• 976
    sakinleştiğimize göre birkaç kelam edelim.

    şu anki fizik durumu 4-2-3-1'i kaldırmıyor. ileride pres yapan takım kimliğini şu ana kadar yansıtamadık. asıl kimliğimizi düzgün yansıtamayınca da problem yaşıyoruz.

    mauro icardi geçen yıla nazaran daha diri. ancak pas gelmiyor adama. dries mertens'ten tehlikeli bir atak başlangıcı göremedik ki defaatle söyledim; bu yaşta sürekli ilk 11 oynayamaz! artık yedek düşünülmeli. kerem aktürkoğlu da formda değil, eskiden asisti de boldu ama geçen yılın belli bir bölümünden sonra koptu adam kafa olarak; yapacak bir şey yok. barış alper yılmaz zaten besleyen tipte bir kanat değil pek. hakim ziyech gibi birine muhtacız, zaten girdikten sonra biraz daha kıpırdandı hücum. ancak ona da güvenip yola çıkılır mı soru işareti, ahım şahım da oynamıyor. açıkçası hep diyorum, mertens'in artık kesik yemesi lazım. çok severim; çoğu zaman iyi de oynuyor ama avrupa için yeterli değil bu.

    ikinci konu; orta alan kurgusu. lucas torreira oyun yapısı gereği ileride pres yapmayı seven bir isim, peki o pres kırıldığında geride bekleyen biri oluyor mu; olmuyor tabii ki. 4-2-3-1'deki zaafımız işte bu; asıl sıkıntımız da bu. oyun karakterinde defansı önceliklendiren oyuncu sayısı çok çok az. bekler de o tip bekler değil; önde pres yapmayı, hücuma çıkmayı seven ve defansif özellikleri hücum özelliklerine göre zayıf bekler. stoperler de eskisi gibi önde basmayınca (davinson sanchez yok, abdülkerim bardakcı eski fizik kalitesinde değil, victor nelsson o tipte bir stoper değil) defansla orta alan arasında da inanılmaz bir boşluk oluyor.

    sorun nasıl çözülür; eskilerin deyimiyle hatlar arasındaki mesafeyi kısaltmak lazım bir kere. ya 4-2-3-1'den vazgeçip 4-3-3'e döneceksin ya da defansla orta alan arasındaki koca boşluğu dolduracak defansif koordinasyonun olacak. takımı 2 (stoper) - 4 (bekler ve orta alan) - 4 (hücum) gibi düşünüp oynayacaksın gerekirse. bek ve orta ikili birbirinden bihaber olmayacak, 4'ü birden ileride ön alan presine katılmayacak; en az 1 tercihen 2 kişi diğerleri önde pres yaparken geride ayık olacak.

    yetmedi, çünkü yetmez; orta alanın ikiside önde kalırken beklerin 6 numarada kademeye girmesi çok zor. stoperler de öne çıkacak ve gerekirse biri 6 numara gibi rakibi karşılayacak.

    kişilerden ziyade oyun yapımız değişmeli, bu ağır oyunu kaldıracak kaç oyuncu bulabilirsiniz zaten dünyada? onların da kaçı türkiye'ye gelir? takım form tuttuğunda yine iyi oynarız da asıl hedefimiz avrupa için konuşuyorum yoksa ligi gene götürürsün.

    mauro icardi daha diri dediğim gibi, bu sevindirici. kerem aktürkoğlu da bana göre kötü bir sezon başlangıcı yapmadı, oynaya oynaya eski performansına gelmesini umalım. barış alper yılmaz gibi yükselen bir değer var. mertens'in kesik yiyip gabriel sara veya ziyech ilk 11'e monte edilmesi lazım. maçta en çok tehlikeli pas atan bu ikiliydi diye hatırlıyorum. mertens'in ve michy batshuayi'nin de kaliteli yedekler olduğunu düşünürsek aslında kolay maçlarda 4-2-3-1, zor maçlarda 4-3-3'ü kaldıracak çok iyi bir hücum setimiz var, sadece biraz daha doğru tercihler lazım.

