ilk önce takımın gereğinden fazla gömüldüğünü söylemeliyim.
rakibimizi ilk defa bu maç 90 dakika izledim ve eksik olmalarına rağmen beğendim.
yani kayseri, rize ve hatay’dan daha iyi takımlar.
aslında maçın belli bölümlerinde skoru bulabilecek pozisyon ve tehlikeli girişler yapabildik ama takımda gereksiz bir telaş vardı.
bu tarz rakiplere karşı sabırla ve dikkatli pas yapmak zorundasınız.
biz bunu yapamadık ve kaptırdığımız toplar tehlikeli oldu.
takım telaşlı olduğu gibi, hoca gereksiz sinirliydi ki bence kafası bir yere takılmıştı.
muhtemelen de 17 aralık 2020 tarihinde pfdk’nın sergen yalçın’a vermediği cezayla ilgili...
kaide ile konuşurken 4-4-2 oynayan rakiplere karşı tıkandığımızı söyledi.
hoca oyuncu değiştirmediği gibi, oyunu ve hatta oyuncuların yerini de değiştirmedi.
en basiti emre kılınç’ı sağ, oğulcan’ı sol kanada atıp emre akbaba’yı diagne’nin yanına koyabilirdi.
oğulcan sola geçtiği anda ndao’nun etkinliği azabilirdi.
veya akbaba’yı çıkartıp luyindama’yı alır, 3-5-2’ye dönerdi vs vs.
bide son dönemde sıklıkla yaptığı bir şey var. çok oyuncu değiştirdiğinde takım iyice çorbaya dönüyor.
5 oyuncu değişikliğinin bize yaramadığını söyleyebilirim.
hoca aslında oyuncu değişikliği ile değil, genelde oyun ve oyuncuların yerini değiştirerek sonuç alır.
bütün olumsuzluklara rağmen enseyi karartacak bir durum yok.
tabii hoca ve marcao’nun atılması biraz kötü oldu.
ligde her maçı kazanamayız, mağluyetlerde olacak.
ilk defa yenilmiyoruz, son defa da olmayacak.
ben takımın hırsı ve mücadelesini beğendim. bazen oynamak isterseniz ama o gün istediğiniz gibi olmaz.
eğer ruhsuz ve umursamaz tavır içinde olsak işte o zaman üzülürdüm.
takımımız bir dönüşüm içinde, gidecek oyuncular olacağı gibi gelecek oyuncular da olacak.
bu geçiş sezonunda şampiyonluk bizim için çok önemli ve sabır gerekiyor.
bazı şeylere daha toleranslı bakmamız gerektiğini düşünüyorum.
(bkz:
2020-2021 sezonu)
edit:
https://twitter.com/...603702781030401?s=21