• 26
    hatırladığım ilk turnuva euro 96'dır. hırvatistan maçında yaşadığım heyecanın tarifi yok. alpay, golü yediğimiz pozisyonda rakibini düşürebilse ilk maçtan puan alarak çok farklı yerlere gidebilirdik.

    euro 2000 daha tatsız tutsuzdu ama belçika galibiyeti gibi güzel bir iz bıraktı. sonrasında katıldığımız 2002 dünya kupası herhalde bizim kuşak için zirve noktasıdır. okuldan çıkıp izlediğimiz brezilya maçıyla başlayan heyecan, elde edilen üçüncülükle tamamlanmıştı.

    çılgın bir euro 2008 ve hayal kırıklığıyla sonuçlanan euro 2016'dan sonra, bu kez daha derli toplu bir kadroyla yeni bir turnuvaya katılıyoruz. en az çeyrek final göreceğimize inanıyorum. italya maçı ise mutlaka puan almamız gereken bir maç. umarım iyi bir oyun sergileyip en az 1 puan alırız. sonra devamı gelir zaten.
  • 28
    birileri tarafından yere göğe sığdıralamayan - aslında bişey oynamayan - milli takımın ilk ciddi maçı olacak; şenol'u ve takımını göreceğiz bakalım.

    sinyor mancini öncülüğünde italya'nın kasmadan sıkmadan 2-3 tane sallayarak galip geleceği maç olacaktır.

    valla kimse kusura bakmasın; benim milli takımım benim hocam değil, ben desteklemiyorum, desteklemiycem de, fatih terim'in zamanında nasıl gönderildiği ortada, yapılmaya çalışılanlar ortada...

    kendisi bjk'yi çalıştırırken şampiyonlar ligi'nde napoli maçına 11 yabancı ile çıkan adam - çoğu maça 9-10 yabancı ile çıktılar zamanında - şimdi gelmiş yabancı sınırlaması vs diyor, bilmiyor ki milli takım bugün bu konumda ise birçok isim yurt dışında oynuyorsa bunun sebebi fatih terim'in ortaya koyduğu, şimdi meyveleri toplanan sistem sayesindedir.

    isteyen buyursun desteklesin şenol'un ve nihat'ın milli takımını; benim gönlüm federico chiesa , federico bernardeshigibi çok sevdiğim isimlerin yer aldığı ve roberto mancini çalıştırdığı italyanlardan yana...
  • 30
    benim anlamadığım şey eskiden tribünler yarı yarıya olurdu. şimdi resmen italya deplasmanına gidiyoruz. türkiye'den seyirci alınmayacakmış. ama gurbetçiler gidebiliyor sanırım. yine de tribünlerin çoğunu italyanlar dolduracaktır. diğer iki maçta bakü'de oynanacağı için biz ev sahibi gibi olacağız. gerçekten uefa'nın yapacağı işlere sokayım. turnuvayı türkiye'ye vermemek için karma yaptılar saçma sapan oldu bence. neyse maça gelirsek italya'nın galibiyet serisi bizim için avantaj bence. bu tip seriler hep gereksiz baskı yaratır oyuncularda.
  • 32
    şenol güneş’in düşündüğü on bir’in on’u çok net. sadece yusuf yazıcı mı, yoksa bir kanat oyuncusu mu (cengiz) diye on birinci için toto oynayanlar var. şenol güneş kanatlardan hızlı hücumu seven bir td değil. bunu çalıştırdığı tüm takımlarda gördük. genellikle merkezden pozisyon üretmeyi tercih ediyor. ancak hücum ve gol üretimini çeşitlendirmek rakipler için daha zor savunma kurgusu demektir. bemce bunu da düşünmeli.

    hakan çalhanoğlu’nun sol kanada atılması büyük risk. on numara pozisyonundaki yaratıcılığını yarı yarıya çöpe atmak gibi bir şey.

    yusuf yazıcı burak yılmaz uyumunu da göz ardı etmek kolay değil. sonuç olarak bütün ibreler kenan karaman’ı gösteriyor. yani eğer kanatlardan hızlı hücum ile menüyü çeşitlendirecekseniz tek seçenek kenan karaman’ın bençe, cengiz ya da kerem’in kanada transferi. şenol güneş bunu yapar mı? başlangıç kadrosunda asla yapmaz ama maçın skoruna göre ikinci yarıda yapabilir.