    ancak defans için aynı şeyi diyemeyeceğim. derrick köhn sezona çok kötü başladı, geçen sene de vasattı açıkçası. 3 tane iyi stoperimiz var diyorduk, biri sakat ikisi tanınmaz halde. yeni sağ beke yükleniliyor ama o kadar kötü değildi bence; sadece uçup kaçacak bir tip değil gibi. yine de belli olmaz, kendini bulabilir; ben o kadar kötü bulmadım. takıma en azından gerektiğinde oynayabilecek bir 6 numara şart hakikaten, kaliteli bir adam alınmıyorsa bile direkt o bölgenin oyuncusu alınmalı; elde dursun. bir de alabiliyorsak sol bek, köhn ile olmayacak gibi cidden.
  • 977
    bu maçtaki hatalarımızı doğru analiz etmek zorundayız.

    herkesin ağzında bir suni çim var. kafayı buna takarsanız gerçek çimde de vurur geçerler. kerem'in pasında ziyech'in yerden zayıf şutu ve mertens'in ayak dışıyla denemesinde falan suni çimin sebep olduğu bir şey yok! ikisi de kötü vuruş. bu işleri bir bırakalım.

    yediğimiz ilk golde köhn'ün adama yetişememesi konuşuldu bazı yerlerde. pozisyonun başlangıcını bir daha seyredin. torreira abdülkerim'e pas verdiğinde abdülkerim soldaki köhn'e ileri oynamak yerine geri nelsson'a dönüyor. neden? nelsson jelert'e veriyor, jelert'in vurduğu top rakibe çarptığında köhn sol tarafta çok ileride. oradan geri koşup yetişmek olası değil. sorun, abdülkerim'in ileri değil geri oynaması. muslera da çok çok kötü bir gol yedi, bunu kabul edelim.

    yediğimiz ikinci gol ayrı bir rezalet. kaleciden gelen degaja adamların uzunu yükseliyor. nelsson'la birlikte çıkıyorlar adam indiriyor. bu tamam her hava topunu kazanamazsin fakat maalesef abdülkerim mevzuyu geç uyanıyor ve kaçan adama yetişemiyor. muslera da bence yine yememesi gereken bir gol yiyor.

    ben ilk golü öncelikle abdülkerim'in müsait kohn'e oynamak yerine geri dönüp oyunu sıkıştırmasina ve ardından da muslera'nın fahiş hatasına; ikinci golü ise öncelikle abdulkerim'in geç reaksiyon vermesine ve ardından yine muslera'nın çıkarması gereken pozisyonu çıkaramamasına bağlıyorum.

    günay'ın kırılma anında yaptığı kurtarışta ise jelert net bir hata yapıyor ve topa vuramayınca adamlar pozisyon buluyor.

    maç genelinde en çok acı çektiğim anların özeti ise penaltının oluşumunda görülüyor. adamlar tek pas, topuk pasıyla bizim stoper bek arasına tertemiz paslar attı. cehenneme çevirdiler bizim için maçı o anlarda. tek pası atana topu almadan hamle yapamadık peki kabul ettim de stoper bek arası neden hangar gibi açık? rövanşta hoca yapar mı bilmiyorum ama o koca boşlukları üçlü savunma yoluyla doldurabiliriz. takım savunmasını da bu şekilde toparlayabiliriz diye düşünüyorum. nelsson- metehan(oynayabilirse sanchez)'in arasına kaan ayhan koymak bu anlamda iyi olabilir ki bu aynı zamanda hücum anında kaan'ın orta sahaya (ön libero mevkine) +1 katılımı anlamına gelir. hem rakibin cepheden gelen hava toplarını da savuşturabiliriz. ayrıca ortayı düzgün kapatıp rakibi yan topa zorlarsak ve rakip, kanat ortası yapmaya kalkarsa üçlü ciddi bir panzehir olacaktır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın