takımın şutöre ne kadar ihtiyacı olduğu gösteren maçtır .
178
bitti maç artık. fener takıp gitti. kafayı yemek üzereyim. gordon saniyelik parlamalar hariç rezalet oynadı. cenk ve ender zaten istikrarsızlık abidesi. furkan ve engin'i kenarda unuttuk. macvan'a top indirmedik. ne oynamaya çalıştığımızı anlayan var mı?
179
bu andavallar neyin kutlamasını yapıyorlar böyle konfetilerle , pazar demek ki ne kadar koyduysak hala acısı çıkmamış .
180
arroyo'nun bu takım için zaruri ihtiyaç olduğunu gösteren karşılaşma. 1 numara oynayan gordon'la atabileceğin sayı tavanı yeterli değil.
181
fenerbahçe taraftarının kansızlığını,annesizliğini göstermiş maçtır. ergin hocanın annesine ettiğiniz küfürler var ya, gün gelir devran döner, selçuk siker,yarın hawkins siker kalırsınız. akıllı olun.
182
hawkins'e skorer bir ekürinin gelmesinin farz olduğunu gösteren maç. domercant iyileşemeyeceğine göre artık arroyo mu olur başkası mı olur bilmem ama birisi gelmeli.
183
fenerbahçe taraftarının dünyadaki tek cehenneme gelecek ülkersporun abdi ipekçide ağızlarına sıçılması için açık çek verdiği maç. **
184
74-67 kaybettiğimiz karşılaşma. bu, başka bir anlamı yok.
mağlıbiyet sonrası yavaş yavaş itin götüne doğru yönlendiren basketbocularımızın taşakları sağ olsun. seviyoruz sizleri.
185
ilk çeyreğin ardından galatasaray'ın gardı bariz bir şekilde düştü. devreye başa baş girilse de rotasyon kalitesi sanırım maçı belirledi.
fenerbahçe ikinci çeyrekten itibaren maçın hakimiydi. zaman zaman yakalasak da onları, bir türlü o darbeyi indiremedik ki burda takımın çok net bir şutöre ihtiyacı olduğunu gördük. hoş, zaten bunu bas bas bağırıyorduk.
savunmada göksenin, hücumda da domercant gibi fark yaratan basketbolcuların sırasıyla sakatlanıp sezonu kapaması ve galatasaray'ın bunların yerine hala bir alternatif bulmaması, açıkcası gelecek için tedirginlik yaratıyor. bunu önce karşıyaka maçında gördük, fenerbahçe maçıyla iyice anladık. eğer sezon sonunda ve avrupa'da tepede olmak istiyorsak çok net bir şekilde en az iki basketbolcu transferi şart. çünkü fenerbahçe seviyesinde maçları daha çok oynayacağız.
açıkcası bu tip maçlarda galatasaray adına hawkins önemli bir kurtarıcıyken, bu maçta ruh gibiydi. bir de ilk yarın çılgın atan furkan neden ikinci yarıda pek şans bulamadı anlamak mümkün değil.
yalnız benim anlamadığım fenerbahçeli taraftarlar ve basketbolcular maç sonunda neden bu kadar abarttı. lan resmen kupa kazanmış gibi konfeti, ışık ve ses şovu falan yapıldı. az bi sakin olun arkadaş. normal bi lig maçı. adamlar haftasonunda futbolda kaybedince nasıl bilenmişlerse artık. garip.
açıkcası bizim takım adına güzel maçtı diyemeyeceğim. sıkıntı var. ciddi hemde.
186
takımımızda bariz bir düşüş var ne yazık ki. bu maçta da gördük bunu. fenerbahçe ülker iyi oyunculara sahip olabilir fakat kırılgan bir takım. yenilmeyecek bir takım asla değil. maçın kontrolü elimize geçemedi bir türlü fakat biraz vites artırabilseydik yenebilirdik de bugün. rahatlıkla söyleyebiliriz bunu. oyuncularımızın fiziksel olduğu kadar mental olarak da yorulduğunu düşünüyorum. uzun seyahatler, basketbola elverişsiz ortamlar, çeşitli saha dışı şansızlıklar... etkilendiler tabi. ergin ataman da formsuz gibi son dönemde. ya da transfere ihtiyaç olduğunu yönetime göstermek için vites küçültmüş de olabilir. furkan-dudley ikilisini maç boyunca niçin hiç kullanmadı anlam veremedim mesela. macvan'da inanılmaz bir düşüş gözlemliyorum. savunmasını beğenmiyorum, hücumunda düşüş var, ribauntlara da pek yardımcı olamıyor. bir an önce toparlanması lazım. bizim için kilit bir oyuncu. her neyse bu akşamki mağlubiyet üzüyor elbet ama çok da önemli değil. 7 sayı farkı içerdeki maçta kapatır, ikili averajda öne geçeriz. içini ferah tut galatasaraylı.
187
zorlu bir maçı, dış şutuna güvenebileceğimiz bir oyuncu olmadan ne kadar götürebilirsek o kadar götürdüğümüz maçtır. çizginin gerisinden destek gelmediği sürece bundan fazlasını yapamayız. cenk akyol ilk periyot bu açığı güzel kapattı ama cenk'ten bunu maç boyu yapmasını beklemek haksızlık olur. elinden geleni yaptı zaten. furkan aldemir'i kenarda unutmasak bu kadar hücum ribaundu vermezdik belki. fenerbahçe ikinci şanslardan çok sayı buldu. henry domercant'in boşluğunu kapatabilecek bir oyuncuyla bu takım uçacaktır, kimsenin şüphesi olmasın. benim kafama takılan ve beni üzen oyuncu milan macvan. nasıl bir oyuncu olduğunu bilmeseniz iyi oynuyor diyebilirsiniz, ama biz onun gerçek performansını biliyoruz. bundan çok daha iyisini yapabilir.
188
gordon ve cenk gibi iki tane savruk dış oyuncu ile bu kadar. ikisi de süper başladı maça, sonra kayboldular. gordon'un hücumdaki tercihleri çok can sıkıyor bazen, olmadık yerde zorlamalar, olmadık zamanlarda, kritik anlarda kaldırıp üçlük atmalar. bu adama ısınmam baya zaman alacak galiba.
göksenin'i çok arıcaz, bu belli oldu, rakip guardlara hiç baskı yapamadık. ayrıca hücumda macvan - emir eşleşmesini hemen hemen hiç kullanamadık, bu çok sinir bozucuydu, oysa adamlar bu eşleşmeyi hücumlarında çok iyi kullandı. maçın neredeyse tamamını 4 kısayla oynayan fb'yi ribaundlarda ezemedik, hatta ezildik. neyse sağlık olsun, bu takım ve coach çok iyi günler geçirtecek bize, eminim.
189
onu bunu bilmem göksenin yada domercant olsaydı, maçın son anlarında onlar değil biz önde olurduk.
190
kazanmayı pek de haketmediğimiz bir maç oldu. pota altını neredeyse hiç kullanamadık, macvan'ın 1-2 pozisyon sırtı dönük oyunu dışında uzun oyuncularımızdan ofansif katkı alamadık neredeyse. maçın kırılma anlarında dudley&macvan ikilisi ile oynamak yerine furkan'ı tercih edip ender ile oynayacağı 2'li oyunlardan skor üretebilirdik.
kaybetmemizin asıl nedeninin kısa oyuncu eksikliğinden ziyade zihinsel olarak kazanma istekliliğini gösteremememiz olduğunu düşünüyorum. abdi ipekçi'de bu takım fener'in fişini 3. çeyrek ortasında çeker. her şeye rağmen, peşindeyiz!!