    kenan karaman gerçekten ilginç bir futbolcu. hem santrafor rolünü hem de orta sahaya destek rolünü başarıyla uyguluyor. o’nun kadroda olduğu maçlarda orta sahada güçlü bir görüntü veriyoruz. rakip orta sahada üstünlük kuramıyor ama haliyle kanatlarımız da çalışmıyor.

    bence kadronun kurgusu çok daha mükemmel olabilir. örneğin hakan çalhanoğlu ile yusuf yazıcı’yı sağ iç ve sol iç oynatmak mükemmel sonuç verebilir. ön liberoda da okay ya da ozan’dan biri tercih edilebilir. (benim tercihim taylan) bu durumda orta sahamız savunma zaafı gösterebilir diyenleri duyuyorum çünkü ilk ses zaten kendi beynimde yankılanıyor ama bu kurgu orta sahada mükemmel bir pas üstünlüğü kurmamızı ve ardından da burak yılmaz’ı iki koldan pozisyona sokmak gibi olağanüstü bir avantaj sağlar. ancak bu durumda kanatlarda kim oynayacak sorunsalı doğuyor. eğer hızlı bir kanat oyuncumuz olursa hakan ve yusuf için ikinci bir alternatif doğuyor. çünkü hem merkezden burak ile oynamak hem de hızlı kanat oyuncusunu defans arkasına sarkıtmak gibi bir seçeneğe sahip olacaklar. böyle bir opsiyon orta sahadaki hakan ve yusuf’un başarısını aritmetik değil geometrik olarak artırır. savunma zaafını çözmenin yolu da …. işte burada kadromuz error veriyor. çünkü ön liberoda kante gibi bir oyuncunuz yoksa yusuf ve hakan’ın savunma zaafını ortadan kaldıracak olanağınız yok gibi. okay da ozan da yeterli değil. okay iyi kesici ve teknik ama çabukluk ve boş alan bırakmama konusunda yetersiz. ozan güçlü ve alan kapatmada iyi ama teknik ve pas yeteneği olarak yetersiz. (tabi bunları milli takımlar düzeyi için yazıyorum ligimiz için değil) işte burada taylan aklıma geliyor. taylan bu mevki için hazırlanabilirdi ama hiç akıllara gelmedi. çünkü hızı, tekniği, pas yeteneği (iki ayağını da kullanabiliyor) boş alanları kapatması ve oyun zekası olarak total bir futbolcu. ancak bugüne kadar şenol güneş tarafından tercih edilmemesi bu seçeneği maalesef çöpe atmamızı gerektiriyor. maçların son yarım saatlerinde taylan sahaya sürüldü ama o zaman da yusuf ve hakan birlikte ya da en azından birisi kenara çekildi. çünkü taylan hep sekiz numara pozisyonu için shaya sürüldü. taylan aslında biraz daha sertleştirse oyununu ön liberonun değişmez oyuncusu olur. yapması gereken tek şey, iki kilo vererek hızını, iyi çalışarak ve bilimsel beslenerek sertliğini artırmak. ama tabi bunların bugüne kadar yapılması gerekirdi o da başka bir mesele.

    şenol güneş’in takım kurgusu başlarken orta sahayı ve defansı sağlam tutup, hücumda bir gol bulmak ve devamında hızlı bir kanat oyuncusu ile kontra atağa dönmek. tabii ki klasik bir kurgu bu ve sorgulamak klasizme aykırı olur ama bu sefer de karşı tedbirleri almak kolay oluyor.

    herkes grupta yendiğimiz fransa’yı örnek veriyor ya da o maçı baz alıyor. hayır bence bu çok hatalı bir düşünce. fransa elde ettiği başarılar nedeniyle bizi oldukça küçümsediğinden o skorlar doğdu kanaatimce ama italya bizi asla küçümsemeyecek. zaten mancini türk futbolunu hatta futbolcularımızı da tanıyor. o nedenle çok dikkatli ve saldırgan olacaklar. italya’nın tüm şampiyonalarda başlarken rolantide olması da bizi aldatmamalı. çünkü bu maç kendi sahalarında ve en azından saha ve onaltı bin taraftar avantajından yararlanmak isteyecekler. bu nedenle ilk 60 dakikada savunma ağırlıklı oyunu tercih etmemiz gerektiğini düşünüyorum. dolayısıyla da okay-ozan ikilisiyle başlamasına itirazım yok. (ben olsam taylan-okay veya taylan-ozan ile başlarım ama belki de bu benim galatasaraylı oluşumun bir sonucudur)

