• 552
    zevk aldığım bir galibiyet oldu. maçın baştan sonuna kadar hakimiydik, bu senenin en iyi maçıydı hazırlık maçları da dahil. topsuz oyunda enerjimiz çok yüksekti zaten ilk gol yapılan baskı sonucu geldi. savunmada belki bir pozisyon vermişizdir fazlası yok. icardi bambaşka bir mevzu. adama doğru düzgün top getirmesen bile atıyor çeyrek pozisyonlardan. bence değişiklik işini yapmakta bir tık geç kaldı okan hoca. değişiklikler sonrası direkt canlandı takım.
    yönetim hakem konusunun üzerinde durmalı. daha erkenden bitebilecek maç elimizden kayıp gidebilirdi.
  • 554
    çok sağlam bir takım olduğumuzu tekrar gözler önüne serdik. sağlamlıktan kastım bu maç uçup kaçmadık ama çok nadir pozisyon verdik. ileride barış kerem kanatlarda olunca yaratıcılık olarak çok aksıyoruz maalesef icardi'yi çok besleyemiyoruz. icardi yine cebinden tavşan çıkardı. attığı ilk golü ligdeki forvetlerin yüzde doksanı kaçırdı. ikinci golü zaten ondan başkası atamazdı. buna rağmen verilmeyen bariz penaltımız atılmayan trabzonlu oyuncu nedeniyle son dakikalara böyle girdik. oyunculara bakmak gerekirse angelino oynadıkça takıma alıştıkça daha iyi katkı verecek. oliviera aman tadımız kaçmasın tarzında bir oyun oynadı. mertens canımız ciğerimiz çıkana kadar vücudunda neyi varsa verdi. kerem icardi geldiğinden beri hep ilk önce onu düşünüyor ancak çok acele ediyor. biraz daha sakin olması lazım. ceza sahası dışından çok uzakta top alıyor artık. ceza sahası içindeki verimliliği de önemli. barış üst üste bu kadar ilk on bir kendisinin patlayıcılığını düşürmüş. zaten yetenekleri kısıtlı ama mücadelesi de düşünce çok negatif gözüktü. torreira takımın yarısı çok kritik bir isim. kerem demirbay oyuna girdikten sonra açıkçası beni biraz üzdü. beklediğimden şuan için daha kötü. ne yapacağını nerede duracağını bilemiyor gibi duruyor şuan. kaan ayhan her yedekten orta saha olarak oyuna girdiği maçta olumlu işler yaptı. kendisini kesinlikle berkandan önde gözüküyor orta saha rotasyonu için. yunus çok net bir pozisyonu kaçırdı. bunları atmadığı sürece kendini hatırlatması çok zor kadroda. bakambu beşiktaş'ın şampiyon olduğu seneki larin gibi değerlendirilebilir mi diye düşünüyorum ama buna oyuncunun alışması zor gibi. tete kesinlikle sağ kanada geçtiğinde çok farklı olacaktır oyunumuz. zahanın sakatlığı tamamen atlatıp hazır olana kadar hamle oyuncusu olması gerekir ziyech ile birlikte.
  • 555
    hakem insandır, hata yapar. bunu kabul ediyoruz. lâkin üst üste düzenli şekilde bir takımın aleyhine küçük büyük fark etmeden hata yapar mı? belli ki baskıdan ziyade art niyetli bir oyun yönetti.

    oyuna gelirsek, ben çok beğendim. özellikle akıllı oynamamız beni mutlu etti. dengeli oyunumuzla çok iyi işler yapabiliriz.

    kerem ve barış’ın performanslarının düşmesi gayet olabilir bir durum. geçen seneden de edindiğimiz tecrübe de gösteriyor ki toparlanacaklardır.

    ligin en iyi, dünyanın da en iyi on santraforlarından biri bizim takımda. doğru dürüst üç kez topla buluşturduk, ikisini golle sonuçlandırdı.

    lucas, boey ve stoper ikilimizin yerini dolduramayız. ligin en iyileri. konsantre olduklarında oyunu bizim lehimize tutuyorlar.

    trabzon bize yeterince zorluk çıkaramadı. o yüzden yeterince iyiyiz diyemiyoruz. hem oyunun güçlenmesi hem de kadro zenginliği için zaha ve ziyech ilaç gibi gelecektir.

    ilk adımı attık. her şey bizim için güzel olsun.
  • 558
    baştan sona oyuna hakim olduğumuz bir maç oldu.

    takımın isteğini, kaybetmeme hırsını ve fizik/ kondüsyonunu çok beğeniyorum. bu sezon oynadığımız tüm maçlarda bu vardı. trabzon'u dövdük resmen. takım olarak koşu mesafemizi çok merak ediyorum; sanırım 115 km'yi geçmiştir. bu sıcakta bu kadar insanüstü performans helal dedirtir.

    mertens ilk yarıda biraz kopuktu, barış da genel olarak çok çalıştı ama hücumda ince işleri yapamadı. bu ikili yerine ziyech ve tete olsaydı çok farklı kazanırdık.

    sanırım okan hoca biraz daha sert ve temaslı oynayın demiş. geçen sezona göre iyi bir artı bu. ancak burası türkiye olduğu için o sertlikten başımız ağrıyabilir.
  • 559
    maçın özetini izleyebildim yalnızca. lucas torreira'nın ayağına basıldığı pozisyonda, daha geçen gün* kendisi ayağını çekmeye çalışmasına rağmen kırmızı kart gördü, bu pozisyonda rakip kart görmek yerine üstüne sergio oliveira itirazdan kart gördü. inanılmaz.
    terbiyesizlik. arkadaş mesleğiniz bu, hiç mi izlemiyorsunuz maç, avrupa maçı. dünya normları nedir hiç mi takip etmiyorsunuz?
    onu geçtim sene başı siz kurabiye yemeye mi toplanıyorsunuz federasyonun belirlediği yerlerde?
    etik/meslek etiği şu ülkede ilkokuldan itibaren okutulması gereken zorunlu derslerden biri olmalı.
  • 562
    açıkçası hem oyun hem skor olarak daha farklı bir galibiyet bekliyordum ancak hakem buna engel oldu ve 90+’larda anca maçı koparabildik. kayseri maçı puan kaybı sonrası takımın göstereceği reaksiyon, icardi ve torreira’nın takıma dönüşü, ts’nin saçma sapan oyunu beni bu düşüncelere itmişti. organizasyon anlamında zaman zaman problemler yaşasak da henüz 2. haftada takımın fizik olarak bu derece diri gözükmesi iyiye işaret. ayrıca net olarak hakemi de yendiğimiz maç oldu.
  • 564
    maçın başında abdülkerim ciddi bir kaç hata yaptı ki bir tanesinde golü yiyebilirdik. hakemin de etisiyle tempoyu artıramadığımız her dakika trabzonun direnci arttı. ama burada nelson'un toparlanmış oyunu ve oliveira'nın kaçak güreşmemesi, üstüne bir de torreira'nın oynaması olunca trabzon etkili hiç bir şey üretemedi.

    attığımız gol hull city hazırlık maçında attığımız gollere benzedi. önde ani baskı, kapılan topun hızlıca kaleye götürülmesi ve tek vuruş. asist kerem gol icardi. ikili kaldığı yerden devam etti.

    barış çok etkisizdi. angelino ilk yarı o beklediğimiz ortaları ve pasları pek yapamadı. genel olarak takımın mücadele gücü çok yüksekti ki önemli olan da buydu. sonrasında kalite sizi bir şekilde galibiyete götürüyor zaten.

    ilk yarının ardından hakem ipleri biraz daha eline almak istedi. çok net bir şekilde sahada olay çıksın, tribünlerde olaylar olsun, oyunculara kırmızı göstereyim diye fırsat bekledi. burada sakinliğini koruyan oyunculara, teknik ekibe ve tribünlerdeki taraftarlara helal olsun. ben kesinlikle o kadar sakin kalamazdım. bu duruş bizim sakince mücadelemize devam edip galibiyet kazanmamızı sağladı. oyuncu değişikliklerinde bu sefer geç kalmayan hoca oyuna doğru zamanda müdahale ederek hafif artan trabzon baskısını kırdı. doğru isimler oyuna girdi ve doğru isimler oyundan çıktı. daha önce yazmıştım hoca hatalarından ders alıyor diye. işte hocanın en sevdiğim yanlarından birisi bu. birincisi ise hiç acımadan her seferinde fenere çakması :))

    maçın yıldızı net icardi. hala hazır değil. ama öyle klas ki. her açıdan, her uzvuyla gol atabiliyor. avrupanın en büyük kulüplerinde hala forvet yokken bizim bu adamı 10 kağıda almamız muhteşem bir olay. kerem daha toparlamış gibi geldi ama hala gergin. şunu unutma kerem senin ispatlamak zorunda olduğunu hiç bir şey yok. oyununu oyna yeter. yunus kesinlikle barış'tan hem daha iyi hem daha zeki. ama bir şeyler eksik hep. özgüven mi dersiniz, şans mı dersiniz bilemem ama tete de geldikten sonra artık hiç şansı kalmadı yunus'un. yolu açık olsun. mertens istekli ama etkisiz, oliveira istekli ve mücadeleciydi. dikkatinizi çektimi bilmem ama oliveira gidip gelemediği için okan hoca onu 6 numara gibi oynattı. torreira ileri geri oynadı. bu da oliveira'nın daha etkili görünmesini sağladı. ama asıl ondan beklediğimiz ara paslar, dikine oyun yönlendirmeleri olmayınca ve torreira da bu konuda eksik kalınca oyunu istediğimiz kadar zenginleştiremedik. bu taktik değişiklik okan hocaya artı yazdırır.

