201
italya ile aramizda bariz siklet farkinin oldugunu yuzumuze carpan mac. ki italya, favori olabilecek takimlar arasinda gorece en zayif favori.
oncelikle bizim topla cikmada cok ciddi sorunlarimiz var. orta duzey bir on alan presi yedigimiz her mac potansiyel puan kaybi. rakip ile karsilastirdigimiz zaman, sirti donuk, yuzu yan donuk bostaki adama pas verebilme, tek topla bostakine aktarabilme, ters ayagini kullanabilme, ayak disi pas, top saklayip presten cikarma gibi bizim mili takimda hemen heme hic goremedigimiz ust duzey meziyetlere italya'nin sahip oldugunu goruyoruz. bu da gosteriyor ki, bir turnuvada iddiali olabilmek icin bunlari yapabilmek gerektiginden, daha degil 40 firin ekmek yememiz, firincilar birligi kurmamiz gerekiyor.
hucuma cikislarda yine hic calisilmayan bir baska mesele de kenan burak paslasmalari. biri goz gore gore ofsayttakine pas atiyor, digeri zaten halen ofsayttan cikmayi, ofsayti kontrol etmeyi ogrenemedi. tamamen ileri vuralim girsin mantigiyla hucum ediyoruz. formsuz dedigimiz cengiz bile oyuna girdiğinde bir hareketlenme oldu ki golu erken yiyince hallac pamuguna donduk.
bu takimin topla cikma isine odaklanmasi lazim. zaten savunma oyununda israrli oynar, kritik hata yapmaz ve konsantrasyon kaybetmezsen az cok savunabiliyorsun. ama cikaramadigin ve geri kazanamadigin toplar surekli senin uzerine geri geliyor. birde olmazsa ucuncude, ucuncude olmazsa besinvide yiyorsun ve geruye dustukten sonra gol atmak icin bir planin yok. milli takimin en buyuk sorunlarından biri de geriye dusmemeye dayali bir oyun stratejisi. bu tek yonlu ve riskli stratejiyi terk etmek ve alternatifler gelistirmek lazim.
202
yenilmemizin normal olduğu maç. fakaaaat sahaya futbol namına hiçbir şey koymadan yenilmek eksi yazar. top oynamaya gelmemişiz. otobüsü çekelim, hiç bireysel hata yapmazsak gol yemeyiz demiş saygıdeğer hocamız anlaşılan. hücum mu, onu düşünen yok zaten. hem savunmaya gömülüp hem de tek bir kontra atakta iş yapacak adam oynatmamanın başka açıklaması yok. gol atmaya gelmemişiz. yenilmek olay değil de bu kadar rezil top oynamak üzücü. en azından biraz top oynamaya çalışsaydık keşke. bu kadar korkak bir futbol oynarsan tek bir gol pozisyonuna girmeden maçı bitirsin böyle ne yazık ki.
203
isviçre ve galler maçı için büyük moral bozdu. keşke oynayarak kaybetseydik. büyük bir motivasyon kaybı oldu oyun.
bir de ülkenin kulüp fanatiklerinden ve dalkavuklardan kurtulması lazım. çok büyük zarar veriyorlar. gerçekleri görmeyi engelliyorlar.
204
maç öncesi kadrolara baktım ilk fikrim orta sahada ağır ezileceğimiz düşüncesiydi. zaten ilk dakikadan itibaren bütün maç çıkartmadılar bizi.
bunun sebebi yusuf-hakan tercihi yani sen bu maçta rakibin bu denli iyi orta sahasına karşı iki tane 10 numarayla çıkamazsın. orayı ya okay-ozan-taylan veya okay-ozan-kaan veya okay-ozan-orkun tercihini kullanması lazımdı.
kenan karaman tercihi doğruydu bütün maç git gel mücadeleli oynadı zaten yapmamız gereken oyunu orta sahada tutup hakan ve burak yılmaza atılacak uzun toplarla şut veya pozisyon yakalayıp gol atabilmekti. bunlardan ayrı olarak ozan ve okay ekstra kötüydü ama yanlarında ekstra yardımcı mücadeleci orta saha olmayınca ezildiler.
eğer 60-70'e kadar 0-0 a götürseydik kenan yerine cengiz'i alıp rakibin üstüne gider kim kime patlarsa tadında maçı bir şekilde bitirirdik. tamamen orta saha tercihinden ezilerek verdiğimiz bir maç oldu diye düşünüyorum.
şenol güneş biraz adamcılıktan kurtulmalı yusuf parlasın diye illa 11 başlatmamalı veya taylan galatasaraylı diye oynatmamazlık yapmamalı diye düşünüyorum.
205
turnuvaya hayal kirikligiyla baslamamiza vesile olmus olan mac. ama bu duygu malesef biz turk milleti icin de gayet tanidik oldugumzu bir eski dost adeta. mac oncesinde bu takimimizin eski milli takimlardan farkli yanlari oldugu icin umutlu oldugumuzu yazmistim, lakin ayni tas ayni hamam dercesine bir performans sergilediler. katildigimiz tum turnuvalarda oldugu gibi yenilgiyle basladik, hos 2000 italya maci ve 2002 brezilya maclarinda iyi oynamistik, hakem katliamina ugramistik, maglubiyetlerin en buyuk sebepleri de onlardi hatta. 2016 ispanya macimiz gibi bir mac oynadik bugun, silik, pasif. yani kaybetmek, hatta 3-0 kaybetmek de surpriz degil italya'ya karsi, lakin en agrima giden sey, pandemiden cikilmis, butun dunya ve avrupa futbola ac, 1 yil gec oynanan su turnuvanin acilis maci icin ekrana gecmisler, kendimizi rezil ettik. sirf bunun ugruna boyle pasif bir goruntu verilmemeliydi, ceza sahamiza hapsedildik, 2.5 dakika araliksiz bogdugu pozisyonlar oldu rakibin bizi. 40 yasindaki stoper chiellini bir ara bizim sag bek bolgemizde donen top icin mucadele ediyordu, o derece kontraya cikma tehdidi veremedik adamlara yani. ilk yari hasbel kader 0-0 bitti ama belliydi macin boyle tamamlanmayacagi.
neyse, dedigim gibi cok asina oldugumuz bir duygu bu turkler olarak. enseyi karartmadan gruptaki asil rakiplerimize odaklanacagiz artik, galler ve isvicre'ye karsi galibiyet bekliyoruz artik bu takimdan cok hakli olarak. ilk 11'in cogu avrupa'da oynuyor, oyle bos beles takimlarda da degil cogu. sahada su kaliteyi gormek istiyoruz dogal olarak, yillarca rakip bizden daha kaliteli, daha ust klasmanda, o yuzden elimizden bu kadari gelebildi edebiyatini yaptik zaten, artik bunu duyacagimiz bir oyuncu grubumuz yok. umarim hakkini su 2 macta verirler, cok ustlerine gitmeyelim diyecegim ama malesef hem tv'de hem sosyal medyada da baslandilar agir sorgulanmaya. sakin olmakta fayda var.
206
euro 2020 açılış maçı.
kale ile başlayalım. tamamen falso. uğurcan sebebiyle en az 10 kez hücuma çıkmak konusunda sıkıntı yaşadık, bunların yaklaşık 7 kadarı taca giden toplardandı. bir tanesi gol oldu. basit bir mevzu olsa gerek, yapamadığın bir şeyi yapmaya çalışma. turnuva öncesinde etrafta italya'nın defanstan top çıkardığına dikkat çeken insanlar vardı. uğurcan ve donnarumma'yı karşılaştırın. ikisi de insan değil mi? sen çizgide iyisin. o zaman yapabildiklerine odaklan. altay bile daha güvenilir.
zeki çelik hala şampiyon kutlamalarında. gelememiş turnuvaya. merih yeterli miktarda süre alamadığı için özgüven kaybetmiş, olabilir, seviyorum ben bu adamı, yanında onu dengeleyen biri oldukça iş yapıyor. çağlar ise gereksiz bir "artizlik" havasına kapılmış, italyanlar da ölçüsünü verdi. umut meraş, ikinci lig topcusu italya'ya karşı oynuyor. beklentiye bak.
okay yokuşlu. hiçbir zaman sevemedim bu adamı. kaçak oynuyor. savaşmıyor. bir kez olsun ter akıttığına şahit olmadım. olan varsa beni yanlışlayabilir. hakkıdır. bizim takımımızda olduğu için öne çıkarmak istemiyorum ama taylan bence doğru tercih olurdu. tek ön libero. ozan tufan da ileri çıkabilirdi. fenerde top koşturuyor olabilir ama dinamizm ve ileriye top taşıma açısından kadromuzda iş yapabilecek bir futbolcu. ama bu maçta o da sönüktü. kötünün iyisi denebilirdi, son zamanlarda şutları gelişti. bunlar gerçekler.