    kısacası, şenol güneş’in oyun kurgusu belli ama bana göre bu kurgunun başarı şansı sadece %50. başarı yüzdemizi artırmanın tek yolu da kurgumuzu zenginleştirici hamleler yapmak. gelecek şampiyonaları düşünerek okay ve ozan’ın özelliklerini kendinde toplamış bir-iki ön libero yetiştirmek. çünkü iki ön libero özellikli oyuncu olan okay ve ozan ile oynayınca kanattan feragat etmek zorunda kalıyor. yine santraforda tek adamla oynamayı tıpkı fatih terim gibi yeterli bulmuyor. yanına kenan gibi gol şansı yüksek ikinci bir mevkisiz ve alan jokeri adam yerleştirmeyi kaçınılmaz addediyor.

    sonuç iyi olur umarım.
  • 39
    açıkçası galibiyet beklentisi ile gaza gelmemeye çalışıyorum. çünkü rakip italya ve şampiyonanın açılış maçında kendi evlerinde çok iyi başlamak isteyeceklerdir. bu maçta alınacak bir puanın gruptan ikinci çıkmak adına önemli olduğuna inanıyorum.

    açıkçası maçı büyük heyecanla bekliyorum. umarım çok güzel bir sonuçla biter ve şampiyonaya güzel ve hatta flaş bir giriş yaparız.
  • 40
    maça geçmeden önce izninizle biraz uefa denen çarpık organizasyona iki laf edeceğim. uefa’nın ev sahibi olmadan oynatma kararı son yılların en rezil, en saçmasapan kararlarından bir tanesi. turnuvanın ruhunu öldürmüş resmen. kardeşim sabahtan bütün kanallar maçın olduğu şehirden canlı yayına geçecek, taraftarların arasında stada gidecek, bizleri ekran başında maçın havasına sokacaklardı. şimdi saçma sapan bir şekilde her maç ayrı bir ülkede ve her ülkenin ayrı covid-19 önlemleri doğrultusunda oynanacak. katletmişsiniz koskoca turnuvanın ruhunu. yazıklar olsun ya! halbuki verseydiniz türkiye ve yunanistan ortak düzenleseydi mis gibi olmaz mıydı? ülkemiz de pek çok spor organizasyonu düzenlendi hepsi de çok başarılı geçti. yazık gerçekten, bu uefa’nın tutumunu anlamak akıl alır gibi değil. neyse, çok sinirliyim bu duruma. hiç durmadan sayfalarca sövebilirim.

    maça gelecek olursak büyük maçları iyi oynayan bir takım olduk son yıllarda. bu bir turnuva takımında olması gereken en temel özellik. buna sahibiz ve italya’yı yenmemiz sürpriz olmayacak. ancak ben şenol güneş’in 1 puan olsun bizim olsun kafasıyla maça çıkacağını ve sonucunda istediğini alacağını düşünüyorum. hadi bakalım bizim çocuklar, gösterin kendinizi.
  • 41
    inanılmaz ballı bir hoca ve takıma sahibiz, turnuvanın açılış maçını oynamak çok büyük şans. primler de açıklanmıştır şimdi tüm dünyanın izleyeceği maçta topçular kendisini gösterecek üstelik eşit sayıda taraftar var ve italya bi tık daha stresli senin kaybedecek bir şeyin yok, açılış maçında ev sahibinin stresi malum. üstelik veratti yok. handikap yemeden dönün bizim çocuklar, olası puan alımı net filozofa yazar.
  • 43
    ozellikle son 1.5 yillik dilimde farkli bir kimlige burundu milli takimimiz. berbat bir performans gosterdigimiz uluslar liginin haricinde, fransa, hollanda, norvec galibiyetleri, ve yine fransa ve almanya beraberliklerimiz var. yani buyuk maclari genelde farkli oynariz ama bu tarz kafa takimlara karsi sonuc pek alamazdik. sahip oldugumuz bu oyuncu ve hoca grubu, cok aman aman kaliteli futbol oynamasa da akilci oynayabiliyor, skor da uretebiliyor. ozellikle yan toplarda skor yapabilme sansi cok artti, uzaktan sut tehdidi var, hakan ve ozan tufan gibi. savunma arkasina bir anda surpriz kosu yapabilen burak ve cengiz var. kaleciden yana da sansli bir donemdeyiz. bu sebeplerle, iyi futbol oynamadan, hatta pozisyon dahi bulmadan gol yapabiliyoruz. senol gunes bunu besiktasla sampiyonlar liginde de basardi, aman aman bir kaliteli goruntu vermedigi takimiyla turk futbolundaki en fazla puani toplayip gruptan lider cikti. bunlar guclu oldugumuz yonlerimiz, bu aksama dair de umut besleme sebeplerimiz.

