taraftarın elinden geleni fazlasıyla yaptığı maç olmuştur. taraftarı eleştiren ya bu maça gelmemiş televizyon başından takip etmiştir, ya da ben farklı maça gittim. bir tek pota arkalarında boşluk göze çarpıyordu. tahmin yeteneğime güvenerek söylüyorum ki 8-9 bin taraftar vardı salonda.
galatasaray sözlük olarak bir hayli kalabalık gelmiştik zaten. açık söylüyorum sesim kısıldı benim. her fenerbahçe hücumunda ıslıkladık, yuhaladık; her galatasaray hücumunda destekte bulunduk. özellikle geri dönüşümüzü gerçekleştirdiğimiz son dakikalarda gürültü çıkarıp fenerbahçeli oyuncuların konsantrasyonunu bozmak için koltuklara bile vurduk. taraftarın baskısını da fenerbahçeli oyuncular son periyodun sonlarında kullandıkları serbest atışlarda hissettiler. fark 14 sayıya çıktığında bile içimden bir ses kapanır bu fark demişti. uzatmaya götürüp uzatmada yenilmeye bile razıydım. haketmiştik çünkü o efsane geri dönüşümüz ile maça ortak olmuştuk.
gelelim ''neden kaybettik''e?
hakem direk skoru etkileyebilecek 3-4 pozisyonda hatalı kararlar verdi. bunun dışında takımımız
ribaunt konusunda çok kötüydü bugün. maçın istatistiklerini incelemedim ama savunmada çok ribaunt verdik, hücumda da pek üstünlük kurduğumuz söylenemez ribauntta.
sonuç olarak
saha avantajımızı kaybettik. ilk maçta bu güzel sinerji ile galibiyet ile başlasak tadından yenmezdi. şimdi yapmamız gereken tek şey kendi sahamızda maçları kaybetmemek koşulu ile
caferağa'dan bir galibiyet çıkarmak.