• 126
    iddaa oranlarına göre fenerbahçe galibiyeti 2.10 beraberliğe 3.20 bizim galibiyetimize 2.45 veriliyor. geçen seneki oranlar 1,85-3.20-2.90 şeklindeydi ve maç berabere bitmişti.

    ben iddaa oranlarından maç sonucu tahmini yapmayı çok severim ve oranlar cidden çok şey söyler. marco ve luyindama eksik olmasına rağmen oranların bu kadar yakın olması beni düşündürüyor. geçen seneki maç oranlar açıklandığında kesin berabere biter diye düşündürmüştü. bu oranlar da bana bu sene o sene dedirtiyor.
  • 128
    arkadaş bizim bu maç öncesi etrafa özgüven saçmamız lazım ya. kaybedersek kaybederiz 20 yıldır ediyoruz, sonunda ölüm yok ya. ama koca hafta 20 yıldır kazanamadığımızı, ne kadrolarla kazanamadığımızı, baros'un direğini, tolga'nın saçmalığını, marcao ve luyi'nin yokluğunu, semih'in varlığını konuşmayalım. burada biz inanmıyoruz sonra oyuncumuzun ayağı titreyince laf yapıyoruz. realistik davranmayalım demiyorum aksine realistik davranalım. 90 dakika maç var 11e11 oynuyoruz. daha iyi takımız. gayet de kazanırız, negatife boğmayalım.

    20 yıllık seriyi tarihe gömecek maç.
  • 129
    kazanacağımız maç.

    2011-12 sezonunda şampiyon olmamız için berabere kalmamız gerekiyordu, fatih hoca beraberliği aldı.
    şimdi de kazanmamız gerekiyor ve başımızda fatih hoca var.

    stoperimiz yok ancak rakibin santraforu soldado ulan. bu adamı savunamayacaksak kimi savunacağız?

    oyun kuran stoperler konusuna gelirsek; top ayağımızda yüzde 60-65 kalmayacağı ve doğal olarak tempolu bir oyun oynayacağımız için younes, badou, onyekuru savunmayı delme görevini layıkıyla yapacaktır.

    edit: kelimelerdeki hatalar düzeltildi.
  • 132
    (bkz: #2648910)

    düzenimi bozmam diyen için ideal kadro:
    --------------diagne---------------
    henry----badou--younes-----soso
    ---------------reges----------------
    linnes-----donk---semih--mariano
    --------------muslera---------------

    3-5-2'nin gideri var diyen için ideal kadro:
    ------------------diagne-----------
    -----------henry-------------------
    ---------badou--younes-soso-----
    linnes--------reges------------mariano
    ---------donk--------semih---------
    --------------muslera---------------
  • 133
    marcao ve luyindama'nın eksikliğini çok fazla hissedeceğimiz maç. sadece defansif anlamda değil, hücuma çıkarken defanstan top çıkarma anlamında da sıkıntı yaşayacağız. donk gerçek yeri orta saha olmasına rağmen topla ileriye çıkışlarda eksik. çok fazla ileriye oynayamayan ve yavaş oynayan bir oyuncu. stoperde partneri olabilecek diğer iki kişi ahmet ve semih'in zaten topla alakaları yok. en azından hava topu üstünlüğü için ahmet çalık tercih edilebilir.

    eğer bu oyuncuların önünde fernando-emre-belhanda- oynarsa ve ya fernando-badou-belhanda oynarsa muhtemelen maç sonu fernando ve belhanda'ya ağır eleştirilerde bulunuruz.

    maç başladıktan sonra fenerbahçe'nin baskı yapacağı ve tempolu oynayacağı çok net. eğer fernando'nun yanına pas yapabilecek bir oyuncuyu koymazsak kalecileri harun cezalı mı değil mi öğrenemeden maçı bitiririz. bu isim de selçuk. tamam selçuk'un temposu, hızı çok yeterli olmayabilir ama onu da badou ile kapatmamız gerekiyor. oynaması lazım dememin sebebi baskı anında topu çıkartmak için. bunu şuan takımda kimse selçuk'tan daha iyi yapamaz. emre akbaba'nın pas yüzdesi çok düşük ve oynaması gereken yer, kaleye yakın bölge. belhanda orta sahada oynadığı zaman direk dikine oyun düşündüğü için tehlikeli bölgede top kaybedebiliyor. marcao ve luyindama varken çok fazla geriye gelmek zorunda kalmıyordu çünkü top bir şekilde oraya geliyordu. şimdi gelmeyecek.