    daha onceki turnuvalarda grubun favorileriyle acilis maclarini yapip, yenilgilerle basladik. daha sonra da asil rakiplerimizi zorlanarak yenip gruplardan ciktik, euro 2016 haric. normal sartlarda bu grubun senaryosu da oyle olur diyebiliriz, ama bu milli takim alistigimizin biraz disinda. bu aksam puan veya puanlar alip, galler ve isvicre'ye karsi sacmalayabilir. gonlumuz elbette gruptan cikmak, tekrar birkac haftaligina da olsa euro2000deki gibi, 2002 dunya kupasindaki gibi, 2008'deki gibi ulkece bambaska bir moda burunmemiz. allah yardimcimiz olsun.
  • 45
    bu güne kadar oynadığımız çirkin futbolu anlayabiliyorum. oynayarak yenemeyeceğimiz takımlara karşı rakibi bozarak sonuç alabilmemiz şenol güneşin eseri. fakat, şu taktiğin antitezi olabilecek 3-5 takım var. onların da en kralına karşı, solda kenan sağda yusuf gibi kanat futboluna dair zerre emare barındırmayan oyuncularla çıkmak kendi ayağına sıkmaktan farksız. kendimizden daha küçük bütçeli takımlara karşı komik performanslarımız da bundan kaynaklanıyor.

    italyaya karşı yapabileceğimiz tek şey iyi kapanıp hızlı çıkmaktı. biri yetenek skalası olarak almanya 2. liginden fazlası etmiyorken, diğerinin kanat performansı ise deniz türüç seviyesinde bile değil. şans yanımızda olur umarım. yusuf, burak ve hakanla uzaktan bombalamak dışında hiç bir tehlike arz ettiğimizi düşünmüyorum.
  • 46
    bizim adımıza euro 2020'nin açılış maçından daha fazlası..

    jenerasyon güzel diyoruz, futbolcularımız kaliteli diyoruz, hazırız diyoruz ama gerçekleşlerle yüzleştiğimizi söylemek için bence çok erken. dünya kupası elemelerinde fransa'ya karşı alınan başarılar cepte ama büyük turnuvalarda yarı final vs. yapar mıyız demek için 2 maçlık başarılar asla gösterge olamaz. bu milli takım, hollanda'nın hollanda olduğu yıllarda portakalları eze eze yenmişti, yine o yıllarda almanya'yı da yenmişti..

    sosyal medyanın da kullanımının artmasının sonucu mudur bilmiyorum ama özellikle son 10 yılda anlık başarı ya da başarızlıklarda çok uç noktalarda gezer olduk. bunu sadece spor için söylemiyorum; genel olarak toplumumuz çok çabuk sürede aşırı moralli veya tam tersi bir hale geliyor. bu motivasyonla milli takımımızı hakettiğinden fazla derecede iyi görüyoruz ve fazla beklenti içine girdik.

    italya ve almanya her şartta avrupa şampiyonası ve dünya kupası'nda hep kemik taraftadır, tıpkı brezilya gibi. real madrid ve bayern münih nasıl ki şampiyonlar ligi'nin ağır abileri ise italya ve almanya da bu tip turnuvaların doğal favorisi durumunda oluyorlar. bunun dışında güncel kadro ve form durumları da cok iyi bir halde olduğu için bizim açımızdan çok zor geçeceğini düşünüyorum.

    hiç nihat özdemir, şenol güneş gibi sevimsiz muhabbetlere girmek istemiyorum. giren arkadaşlara da tavsiyem bunları düşünmeyin; gençlerimiz iyi, sağlam karakterli ve efendi sporcular.. her şey onlar için.. başarılar uğurcan, çağlar, taylan, hakan.. allah yardımcınız olsun..
  • 50
    italya'da maçı alıp gidecek yıldız bir isim yok. buna karşın son derece akıllı ve mücadeleci oyunculardan kurulu bir kadro. sahada rakip olarak bir an bile zayıf kaldığınızı hissederlerse o anda çökerler tepenize. bu maç da öyle olacak. özellikle ikili mücadelelerde geri adam atmamak maçın kilidi olabilir. şahsi fikrim maçın berabere biteceği yönünde.
App Store'dan indirin Google Play'den alın