• 26
    iyi mücadele verip eleneceğimizi düşünüyorum. su an o seviyeler icin yeterli taktiki ezbere organizasyona sahip degiliz. takim sürekli değişiyor kaldi ki su an degisim asamasindayiz yine ama giden var gelen yok durumdayız. bize nazaran birbiriyle oynama alışkanlığı daha fazla olan bir takım bizi normal bir sekilde eler. psv de standart bir oyunla istediği skorları alır.

    maclarda mücadelemiz isteğimiz iyi olacagi kanaatindeyim ama yetmeyecektir.

    sonuc ne olursa olsun üzülmeye de gerek yok. kulüp yeni bir yapilanmaya giriyor. basarilar anında degil zaman içerisinde olur. para ve ait olduğumuz yer olarak uefa şampiyonlar ligi elbette daha cok istenen yerdir ancak mevcut durumda uefa kupası bizi paklar.

    daha düşük seviyede olsa bir kac galibiyet alıp gruplardan çıkalım ne zamandır avrupa görmüyoruz dellendik.*
  • 29
    resmen 2 hafta kalmış şampiyonlar ligi ön eleme karşılaşması.

    şu karşılaşmaya şahsım özelinde ümitli bakıyordum o da galatasaray varsa umut vardır mottosunu benimsememden.

    fakat şu tarih itibari ile gelecek futbolcuların imzası, sağlık kontrolleri vs. derken maça hazır olmaları zor görünüyor. gedson’u bu yorumdan ayrı tutalım.

    sol bek, sol stoper, sol iç ve sol açık birbiriyle uyumlu olmak zorunda. keza yedlin’in satılması durumunda sağ bek içinde aynısı geçerli.

    bu durumda karşılaşmaya şu 11 ile çıkarız gibi gibi..
    muslera
    yedlin- luyindama- marcao- x
    aytaç
    kerem- gedson- emre kılınç- babel
    mostafa

    “ya shodai zaten eleneceğiz” diyecekler olursa da transfer boşa beklemesinler. psv eleneceksek lig için transferlerin ağustos gibi gelmesinde hiç sakınca yok.

    çünkü bu maç önemli. bu maça yetişmediyse takviyeler bu saatten sonra en verimli transferler için bekleyebiliriz biraz daha.

    not: bu yazı galatasaray’ın tekrardan avrupa sahnesinde olmasının elzem olduğu inancı doğrultusunda yazılmıştır. burak elmas yönetimine transfer baskısı ve isyanı değildir.
  • 32
    buyuk ihtimalle gecen seneden daha zayıf bir kadro ile aynı teknik yonetim ile cıkacagımız mac. zayıflık yıldız oyuncuların gidip yerine daha vasatlarının gelmesi degil, baya baya belirli pozisyonda turkiye 1. lig kalitesinde oyuncular ile cıkacagız maca.
    umuyorum cok buyuk bir supriz olup bir kac cok iyi transfer gelir yoksa en iyi sonuc onurumuzu koruyarak macı bitirmek olur.
    yasanabilecek kotu sonuclar onumuzdeki donem icin de cok daha zorlu ve karanlık gunlerin gelmesine sebep olur.
  • 33
    genel olarak "zaten eleneceğiz, boşuna uğraşmaya gerek yok." gibi bir düşünce varmış gibi hissediyorum. aksine, artık net bir şekilde karşı takımın favori görüldüğü karşılaşmalardan hiç olmazsa puan almalıyız ki düştüğümüz yerden kalkabilelim.

    ayrıca, biz ne zaman psv gibi bir takıma karşı bu kadar sindik ve enseyi karartacak hale düştük bir düşünmek lazım. hem güç hem de zihniyet babında. üzülüyorum.
  • 34
    eğer bu maça kadar 2 nokta transferi yapamazsak muhtemelen elenmeyi garantileyeceğimiz maç. psv hiç de zayıf bir takım değil hatta artık avrupa'da çantada keklik olan takım sayısı bir elin parmağını geçmez. artık her takım genç ve oturmuş kadrolarla oynuyor ve en kötüsü bile bizi zorlayacak hatta eleyecek güce sahip.
    tabi eğer birkaç transfer yetişirse durum değişir. özellikle bek ve orta saha transferleri bu maça kadar yetişmeli, yetişmeli ve yetişmeli. yoksa işimiz mucizelere kalacak. aytaç kara'dan iki kişilik performans bekleyeceğiz, ömer bayram muhtemelen sol bek oynayacak ve hatasız oynamasını bekleyeceğiz, bekleyeceğiz de bekleyeceğiz...
  • 38
    gözümü kapatıp bu maçı hayal ediyorum.

    psv takımı tam 5 oyuncusu ile bizim sahamızda ön alan baskısı yapıyor.
    kendi sahamızdan çıkmakta zorlanıyoruz.