    hakeme söylenecek çok bir şey yok. geçen seneki alanya ve başakşehir maçlarından sonra gördüğüm en taraflı performanstı. umarım burnundan fitil fitil gelir yaptığı herşey. maçtan sonra hem hocanın hem başkanın direk çıkıp tepki göstermesi çok önemliydi. geçen sene o hatayı yaptık ve çok beklemiştik. bu sene başkanın dediği gibi erken başladılar, bizim de erken tepki göstermemiz önemliydi.

    çok önemli bir virajı kayıpsız atlattık. yeni oyuncular hazır olana kadar en az 3-4 hafta geçer. çok sıkışık bir takvim olacak. bu süreci en az zararla atlatırsak sene sonu allah'ın izniyle yine şampiyon oluruz. gergin bir maç oldu. ancak icardi 2'yi atınca rahatlayabildik. emeği geçen herkesi kutlarım. harika bir akşamdı.

    son olarak: taraftar harikaydı...
  • 568
    ıcardi'nin "şapka çıkartılan" golleri, torreira'nın "can simitliği", kaan ayhan'ın "jokerliği", ziyech'in "tribün reisliği" gibi düne ait bir çok enstantaneye konuşuruz ama bu maç yazısına hakemle başlamasak olmazsa olmaz.
    maçın hakemi atilla karaoğlan ve var'da da alper ulusoy vardı... bu iki hakemin adı anıldığında ilk akla ne gelir: atilla karaoğlan, geçen sezon gaziantep fk-beşiktaş maçında beşiktaşlı oyuncunun rakibine kafa atmasına kayıtsız kalmış, var'ın davetine de uyup, ekrandan pozisyona bakmış ve "abartıyor abi" diyerek kırmızı kart vermemişti. "ben bilirim, var'a ne gerek var" tarzı bir yönetim sergilemişti...

    alper ulusoy ise pandemi dönüşü seyircisiz oynanan galatasaray-gaziantep maçında fk türkiye profesyonel liglerde kalecinin topu elinde altı saniyeden fazla tuttuğu için "endirek serbest atış" veren ilk hakem olarak hafızalara kazınmıştı.

    işte bu "ikili" dün gece ali sami yen'de yan yana gelince "evlere şenlik" bir maç ortaya çıkardılar. çok değil, geçen sezon da ali sami yen'de oynanan galatasaray-alanyaspor maçında ali palabıyık "skandal" bir maç yönetmiş, kırmızı kartlar havada uçuşmuş, maç sonu ortalık yangın yerine dönmüştü. daha ligin ikinci haftası olmasına rağmen dün gece maçı hem sahada hem de var'da yönetenler öyle bir kaosa sürüklüyordu ki, bereket ıcardı sahneye çıktı, attığı gollerle galatasaray'a 3 puan getirdi de hakemlerin sırtından büyük bir yük aldı...

    peki, ne yaptı maçın hakemleri?

    - 4' mertens'in pasında angelino'nun şutu rakipten kornere çıktı, aut verdi.

    -11' kerem'in ıcardi'ye attığı ara pasa ofsayt kaldırdı yardımcı hakem.

    -20' trezeguet ceza sahası köşesinde boey'e dirsek attı, hakem devam dedi, var çağırmadı, penaltı verilmedi.
    -33' ıkılı mücadelede ıcardi hava topuna çıkarken itiliyor, devam kararı, ardından umut aynı şekilde itiliyor, trabzon lehine faul verildi.

    -35' boey-trezeguet mücadelesinde müdahale olmamasına rağmen boey'in faul yaptığına hükmetti hakem.

    -38' mertens rakibiyle omuz omuza mücadele, ki rakip daha yapılı ama faul verdi galatasaray aleyhine.

    -39' okan buruk sarı kart gördü.

    -61' barış'ın pasında mertens topa ayağını uzatmışken, arkadan darbe var, hakem devam kararı verdi, var yine çağırmadı.
    -61' ıcardi'nin şutunu rakip savunma blokluyor ve top kaleden alakasız yere gidiyor ama karar "aut" ve buna itiraz eden ıcardi sarı kart gördü.

