17 aralık 1995 galatasaray beşiktaş maçı

• 1

  cok net hatirladigim hayatimin ilk hayal kirikligi. maci cine 5 den izlemistim. o zaman 10 yasindaydim. mactan once ustumde garip bir motivasyon vardi. kazanacagimizdan emindim. yarin okula da atkimi takip havami basicaktim. ama isler istenildigi gibi gitmedi. maca besiktas iyi basladi. erturul saglamin attigi golle 1-0 one gectiler. ilk yari bitmeden o zamanlarin genc yetenegi ufuk talay dan geldi gol galatasaray adina. ufuk, sagdan gelen ortaya ucarak kafayi koymus golu bulmustu. o gun galatasaray hic bir sey oynamadi sadece besiktasi seyretiler. suat disinda kosan dahi yoktu takimda. neticesinde 2 gol daha yedik ve yenildik. takimdaki bu vurdum duymaz hava beni cok etkilemis olucaki mactan sonra cok aglamistim. tek teselligim ufuk'un hayatimda gordugum ilk ucan kafa golunu atmis olmasi oldu.
• 2

  yanılmıyorsam çubuklu forma ve siyah şort ile çıkmıştık. yediğimiz son iki gol de şifo'dan gelmişti. hatta bir tanesi çakma bir röveşata da olabilir. sezonun rezil geçeceğinin ilk işaretleri sanırım bu maçtı ama bunu o zaman anlamadık tabi. işin ilginci bu rezil sezonun sonunda meşhur bayrak dikme operasyonunun gerçekleşmesi de ayrı bir ironidir.
• 3

  bu maçla birlikte 1995-1996 sezonun ilk yarısında oynadığımız tüm derbileri kaybetmiş olduk.
  
  (bkz: 22 ekim 1995 fenerbahçe galatasaray maçı)*
  (bkz: 1 ekim 1995 trabzonspor galatasaray maçı)*
• 4

  http://www.vidivodo.com/...tas-galatasaray-1995
• 5

  http://www.youtube.com/watch?v=X3WZZxumZhU
• 6

  ince çubuklu forma ve siyah şort ile çikmistik maça. besiktas ise duz beyazla sahadaydi. ilk yarida da ikinci yarida da çok fazla pozisyon vermistik besiktas'a. cidden tarihi bir farka erisebilirlerdi. ilk yarida bulent korkmaz'in johnsen'i dusurmesi sonrasi besiktas penalti kazanmisti. bulent penalti karari sonrasi muhittin bosat'a çokça itiraz etmisti ama pozisyon net penaltiydi. ertugrul penaltiyi gole cevirdi. friedel aslinda topu çelmisti ama ertugrul çok sert vurunca yapacak bir sey kalmamisti. sonrasinda biz yuklenmeye basladik. arif'in ceza sahasinin sag tarafindan arka direge kestigi topa ufuk talay uçarak kafayi vurunca esitligi de yakaladik. bu gol ufuk'un da galatasaray kariyerindeki ilk ve maalesef son golu olmustu. ilk yari da boyle bitti. ikinci yarida besiktas daha da iyi oynadi. once sifo mehmet sagdan ceza sahasina girerken sert vurdu, friedel kurtardi, bizim defans bakti, donen topa yine sifo mehmet kostu ve golunu atti. o ara besiktas'taki kazanin oradan kosmaya baslasa yine mehmet alirdi topu zira bizim defans izlemekle mesguldu. sonrasindaysa sergen henuz 60. dakikada maçi bitirdi. cidden kotu bir maçti bizim için. bu sonucla besiktas da ligde puan olarak bizim ustumuze cikmisti.
• 7

  ufuk talay'ın galatasaray formasıyla ilk golünü attığı müsabaka. malesef, bu gol aynı zamanda formamız altında son golü de olmuştur. çok değişik bir kariyeri vardı bu arkadaşımızın. 1995'de transfer olduğu takımımızın kadrosunda 7 sene kaldı ve 2002'de ayrıldı. bu sezonlar içerisinde 5 kez başka takımlara kiralandı. toplasak 15-20 maç oynamamıştır.
  
  neyse, ufuk'un golü güzeldi ama 3 gol yiyerek 3-1 kaybetttik. souness dönemi berbat bir dönemdi. bu da o berbat dönemin kötü hatıralarından biriydi.
• 8

  sami yen'in kapalısında şahitlik ettiğim, maalesef kötü oynadığımız ve kaybettiğimiz derbi maçlardan biri olmuştur.
  1995-1996 sezonunun geneli itibarıyla zaten kötü başlayıp (sezon başında avrupa'dan elenme) ve kötü devam ettiğimiz (ligde alınan istikrarsız sonuçlar), sezonun sonuna doğru biri ligde, diğeri kupada gelen 2 fener galibiyeti, alınan türkiye kupası ile sezonu buruk bir sevinçle kapatmamız.... aklımda kalan sezon özeti.
  esasında kadıköy'e diktiği bayrak olmasa, souness'dan hayırla yad edilebilecek bir katkı aldığımız pek söylenemez ancak o bayrağın dikilmesi, o sezona dair bütün günahları süpürdüğü gibi aradan geçen 25 yıla rağmen bugün hala, souness deyince hepimizin yüzünde tatlı bir tebessüm oluşmasına vesile olmakta.
  (bkz: ulubatlı souness)