hakan ve yusuf. ikisinin de bir tarafları kalkmış. özellikle yusuf. lille'de ne kadar süre alıyor bu adam? reklamlarda aldığından daha az olduğu kesin. bakın bunlar karakteri çürüten mevzular. adamın fizik gücü yetersiz işte. yetersiz. kendi takımının vazgeçilmez bir parçası değil. çünkü bir yerleri kalkmıyor. çalışmıyor. çabalamıyor. hakan'a sözüm yok, o her zaman öyleydi. asla kendini ortaya koyup mücadele etmedi. kazandıkça görmezden geldik. durum bu.
kenan karaman. türkiye milli takımı, yalnızca savunmaya yardım ettiği için bir oyuncuyu as kadroya almamalı. bakın, karşımızdakiler de insan bizler de insanız. bir insan italyan diye daha üstün değil, sistemleri ve oyun kurguları daha düzgün düşünülmüş diye bunlar oluyor. karşılarında ezik ve biçare kalıyoruz çünkü biz, onların kafa yorduğu kadar kafa yormamışız. meselemiz bu. kenan karaman da elinden geleni yapmaya çalışıyor. onu oraya birtakım beklentilerle çıkaran feylezoflarda hata var.
burak konusunda diyecek pek fazla bir şeyim yok çünkü oyuna dahil olamadı. oraya kimi koyarsan koy elinden bir şey gelmez. halil olsaydı da bi' bok değişmezdi. atak düşüncesinde cengiz zaten sürünüyor, kerem'in hazır olmadığı söyleniyor. sanki birileri denedi de ve hazır değil dedi bu insan. diğer milli takımlar patlama yapsın diye öne sürüyor kendi genç yeteneklerini. bi saklıyoruz. zarar görmesinler.
yaşım 31. bundan öncedeki turnuvaların hepsini izledim. 2000, 2002 ve 2008 güzellikleri nedir biliyorum. ve bu takımdan bir cacık olmaz diyorum. hırs ve coşku yok. pek bir şey beklememek gerek ki ben bıraktım. ilk mağlubiyette yelkenler fora diyen bir insan değilim. galatasaray'ın şampiyonlar ligi'nde çarşaf olup döndüğü maçlara her zaman şahitlik ettim, aynı sıkıntı burada da var. birileri bunu görmeli. böyle olmaz.
ligimiz çift haneli rakamlarda sürünüyor. oyuncularımız, güya avrupa görmüşler ve bundan dolayı bir tarafları oynuyor ama temelde boşlar. milli takım formasını sırtına geçirmek farklı bir duygu olmalı. 2. golden sonra durdum ve dedim ki aradaki makas korkunç açılmış ve biz çılgın türkler dedikleri o sisteme uymayan belirsizlikler artık burada yok. bununla yüzleşmemiz gerek. ve birileri de çıkıp yabancı sınırı diyor. şaka gibi. altyapı ölü, inançtan yoksun ve günü kurtarmaya yönelik bir anlayış var.
hayallerde mi yaşıyoruz? okay yokuşlu'yu öne sürüyor adam ya. düşündükçe gülesim geliyor. cebelitarık olsak anlarım bu futbolu. şenol güneş, altından kalkamıyorsun sen bu işin. milli takım çok daha derin bir mevzu, reklamlara çıkan oyuncularla yürütemezsin sen işleri. olmaz.
ben, bugün, gruptan 3. nasıl çıkarızın hesabını yaptım, 2. golden sonra. ve aşırı pesimistim. çünkü galler ve isviçre, hiç de kolay rakipler değiller. hele galler. onlara karşı beraberlilk alırsak bile başarıdır. isviçre de sistematik bir turnuva takımı. en güzel şekliyle bir beraberlik olur. ama böyle, afedersiniz ama "nonoşca" bir futbolla belimizi doğrultamayız.
en çok sinirime dokunan mevzu da şudur: karşımızdakilerin üstünlüklerini kabullenmek. ulan çalışın, çabalayın, kafa yorun. bu adamlar öyle yapıyor. insan üstü değiller. sizden çok çalışıyorlar. hele bir de türksünüz. gerizekalı gibi saçma sapan ülkelerin karşısında eziliyorsunuz. yakışmıyor bu bize. yakıştıramıyorum.
maç sonu. türkiye özeti. rezalet.
207
bugün e kadar hic bir acilis macinda bir takim 3 gol atamamis. bugün bir ilk yasandi, o da bize nasip oldu. yapimda ve yayinda kimin emegi varsa alnindam öpüyorum.