    linnes-donk-ahmet-mariano
    fernando
    selçuk badou
    sofian belhanda
    diagne
    11 ile çıkmamızı istiyorum. beşiktaş rize deplasmanına medel,atiba, dorukhan 3'lüsüyle çıkıp 7 gol attı. biz de özellikle marcao ve luyindama yokken bunu oynamaktan utanmamalıyız.

    unutmayalım ki, maç orta sahada kazanılır ve kaybedilir.
  • 134
    5 gün kalan maç.

    https://gss.gs/6fj.jpg

    bizler inandık siz de inanın bizim için bu maçı alın!

    yani böyle girmek isterdim entrye ama malesef inanmayan çok kişi var. "belli bir kısmımız inanmışız"

    adam (bkz: sözlük'te roman yazarak maç kazanmayı beklemek) diye bkz vermiş nick altımıza.

    sebep ne?

    - galatasaray futbol takımının kazanacağına olan inancımız.

    çok güldüm entrye o ayrı da, o zaman zaten sözlükte yazmamızın ne gibi anlamı var? kısa-uzun entry ile performansın bir ilişkisi var mı? biz burada ne yapıyoruz?

    benim entryi uzun yazmamla, inancım arasında bir ilişki olsa sözlüğün en uzun entrysini de yazarım ama sen okur musun?

    lan yemin ediyorum insanı şuradan soğutuyorsunuz?

    git okuma entrylerimi? engelle!

    ne güzeldi eskiden çekirdek bir aile gibiydik. trollü de vardı, eleştireni de, romantiği de ama bir saygı vardı, bir kalite vardı.

    demek bu tipler 1987'de, 1988'de olsa, 1999'da olsa ne 14 sene sonra şampiyonluk, ne yarı finaller ne uefa kupaları gelecekmiş?

    olum galatasaray'a inanmayan adam gitsin az ötede yazsın, ekşisözlük'ü var, twitter'ı var, facebook'u var, instagram'ı var. git yaz orada dilediğini.

    sen daha galatasaray sözlük'ü anlamamışsın, hissetmemişsin, yaşamamışsın...

    buranın gücüne, sinerjisine, buradan dalga dalga yayılan enerjiye inanmamışsın ben sana bir cümle yorum yazsam ne olur 1 sayfa yazı yazsam ne olur?

    ben 1999'daki son galibiyetten sonra her sene yine kazanacağımıza inanmış adamım, aklım, mantığım başka söylese de inanmışım.

    2012'de berabere kalacağımızı biliyordum ama hem şampiyonluğu hem galibiyet hasretini sona erdirmeyi hayal etmişim. keza geçen sezon da maç banko 0'dı ama galibiyete inanarak gittim.

    galibiyete gidip 6 yediğim de oldu, içten içe inansam da aklımın el vermediği günde 4 yiyip rencide olduğum da oldu ama bir kere olsun inanmaktan vazgeçmedim.

    --- alıntı ---
    bence galatasaraylılık din gibi, mezhep gibi yerleşmiş köklü bir inançtır. galatasaray'ı işte bunun için tercih eder ve galatasaraylılığımla her zaman gurur duyarım.

    --- alıntı ---

    ben kadıköy'ü yakmaya gidiyorum kardeşim, fatih terim'in de , takımın da benden farklı düşündüğünü sanmıyorum!

    rakip gergin, rakip tedirgin, rakip bizden güçsüz. bize karşı özellikle kadıköy'de psikolojik üstünlüğe sahip tek futbolcu var o da maçlarımızda ekstra iyi oynayan volkan demirel.

    onun da oynayıp oynamayacağı belli olmadığı gibi, tarafımızdan rencide edilmişliği de çoktur.

    kalan oyuncular için bu derbi bu sezonun tek hedef maçı. sezonu kurtarma maçı. diğer taraftan ise 20 sene sonra ilk kez kaybeden takım olmak istemeyecekleri kesin.

    taraftarın atmosferi hararetli bir hale getirip, kendi takımlarını yukarı çekeceği kesin.

