3'lüden hem de ileri 2'liden müthiş destek almaları oldu. atağa çıktıklarında da savunmada kaldıklarında da asla yalnız değillerdi. attıkları 2.gol tam bir 3-5-2 golüydü mesela.. en sağdaki adam ortaladı en soldaki vurdu. oyunu müthiş genişletiller. oyun alışkanlığı ve fiziksel olarak %100'e çok yakındılar.
  
  biz de hem oyunumuzu oturtamadan hem de 11'i netleştiremeden çıktık maça. oynayanların da size'ı düşük veya hantal ağırlıklı olması maçı ciddi şekilde krize soktu. bütün bu dezavantaja rağmen bırakın kaybetmeyi berabere bile kalmadan maçı kazanmamız büyük mucize.
• 924

  maçtaki kötü oyunun fizyolojik ve psikolojik şartlardan bağımsız değerlendirilmesini yanlış buluyorum. eminim birkaç büyük avrupa takımı hariç, dün molde deplasmanında kim olsa zorlanırdı. adamlar zemini yalamış yutmuş, denedikleri çoğu dikine pas başarılı oldu. top ayaklarına yapıştı resmen. liglerinin çok uzun süre önce başlamış olması da önemli bir etken.
  
  sen ben bile sürekli aynı halı sahada oynayıp bir maçlığına başka bir sahaya gittiğimizde zorlanıyoruz. futbolcular da insan, o yüzden oyun olarak ezilmemizi çok anormal karşılamadım. muhtemelen ikinci maçta biz ezeceğiz, vurup geçeceğiz molde'ye. sabırsızlıkla bekliyorum.
• 925

  sahada benim galatasaray seviyesinde ne işim var diye bağıran 2 oyuncu vardı: biri ıcardi, diğeri berkan kutlu.