    -65' galatasaray'ın atağında kourbelis topu elle tutuyor ama top galatasaraylılarda ve 3-3 pozisyon bulmuşken, avantaj vermeyip, oyunu durdurdu hakem.

    -75' kourbelis torreira'nın ayağına basıyor, ikinci sarı kart olması gerekiyor ama hakem kart vermeyince, oliviera itiraz ediyor ve sarı kart gördü.
    -83' ıcardi formasından çekiliyor, forma yırtılacak neredeyse ama faul çalmadı.

    -85' muslera ceza sahasını terk etmiyor, üstelik takım kaptanı, hakeme itiraz ediyor ve sarı kart gördü.

    maçları seyrederken "karalama defterime" not düşerim, uzun zamandır böyle bir alışkanlık edindim, galatasaray'ın ataklarını siyah, rakibi mavi, hakemleri de yeşil kalemle yazarım, ilk defa defter ilkbaharda bir çayır tarlası gibi yem yeşil oldu...

    maçın adaletini sağlamak için sahada olanlar, topçulardan rol çalınca, galatasaray'ın seyircisinin de olağanüstü desteği ile geçen sezonu andıran oyununu maç boyu değil de ara ara seyretmek zorunda kaldık. o anlarda bile torreira'nın takım savunmasında ve oyun kurulumundaki vazgeçilmez rolünü görebildik. bunu bilen trabzonspor hocası bjelica, bardhi'yi torreira ile adam adama oynamak için görevlendirmişti, belli ki galatasaray'ın can damarını koparmak istiyordu. ama bu sefer de oliviera sahneye çıktı, portekizli'nin başlattığı preste torreira bakasetas'a set oldu, kerem önüne düşen topu "içgüdüsel" olarak ıcardi'ye yuvarladı ve "golcü" klas bir dokunuşla tribünleri inletti: aşkın olayııııım...
    golden sonra ikinci için de "hakem yönetimi" elverdiği ölçüde galatasaray gitti rakip kaleye, nelsson'un kafasını uğurcan kornere çeldi, ıcardi'nin topuk pasında barış kararsız kaldı. barış demişken, genç topçudan okan buruk'un beklentisi oldukça fazla, o da saha içinde çok mücadele ediyor, ileri geri koşuyor, belki de rashica'dan vazgeçilme nedeni barış'tan beklentilerdir ama bir çok şeyi yapmak yerine tek bir şeyi "hocasının verdiği görevi" yani basit olanı yapsa barış, hem tribünlerin hem de teknik kadronun çok daha arzu ettiği oyuncu olacak.

    ikinci devre yunus'un oyuna girmesiyle angelino'nun daha derli toplu oynamasıyla pozisyonlar buldu galatasaray, yunus altı pastan topu kaleye atamadı, bir dakika sonra sergio, fenerbahçe deplasmanında attığı golün benzerini atıyordu ki, torreira ofsayt olduğunu bilmeden boş kaleye giden topa dokundu. oyun biterken bakambu ve ıcardi de çok net pozisyonları kaçırırken, sonradan oyuna giren kaan ayhan'ın ortasında ıcardi kafayla penaltı atarcasına avladı uğurcan'ı ve takımını rahatlattı. üç gün önce ilk onbirde başladığı olimpija maçında savunmadan attığı uzun paslarda kaan ayhan'ın tekniğinden bahsetmiştik, dün gece de orta sahada rol alıp, ileriye çıktığı bir pozisyonda topu ıcardi'nin kafasına kondurdu. galatasaray taraftarı gurbetçi oyuncuyu "küçümsüyor" belki ama kaan hem stoperde, hem bekte, hem de orta sahada oynayabilme kabiliyeti ile okan buruk'un "jokeri" olacak bu sene.

    maç kazanılmış, galatasaray yeni sezonun ilk galibiyetini trabzonspor gibi zorlu bir ekip karşısında almış, muslera 5. maç kalesini gole kapamış ve topçular klasik olarak kale arkası tribüne gidip üçlü çektirip dönerken, oliviera ve torreira'nın dikkati setteki bir galatasaray formalıya takıldı. herkes dikkatli bakınca, kısa saçları, kepçe kulakları, gece maçında güneş gözlükleri ve üçlü çekerken dudak büzüşü ile galatasaray tribününde büyümüş havasındaki hakim ziyech'ti orada olan. gece yarısı gizli bir uçak yolculuğu ile istanbul'a gelmiş, maç esnasında transferi kap'a bildirilmiş ve daha sahaya ayak basmadan tribünle bütünleşmişti faslı oyuncu. böyle bir tanıtımda emeği geçenlere "helal olsun", severiz "arıza" topçuları, ziyech'te bu imaj kat be kat fazlasıyla var.