    eğer sakin kalabilir ve özellikle de ilk yarım saatte baskı yediğimizde golü yemezsek maç bize dönecektir. daha geçen sezon gördük maçı kazanacak pozisyonlar geldi ayağımıza. yeter ki saçma sapan bir gol yiyerek maça başlamayalım.

    kadıköy ve diğer her derbiler artık ev sahibi takımın baskılı başladığı bir 20 dk ile başlıyor. o bölüm kritik işte. alex'li yıllarda o golü o zaman diliminde yiyorduk ve güzel bir mağlubiyet alıp dönüyorduk.

    bana kalırsa şu anki kadrolar arasında ciddi kalite farkı var. hocalar arasında da yine aynı fark mevcut. tek artıları ve dengeleyen unsur taraftar.

    yıllarca dayak yedik, hakemlerle vb şekilde 20 senenin en az 5-6 tanesinde saçma şekillerde hakkımız yenerek yenildik.

    7-8 tane maçı gayet güzel kötü oynadığımız günde, haklarıyla kazandılar.

    beraberliklerimiz var bir de 2010'dan bu yana.

    her ne kadar bu sezon doğru kullanılmasa da var var artık. işlerine geldiği gibi kullansalar da çok net pozisyonların kaçma şansı kalmadı. bu biraz daha şansımızı arttırdı bence.

    eğer belhanda, ndiaye, diagne gibi oyuncularımız sakin kalabilir ve oyuna konsantre olabilirlerse kalite farkımızla maç bize daha yakın.

    bu benim romantikliğim değil, futbol aklım.

    artık şu "yok amk olmuyor işte, pino'yu çizgiden çıkardılar, baros'un direkten dönen şutu, tolga ciğerci, maicon direk, burak yılmaz kalenin üstündeki ip, papaz büyüsü var amk" muhabbeti bitsin.

    sen bunlardan bahsedersen, oyuncu da senden görür inancı düşer.

    galatasaray sinerjisi olmasaydı 2012'de de çıkamazdın o stattan. o maçtan daha gergin ve telafisi olmayan bir maç mı yaşadık biz hayatımızda.

    ama çıktık çatır çatır aldık şampiyonluğu, kaldırdık kupamızı.

    bu hafta sonu da gideceğiz ve elimizden geleni yapacağız. kazanırsak şampiyonluk yolu açılır, ellerindeki oyuncağı da almış oluruz. iyice kaosa girerler. her fırsatta seni sırtından vurmaya çalışan camiaya daha güzel ne yapabilirsin. kazan, küme düşme hattına yolla, fener ol kampanyasının gazını kaçır, ali koç'a, ersun yanal'a, ilk maçta sana yapmadığını bırakmayıp belki de seni şampiyonluktan edeceklere cevabı sahada ver. yalnızca kendine inan!

    galatasaray gerektiği yerde istediğini alacak güce sahiptir!

    inanmayan otobüse binmesin kardeşim, maçı izlemesin!

    (bkz: hedef 22)

    (bkz: kon2antra2yon)

    sen şampiyon olacaksın!
  • 135
    uzun yıllar sonra defans ikilimizin olmamasına rağmen en çok ümitli hissettiğim mücadeledir.
    tek korkum younes belhanda.
    adım gibi eminim ki daha 1.dakikadan itibaren bu adamın üstüne oynayacaklar. bu herif de hemen sinirlenip kart görecek daha maçın ilk 20 dakikasında 10 kişi kalacağız korkum var.
    sakin kalmak zorundayız.
    hatta şöyle bir hayalim var: maçta mümkün olduğunca çok gol atsak. atılan gollerden sonra bizimkiler hiç sevinmese. sakin kalıp hazırlık maçıymış gibi davransalar. fenerbahçe taraftarı bizim takımla değil kendi takımıyla uğraşsa, maç sonunda da sanki fenerbahçe'yi değil de küme düşmemeye oynayan bir anadolu takımına karşı galibiyet almışız gibi konuşsalar. kısacası hiç s.klemeseler feneri.
  • 136
    şampiyon olabilmek için kazanmak zorunda olduğumuz maç. başka bir sebebi yok. 20 yıldır yenemiyormuşuz, ters geliyormuş, bir türlü olmuyormuş falan bahane hep. kazanmamız gerekliliğinin tek sebebi 3 puan almak zorunda olmamız. başka hiç bir sebep yok.

