maç için yazılacak çok şey var. öncelikle arsenali güzel futbolu için kutlamak lazım. evet barcelonun taktiği ile futbol oynuyorlar bu açık ve net. belki barcelonadaki kadar ayağına hakim yetenekli oyuncuları yok ama bu dezavantajını ingiliz futbolunun bir gereği olan fizik gücü ve kondüsyon ile kapatıyorlar. çok koşuyorlar açık alan bırakmıyorlar. ellerine geçen fırsatları iyi değerlendirdiler.
gelelim barcelonaya şu açık ki kaptanın yokluğu hissediliyor. puyolun bu takım için ne kadar önemli bir futbolcu olduğu gijon ve arsenal maçlarında çok net gözüktü. bugün barcelona orta sahası kötüydü. orta sahanın kötü olması hücüm hattına da yansıdı. iniesta normalin altındaydı. xavi alışık olduğumuz o usta paslarından uzaktı. ee bunlar olmayınca messi 4-5 kişinin arasında kayboldu. messi işte... bizde kazım kazım iki stoperin arasında kayboluyor messi anca 4-5 kişinin...
not düşüyorum maxwell bu takımın sol beki değil... abidal olmayınca solda olmuyor, hakan balta ne kadar stoperse abidalda o kadar stoper. pedroyu ise zaten beğenmiyorum. daha doğrusu barcelona için yeterli değil benim kanaatimce. ama bu tabii ki benim görüşüm. bir henry değil yani kısaca.
*tahminim barcelonadaki maçta arsenal biraz daha defansif oynayabilir. beni sevindiren taraf ikinci maçın daha da zevkli olacağına inanmam...
güzel futbol taraftarı olarak bu maç benim için çok iyiydi. barcelona sempatizanı olarak üzüldüm arsenal sempatizanı olarak sevindim. liverpool sempatizanı olarak çekimser kaldım ve kıskandım osasuna sempatizanı olarak o ender gelişen osasuna ataklarını göremedim. valencia sempatizanı olarak mehmet topal acaba maçı nerede izledi diye düşündüm. manchester united sempatizanı olarak önümüzdeki maçlara baktım... ama ne sempatizanı olursak olalım keyifli bir maçtı. arsenal taraftarı da çok iyiydi.
ama en önemlisi galatasaray "taraftarı" olarak şampiyonlar ligi müziğini hissedememenin verdiği burukluğu hüznü yaşadım, orada bizde olmalıydık, bizim yerimiz orası diye düşündüm...