    kaynak ve maçtan fotoğraflar: http://ultrasmovement.blogspot.com/...y2-0trabzonspor.html
  • 571
    uzun zamandir maçi bu kadar domine eden, rakibini bu kadar sindiren bir galatasaray izlememistim. ara ara maça göz attim ve belki de toplamda 15-20 dakika izlemisimdir ancak izledigim her dönemde sahada daima basan ve isiran bir galatasaray vardi. istatistiklerde de bellidir muhakkak. trabzonu kendi sahasindan çikarmadik adeta. tehlikeli bölgeye sokmadik bile.

    güzel seylerden bahsederken açiklarimizi da kaleme alalim. ileride yaraticilik ile alakali bir sikintimiz var. rakip geriye yaslandiginda - ki süperlig takimlarinin tamami rama park'da böyle oynayacak - sikinti yasiyoruz. orada bir beyin eksikligi var. ince paslar atacak, uzaktan sut tehtidi olacak. umarim bu sikintiyi ziyech ile gideririz. takima yeni katilanlar iyi bir görüntü çizdi. angelino, mariano'dan esintiler sunarken bakambu, bulundugu süre zarfinda dogru bir transfer oldugunu ispatladi.

    son olarak maçin hakemi atilla karaoğlan'a deginmeden edemeyecegim. kesinlikle o fifa kokartini hak etmeyen bir performans sergiledi. duö, maçin 90 dakikasini uefa'ya göndersek, fifa kokartini alirler dedi kendisi için. bence göndersek deyip gözdagi vermeyelim, direkt gönderelim, herkes bilsin sakamiz olmadigini.

    gelecek adina olumlu sinyaller verdik. osman abi styla daha bu takima ziyech ve bir orta saha gelecek diyip entrymi gelecege ümit ile bakarak tamamliyorum.

    rabbim mart nisan ayinda rams park'da sampiyonlar ligi müzigi dinlemeyi nasip etsin.
  • 572
    maçı pozisyon vermeden, net 2 penaltımız verilmeden ve 1 çift sarıdan kırmızı ile rakip eksik bırakılmadan domine ederek süpürdük. işte net bir golcün olduğu zaman iki tıklar gidersin. terim zamanında falcao'dan da biz bunu bekledik ancak adam yürüyen ambulans çıktı.
    neyse trabzonspor zaten güncel kadro yapısı ve oyun anlayışı ile hiçbir büyük takıma diş geçiremez. içerde dışarda zorlanmadan mağlup olurlar. oyun adına sergio boey icardi nelsson hatta angelinho çok iyi işler yaptı. set işimiz biraz sıkıntıda şu aralar ancak kapanan takıma karşı işte 1 tıkladın mı kabak çiçeği gibi açılıveriyor. bu maç aslında bizim için rakiplerin oyun anlamında ne yapmaması gerektirdiğini de gösterdi.
  • 573
    maçın hakemi atilla kapkaraoğlan'ın kararlarına tribünde nasıl tepki verildiğini, icardinin her iki golünde ki tribün coşkusunu , maçın ve stadın atmosferini keyifle üstelik 4k kalitede izlemek isteyen arkadaşlar için maç vlogunu buraya bırakıyorum.

    kanalıma abone olup bana destek olursanız çok sevinirim. her iç saha maçından 1 gun sonra vlog yayında olacak, deplasman maçları öncesi format çalışmalarımız sürüyor, fikirlere açığım :)

    https://youtu.be/jOL80om45Ik
  • 575
    maçı canlı izleyememiştim. maç sırasında ilk golün rakibin ikramı olduğuna dair bir şey okumuştum. sonradan dönüp izlediğimde bu yorum çok tuhaf gelmişti. çünkü biz ilk goldeki pres şeklini seviyoruz ve trabzonspor abdullah avcıyla şampiyon olduktan sonra hep bu problemi yaşadılar.

    çok güzel bir analiz videosuna denk geldim. o videoda da trabzonun 3lü merkezinin yanlış konumlanmasının ve bizim pres şemamızın etkisi çok güzel gösterilmiş. bu şekilde nasıl 2ye 3 dezavantaja rağmen rakibin oyun kurulumunu kırdığımızı çok net anlatmışlar.

    ilgisi çekenler izlesin diye buraya da koyuyorum: https://youtu.be/GPYoDGo1CHQ
App Store'dan indirin Google Play'den alın