    sırasıyla şöyle bir paslaşma gözümün önüne geliyor:

    muslera -> marcao -> liyundama -> marcao -> ömer -> marcao -> taylan -> liyundama -> yedlin -> liyundama -> taylan -> babel

    babel topu ayağında tutar, biraz sürer, rakip yarı sahaya geçince sırtını rakibe dayar ve taylan'a pas atar.

    taylan -> feghouli -> yedlin -> feghouli -> kerem

    kerem topu sürer, sıfıra iner ama sıkışır, geri döner yedlin'e.

    yedlin -> feghouli -> taylan -> feghouli -> mohammed -> babel -> taylan -> marcao

    tam bu esnada rakip daha agresif pres yapar, marcao da topu mohammed'e şişirir, mohammed hava mücadelesini kaybeder, top rakibe geçer.

    ......

    bu yazdıklarımın sahada sahnelenmiş halini izlememize gerek yok, sadece okuyunca bile oynanan futbolu izlemiş kadar oluyoruz.

    çünkü galatasaray futbol takımı'nda hücumda iken duvar pası yok, çalım yok, orta açmak yok, uzaktan şut yok, yok yok yok.

    peki ne var?
    yan pas, geri pas, hafiften çapraz kanatlara pas.

    fatih terim'in son 4 yıldır galatasaray'a oynattığı futbol bu işte.
    pas yapmaktan başka hiçbir şey yok.
    bazen denk gelirse onyekuru'yu defans arkasına koşturmayı da ekleyelim.

    geride iyi kapanan, ileride agresif ve tutarlı bir şekilde ön alan baskısı yapan bir rakip karşımıza çıkınca galatasaray hiçbir şey yapamıyor.

    rakip ister psv olsun, ister kasımpaşa, ister rizespor, hiç farketmez, yaşanan senaryo 4 yıldır aynı.

    sadece pas izlemek için maçı seyretmek gereksiz, önümüzdeki bu maçta da yukarıda yazdıklarımdan farklı bir oyun olsun bileklerimi keserim.

    yani sırf bu maç için yönetime transfer baskısı yapmak da manasız, zira bizim takımın transfersizlikten çok daha büyük sorunları var

    transfer yapılsa da biz bu maçı kazanamayız, yapılmasa da.

    edit:
    taylan ameliyat olup forma giymez ise de yerine aytaç'ı yazarız ama o paslaşmalar aynı kalır.
    daha önce de söylediğim gibi bu takımda isimler değişse de oynanan futbol değişmez.
  • 40
    yönetimin, hocanın sakinliğini gördükçe bu play off turunun çok umurlarında olmadığını düşünüyorum. kafa da galiba avrupa ligine katılmak var sayın başkan ve sayın fatih terim’in.

    fatih hocam bu kadar sessiz kalmanın bu kadar sakin kalmanın nedeni inşallah netflix için çektiğin belgesel değildir. hocam sen kendin geçen sezonu bitiren takımdan memnun değildin. sezonun en önemli maçına 2 hafta kaldı geçen seneden daha zayıf kadro ile bu maça çıkacağız.
  • 41
    faruk süren ve ünal aysal dönemindeki fatih terim takımları psv'yi yenerdi, belki deplasmanda yenilirdi ama içeride kazanırdı.

    bu dönemin galatasaray'ı ise kendi tarihindeki o güçlü dönemlerin çok ama çok gerisinde. futbol devrimine ihtiyacı var kulübün.