209
fransa karşısında 1 galibiyet ve 1 beraberlik almış, kadrosunda önemli oyuncuları önemli takımlarda oynamış bir takım, bunları alelade yapmış olamaz.
italya iyiydi evet, ancak bizimkiler de fazla pısırık kaldılar. iki pas yapabildiysek üçüncüsünde hemen kaleciye döndük. sonra garibim uğurcan da kötü bir degajla topu rakibe verdi ve zaten işimizin bittiği dakikadan sonra 3. golü yedik.
bu arada italya şampiyon falan olamaz. her maçta karşılarında enayi takımı bulmayacaklar bizim gibi. fransa, belçika, belki ingiltere, artık kiminle denk gelirlerse bunları tokatlarlar. elemelerde rekor kırmışmış, gruplarında zorlu herhangi bir takım mı vardı sanki. finlandiya'ya, lihtenştayn'a ben de şov yaparım :(
kaldı ki ilk yarı 0-0 bittiyse yatıp kalkıp hakeme şükretsin şenol güneş efendi. ben şenol güneş'i severdim, ancak bu ne yahu.
iş oyuncularda da değil. irfan, cengiz, enes, bilmem kimle başlasa da pek bir şey değişmeyecekti.
210
italya maçın ilk 10 dakikası çekinerek başladı ve genelde uzun toplarla bizi tarttı. ama o kadar geriye yaslandık ki, maça çekingen başlayan italyanları cesaretlendirerek istedikleri set oyunlarını oynamalarına izin verdik. orta saha yerleşimimiz berbattı. ozan tufan ve okay o kadar alan hatası yaptı ki... yusuf ilk yarı hiçbir şekilde takım savunmasına katkıda bulunmadı ve genelde topu ayağına bekledi. daha çok fazla şey yazılır da bir anlamı yok. bu arada sorunun oyuncularla ilgisi olmadığını söylemek istiyorum, yani bu takıma ronaldo ve kante gelse o oyun anlayışıyla bir etkileri olmazdı.
1.5 yıldır bu maça hazırlanıyoruz demişti cengiz. ligler 1 hafta erken bitti ve milli takım kampa girdi. önümüzde çok ama çok uzun bir zaman vardı. o kadar sürede 10 kişi defansta italya'ya gol attırmayalım bir şekilde burak'ı kaçırıp gol buluruz şeklinde ilk çağlardan kalma bir taktik mi düşünebildik sadece insan hayret ediyor. beni en çok üzen nokta yenilmemiz değil, bütün avrupa'nın ve dünya'nın büyük bir kısmının izlediği açılış maçında türkiye milli takımının şenol güneş tarafından rezil edilmesidir. yoksa sahaya bir futbol koyup yenilsek bir kişinin gıkı çıkmazdı.
212
36’lık burakla bi yere kadar. gol sorunu yaşayan bir takımız. dua edelim de ilk golü atalım. gol atamadığımız her maç sıkıntıdır bizim için. hele geriye falan düşersek maçı çevirme şansımız hiç olmaz.
213
türkiye millî takımının silik ve korkak bir futbolla dünyaya madara olduğu maç.
hiç sekmez, basit bir futbol müsabakasına gereksiz anlamlar yükleyip oyuncuların da bunun altında ezilmesini sağlarsanız hiçbir futbolcu sahada kendi meziyetlerini ortaya koyamaz o baskıyla.
alt tarafı bir futbol müsabakası ve ucunda sadece üç puan var. ama kamuoyunda resmen savaşa giden bir ordu muamelesi yapıldı takıma. hele spikerin kendinden geçip vatan millet sakarya modunu açması komik ve acınasıydı. ortada bir savaş yok spor müsabakası var.
hayır rakip ermenistan falan olsa yine bir nebze anlarım da italya yani... bir husumetin de yok. bilakis kurtuluş savaşı zamanında silahlarını anadolu'ya bırakmış bir ülke italya. o silahlarla kazandık belki de savaşı. şu aciklamalari yapmak bile bu ucuz milliyetçiliği yapan insanlar için hakaret aslında ya neyse.
şenol güneş'in bu denli korkak bir futbol oynatıp turnuvanın açılış maçında takımı rezil etmesi de bütün hevesleri kaçırdı bence.
isviçre maçı başa baş geçer. ama galler maçında rakip bizden çok daha diri ve zekice oynayan bir rakip. şahsen bu korkak oyun bütün umutlarımı bitirdi.
