bu maçı yeni açıkta izledim. aklımda kalan ise
adrian ilie'nin orta sahanın gerisinden aldığı bir topu driplinglerle sol açıktan karşı kaleye kadar sürüşü ve direğe nişanlayışıydı. maçı da
hakan şükür'ün attığı 3 gol ile bitirdik. biletini ise hala saklarım, üzerine skoru da tükenmez kalem ile yazmıştım. unutamadığım olay ise önümde pipo içen 50 yaşlarında bi adamın, maç sırasında gol sevinci yaşarken genç bir çocuğu eline bastığı için tartaklaması idi. işte o anda insanların gerçekten de iğrenç mahluklar olduğunu bir kez daha anlamıştım maçtan bağımsız olarak.