    buna bağlı olarak da kazanmamız gereken, ölüm kalım maçı sayılabilecek maçları çok büyük çoğunlukla kazandık bugüne kadar. böyle bir karakterimiz var. bu maç da o maçlardan biri olacak. 29. hafta oynayacağımız kayserispor maçında da kazanmak zorundayız. bu iki maç arasındaki tek fark birini deplasmanda oynayacak olmamız. şampiyonluk için, içeride dışarıda fark etmeden geleni geçeni yenip önümüze bakmamız gerekiyor. daha fazla anlam yüklemeye gerek yok şu anda.

    tamam, fenerbahçe ezeli rakip, bizden sonra ülkenin en başarılı denebilecek takımı falan ama, bu fenerbahçe o fenerbahçe değil. sıradan bir anadolu takımı durumunda. puan kaybetme gibi bir lüksümüz yok. kazanıp döneceğimiz maç.
  • 137
    kadıköy deplasmanında kaybetmesek de galip de gelemedik. degisik bi ortam var ve bize ters geliyo bunu kabul ediyoruz. dünyadaki faal en iyi oyunculardan 11 kurup, sarı kırmızı forma giydirsek bocalarlar valla.

    ama söyle de bisi var , özellikle play-off olayindan beri ihtiyacımız olan skoru bi sekilde aliyoruz.ama bu sefer mutlak galibiyete ihtiyac duyarsak -basaksehirin besiktas macını bizden önce oynayacağını da dusunursek belki beraberlik bile yetecek- onu da aliriz gibi bi hissiyat var. kupa lazım olduydu, onu aldık ordan biliyorum.

    taktik , form durumu , sakatlık ve cezalar , sahanın çiminin yeşilliği, kalecinin lensi, topcunun ayakkabı bağcığı gibi futbol faktörlerinin etki etmediği dünya üstündeki nadir spor müsabakaları oluyor genelde kadiköy derbileri. favori gidip ezildiğimiz de oldu şu yirmi senede, fark yer dedikleri kadrodan beraberliği zor aldıkları da.

    galatasaray galibiyeti yeniden stad yaktırır rakiplerimize böyle bi sezondan sonra ama. bi tek ona eminim."fener ol" kampanyasının gidişatını bile negatife döndürür.

    neredesin be sarı saçlı mavi gözlü elmander reyiz. pas özürlü defans orta saha blokunun içinden geçerdi yapacağı presle. defans bloğumuz bu maçlığına baya değişeceği için, önde baskılı oyun oynamak da zor. emekli soldado'yu kral bile yapabiliriz böyle bi hatada mazallah.

    fenerbahçe'ye göre daha iyi top oynuyoruz tüm sıkıntılara rağmen de, kadiköy etkisiyle maç ortaya geliyo. daha çok hata yapanın canını acayip yakacak maçtır özetle.
  • 138
    şampiyonluk yolunda çok önemli olan derbi maçı.

    ikinci yarı çok güzel bir seri yakalasak bile haftalar geçmesine rağmen puan farkını tek maça indiremedik, bunda asıl etken ilk yarıda fütursuzca kendi sahamızda dağıttığımız puanlar. sakin kalamayarak bir çok cezalıyla, bir çok sakatla ve federasyonun taraflı yaptırımlarıyla uğraşırken malum takım baskısız bir şekilde haftada 1 maç yaparak puan farkını açtı ve ikinci yarıda mağlup olmadı.