    psv'ye yenilmeyi dünyanın sonu haline getirmeden yolumuza hızlıca devam etmeliyiz. hollanda ülke olarak, futbol olarak bizim fersah fersah önümüzde. galatasaray demiyorum türk futbolunun seviyesi san marino'nun bir tık üstü. bu gerçeği görmezseniz hayal kırıklıklarınız daim olur. bundan kurtulmanın tek yolu gerçeklerle yüzleşmek. galatasaray futbol filan oynamıyor, geriye pas vermeyi futbol zanneden çağdışı anlayışa sahip diğer türk takımları gibi. galatasaray kendi tarihini reddetti. önde pres futbolunu unuttu, unutturdu. avrupadaki vasat kulüpler bizim çok ama çok önümüze geçtiler. bu ne kadar çabuk anlaşılırsa bu maçın acısı o kadar çabuk dindirilir.
  • 44
    bence sadece biz değil teknik ekip ve yönetim de bizimle aynı görüşte; psv çok açık favori. o yüzden bu turdan önce yapacağımız 2-3 transfer de bu turu kurtarmaya yetmez o bakımdan çok da aceleci olmalıyım transferde düşüncesindeler. elenelim de rahat rahat yaparız bir şeyler diye düşünüyorlar. yoksa bu kadar aymazlık olacak iş değil.
  • 45
    yeni yöntemler keşfetme konusunda ülkede istisnai şekilde en başarılı teknik heyet elimizdeyken umutsuzluğa gerek olmayan maç.
    kadrosunu iyi tanıyan bir uzman onun en iyi yönlerini ortaya koyacak şartların oluşmasını sağlar.
    haddime olmayarak demeliyim ki düşük tempoda topun bizde kalması için çaba gösterirsek savunma defolarımızı gizleriz ve ince işçilik yapabilen bir kaç oyuncumuzla skor elde etme ihtimalimiz oluşur. gönül ister ki duran toplarda da geliştirdiğimiz yöntemler olsa ve bunu da silah olarak kullansak. elbette gizli forvet koşuları (onyekuru) yapan oyuncularla rakibi tehdit ederek ön alan preslerine karşı kozumuz olsa.
    kadronun uyumu ve oyuncuların üstün yanları doğru birleştirilirse mevcut form durumunu doğru analiz eden bir oyunla en zor rakipleri dahi eleyebilirsiniz. milli takımın oyununu bir adım öteye taşıyamayışı ve sonrasında geri kalışı bu noktada karşımıza çıkıyor. çok iyi durumda 4-5 stoperiniz varken kanat bekli oyunları değerlendirerek alternatif oyun formatları kurmalısın, kendi kurgum diye ezberinde ısrar etmek daha iyi bir oyun ihtimalini ortadan kaldırır. takım duran toplarda skor alıyorsa oyunu kanatlarda tutmaya çalışırsın.
  • 48
    psv özelinde milli oyuncularının yetişmeyeceği görlüyor, biz de de muslera ve yeni transferler olmayacak kadroda muhtemelen bir capone bulamazsak. zaten covid önlemleri sebebi ile karantina süreleri de büyük engel gibi.

    bu nokta da iki takımında sezondaki ilk zorlu maçı olacak ve bana göre her sonuca açık bir maç.

    uzun zamandır kura şansımız yok psv yi elediğimizde muhtemel rakipler aşağıda gibi.

    bu sene için cl den ziyade kupa 2 de yarışmak daha mantıklı. 4. torbadan girilecek bir cl macerası para olarak tatmin edecekse de güç terazisi dengesiz 2 takımla aynı gruba düşmek halinde ortaya çıkan farklar hem avrupa hem de lig maratonu anlamında havlu attırıyor.

    kupa 2 de makul takımlar ile oynayıp avrupa da kazanma alışkanlığını yeniden yakalayabilmeyi bu noktada daha mantıklı buluyorum.

    psv yi geçersek rakipler

    shakhtar
    benfica
    monaco celtic-midtjyland galibi
  • 49
    sonucu ve bahaneleri şimdiden belli olan kader maclarimizdan biri. yanilmayi o kadar isterdim ki ama malesef köy görünüyor zaten, 4 yıldır hep aynı şeyleri izliyoruz. kaybedeceğimiz maçın bahanesi mustafa cengiz ve yönetimi olacak taraftar gözünde sebebi de seçimin 2 hafta ertelenmesi ki zaten o günden beri medya tarafından devamlı üfürülüyor ve malesef 4 yıldır her sene farklı takım kurdurmasina rağmen aynı kabız futbolu oynatan hocamız yine kaybedeceği bir savastan kaybetmeyerek çıkmış tek galatasarayli olacak, bizi yine anamızın ligine mahkum edecek ve senelik 25 milyonu cebe indirip ocak ayini beklememizi isaret edecek. herkes suçlu bu durumdan eski yönetim seçimi geç yaptırdığı için, yeni yonetim hala transfer yapamadığı için, futbolcular yetersiz olduğu için, federasyon yabancı sınırı saçmalığıni getirdigi için, taraftar beklenti içine girip yönetimi , futbolcuları , teknik heyeti elestirdigi için, medya zaten suçlu ama 1 kişi devamlı hatasız. cok büyük beklenti içine girip hayal kırıklığı yaşamayın sevgili renkdaslarim telafisi çok zor oluyor. takıma messi ve ronaldo ikisi bir de alınsa takımın oynayacagi futbol belli acı ama belli.
  • 50
    adamların oturmuş ilmek ilmek işlenmiş, parlayan oyuncu satıldığında yeri hemen potansiyelli bir oyuncu ile doldurulmuş takımını muslera dışında neredeyse tüm oyuncuları takıma son 1-2 sene içerisinde katılmış, bazı mevkileri maça günler kala ancak doldurulabilecek bir takımla eleyebilmek hiç kolay iş değil. böyle bir şey olmaz demiyorum olur ama çok düşük bir ihtimal.
App Store'dan indirin Google Play'den alın