214
uzun zaman sonra heyecanlanıp hayal kırıklığı yaşadığım maç. sanırım şenol güneş ve nihat özdemir ikilisi gidene kadar milli takımı önemsemeyeceğim.
215
taktik bakımdan bir yaklaşım içinde olduğumuz maçtı.
senin kadronda zeki ve burak gibi fransa şampiyonluğu alan takımın 11 oyuncuları var. çağlar, merih ve hatta ozan gibi bi stoper havuzun var. leicester, juventus ve liverpool'da oynadı bunlar sırasıyla geçen sene. cengiz'in kalitesi ortada bu sezon çok forma şansı bulamasa da. hakan gibi serie a'da oynayan sayılı yıldızlardan biri var.
sen bu adamlara çıkıp "çanakkale geçilmez yapacağız defansta, gol atmak için de şans anı kovalayacağız" diyemezsin. bu adamlar zaten top seviye veya bir altı seviyedeki adamlar. bunlara ezik muamelesi yapamazsın.
rezil bir oyun vardı sahada. yenilmedik rezil olduk. sebebi de kesinlikle oyuncular değil, oyuncuların özgüvenini kırmaya and içmiş oyun planıydı. bu kafayla galler maçında da mağlubiyet, isviçre maçında ise belki beraberlik en muhtemel sonuçlar olur. kağıt üstünde italya'yı zorlayabilecek ve rahatlıkla bu gruptan ikinci çıkabilecek takıma yazık ederek grup aşamasında eleneceğiz gibi gözüküyor.
216
italya milli futbol takiminin bizim milli takimdan 3-4 gömlek üstün oldugunu gösteren mac.
40 kere 40 degisik taktik ile oynasaydik yine de bir kere bile yenemezdik.
217
yattim, kalktim sinirim hala gecmemis. tekrar söylemede fayda var. ey filozof senol, ne yaptin bu takima? körelttin bütün yeteneklerini!!!
218
italya’ya roma’da yenilebiliriz. 3-0 da yenilebiliriz ama biraz top oynasaydık bari. tamam savunmamız iyi, buraya savunmayla geldik de hücumdaki durum içler acısıydı. hem savunmaya çıktık 3 gol yedik hem de hücumda heyecanlanmadık bile. çok aciz göründük maalesef.
açılış maçında bütün dünyanın izlediği maçta böyle başlamak kötü oldu tabii. bizim de biraz gazımız kaçtı ancak toparlayacağımıza inanıyorum. ilk maçlar bize yaramıyor zaten.
219
ilk yarıdaki temkinli oyunumuzu ikinci yarıda devam ettirseydik en azından bir puan alırdık. bir de ilk gol yedikten sonra çok fena düştük. gruplardan çıkmakta averaj çok önemli.
220
maçın başında topu orta sahaya taşıyan akülü arabanın milli takımımızın tamamından daha fazla topla hareket halinde olduğu maç. yakın tarihte fatih hocamın kullandığı bir söz var. korku dağları bekler.
221
yavaş oyuncularla kontratak kovalayıp haliyle beceremeyip, rezil bir oyunla muhtemelen elenmemize vesile olacak 3 0 gibi berbat bir skor aldigimiz karşılaşma. şu oyuncu topluluğunun oyunu bu mudur? burak yılmaz lille takiminda böyle mi oynuyordu? şenol güneş ne peşinde cidden anlamis degilim. sanirim kimse de anlamadi neler yapilmaya çalışıldığını.
222
turnuvayı takip etmeme engel olacak gibi görünen maç. moralim hala aşırı bozuk ve diğer grupların maçlarını izleyebileceğini sanmıyorum. ah şenol hocam ah. alsana direk irfan'ı dön üçlüye bir kişi fazla olsun rahat çıkalım. bazen düz mantık en iyidir.
223
italya'ya karşı her anlamda ezildiğimiz maç olmuştur.
224
filozof maçı savunma üzerine kurmuş, burasını anlarım. italya zor takım, bizim takımın savunma tarafı daha güçlü falan. ilk golü yiyene kadar da hücumda sıfır ama en azından savunmada idare eder bir oyun oynadık.
da birader, bu kadar iyi bir takımın varken hiç hücum planının olmaması nedir? ilk golü yiyince dağıldı takım. biraz direnç bile gösteremedi.
şu şenol denilen abartılmış balonu baş tacı edenlerin fatih hocaya laf etmesi gerçekten inanılmaz. şaka gibi bir ülkeyiz toptan.