    ligin ikinci yarısında bizim oyunumuza direk etki eden iki adam var, marcao ve luyindama. bu isimlerin üzerinden gitmemde ki sebep de maalesef ikisinin de bu maçta oynayamayacak olmaları. marcao tipik stoper özellikleri yanında topu oyuna çok doğru sokan hem de sol ayaklı bir stoper, luyindama ise nispeten çok teknik olmasa da çok güçlü ve marcao'yu tamamlayan bir isim. bu ikisinin yokluğunda geriden oyunu kurmada zorlandığımızdan fernando ya da belhanda neredeyse stoperlerin arasına girerek oyun kurmaya çalışıyordu, dolayısıyla bu bizim hem takım boyumuzu uzatıyor hem de rakip kaleye çok hızlı gitmemize engeldi. özellikle marcao ve luyindama sonrası belhanda ve ndiaye daha fazla ön alanda ve daha fazla skora katkı yapar oldu. böylesi bir deplasmanda bu ikisinin olmaması oyunumuzu etkileyecektir, hocanın o bölgede donk'u kullanıp yanına kimi koyacağı da maça kadar hepimizde soru işareti olacak. daha temkinli daha garantici bir oyun bekliyorum eksiklerimizden dolayı. saçma sapan bir gol yemezsek golü bulacağımıza da eminim.
  • 142
    fener'in attigi gollerin cogunlugu dirar veya isla ile sag kanattan yaptiklari bindirmeler ve iceri yapilan erken ortalarla geliyor. boyle abuk subuk bir oyun planlari var ama arada bir ise yariyor. bu macta onyekuru'nun nihayet istemeden de olsa bir faydasi dirar'i defansa kilitlemek olacak. geride onyekuru'ya alan birakmamak icin dirar cok fazla hucuma destek vermeyecektir. zaten orta sahanin ortasinda sikinti yasayan bir takim. ekici oyuna akicilik katan ve hucumu yonlendiren bir isim. ne zajc ne de tolgay bu gorevi ayni seviyede yapamiyor. hal boyle olunca adamlar kanattan gelecek ortalara mahkum kaliyor. eger buyuk bir aksilik olmazsa defansta ahmet calik bile oynasa savunma olarak cok sikinti yasayacagimizi dusunmuyorum. ozellikle orta sahada fernando ile ndiaye oynarsa gol yememeyi neredeyse garanti altina almis oluruz. bence bizim dusunmemiz gereken asil hucum planimiz. diagne bu macta kendisi neustadter ve skrtel ile bogusacak ancak arkasinda acacagi bosluklara onyekuru, belhanda ve feghouli'nin yapacagi kosular bizim icin anahtar olacak. skor tahmini de yapayim, 2-0 kazanacagiz. goller de onyekuru ve belhanda.
  • 143
    maçın gidişatını bir gün önce oynanacak olan bjk-basaksehir maçı belirleyecek. ama bundan bağımsız olarak şunu diyebilirim, fener sezonun özrünü bu maçta dilemek isteyecektir. hakem yönetimi kesinlikle çok etki edecek maça. özellikle sezonun ilk devresindeki saçma sapan kavgalı maç gösterdi ki belhanda çok çabuk sinirleniyor. fenerli oyuncular belhanda başta olmak üzere bazı oyuncularımızın üzerine oynayacaktır. hakemin değeri bu noktada anlaşılacaktır. eğer buna set çekmez ise maçı 11 kişi tamamlama imkanımız yok. bir de fenerin elinde şampiyonluğa veda etmemizi sağlayacak şans geçti. bunu kullanmak isteyeceklerdir. bizim de klasik deplasman sıkıntımızı yaşayacağımız ve maç sonu terim'in 'bazi oyuncular önümüzdeki dönemde aramızda olmayacak" tadında açıklamaları olma ihtimali yüksek diye düşünüyorum.
  • 145
    4 gün kalan maç.

    https://gss.gs/hpp.gif

    şifre belli: "ilk yarım saat gol yemeyeceğiz"

    bunu yapabilirsek oyun bize dönecektir. bir de derbilerde çok uzun yıllardır ilk golü atan takım kaybetmiyor. bu sebeple kazanacaksak ilk golü biz atacağız.

    maçı uzun süre 0-0 götürüp, fener'in artık psikolojik olarak risk almaktan uzaklaşıp "bu sene de kaybetmeyelim yeter" dediği ve geriye yaslanmaya başladığı dakikalara gelince(70'ten sonra) fizik olarak da düşmesiyle baskımızı arttırıp tek golle, 0-1'lik bir galibiyet olası ve mantıklı bir senaryo.

    diğer bir senaryo ise çılgınca bir maç olması ve fener'in maçın başında kurmaya çalıştığı baskıdan sonra onların veya bizim atacağımız erken bir gol ile maçın yakın tarihte görülmeyen bir yere doğru gitmesi.

    böyle 2-3, 1-3, 2-4 gibi bir maç olması.

    tabii genelde bu derbi kısır oluyor. en çok görülen skorlar 0-0, 1-1, 1-0 falan. beklenti öyle olsa da bu sene farklı tip yapılar ve durumlar var.

    mbaye diagne oynadığından beri ligde çok gol atan bir takım olduk. eğer topa sahip olup, baskı kurabildiğimiz dakikalar olursa pozisyon bulabiliriz.

    yine fener'in baskı kurmaya çalıştığı dakikalarda diagne'nin stoperleri bozduğu sahada gezdirdiği anlarda onyekuru'yu, feghouli'yi ve ndiaye'yi defans arkasına sarkıtabiliriz.

    lütfen basit bir gol yemeyelim. yılların ezberini bozalım.

    20 senelik bu çile, bitsin artık bu sene!

    (bkz: hedef 22)

    (bkz: kon2antra2yon)

    sen şampiyon olacaksın!
  • 147
    final niteliğindeki maçları kazanma alışkanlığı olan bir kulübün 20 yıllık hasrete son vereceği maçtır. buna bir de fenerbahçe looserlığını eklersek zaten hesap ortaya çıkar.

    kadroda kimlerin olup olmadığından öte olanların kafaca hazır olması bu maçın kazanılmasını sağlayacaktır. fatih hocamızın dediği gibi galatasaray her yerden her ortamda alması gerekeni alabilecek bir takımdır. bunu şuna benzetiyorum; shaquille o'neal serbest atış çizgisinden kariyeri boyunca hep sıkıntı yaşar ancak maçların kritik anlarında çoğunlukla serbest atışlarda başarılı olurdu. hatta basının bu konudaki sorusuna zamanında maçların kritik anlarını kastederek atmam gereken zamanda atıyorum diyerek karşılık vermiştir. galatasaray da bu kadar kritik bir dönemde kazanması gereken maçı kazanacaktır.

    inandık biz sizlere

    #kon2antra2yon
  • 149
    zurnanın zaaaarrrt dediği maçtır. ayrıca kadıköyde galibiyette şarttır.

    son galibiyet alındığında orta birinci sınıftaydım. o dönem fenerli sayısı baya fazlaydı. maça çıkarkende galatasaray 7 senedir fenerbahçeyi yenemiyordu. o senede fenerbahçe bu seneye benzer bir durumdaydı. galatasarayın başarılarını ibretle izleyen bir kitle vardı. o maçtaki şansımız harika takımımız, şanssızlığımızsa kalede eray işcan dan sonra galatasaray tarıhinin en kötü türk kalecilerinden mehmet bölükbaşı vardı. maçta yediğimiz tek golü baya gökyüzüne bakarak izlemişti. maçtan sonra aman aman sevinmemiştik. fener zaten kötü ve normal bir 3 puan gibi gelmişti bize. kale arkaları stadyum inşaatından dolayı yoktu. stad çevresi çingene pazarı gibiydi. heryerde inşaat kalasları ve yağmurdan donmuş çimento torbaları vardı. maçtan önce tribün efsanemiz gökhan abi kasap lakabını almıştı.

    aradan tam 20 yıl geçti. 31 yaşındayım. ali sami yen sokağın aşağısında oturuyorum. evlilikten çoluktan çocuktan maça gidemesemde biraz olsun galatasarayı hissetmek için bu eve taşındım. bu ev doğduğum ve kendi isteğimle galatasaraylı olduğum ev. bu evden taşınmadan önce babamın tezahürat yaparak eve girdiği günü çok net hatırlıyorum. o gün 1992-1993 senesinde fenerbahçeyi deplasmanda 4-1 yendiğimiz maç sonrasıydı. yarın o maçın yıldönümü.

    takımın başında fatih terim var. hayatının en rahat döneminde. ama belkide en galatasaraylı olduğu dönemi. daha iyi takımız. kazanma ihtimalimiz 2 önemli oyuncumuz olmamasından kaynaklı, %60 dan %50 belkide %45 e düştü. yapmamız gereken baskı. ama kendini yormadan rakibi yoran bir baskı. kısacası garanti pas oyunu. takımın bol bol duran top çalışması lazım. hem hücumda hem savunmada. defans arkasına top geçmezse takım gol yemez. diagne, sofi ve belhandanın sakin olması lazım. bugün galatasaray taktik çalışırken fenerbahçenin bu 3 oyuncu üzerine planlar yaptığına eminim.

    fenerbahçenin çok büyük bir galibiyet primi ayarladığı konuşuluyor. kaybetmesi taraftarın mevcut yönetime sırt dönmesi demek.

    kendi işimize bakarak, şampiyonluğa odaklanarak 20 yıllık yenilmezlik serisini parçalayacağımız maç olacaktır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın